X

Sürdürülebilirlik, sıfır atık yaşam, çevre dostu alışkanlıklar: 2021 yılının en çok okunan Green Up yazıları

2021 yılı çevreyle ilgili felaketlerin, özellikle günlerce süren orman yangınlarıyla, iklim değişikliğiyle ve kuraklıkla ilgili haberlerin gündemimizi fazlasıyla meşgul ettiği bir yıl oldu. Gezegene daha saygılı bir yaşamın nasıl mümkün olduğu, atık üretiminin nasıl sınırlandırılabileceği, çevre kirliliğinin gezegene nasıl tahribat verdiği, doğayla olan bağımızın neden önemli olduğu gibi konular da 2021 yılının en çok okunan Green Up yazılarımızın odağındaydı.

Uplifers olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da Feel Up, Live Up, Pleasure Up, Style Up, Explore Up, Green Up ve Pet Up kategorilerimizden, tüm yıl boyunca sizlerin severek okuduğu yazıları bir araya getirerek ‘2021 yılının en çok okunan yazıları’ seçkisi hazırladık. Geçtiğimiz yılı sürdürülebilirlik, sıfır atık yaşam önerileri, çevre dostu alışkanlıklar ve bilinçli tüketim gibi konuların yer aldığı ‘Green Up’ kategorisiyle değerlendirmek isteyenler için işte 2021 yılının en çok okunan Green Up yazıları:

10. Kendi kendine yeterli yaşam rehberi: Sürdürülebilirliği odağına alan 20 yaşam tarzı önerisi

Kendi kendine yeterli bir yaşam sürdürebilmek, dışarıya olan bağımlılığımızı minimuma indireceği gibi tüketim alışkanlıklarımızı düzenleyeceği, hem doğal kaynakları hem de kendi kaynaklarımızı çok daha bilinçli ve akıllıca harcamamıza aracılık edeceği ,hem de insanın doğaya verdiği zararın onarılmasına katkı sağlayacağı için pek çoğumuzun sürdürmek istediği ‘sürdürülebilirliği’ odağına alan bir yaşam stili. Yeni yılda daha sürdürülebilir, daha az atıksız, daha az tüketilen ve daha fazla üretilen bir yaşam stili benimsemek istiyor ancak nereden ve nasıl başlamanız gerektiği konusunda emin olamıyorsanız 2021 yılının en çok okunan Green Up yazıları arasında yer alan Kendi kendine yeterli yaşam rehberi: Sürdürülebilirliği odağına alan 20 yaşam tarzı önerisi yazımızdaki muhteşem ipuçları size ilham verebilir. 

9. En iyi sürdürülebilirlik kitapları: Sürdürülebilir bir gelecek için 10 kitap önerisi

Kentleşme, modern yaşam, değişen ve gelişen dünya, hızla ilerleyen teknoloji, hepsini düşündüğümüzde sağladıkları kolaylıkların dünyanın dengesini bozduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Sürdürülebilirlik kavramı tam da bu noktada karşımıza çıkıyor: Dünya değişirken, iklim krizleri yaşanırken, tüketim çılgınlığı her yeri sarmışken, doğaya verilen zarar gün geçtikte artarken biz neler yapabiliriz? “Tek başıma fark yaratabilir miyim?” diye düşünüyorsanız, cevap: Evet! Sizler için sürdürülebilirlik temasını işleyen, daha yaşanabilir bir dünyayı misyon edinmiş kitapları bir araya topladığımız En iyi sürdürülebilirlik kitapları: Sürdürülebilir bir gelecek için 10 kitap önerisi yazımızda, 2022 yılında daha çevreci, sürdürülebilir ve atıksız bir yaşam için ihtiyaç duyabileceğiniz muhteşem kaynaklar yer alıyor.

8. Sürdürülebilirlik, iklim krizi ve çevre kirliliğiyle ilgili farkındalığınızı artıracak en iyi belgeseller

Küresel bir salgınla mücadele etmeye çalışırken, sürdürülebilir yaşamın ve insanın çevreye verdiği zararın onarılmasının hem kendi yaşamımız hem de gelecek nesiller için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladık. Pek çok hükümetin önlemlerini sıkılaştırdığı, sadece kolektif değil bireysel adımların da son derece önemli hale geldiği günümüzde algılarınızı açacak, içinizdeki merakı büyütecek ve sizi uzun bir süre boyunca etkisi altına alacak gelmiş geçmiş en başarılı sürdürülebilirlik ve çevreyle ilgili belgeselleri bir araya getirdik. Sürdürülebilirlik, iklim krizi ve çevre kirliliğiyle ilgili farkındalığınızı artıracak en iyi belgeseller yazımızdaki ilham verici belgeselleri 2022 yılında izlenecekler listenize ekleyebilirsiniz.

7. Küresel su krizi: Suyumuz nereye gidiyor ve onu nasıl koruyabiliriz?

Dünyada yaklaşık 7,7 milyar insan yaşıyor ve günümüzde yaklaşık 2 milyar insanın temiz suya ulaşımı yok. Su arıtımındaki yetersizlik ve temiz tatlı su eksikliği bir günde 5-6 yaş arası 1,200 çocuğun ölümüne neden oluyor. Bu AIDS, kızamık ve veremden ölenlerin toplamından daha fazla. Türkiye’de de durum çok farklı değil. Sanıldığı gibi tatlı su bakımından bolluk bereket içinde de değiliz. Boşa harcanacak suyumuz yok, her gün dolmayan bir barajın ya da kuruyan bir gölün haberini alıyoruz. Türkiye, yılda kişi başına düşen 1.519 m³’lük su miktarı ile “su sıkıntısı çeken” ülkeler arasında. 2030 yılına gelindiğinde, hem nüfusun hem de sanayi faaliyetlerinin artması ile birlikte Türkiye, “su fakiri” ülkeler arasına katılacak gibi görünüyor.

Tatlı su kaynaklarının hızla tükenmesinin ardındaki nedenleri bilimsel verilerle açıklayan Green Up yazarımız Çağla Lotinac Akman, su tüketimiyle ilgili dikkat edilmesi gerekenleri ve bireysel olarak yapabileceklerimizi Küresel su krizi: Suyumuz nereye gidiyor ve onu nasıl koruyabiliriz? yazısında bizlerle paylaşıyor.

6. Çevre dostu markalar: Ekolojik dengeye saygılı, yerel ve sürdürülebilir markalarla tanışın

Ekolojik dengenin korunması ancak ekolojinin ayrılmaz bir parçası olduğumuzu ve attığımız her bireysel/toplumsal adımın bu dengenin korunmasına zarar verebileceğinin farkında olmamızla mümkün. Dolayısıyla günlük yaşam alışkanlıklarımızı sürdürürken yaptığımız, özellikle tüketim konusundaki tercihlerimiz markaların da tüm süreçlerini tüketiciden gelen talep doğrultusunda tüm vizyonlarını ve misyonlarını değiştirerek doğa dostu markalara dönüşmesine aracı oluyor. 

Tüm dünyada geniş bir tüketici kitlesi olan önemli global şirketlerin bazıları, hali hazırda devam eden üretim, pazarlama ve satış stratejilerini ‘ekoloji dostu’ söylemi etrafında yeniden çerçevelendirip önemli geliştirmelere imza atıyor. Ancak bazı markalar var ki, kuruldukları ilk günden bugüne, üstelik sadece sürdürdükleri faaliyetlerde değil kuruluş amacı olarak da, ‘çevre dostu’ yaklaşımıyla hareket ediyor. Sürdürülebilir yerel markalara yer verdiğimiz Çevre dostu markalar: Ekolojik dengeye saygılı, yerel ve sürdürülebilir markalarla tanışın yazımız da, 2021’in en çok okunan yazıları arasında.

5. Şehir yaşamında doğayla yeniden karşılıklı bağ kurabilmenin yolları

Parçası olduğumuz doğayla her an iletişimde kalabilmek tüm canlılar gibi biz insanlar için de oldukça önemli. Doğada yapılan uzun yürüyüşler, gün doğumları ve gün batımları, taze çiçekler, yemyeşil bitkiler ve ağaçlar; insan eliyle yapılmış olan herhangi bir şeyin veremeyeceği kadar huzur, mutluluk ve tatmin duygusu yaratabilecek güce sahip.

Şehir, metropol, köy ya da orman… Nerede yaşarsak yaşayalım hala aynı topraklara ayak basıyor, aynı gökyüzünün altında yürüyoruz ve bu nedenle nefes aldığımız sürece üzerinde parçası olduğumuz doğayla daha fazla bağlantı kurabilmenin pek çok farklı yolu var. Şehrin koşuşturmacasından çok fazla uzaklaşmanızı gerektirmeden doğayla iletişim ve empati kurmanızı sağlayacak, tekrar onun bir parçasıymışsınız gibi hissetmenize vesile olacak muhteşem önerileri bir araya getirdiğimiz Şehir yaşamında doğayla yeniden karşılıklı bağ kurabilmenin yolları yazımız, geçtiğimiz yılın en ilgi gören Green Up yazıları arasında yer alıyor.

4. Çevre dostu malzemeler aslında ne kadar sürdürülebilir?

Plastik kirliliğinin gezegenimize verdiği zararlar göz ardı edilemez hale geldiğinde, toplum üzerinde etki sahibi olan pek çok insan bu konuda bir şeyler yapmamız gerektiği konusunda araştırmalar yapıp hedef kitlelerini bilinçlendirdiler. Toplum da araştırıp öğrendi ve günümüzde hatırı sayılır bir çevre bilinci oluşmuş durumda. Herkesin her şeyi bildiğini varsayamasak bile en azından artık herkes plastiğin ekolojik denge için hiç de iyi olmadığını, naylon poşetlerin ve tek kullanımlık diğer plastik gereçlerin çevreye zarar verdiğini biliyor. Zararlı olan bu tek kullanımlık eşyaların yerine zararsız olduğuna inandığımız başka malzemeler koyuyoruz. Peki, bu malzemeler gerçekte ne kadar çevre dostu? Yazarımız Çağla Lotinac Akman, çevre dostu olduğu varsayılan malzemelerin gezegene verebileceği zararları Çevre dostu malzemeler aslında ne kadar sürdürülebilir? yazısında tüm detaylarıyla paylaşıyor.

3. Yeşil binalar ve sürdürülebilirlik: Yeşil bina kriterleri nelerdir?

Yeşil binalar, yapılı çevrenin insan sağlığı ve doğal çevre üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirecek şekilde tasarlanan ve işletilen binalar olarak tanımlanıyor. Bu da, enerjinin, suyun ve diğer kaynakların etkin kullanımı; kullanıcıların sağlığının korunması ve çalışanların verimliliğinin artırılması; atık, kirlilik ve çevresel bozulmanın azaltılması anlamına geliyor.

Yeşil binalar üzerinde yapılan araştırmalar, binaların bu şekilde tasarlanması ve işletilmesi durumunda, geleneksel yöntemlerle tasarlanmış ve işletilen ortalama binalara göre enerji kullanımında %24 ile %50 arasında, karbon emisyonlarında %33 ile %39 arasında, su tüketiminde %30 ile %50 arasında, katı atık miktarında %70 oranında, bakım maliyetlerinde ise %13 oranında azaltım sağlanabileceğini gösteriyor. Uplifers Green Up yazarı Ahmet Acar‘ın yeşil binalara dair merak edilen tüm soruların cevaplarını paylaştığı Yeşil binalar ve sürdürülebilirlik: Yeşil bina kriterleri nelerdirAhmet Acar‘ yazısı 2021’in en çok okunan Green Up yazıları arasında yer alıyor.

2. Sürdürülebilir sağlıklı beslenmeye başlamak için 10 küçük adım

Sürdürülebilir bir yaşam için de sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmek hem gezegen hem de beden sağlığınız için bir yatırım. Sürdürülebilir bir yaşam için beslenmede büyük değişiklikler yapmak bazen çok zor görünse de radikal değişiklikler yapmak yerine, birkaç küçük değişiklikle başlamak daha iyi olabilir. Ve hepsi birden yerine tek bir şeyle başlamak muhtemelen daha kolay yönetilebilir.

Sağlıklı beslenme konusundaki yazılarıyla tanıdığımız yazarımız Diyetisyen Müge Bozok, bu kez sürdürülebilir beslenme alışkanlıkları kazanmak için yaşam tarzımıza entegre edebileceğimiz ipuçlarını bizlerle paylaşıyor: Sürdürülebilir sağlıklı beslenmeye başlamak için 10 küçük adım

1. Gezegene doğrudan ya da dolaylı yoldan fayda sağlayan 6 yaşam stili

Tüketim alışkanlıklarımız gezegenimizin bize sağlayabileceğinden fazlasını talep eder hale geldi, bu şekilde yaşamaya devam etmemiz, bu yaşam tarzını sürdürebilmemiz mümkün değil. Sürdürülebilirlik bilinci de işte tam bu noktada devreye girerek insanlığın çok daha uzun yıllar boyunca gezegenimiz ile üretim-tüketim dengesini koruyarak dünya üzerindeki varlığını sürdürebilmesini sağlayacak yeni bir sistem oluşturmaya çalışıyor. Çünkü kabul edelim, var oluşumuzun devamlılığı, gezegenimizle denge içinde kalmamıza bağlı.

Green Up yazarımız Çağla Lotinac Akman 2021 yılının en çok okunan Green Up içeriği olan Gezegene doğrudan ya da dolaylı yoldan fayda sağlayan 6 yaşam stili yazısında çevre bilinci ile hareket eden ya da eylemleri dolaylı yoldan çevreye fayda sağlayan 6 önemli çevrecilik hareketine ve yaşam tarzımızda gerçekleştirebileceğimiz ‘sürdürülebilir’ değişimlere dair ipuçlarını bizlerle paylaşıyor. 

2021 yılının en çok okunan Green Up yazılarını okuduktan sonra siz de yeni yılda çok daha sürdürülebilir, çevreci ve atıksız yaşam alışkanlıkları geliştirme kararı aldıysanız, yeni yılın ilk gününden itibaren bu hedefinizi gerçekleştirmenize yardımcı olacak ve motivasyonunuzu artıracak ‘çevreci yeni yıl’ hediyelerini  Sürdürülebilir ve çevre dostu yılbaşı hediye önerileri yazımızda, yeni yıl kutlamanızı gezegene saygılı şekilde gerçekleştirmek için yapabileceklerinizi ise yazarımız Çağla Lotinac Akman‘ın hazırlamış olduğu  Çevre dostu bir yeni yıl mümkün: Hediyeler, dekorasyon, sofra ve hedeflerSürdürülebilir ve çevre dostu yılbaşı hediye önerileri yazımızda, yeni yıl kutlamanızı gezegene saygılı şekilde gerçekleştirmek için yapabileceklerinizi ise yazarımız Çağla Lotinac Akman‘ yazısında bulabilirsiniz. 

İlginizi çekebilir: 

Zaman yönetimi, motivasyon, mindfulness: 2021 yılının en çok okunan Feel Up yazıları
Beslenme alışkanlıkları, sağlıklı yaşam ve egzersizler: 2021 yılının en çok okunan Live Up yazıları
Romantik ilişkiler, cinsellik, kadın sağlığı: 2021 yılının en çok okunan Pleasure Up yazıları
Çocuk gelişimi, ebeveynlere tavsiyeler, çocuk kitapları: 2021 yılının en çok okunan Parent Up yazıları
Kişisel bakım, stil ipuçları, sürdürülebilir moda: 2021 yılının en çok okunan Style Up yazıları
Ev düzeni, dekorasyon ve temizlik ipuçları: 2021 yılının en çok okunan Home Up yazıları
En iyi diziler, yeni keşifler, seyahat önerileri: 2021 yılının en çok okunan Explore Up yazıları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Hayatın küçük tatlı sürprizlerini L’Occitane Almond Shower Oil ile yakalayın

Hayat, beklenmeyen güzelliklerle dolu bir dans gibi; eğer görmeyi, fark etmeyi bilirsek hayatın şaşırtıcı güzellikteki tatlı anlarını sık sık yakalayabiliriz. Bazen uzun zamandır görmediğimiz bir arkadaşımızla yolda karşılaştığımız, bazense tatlı bir yağmurun ardından çıkan gökkuşağını gördüğümüz o ‘an’da gizli olabilir mutluluk. Bu, beklenmedik ama her zaman iyi hissetmemizi sağlayan hoş sürprizler, hayatın şaşırtıcı güzellikteki anlarından yalnızca birkaçı olsa da tüm gün yüzümüzü güldürmeye yetebilir.



Yakalamak için istekli olursak hayatın monoton akışına biraz olsun ara vermemizi sağlayan ve yaşamın ne kadar büyüleyici olduğunu hatırlatan pek çok tatlı sürpriz bulabiliriz. Tıpkı L’Occitane Almond Shower Oil’in su ile buluştuğunda yağ kıvamından köpüğe dönüşen sürprizli formu gibi.

Sürprizlerle dolu keyif veren bir deneyim

Mutluluk veren, keyif dolu ve sürprizli anlar dediğimizde şüphesiz ki kendimize ayırdığımız zamanların önemi ve yeri çok büyük. Çünkü, günlük hayatın koşturması içerisinde kendimizi şımartabildiğimiz, bedenimizin ve zihnimizin ihtiyaçlarını karşılayabildiğimiz bu özel anlar, monotonluğun içinden bize göz kırpan küçük sürprizler gibi. Özellikle de kişisel bakım ritüellerini taçlandıran L’Occitane Almond Shower Oil ile sürprizlerin hiç sonu yok. Bu özel duş bakım yağı, suyla buluştuğu anda değişen formu ile bize sıradan görünen anları bile özel kılan küçük sürprizler sunuyor.

Almond Shower Oil’in içeriğindeki badem yağı, su ile birleştiğinde anında yoğun keyif verici bir köpüğe dönüşüyor, bize de tatlı küçük sürprizlerle dolu dokunuşların cildimizde bıraktığı o yumuşacık etkinin keyfini sürmek kalıyor. Tabii, o tatlı ve küçük sürprizler Badem Duş Yağı’nın yalnızca köpüren özel formülünde saklı değil, kokusu da bambaşka bir heyecan.

Kokuların duyuları harekete geçiren büyülü dünyası

Bazen sizin de bir kokunun esintisiyle geçmişe doğru kısa bir yolculuğa çıktığınızı hissettiğiniz oluyor mu? Kabul edelim, hayatın içindeki tatlı sürprizli anlarda kokuların da etkisi oldukça büyük. Belki çocukluğunuzdan keyifli bir anı hatırlatan nostaljik bir koku, belki gençliğinizde kullandığınız eski bir parfümün rüzgarla karışmış hali, belki de taze biçilmiş çimlerin havada dağılan dansı… Kokular da sürprizli anların başrol oyuncusu olabiliyor.



Tıpkı, Almond Shower Oil’in tatlı bademin mis kokusunu cildimizde bırakması gibi. Üstelik vegan içeriği ile tüm cilt tiplerine de uygun olan bu bakım yağı, duyuları harekete geçiren büyülü bir dünyanın da kapısını aralıyor. Hayatın bitmeyen telaş ve karmaşasında her şeyden biraz da olsa uzaklaşıp, o büyülü dünyaları keşfetmek hepimizin ihtiyacı değil mi? Daha fark edilmeyi bekleyen onca tatlı sürpriz varken…

Şaşırtıcı üçlü etki

Köpüren özel formül, büyülü dünyalara açılan mis badem kokusu, tabii bir de şaşırtıcı üçlü etki. L’Occitane Almond Shower Oil ile hayatın sürprizlerle dolu anlarını yakalamak çok kolay. Özel vegan formülü, cildi hem temizliyor hem nemlendiriyor hem de onarıyor. Bu üç etkiyi bir arada bulabilmek de en tatlı sürprizlerden biri.

Badem Duş Yağı, özel köpük yapısı ile cildi temizliyor, içeriğindeki omega 6 ve 9 bakımından zengin tatlı badem yağı ve üzüm çekirdeği yağı ile ilk kullanımda nemlendirme etkisi sağlıyor ve cildi besleyerek ışıl ışıl bir görünüme kavuşturuyor.

Elbette, hayatta daha yakalanmayı bekleyen pek çok şaşırtıcı tatlı an var. Bazıları, bir anda karşımıza çıksa da bazen de bu anları biz yaratabiliriz. Bakım rutinlerimize L’Occitane Almond Shower Oil’i eklemek, tanımadığımız birine iltifat etmek ya da sevdiğimiz birine uzun zamandır istediği bir şeyi satın almak, hayatımızda o tatlı sürprizleri artırmaya ve yaşamın keyfini doyasıya çıkarmaya yardımcı olabilir.

Hiç vakit kaybetmeden birinden başlamak istiyorsanız hemen tıklayıp sürprizlerle dolu L’Occitane Almond Shower Oil dünyasını keşfedebilirsiniz.



Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.



Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?



Güne lezzetli bir başlangıç için kahvaltılık tarifler

Ne demiş şair; kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı. Sizce de öyle değil mi? Günün ilk öğününün, bize gün boyu yetecek kadar neşe ve enerji kaynağı olması gerekmiyor mu? İster sabahın çok erken saatlerinde ister öğlene yakın olsun, fark etmez; günün ilk öğünü her zaman çok önemli. Çünkü günün geri kalanını etkileyen, o günün ne kadar kaliteli bir gün olduğunu belirleyen en önemli faktörlerden biri; güne neler yiyerek başladığımız…



Ancak hepimiz biliyoruz ki, klasik kahvaltı tarifleri zamanla sıkıcı hale gelebiliyor. Yumurta, peynir, zeytin güzel bir başlangıç olsa da her gün aynı şeyleri yemek hayatlarımızda monotonluk yaratabiliyor. Dolayısıyla biraz daha yaratıcı alternatiflere ihtiyacımız var. Ama bir yandan da yoğun tempomuza ayak uydurabilmek için pratik ve besleyici olmalı. Tabii lezzetten de ödün vermek olmaz. İşte tam da bu noktada lezzeti ile, pratikliği ile, besleyiciliği ile kahvaltıların yıldızı müsli karşımıza çıkıyor. İşte müsli kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli ve sağlıklı kahvaltılık tarifler:

Müslili Ekmek

Eğer kahvaltıda değişiklik yapmak ve lezzet ile besleyici değeri bir arada sunan bir alternatif arıyorsanız, müslili ekmek tam size göre. Klasik ekmek tariflerine göre çok daha zengin ve doyurucu bir seçenek sunan bu kahvaltılık tarifi, aynı zamanda çok daha lezzetli, çok daha eğlenceli. Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli’nin içeriğindeki kızılcık, kuru üzüm, elma ve marakuyalı özel karışım sayesinde enerjik bir sabaha doyurucu dilimlerle merhaba diyebilirsiniz.

Malzemeler:

Hamuru için:

  • 1 su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 2-3 tatlı kaşığı Dr. Oetker Aktif Maya
  • 0,5 çay bardağı süt
  • 4-4,5 su bardağı un
  • 0,5 çay bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 yumurta
  • 100 gram yumuşak margarin

Üzeri için:

  • 2-3 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 yemek kaşığı su

Hazırlanışı:

  • Mayayı bir kaseye alın ve üzerine yarım çay bardağı ılık sütü ilave edin. Kaşık ile birkaç kez karıştırıp 10-15 dakika bekletin.
  • Unu derin bir kaba eleyin ve üzerine beklettiğiniz mayayı ilave edin. Toz şeker, süt, yumurta ve margarini ilave edip iyice yoğurun. Üzerini kapatıp ılık ortamda 40-45 dakika bekletin.
  • Süre sonunda mayalanan hamura 1 su bardağı meyveli müsliyi ekleyin ve yoğurun. Hamuru yuvarlayıp pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine alın. Üzerine su sürüp meyveli müsli serpin ve 20 dakika bekletin.
  • Fırını belirtilen dereceye ayarlayıp ısınması için önceden açın. (Alt-üst pişirme: 170 °C, Turbo pişirme: 160 °C)
  • Hamurun üzerini keskin bıçak ile 3-4 yerinden 1 cm derinliğinde kesin ve 25-30 dakika pişirin.
  • Fırından çıkarıp soğutun. Dilimleyerek servis yapın.

Çikolatalı Çıtır Smoothie Bowl

Kahvaltıda kendinizi şımartmak ve güne ‘bomba’ gibi başlamak istiyorsanız, tatlı bir kahvaltılık tarifi tam size göre olabilir. Çıtır tahıl ve çikolata parçacıkları içeren Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli ile çok pratik ve çok lezzetli bir kahvaltılık bowl hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli
  • 1 adet olgun muz
  • ½ avokado
  • 1 yemek kaşığı kakao tozu
  • 1 su bardağı badem sütü

Hazırlanışı:

  • Olgun muzu, avokadoyu, kakao tozunu ve badem sütünü blender’a alın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar yüksek hızda karıştırın.
  • Elde ettiğiniz smoothie karışımını bir kaseye aktarın ve kahvaltılık bowl için tabanı hazırlayın.
  • Smoothie tabanın üzerine çıtır çıtır Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli’yi ekleyin. Ve harika kahvaltı kaseniz hazır.

Portakallı Muzlu Müslili İçecek

Kahvaltılarınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazırsanız, Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli ile tanışın. Bu benzersiz müsli, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda sağlık açısından sunduğu faydalarla da kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olmaya aday. Hem lif hem de Vitamin B1, demir ve magnezyum gibi önemli besin öğeleri açısından zengin olan bu müsli ile harika bir kahvaltılık içecek hazırlayabilir, güne başlarken ihtiyacınız olan enerjiyi ve besinleri alabilirsiniz:



Malzemeler:

  • 50 g Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli
  • 1 poşet Dr. Oetker Şekerli Vanilin
  • 2 adet muz
  • 2-3 dilim ayıklanmış ve zarları çıkarılmış portakal dilimleri
  • 2 su bardağı buzdolabında soğutulmuş süt
  • 2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

  • Muzları soyup iri parçalara kesin ve mutfak robotuna alın.
  • Üzerine portakal dilimleri, süt, bal ve şekerli vanilini ilave edip meyveler ezilinceye kadar karıştırın.
  • Hazırladığınız içeceği bardaklara alın. Üzerlerine çıtır müsliyi ekleyip kaşık ile karıştırın.
  • Buzdolabında 30 dakika bekletip servis yapın.

Meyveli Mini Kahvaltılık Muffin

Güne başlarken modunuzu yükseltecek, enerjinizi yerine getirecek ve ihtiyacınız olan besin öğelerini almanızı sağlayacak ve tüm bunları yaparken de eğlenceli bir hale çevirecek muffinlere kim hayır diyebilir ki… Siz de demezseniz, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ile harika bir kahvaltılık hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 paket Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
  • 1 su bardağı tam buğday unu
  • 2 yemek kaşığı bal
  • ½ su bardağı süt
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet mini muffin tepsisi

Hazırlanışı:

  • Fırını 180 derecede önceden ısıtın ve mini muffin tepsisini yağlayın.
  • Bir kasede tam buğday unu, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ve kabartma tozunu karıştırın.
  • Başka bir kapta süt, eritilmiş tereyağı ve yumurtayı çırpın. Islak malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve karıştırın.
  • Hazırladığınız kek harcını mini muffin kalıplarına eşit miktarda bölün. Her bir kalıbı üçte iki oranında doldurmanız yeterli olacaktır, böylece kabardığı zaman da yeteri kadar alan kalacaktır.
  • Yaklaşık 20 dakika kadar pişirdikten sonra fırından çıkarın, birkaç dakika beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

Bonus: Çabasız ve lezzetli kahvaltılar

Eğer daha hızlı bir şekilde lezzetli, pratik ve doyurucu kahvaltılık tarifler hazırlamak istiyorsanız, fazla çaba harcamadan da eğlenceli kahvaltılar yapabilirsiniz. Müslinizi ister sütle ister yoğurtla karıştırın; üzerine meyve, bal, biraz da kuruyemiş ekleyin ve voila! Enfes kahvaltınız hazır… Ama bir dakika; zaten eklenmişi var 🙂 Dr. Oetker Vitalis’in lezzetli, doyurucu ve sağlıklı dünyası ile klasik kahvaltılar yerine daha enerjik tariflerle güne başlayabilirsiniz.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeyi, ‘sıkıcı’ kalıplardan çıkarmak ve her güne büyük bir neşe ile başlamak istiyorsanız Dr. Oetker Vitalis, kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak. Üstelik sadece kahvaltılarınızın da değil; ara öğünlerinizde de lezzetli atıştırmalıklar olarak tüketebilirsiniz. Bu çıtır lezzetler, gününüzün her saatine enerji ve neşe katacak!

Siz de Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’in Multi Meyveli Çıtır Müsli, Bal Bademli Çıtır Müsli ve Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli çeşitlerinden dilediğinizi seçebilir, güne en sevdiğiniz lezzetle harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

*Bu yazı Dr. Oetker katkılarıyla hazırlanmıştır.



İlgili Makale