X

Detoks nedir: Detoksa dair merak ettiğiniz her şey ve kilo verdiren detoks suyu tarifleri

Son yıllarda zayıflamak ve kilo vermek isteyenlerin en çok tercih ettiği yöntemlerin başında detoks geliyor. Kelime anlamı olarak arınma ve temizlenme anlamına gelen detoks; sağlıklı beslenmeden dekorasyona, teknolojiden alışverişe pek çok alanda kullanılan ve sadeleşme, temizlenme ve arınmayla bağdaştırılan, oldukça kapsayıcı bir terim. İlk olarak detoks suları ve detoks kamplarıyla hayatımıza giren detoksa dair bilmeniz gereken her şeyi bir arada bulabileceğiniz bu yazımızda ‘Detoks nedir?, Detoks suyu nasıl yapılır?, Detoks zayıflatır mı?’ gibi sorulara cevap vermenin yanı sıra lezzetli detoks suyu tarifleri, yağ yakıcı detoks suları, detoksun faydaları gibi detoksa dair oldukça faydalı bilgileri sizinle paylaşacağız.  

Önemli not: Detoks herkese uygun değildir. Bu nedenle detoksa başlamadan önce mutlaka bir beslenme uzmanıyla görüşmenizde ve detoks yapıp yapamayacağınızı öğrenmenizde fayda var. Detoks yapması sakıncalı ve riskli olan gruplar olan hamileler, yaşlılar, çocuk ve ergenler, beslenme bozukluğu olanlar, şeker hastası ve diyabeti olanlar, emziren kadınlar ve yetersiz beslenen kişilerin detoks yapmadan önce mutlaka bir uzamana danışmaları gerekiyor.

Detoks nedir?

Vücudumuzda her an gerçekleşen metabolizmik faaliyetler sonucunda ortaya çıkan organik atıkların yanı sıra soluduğumuz havadan ve çevreden aldığımız zararlı kimyasallar gibi toksik maddeler sürekli olarak bedenimiz tarafından temizlenir. Özellikle sabahın erken saatlerinde ve geceleri gerçekleşen bu doğal detoks işlemi, erken yaşlarda metabolizmanın hızlı olması nedeniyle kolaylıkla yapılabilirken ileri yaşlarda vücutta biriken toksinlerin atılması için dışardan desteğe ihtiyaç duyulabilir.

İlginizi çekebilir: Mehmet Öz’ün metabolizma hızlandırma programı

Yorgunluk, stres, anksiyete gibi hormonal dengeyi olumsuz etkileyen faktörlerin yanı sıra yediğimiz besinlerden, sudan ya da havadan vücudumuza aldığımız ve metabolizma tarafından kullanılmayan maddelerin vücuttan uzaklaştırılması gerekir. Hemen hemen tüm sistemler, yabancı maddelerin vücuttan uzaklaştırılması konusunda işbirliği içinde çalışır. Örneğin, havadan gelen yabancı maddelerin kana karışmadan filtrelenmesinden akciğer, çevredeki toksik maddelerin vücuda alınmamasından deri, vücut içine bir şekilde giriş yapmış ya da metabolizma faaliyetleri sonucunda oluşmuş atık maddelerin uzaklaştırılmasındansa dolaşım sistemi, otoimmün sistem ve karaciğer sorumludur.

Yaşadığımız ortamda, özellikle şehir hayatında karşılaştığımız işlenmiş yiyecekler, egzoz ve sigara dumanı, hava kirliliği gibi çevresel etmenler, vücudun yabancı maddelerle tek başına baş edebilme kapasitesini zorlayabilir ve sistemlerin doğru çalışmasını engelleyebilir. Özellikle sağlıksız beslenilen, alkol yada sigara tüketilen, yani vücuda giren yabancı maddelerin sayısında artış olduğu zamanlarda sistemlerin düzgün çalışabilmesi için detoks yapılarak vücudun yabancı maddelerden temizlenmesi desteklenebilir. Bedenimizin, beslenme alışkanlıklarımızın ve çevresel faktörlerin sebep olduğu toksinlere karşı vücudun doğal detoks sisteminin yetersiz kalması sonucu; yorgunluk, bitkinlik, güç kaybı, uyku düzeninin bozulması, kas ve eklem ağrıları, agresyon, stres, bunalma hissi gibi sağlık problemleri ortaya çıkabilir.

İlginizi çekebilir: Şehirden kaçış: Büyük şehirde yaşamak bedenimizi, ruhumuzu ve zihnimizi nasıl etkiliyor?

Özet olarak detoks, vücuttaki toksinlerden arınmaktır. Belirli periyotlarla yapılan detokslar, vücut hücrelerinin yenilenmesine yardımcı olur. En çok tercih edilen detoks programı 3 günlük olanıdır. Bu süre zarfında besin alımı minimuma indirilerek vücudun rahatlamasının sağlanması ve atık maddelerden kurtulması amaçlanır.

Detoks nasıl yapılır?

Vücut, normal düzeninde zaten biriken toksinleri temizleme kapasitesine sahip. Ancak bedenin çeşitli zamanlarda, kısa süreliğine, maruz kaldığı yabancı maddelerden arındırılması, daha temiz ve sade bir beslenme düzeniyle dinlendirilmesi gerekiyor. Detoks odaklı beslenme programları da bu amaç doğrultusunda, kısa süreli olarak vücudu temizlemek üzere planlanıyor.

Farklı beslenme uzmanları tarafından hazırlanmış çeşitli uygulama biçimleri mevcut olsa da, detoks diyetleri ve detoks programları genelde bir süre aç kalma ve günlük beslenme düzenine meyve ve sebze, meyve ve sebze suları, bolca su ve bitki çayları eklenmesiyle devam ediyor. Aç kalarak organları dinlendirme; karaciğeri temizleme; daha fazla dışkı, idrar ve ter atılmasını sağlayarak ve kan dolaşımını hızlandırarak toksinlerden kurtulma amacı taşıyan detoks, sağlıklı beslenmenin yanı sıra kilo vermenize de yardımcı oluyor.

İlginizi çekebilir: Sağlıklı ve uzun bir yaşam için arınma: Detoks mucizesi

Master cleanse, smoothie cleanse, juice cleanse gibi farklı çeşitleri bulunan detoks programlarına ek olarak vücudunuzu aralıklı oruç gibi özel diyetlerle arındırabilir, vitamin ve aminoasit takviyeleriyle detoks yapabilir; terleyerek toksin atmanıza yardımcı olabilecek hamam, sauna, kaplıca gibi seçenekleri değerlendirebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Intermittent fasting veya aralıklı oruç: Nedir, faydalı mıdır, kimlere uygundur?

Detoks diyeti nasıl yapılır?

Detoks diyeti yapmak için öncelikle bir beslenme uzmanı ile görüşerek sağlık durumunuzun detoks yapmak için uygun olup olmadığını anlamanız gerekir. Tüm değerleriniz detoks için uygunsa ve beslenme uzmanı ya da diyetisyen uygun görürse sıvı detoks diyetine başlayabilirsiniz.

Detoks diyetleri içeriğine ve amacına göre farklılık göstermekle birlikte yaklaşık olarak bir hafta sürer. Bu bir haftanın ilk günlerinde vücudunuz sıvı beslenmeye alıştıktan sonra, iki-üç gün içinde çiğ meyve-sebzelerin ve yeşilliklerin bulunduğu salata gibi katı besinler diyet listesine dahil edilebilir. Şişkinliği azaltan, vücudunuzdaki ödemi atmanıza yardımcı olan, cildinizi temizleyen ve canlandıran detoks diyetleri, bir haftada 4-5 kiloya kadar kilo vermenize de yardımcı olabilir.

İlginizi çekebilir: 7 adımda acıkmadan kilo vermenin yolları

Detoks, vücudu uzun süre aç bırakacağı ve sindirim sisteminizin düzenini değiştireceği için öncesinde bir uzmanla görüşüp kendinize en uygun detoks programını uygulamanız gerekiyor. Uzmanların önerdiği detoks diyetleri genelde bir ya da iki gün boyunca aç kalarak, taze meyve-sebze suları tüketerek, su ve çay içerek, limonlu su gibi belirli sıvıları tüketerek, düzenli egzersiz yaparak, işlenmiş gıdaları beslenme listesinden çıkararak, şeker ve tuz gibi maddeleri tüketmeyerek yapılabiliyor.

İlginizi çekebilir: Limonlu suyun faydaları nelerdir?

Detoksun faydaları nelerdir? 

Yapılan araştırmalar, detoksun özellikle diyabet, obezite, sindirim sistemi hastalıkları, bağışıklık sistemi hastalıkları, enflamasyon (yanma), alerji, yorgunluk ve depresyon gibi pek çok rahatsızlık üzerinde olumlu etkilerinin olduğunu gösteriyor. Sadece belirli içecekleri ve yiyecekleri tüketmek ve bir detoks diyetini izlemek vücudun ağır metallerden arınmasına, yağ tabakalarında biriken toksinlerin atılmasına, düzenli egzersiz sayesinde terlemeyle toksinlerin uzaklaştırılmasına, metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı olan su ve bitki çayı gibi içeceklerin tüketilmesine, işlenmiş gıdalardan uzak durulmasına olanak verdiği için sayısız faydası bulunuyor. Ayrıca vücudun tüm sistemlerini düzenlediği ve dinlendirdiği için stresin azalmasına ve uyku kalitesinin artırılmasına da yardımcı oluyor.

İlginizi çekebilir: Sonbaharda yenilenmenize yardımcı olacak detoks tarifleri

Daha önce de bahsettiğimiz gibi, vücut aslında maruz kaldığı tüm yabancı maddeleri uzaklaştırabilme kapasitesine sahip. Detoksun toksik maddeleri vücuttan nasıl uzaklaştırdığına dair bilimsel bir kanıt bulunmuyor olsa da; vücuttan kolay atılamayan, atılması yıllar sürebilen organik atıkları, ağır metalleri ve kimyasalları metabolizmanın kendi hızına göre çok daha hızlı uzaklaştırdığına dair bilimsel bulgular mevcut.

Detoks diyeti yapmış olanların yorumları, detoks sonrası daha hafif, odaklanmış, enerjik ve iyi hissettikleri yönünde. Bunun önemli bir sebebi ise alkol tüketmemek, işlenmiş gıdalardan uzak durmak, sağlıksız ve besleyici olmayan gıdaları beslenme listesinden çıkarmış olmak. Ayrıca detoks suları sayesinde vücudun ihtiyaç duyduğu vitaminlerin ve minerallerin vücuda geri kazandırılması da mümkün.

İlginizi çekebilir: Güçlü bağışıklık sistemi için faydalanmanız gereken yardımcı kuvvetler: Vitamin ve mineraller

Detoks diyeti zayıflatır mı?

Detoks ile kilo vermek mümkün olsa da, detoks diyeti ile kilo verilebileceği yönünde çok az bilimsel kaynak bulunuyor. Detoks ile hızlı ve kolayca kilo vermemizin temel sebebi aslında vücutta biriken ödemi atmamız ve karbonhidratı kısa süreliğine de olsa hayatımızdan çıkarmamız. Bu nedenle de detoks sırasında verdiğiniz kiloları hızlı şekilde geri almanız çok normal. Tıpkı şok diyetler gibi, detoks diyeti de, detoksu bıraktığınız an eski kilonuza hızlıca geri dönmenize neden olabilir.

Detoks diyetiyle kilo vermek, metabolizmanızla ilgili pek çok durumla bağlantılı olabilir. Bazı bünyelerde vücut strese girdiği ve aç kalacağını düşündüğü için kilo vermeye direnebilir, hatta ekstra kilo artışı bile yaşanabilir. Bu nedenle detoks diyetiyle kilo vermek nasıl bir detoks programı uyguladığınıza ve vücut yapınıza bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.

İlginizi çekebilir: Detoks ve şok diyetler ne zaman yapılmalı?

Sıvı detoks diyeti nedir?

Detoks, tüm arındırıcı ve temizleyici özelliklerinin yanı sıra bölgesel yağlardan kurtulmak, kilo vermek ve yağ yakmak isteyenlerin de tercih ettikleri kilo verme yöntemlerinden biri. Detoks diyetleri de tam da bu amaçla oluşturulmuş, beslenme uzmanları tarafından kişinin ihtiyacına yönelik planlanmış diyetler.

Sıvı detoks diyeti taze ve çiğ meyve, sebze ve çeşitli yeşil bitkilerin suları sıkılarak, ya da dilimlenip ezilerek içme suyuyla birlikte hazırlanan detoks sularının içildiği, genellikle katı besinlerin tüketilmediği, kısa süreli bir diyet programı.

Sıvı detoks diyet listelerinin içinde genelde kişinin gün içinde tüketmesi gereken besinler ve aşağıda yer verdiğimiz detoks suyu tarifleri yer alıyor. Sıvı detoks diyeti listelerinde detoks sularının ve detoks içeceklerinin yanı sıra çiğ ve taze meyve-sebzelerden oluşan salata tarifleri de yer alıyor.

İlginizi çekebilir: Toksinlerden arınmanın zahmetsiz yolu: Yaz detoksu için 5 etkili besin

Detoks suyu: Nedir, nasıl yapılır, detoks suyu tarifleri

Detoks programlarının ve detoks diyetlerinin en önemli bileşenlerinden biri olan detoks sularını mutlaka duymuşsunuzdur. Detoks suları, içinde bulunan taze meyve ve sebzelerin antioksidan özelliklerine göre farklı etkilere sahip olabiliyor. Yağ yakmaktan ödem atmaya, kilo vermekten arındırmaya kadar birbirinden farklı özellikleri olan detoks suları, sağlıklı ve etkili bir detoksun olmazsa olmazlarından.

Detoks suları taze meyve ve sebzelerin, yeşil yaprakların soğuk sıkım gibi yöntemlerle suları sıkılarak elde edilebileceği gibi (bu yöntemle hazırlanan detoks suları genelde detoks içecekleri oalrak adlandırılıyor), içme suyunun içine eklenerek de hazırlanabilir. Özellikle içme suyunun içine eklenerek tüketilen detoks sularının evde hazırlanması oldukça kolay.

Detoks suyu nasıl yapılır?

Detoks suyu hazırlarken dikkat etmeniz gereken en önemli noktalardan biri kullanacağınız meyve ve sebzelerin şeker oranları. Yüksek şeker içeren meyvelerdense, şeker oranı düşük ve antioksidan özelliği olan meyve ve sebzeleri tercih edebilirsiniz.

Detoks suyu hazırlamak için ihtiyacınız olan tek şey, amacınıza uygun olarak seçeceğiniz meyve, sebze ya da yeşillikler. Elinizdeki tüm malzemeleri dilimleyerek ya da tadını daha belirgin hissetmek için ezerek, üzerine tercihinize göre sıcak ya da soğuk su ekleyebilir, detoks suyunuzu içmeye hazır hale getirebilirsiniz.

Yaz aylarında birkaç saat buzdolabında dinlendirmek, kış aylarındaysa içine tarçın çubuğu da ekleyerek sıcak olarak tüketmek lezzetli bir seçenek. Detoks suyunuzu soğuk tüketmeyi tercih ediyorsanız, su ekledikten sonra 1-12 saat arasında buzdolabında bekletirseniz içindeki bitkinin tadını, aromasını ve özünü o kadar çok alabilirsiniz. Ancak 12 saatten fazla bekletirseniz bitkiler çürümeye başlayabilir. Detoks suyunuzu sıcak tüketmeyi tercih ediyorsanız, 1-4 saatten fazla sıcak suda kalmamasına dikkat etmeniz gerekiyor.

İlginizi çekebilir: İyi bir detoks suyu nasıl hazırlanır?

Detoks suyu için gerekli malzemeler

Detoks sularında ve detoks içeceklerinde, koyu yeşil yapraklı yeşillikleri, sevdiğiniz, şeker oranı az meyveleri ve sebzeleri tercih edebilirsiniz. Antioksidan özelliğe sahip, metabolizma hızlandıran ve lezzetli detoks suları ve içecekleri için salatalık, maydanoz, limon, portakal, greyfurt, elma, zencefil, nane, biberiye, acı biber, tarçın, fesleğen, kekik, böğürtlen, çilek, dut gibi aromatik içerikleri kullanabilirsiniz. Tüm bu malzemelerle yukarıda da belirttiğimiz şekilde amacınıza uygun detoks suları hazırlayabilmeniz mümkün. Örneğin, ödem attıran detoks suyu arıyorsanız maydanozlu detoks suyu; sindirim sistemini ve bağırsakları çalıştıracak detoks suyu arıyorsanız limonlu sıcak su, göbek eriten ve hızlı kilo verdiren detoks suyu arayışındaysanız acı biberli ve tarçınlı detoks suyunu tercih edebilirsiniz.

Detoks suyu tarifleri

Zayıflatan detoks suyu tarifi (kilo vermeye yardımcı):

Yağ yakmanızı sağlayacak, C vitamini deposu mükemmel bir lezzet!

  • 2 litre su
  • ½ dilimlenmiş limon
  • ½ dilimlenmiş lime
  • ½ dilimlenmiş greyfurt
  • 2-3 cm dilimlenmiş zencefil
  • 1 adet dilimlenmiş salatalık
  • Dilerseniz birkaç yaprak nane

Yağ yakan detoks suyu tarifi:

  • 1 adet sıkılmış limon suyu
  • 2 tatlı kaşığı elma sirkesi
  • 1 tatlı kaşığı rendelenmiş zencefil
  • 1 su bardağı ılık su
  • Dilerseniz bir tutam Himalaya tuzu

Yağ yakıcı detoks suyu tarifi: 

  • 500 ml su
  • 3 yemek kaşığı elma sirkesi
  • 1 adet limonun suyu
  • 1 çay kaşığı tarçın

Meyveli detoks suyu tarifi:

Suyunuzu hem çok lezzetlendirecek hem de antioksidan deposu yabanmersini ile cildinizin ışıldamasını sağlayacaksınız.

  • 2 adet dilimlenmiş portakal
  • 1 adet mandalina
  • 15-20 adet yaban mersini

Elma ve tarçınlı detoks suyu tarifi:

  • 1 adet dilimlenmiş elma
  • 2 çubuk tarçın

Detoks suları arasında en yaygın, en basit ve en etkililerinden biri olan elma tarçın ile hem metabolizmanızı hızlandırabilir hem de kan şekerinizi düzenleyebilirsiniz. 

Limon ve berry detoks suyu tarifi:

  • 10- 12 adet dondurulmuş veya normal yaban mersini
  • 10-12 adet dondurulmuş veya normal frambuaz
  • 10-12 adet dondurulmuş veya normal böğürtlen
  • 10-12 adet dondurulmuş veya normal çilek
  • 1 adet dilimlenmiş limon

Arındırıcı ve yenileyici detoks suyu tarifi: 

  • ½ dilimlenmiş greyfurt
  • 5-6 adet ahududu
  • 1 adet dilimlenmiş armut
  • 3-4 yaprak nane
  • 1 dilimlenmiş limon
  • 5-6 yaban mersini

Metabolizma hızlandırıcı, arındırıcı, yağ yakıcı ve yenileyecek bir tarif!

Daha fazla detoks suyu tarifi öğrenmek için aşağıdaki yazılarımızı okuyabilirsiniz: 

Çorba detoksu nedir?

Çorba detoksu da bir süreliğine detoks yapmak, arınmak ve vücudunu temizlemek isteyenler tarafından sıkça tercih edilen bir detoks türü. Meyve yerine glisemik endeksi düşük olan sebzelerle hazırlandığı ve lif oranı görece daha yüksek olduğu için kilo verme amaçlı detoks yapanların tercihi olan çorba detoksu, diyet listelerinin vazgeçilmezleri arasında.

İlginizi çekebilir: Yaz sıcağında içinizi serinletecek 3 çorba tarifi

Çorba detoksu nasıl yapılır?

Yaşam koçu ve beslenme uzmanı Rachel Feldman, çorba detoksunun maksimum üç gün yapılması gerektiğinin altını çiziyor. Çorba detoksu yapmak isteyenlere Feldman’ın önerisi, günde 6 öğün çorba içmeleri yönünde. Peki, çorba detoksu nasıl yapılır?

  • Günlük tüketmeniz gereken 6 porsiyon çorbayı önceden hazırlayın ve buzdolabına koyun.
  • Dilerseniz et ve tavuk suyu da ekleyebileceğiniz çorbanıza istediğiniz sebzeleri ekleyin ve kaynamaya bırakın. Çorbanız 5-10 dakika kaynadıktan sonra blenderla püre haline getirebilir ya da küçük küçük doğranmış halde parçalı olarak tüketebilirsiniz.
  • Çorbanızı günde 6 porsiyon şeklinde tüketin. Eğer biraz daha yemek isterseniz, bir veya iki porsiyon daha ekleyebilirsiniz.
  • Vücudunuzdan ödem atacağınız için o kadar sıvı tüketimine rağmen kendinizi susuz kalmış hissedebilirsiniz. Bu nedenle bol bol su içmeyi ihmal etmeyin.  

Kimler detoks yapamaz?

Detoks diyeti herkese uygun değildir. Bu nedenle detoksa başlamadan önce mutlaka bir beslenme uzmanıyla görüşmenizde ve detoks yapıp yapamayacağınızı öğrenmenizde fayda var. Detoks yapması sakıncalı ve riskli olan gruplar olan hamileler, yaşlılar, çocuk ve ergenler, beslenme bozukluğu olanlar, şeker hastası ve diyabeti olanlar, emziren kadınlar ve yetersiz beslenen kişilerin detoks yapmadan önce mutlaka bir uzamana danışmaları gerekiyor.

Detoks yaparken dikkat edilmesi gerekenler

Bol su tüketin

Detoks sürecinin en önemli kısmı toksinlerin idrar ve ter yolu ile bedenden atılabilmesi. Aşırı sıvı kaybı sebebiyle bedeninizde daha fazla toksin yüklemesi olacağı için en az 1,5-2 litre su tüketmeye çalışın.

Su, tek başına bile metabolizmayı hızlandırdığı için normalden daha fazla kalori yakmanıza yardımcı olabilir. Araştırmalar, bir saat içinde yarım litre su içmenin, metabolik hızı yaklaşık %30 arttırdığını gösteriyor.  

Detoks diyeti boyunca özellikle alkali su tüketmek, vücuttaki yabancı maddelerin dışarı atılmasını kolaylaştırıyor. Ayrıca detoks boyunca terleme, idrar ve dışkı nedeniyle vücudun kaybettiği suyun geri alınması gerekiyor. Bu nedenle detoksunuz boyunca eksik olmaması gereken en önemli şeylerden biri bol bol su tüketmek.

İlginizi çekebilir: Alkali Su: Nedir, ne işe yarar, faydaları nelerdir?

Protein alın

Proteinden elde edilen amino asitler, enzimler ve karaciğer detoksunun gerçekleşebilmesi için en önemli bileşenlerden. Bu nedenle detoksa devam ederken kaliteli protein kaynaklarından beslenmek oldukça öncemli. Börülce, kuru fasulye, nohut, mercimek, fındık, ceviz, badem, bakla, barbunya gibi bitkisel protein kaynaklarını tercih edebilirisiniz.

İlginizi çekebilir: Vücudun detoks sistemine yardımcı karaciğer sağlığınızı korumak için bilmeniz gerekenler

Antioksidan yiyecekleri tüketin

Birkaç aşamadan oluşan detoks süreci boyunca, koruyucu besin maddeleri tarafından bariyer oluşturulmadığında, bedenimiz zarar verici toksik maddeler oluşturabilir. Bu nedenle detoks süresince antioksidan besinlerin tüketilmesi oldukça önemli. Sarımsak, soğan, meyve ve koyu ve parlak renkli sebzeleri, enginar, zerdeçal ve kişnişi her öğününüzde tüketmeye çalışın.

İlginizi çekebilir: Antioksidan nedir, ne işe yarar: Vücudu koruyan antioksidan yiyecekler nelerdir?

Çiğ besinlerle beslenin

Besin yönünden çiğ sebze ve meyveler pişmişlerine göre daha zengin olduğu için, tükettiğiniz besinleri mümkün olabildiğince çiğ halde tüketin. Buhar ya da ızgara gibi sağlıklı pişirme yöntemleri bile detoks sürecinde besin ihtiyacınızın karşılanmasını engelleyebileceği için detoks diyetine girmeden önce kendinizi çiğ beslenmeye alıştırmanızda fayda var.  

İlginizi çekebilir: Sağlıklı beslenmede en çiğ akım: Raw Food  Sağlıklı beslenmede en çiğ akım: Raw Food  

Detoks yaparken dikkat etmeniz gereken diğer kurallarsa şöyle:

  • Alkol ve tütün kullanmayın. Gerekli olmadığı sürece ilaç tüketmemeye çalışın.
  • Dehidrasyona sebep olacağı için kafein tüketmeyin ya da miktarını minimum seviyede tutmaya çalışın.
  • Paketli, işlenmiş ve sağlıksız gıdalardan uzak durun
  • Genetiğiyle oynanmış, mevsimi olmayan meyve ve sebzelerden uzak durun. Mevsim meyve ve sebzelerini tüketmeye çalışın.
  • İşlenmiş şeker, suni tatlandırıcılar ve bunların bulunduğu tüm yiyecek ve içeceklerden uzak durun. Yüksek früktoz karaciğerinizi yorabileceği için doğal şeker tüketiminizi de kısıtlamanızda fayda var.

 

Kaynaklar: National Center for Biotechnology Information, Experience Life, Planet Naturopath, Very Well Fit, Uplifers

 

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Hayatın küçük tatlı sürprizlerini L’Occitane Almond Shower Oil ile yakalayın

Hayat, beklenmeyen güzelliklerle dolu bir dans gibi; eğer görmeyi, fark etmeyi bilirsek hayatın şaşırtıcı güzellikteki tatlı anlarını sık sık yakalayabiliriz. Bazen uzun zamandır görmediğimiz bir arkadaşımızla yolda karşılaştığımız, bazense tatlı bir yağmurun ardından çıkan gökkuşağını gördüğümüz o ‘an’da gizli olabilir mutluluk. Bu, beklenmedik ama her zaman iyi hissetmemizi sağlayan hoş sürprizler, hayatın şaşırtıcı güzellikteki anlarından yalnızca birkaçı olsa da tüm gün yüzümüzü güldürmeye yetebilir.



Yakalamak için istekli olursak hayatın monoton akışına biraz olsun ara vermemizi sağlayan ve yaşamın ne kadar büyüleyici olduğunu hatırlatan pek çok tatlı sürpriz bulabiliriz. Tıpkı L’Occitane Almond Shower Oil’in su ile buluştuğunda yağ kıvamından köpüğe dönüşen sürprizli formu gibi.

Sürprizlerle dolu keyif veren bir deneyim

Mutluluk veren, keyif dolu ve sürprizli anlar dediğimizde şüphesiz ki kendimize ayırdığımız zamanların önemi ve yeri çok büyük. Çünkü, günlük hayatın koşturması içerisinde kendimizi şımartabildiğimiz, bedenimizin ve zihnimizin ihtiyaçlarını karşılayabildiğimiz bu özel anlar, monotonluğun içinden bize göz kırpan küçük sürprizler gibi. Özellikle de kişisel bakım ritüellerini taçlandıran L’Occitane Almond Shower Oil ile sürprizlerin hiç sonu yok. Bu özel duş bakım yağı, suyla buluştuğu anda değişen formu ile bize sıradan görünen anları bile özel kılan küçük sürprizler sunuyor.

Almond Shower Oil’in içeriğindeki badem yağı, su ile birleştiğinde anında yoğun keyif verici bir köpüğe dönüşüyor, bize de tatlı küçük sürprizlerle dolu dokunuşların cildimizde bıraktığı o yumuşacık etkinin keyfini sürmek kalıyor. Tabii, o tatlı ve küçük sürprizler Badem Duş Yağı’nın yalnızca köpüren özel formülünde saklı değil, kokusu da bambaşka bir heyecan.

Kokuların duyuları harekete geçiren büyülü dünyası

Bazen sizin de bir kokunun esintisiyle geçmişe doğru kısa bir yolculuğa çıktığınızı hissettiğiniz oluyor mu? Kabul edelim, hayatın içindeki tatlı sürprizli anlarda kokuların da etkisi oldukça büyük. Belki çocukluğunuzdan keyifli bir anı hatırlatan nostaljik bir koku, belki gençliğinizde kullandığınız eski bir parfümün rüzgarla karışmış hali, belki de taze biçilmiş çimlerin havada dağılan dansı… Kokular da sürprizli anların başrol oyuncusu olabiliyor.

Tıpkı, Almond Shower Oil’in tatlı bademin mis kokusunu cildimizde bırakması gibi. Üstelik vegan içeriği ile tüm cilt tiplerine de uygun olan bu bakım yağı, duyuları harekete geçiren büyülü bir dünyanın da kapısını aralıyor. Hayatın bitmeyen telaş ve karmaşasında her şeyden biraz da olsa uzaklaşıp, o büyülü dünyaları keşfetmek hepimizin ihtiyacı değil mi? Daha fark edilmeyi bekleyen onca tatlı sürpriz varken…

Şaşırtıcı üçlü etki

Köpüren özel formül, büyülü dünyalara açılan mis badem kokusu, tabii bir de şaşırtıcı üçlü etki. L’Occitane Almond Shower Oil ile hayatın sürprizlerle dolu anlarını yakalamak çok kolay. Özel vegan formülü, cildi hem temizliyor hem nemlendiriyor hem de onarıyor. Bu üç etkiyi bir arada bulabilmek de en tatlı sürprizlerden biri.

Badem Duş Yağı, özel köpük yapısı ile cildi temizliyor, içeriğindeki omega 6 ve 9 bakımından zengin tatlı badem yağı ve üzüm çekirdeği yağı ile ilk kullanımda nemlendirme etkisi sağlıyor ve cildi besleyerek ışıl ışıl bir görünüme kavuşturuyor.

Elbette, hayatta daha yakalanmayı bekleyen pek çok şaşırtıcı tatlı an var. Bazıları, bir anda karşımıza çıksa da bazen de bu anları biz yaratabiliriz. Bakım rutinlerimize L’Occitane Almond Shower Oil’i eklemek, tanımadığımız birine iltifat etmek ya da sevdiğimiz birine uzun zamandır istediği bir şeyi satın almak, hayatımızda o tatlı sürprizleri artırmaya ve yaşamın keyfini doyasıya çıkarmaya yardımcı olabilir.

Hiç vakit kaybetmeden birinden başlamak istiyorsanız hemen tıklayıp sürprizlerle dolu L’Occitane Almond Shower Oil dünyasını keşfedebilirsiniz.

Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.

Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?

Güne lezzetli bir başlangıç için kahvaltılık tarifler

Ne demiş şair; kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı. Sizce de öyle değil mi? Günün ilk öğününün, bize gün boyu yetecek kadar neşe ve enerji kaynağı olması gerekmiyor mu? İster sabahın çok erken saatlerinde ister öğlene yakın olsun, fark etmez; günün ilk öğünü her zaman çok önemli. Çünkü günün geri kalanını etkileyen, o günün ne kadar kaliteli bir gün olduğunu belirleyen en önemli faktörlerden biri; güne neler yiyerek başladığımız…



Ancak hepimiz biliyoruz ki, klasik kahvaltı tarifleri zamanla sıkıcı hale gelebiliyor. Yumurta, peynir, zeytin güzel bir başlangıç olsa da her gün aynı şeyleri yemek hayatlarımızda monotonluk yaratabiliyor. Dolayısıyla biraz daha yaratıcı alternatiflere ihtiyacımız var. Ama bir yandan da yoğun tempomuza ayak uydurabilmek için pratik ve besleyici olmalı. Tabii lezzetten de ödün vermek olmaz. İşte tam da bu noktada lezzeti ile, pratikliği ile, besleyiciliği ile kahvaltıların yıldızı müsli karşımıza çıkıyor. İşte müsli kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli ve sağlıklı kahvaltılık tarifler:

Müslili Ekmek

Eğer kahvaltıda değişiklik yapmak ve lezzet ile besleyici değeri bir arada sunan bir alternatif arıyorsanız, müslili ekmek tam size göre. Klasik ekmek tariflerine göre çok daha zengin ve doyurucu bir seçenek sunan bu kahvaltılık tarifi, aynı zamanda çok daha lezzetli, çok daha eğlenceli. Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli’nin içeriğindeki kızılcık, kuru üzüm, elma ve marakuyalı özel karışım sayesinde enerjik bir sabaha doyurucu dilimlerle merhaba diyebilirsiniz.

Malzemeler:

Hamuru için:

  • 1 su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 2-3 tatlı kaşığı Dr. Oetker Aktif Maya
  • 0,5 çay bardağı süt
  • 4-4,5 su bardağı un
  • 0,5 çay bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 yumurta
  • 100 gram yumuşak margarin

Üzeri için:

  • 2-3 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 yemek kaşığı su

Hazırlanışı:

  • Mayayı bir kaseye alın ve üzerine yarım çay bardağı ılık sütü ilave edin. Kaşık ile birkaç kez karıştırıp 10-15 dakika bekletin.
  • Unu derin bir kaba eleyin ve üzerine beklettiğiniz mayayı ilave edin. Toz şeker, süt, yumurta ve margarini ilave edip iyice yoğurun. Üzerini kapatıp ılık ortamda 40-45 dakika bekletin.
  • Süre sonunda mayalanan hamura 1 su bardağı meyveli müsliyi ekleyin ve yoğurun. Hamuru yuvarlayıp pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine alın. Üzerine su sürüp meyveli müsli serpin ve 20 dakika bekletin.
  • Fırını belirtilen dereceye ayarlayıp ısınması için önceden açın. (Alt-üst pişirme: 170 °C, Turbo pişirme: 160 °C)
  • Hamurun üzerini keskin bıçak ile 3-4 yerinden 1 cm derinliğinde kesin ve 25-30 dakika pişirin.
  • Fırından çıkarıp soğutun. Dilimleyerek servis yapın.

Çikolatalı Çıtır Smoothie Bowl

Kahvaltıda kendinizi şımartmak ve güne ‘bomba’ gibi başlamak istiyorsanız, tatlı bir kahvaltılık tarifi tam size göre olabilir. Çıtır tahıl ve çikolata parçacıkları içeren Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli ile çok pratik ve çok lezzetli bir kahvaltılık bowl hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli
  • 1 adet olgun muz
  • ½ avokado
  • 1 yemek kaşığı kakao tozu
  • 1 su bardağı badem sütü

Hazırlanışı:

  • Olgun muzu, avokadoyu, kakao tozunu ve badem sütünü blender’a alın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar yüksek hızda karıştırın.
  • Elde ettiğiniz smoothie karışımını bir kaseye aktarın ve kahvaltılık bowl için tabanı hazırlayın.
  • Smoothie tabanın üzerine çıtır çıtır Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli’yi ekleyin. Ve harika kahvaltı kaseniz hazır.

Portakallı Muzlu Müslili İçecek

Kahvaltılarınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazırsanız, Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli ile tanışın. Bu benzersiz müsli, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda sağlık açısından sunduğu faydalarla da kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olmaya aday. Hem lif hem de Vitamin B1, demir ve magnezyum gibi önemli besin öğeleri açısından zengin olan bu müsli ile harika bir kahvaltılık içecek hazırlayabilir, güne başlarken ihtiyacınız olan enerjiyi ve besinleri alabilirsiniz:

Malzemeler:

  • 50 g Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli
  • 1 poşet Dr. Oetker Şekerli Vanilin
  • 2 adet muz
  • 2-3 dilim ayıklanmış ve zarları çıkarılmış portakal dilimleri
  • 2 su bardağı buzdolabında soğutulmuş süt
  • 2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

  • Muzları soyup iri parçalara kesin ve mutfak robotuna alın.
  • Üzerine portakal dilimleri, süt, bal ve şekerli vanilini ilave edip meyveler ezilinceye kadar karıştırın.
  • Hazırladığınız içeceği bardaklara alın. Üzerlerine çıtır müsliyi ekleyip kaşık ile karıştırın.
  • Buzdolabında 30 dakika bekletip servis yapın.

Meyveli Mini Kahvaltılık Muffin

Güne başlarken modunuzu yükseltecek, enerjinizi yerine getirecek ve ihtiyacınız olan besin öğelerini almanızı sağlayacak ve tüm bunları yaparken de eğlenceli bir hale çevirecek muffinlere kim hayır diyebilir ki… Siz de demezseniz, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ile harika bir kahvaltılık hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 paket Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
  • 1 su bardağı tam buğday unu
  • 2 yemek kaşığı bal
  • ½ su bardağı süt
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet mini muffin tepsisi

Hazırlanışı:

  • Fırını 180 derecede önceden ısıtın ve mini muffin tepsisini yağlayın.
  • Bir kasede tam buğday unu, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ve kabartma tozunu karıştırın.
  • Başka bir kapta süt, eritilmiş tereyağı ve yumurtayı çırpın. Islak malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve karıştırın.
  • Hazırladığınız kek harcını mini muffin kalıplarına eşit miktarda bölün. Her bir kalıbı üçte iki oranında doldurmanız yeterli olacaktır, böylece kabardığı zaman da yeteri kadar alan kalacaktır.
  • Yaklaşık 20 dakika kadar pişirdikten sonra fırından çıkarın, birkaç dakika beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

Bonus: Çabasız ve lezzetli kahvaltılar

Eğer daha hızlı bir şekilde lezzetli, pratik ve doyurucu kahvaltılık tarifler hazırlamak istiyorsanız, fazla çaba harcamadan da eğlenceli kahvaltılar yapabilirsiniz. Müslinizi ister sütle ister yoğurtla karıştırın; üzerine meyve, bal, biraz da kuruyemiş ekleyin ve voila! Enfes kahvaltınız hazır… Ama bir dakika; zaten eklenmişi var 🙂 Dr. Oetker Vitalis’in lezzetli, doyurucu ve sağlıklı dünyası ile klasik kahvaltılar yerine daha enerjik tariflerle güne başlayabilirsiniz.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeyi, ‘sıkıcı’ kalıplardan çıkarmak ve her güne büyük bir neşe ile başlamak istiyorsanız Dr. Oetker Vitalis, kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak. Üstelik sadece kahvaltılarınızın da değil; ara öğünlerinizde de lezzetli atıştırmalıklar olarak tüketebilirsiniz. Bu çıtır lezzetler, gününüzün her saatine enerji ve neşe katacak!

Siz de Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’in Multi Meyveli Çıtır Müsli, Bal Bademli Çıtır Müsli ve Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli çeşitlerinden dilediğinizi seçebilir, güne en sevdiğiniz lezzetle harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

*Bu yazı Dr. Oetker katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale