X

American Curl Kedisi Özellikleri ve Bakımı

American Curl cinsi kediler, tüylü ve kıvrık kulakları ile dışarıdan bakıldığında diğer cinslerden kolayca ayırt edilebilen kedilerdir. Tüyleri çeşitli renk ve desenlerde ve kısa ya da uzun olabilen bu kedileri diğer cinslerden ayıran en belirgin özellikleri kulaklarıdır.

American Curl’leri benzersiz kılan yalnızca kıvrık kulakları değil, aynı zamanda oyuncu kişilikleridir. Yavruyken sahip oldukları oyuncu karakterleri yetişkinliklerinde de koruyan bu kediler yaşamları boyunca oyuncu ve aktif olmaya devam ederler. Diğer insanlara ve evcil hayvanlara karşı sevecen olan American Curl’ler, evde bakmak için ideal kedilerdir.

American Curl kedisini merak ediyor ve hakkında daha fazla şey öğrenmek istiyorsanız, bu yazıda American Curl kedilerine dair her şeyi okuyabilirsiniz.

American Curl Kedisi Özellikleri

American Curl kediler, küçük ila orta boylarda kedilerdir. Hem uzun hem de kısa tüylü olabilen American Curl’lere çeşitli renk ve desenlerde rastlamak mümkündür.

American Curl’ün özellikleri genel olarak şu şekildedir:

  • Boyu: 30-40 cm
  • Ağırlığı: Dişiler 2,5-3,5 kg; erkekler 3-4,5 kg
  • Yaşam süresi: 11-15 yıl veya daha fazla
  • Kürk uzunluğu: Kısa veya uzun
  • Renk: Her renk olabilir
  • Arkadaş canlılığı: Kedilerin cinsi, karakterleriyle doğrudan ilişkili değildir. Bununla birlikte American Curl’ler genelde zeki, sosyal ve oyuncu kediler olarak bilinmektedir.

İlginizi çekebilir: Scottish Fold kedi özellikleri ve bakımı

American Curl Kedisi Tarihçesi

American Curl, popüler bir kedi cinsi olmakla birlikte tarihi çok da eskilere dayanmamaktadır. Hatta ilk American Curl yavrusu bundan yaklaşık 40 yıl önce ABD’nin Güney Kaliforniya eyaletinde dünyaya gelmiştir.

American Curl’ün yetiştiricileri olan Joe ve Grace Ruga, 1981 yılında bu cinse özgü uzun tüylü siyah bir yavru kedi sahiplenmiş ve ismini Shulamith koymuştur. Shulamith, birkaç ay sonra tıpkı kendi gibi kıvrık kulaklara sahip yavru kedi doğurmuştur. Ruga çifti sonrasında kedilerinin bu özelliklerini korumak ve yaymaya çalışmışlardır. Ardından American Curl’ün kulaklarının kıvrık olmasını sağlayan genin baskın olduğu anlaşılmıştır ve cinsin devamlılığı sağlanmıştır.

American Curl yavrularının doğdukları zaman kulakları düzdür. Ancak birkaç gün içinde kulaklarında yoğun bir kıvrılma meydana gelir. Bu kıvrılma yavrular 6 aylık olduktan sonra 4. aylarına kadar yavaşça açılmaya devam eder.

American Curl Kedisi Kişiliği

American Curl cinsi kediler genelde sahiplerine tıpkı köpeklerinkine benzer bir bağlılığı olan arkadaş canlısı, sevecen ve aktif kedilerdir. Bu kediler insanları patileriyle dürtmeye ve evde en sevdikleri insanı odadan odaya takip etmeye eğilimlidir. Arkadaş canlısı oldukları kadar son derece zeki olan American Curl kedilerden bazıları ışıkları ve dolapları nasıl açıp kapatabileceklerini dahi öğrenebilirler.

American Curl’ler genelde tüm hayatları boyunca yavru kediler gibi oyuncu olmaya devam eder ve evde oyuncaklarla oynamaktan, mobilyalara ve kedi evlerine tırmanmaktan, eve gelen yeni eşyaları keşfetmekten hoşlanır. Oyuncu yönleri güçlü olan bu kediler oyunları sona erdiğinde ise kucağa çıkmaktan ve kendini sevdirmekten zevk alır.

American Curl cinsi kediler yalnız kalmayı sevmediklerinden onları uzun süreler yalnız bırakmamalısınız. İlgi görmeyi seven bu kedilere bakmak istiyorsanız, gününüzün belli bir kısmını onlarla oynamaya ve onları sevmeye ayırmanız gerektiğini göz önünde bulundurmanız gerekir.

Genelde 1-2 yaşında olgunluk çağına ulaşan American Curl’ler, çok konuşkan kediler değildir. Bu nedenle yüksek sesli miyavlamalar yerine hafif sesler çıkarmayı tercih ederler. Sosyal yönleri kuvvetli olan bu kediler özellikle oynayabildikleri ve eğlenebildikleri bir evde olduklarında evdeki çocuklarla ve diğer evcil hayvanlarla iyi geçinmeye eğilimlidirler.

American Curl Kedisi Bakımı

American Curl kedinizi ne sıklıkta taramanız gerektiği, tüylerinin uzunluğuna bağlıdır. Kediniz kısa tüylüyse haftada birkaç kez taramanız yeterli olabilir. Ancak uzun tüylüyse kürkünde meydana gelebilecek düğümleri engellemek adına haftada 2-3 kez taramanız daha iyi olabilir. Kedinizin tüyleri uzunsa bunların zarar görmemesi için uzun tüylü kediler için tasarlanmış tarak ve fırçaları tercih edebilirsiniz.

American Curl’ler tıpkı diğer pek çok kedi gibi kulak akarları gibi kulak sorunlarına karşı hassastır. Bu nedenle kedinizin kulaklarını haftada bir kez kontrol ettiğinizden emin olun ve kir varsa kulaklarını nemli bir bez veya pamukla nazikçe temizleyin. Kulak çubukları kedinizin hassas iç kulak yapısına zarar verebileceği için çubuk kullanmaktan kaçının.

American Curl cinsi kediler zekidir. Bu kediler hem zihinsel hem de fiziksel açıdan egzersiz yapmaya ihtiyaç duyar. Bu nedenle kediler için özel tasarlanmış oyunları kedinizle oynamayı deneyebilirsiniz. American Curl’ler her gün birkaç saat ilgi görmeye ihtiyaç duydukları için American Curl cinsi kedi bakmak istiyorsanız, günlük programınızda buna zaman ayırabileceğinizden emin olmalısınız.

American Curl Kedisi Yaşam Süresi ve Sağlık Sorunları

American Curl’ler genel olarak sağlıklıdır ve yatkın oldukları belli bir genetik hastalık bulunmamaktadır. Bununla birlikte tıpkı tüm kediler gibi bu kedilerin de yaşamlarında hastalıkla veya başka bir sorunla karşılaşmaları mümkündür.

American Curl kedilerin karşılaşabilecekleri sağlık sorunlarının genel olarak şunlar olduğu düşünülmektedir:

Kulak enfeksiyonları

American Curl’ün kendine özgü kulak yapısı, kulak enfeksiyonlarına karşı daha duyarlı hale gelmesine neden olabilir. Kedinizin kulaklarını temiz tutmanız, enfeksiyonu engellemek açısından faydalı olabilir.

Kulak enfeksiyonları nadir olarak görülmekle birlikte kedinizin enfeksiyonu olduğunu kulağını kaşımasından anlayabilirsiniz. Enfeksiyonun şiddetli olması halinde kulakta akıntı, şişkinlik ve kızarıklık olabilir.

Kulak enfeksiyonları genelde ilaçlarla tedavi edilebilmektedir. İlaç tedavisine yardımcı olarak kulaklardaki fazla tüylerin kısaltılması ve kulakların daha sık temizlenmesi gerekebilir.

Diş ve diş eti hastalıkları

Yetişkin kedilerin yaklaşık yarısından fazlasında diş veya diş etleriyle ilgili sorunlar vardır. Ancak diş hastalıklarının çoğu önlenebilir ve tedavi edilebilir.

Kedinizin diş ve diş etleriyle ilgili sorunlar yaşadığını yemek yemeyi bırakmasıyla anlayabilirsiniz. Diş hastalıklarının çoğu diş eti iltihabıyla başlamakta ve diş eti çekilmesine kadar ilerlemektedir.

Kedinizin diş ve diş eti hastalıkları olduğunu düşünmeniz halinde veteriner hekime danışmanız ve kedinizi gerekli tedaviye başlatmanız önemlidir.

American Curl cinsi kediler, sevecen ve zeki olmalarıyla, diğer evcil hayvanlar ve çocuklarıyla iyi geçinmeleriyle ünlü kediler olsa da kedinizin hem fiziksel hem de zihinsel açıdan sağlıklı olması için ona her gün birkaç saat ayırabileceğiniz bir programınız olduğundan emin olmanız gerekir.

İlginizi çekebilir:

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale