X

Kendi kendine yeterli yaşam rehberi: Sürdürülebilirliği odağına alan 20 yaşam tarzı önerisi

Dünyanın sınırlı olan doğal kaynaklarının daha bilinçli kullanıldığı, finansal ve sosyal açıdan refah seviyesinin yüksek olduğu, insanın doğayla olan ilişkisinde simbiyotik bir yaşam tarzını benimsediği ve üretimden tüketime, insana dair tüm faaliyetlerin doğayla uyumlu şekilde gerçekleştirildiği sürdürülebilirlik kavramının tanımından, kapsamından ve tüm dünyada sürdürülebilirlik konusunda öne çıkan başlıklardan Sürdürülebilirlik nedir: Sürdürülebilir yaşam ve sürdürülebilirliğin geleceği yazımızda kapsamlı olarak bahsetmiştik. Kendi kendine yeterli yaşam da sürdürülebilirliğin bireysel anlamda atılabilecek adımlarını içeriyor.

Oldukça geniş bir kavram olan ve kolektif anlamda radikal değişimler gerektiren sürdürülebilirliğe bireysel anlamda da katkıda bulunmak, sürdürülebilirliği odağına alan bir yaşam tarzı benimseyerek ve doğayla uyum içinde yaşayarak mümkün. Sürdürülebilirliğin bireysel anlamda nasıl uygulanabileceğiyse, self-sufficient, yani kendi kendine yeterli bir yaşam sürdürebilmekten geçiyor.

‘Kendi yağında kavrulmak’ deyimi, aslında sürdürülebilirliği kendi yaşamlarımızda nasıl sağlayacağımızın en net özeti. Peki, kendi yağında kavrulmanın ne anlama geldiğini, kendi kendine yeterli yaşamın ne anlama geldiğini biliyor musunuz? Ya da daha da önemlisi, kendi kendine yeterli yaşamın herkese uyabilecek bir tanımı var mı? Kendi kendine yeterliliğin herkes için geçerli olabilecek, genel geçer bir tanımı yok ve yaşadığınız ülkeden mahallenize, kültürel değerlerinizden yaşam tarzınıza pek çok faktör kendi kendine yeterli yaşamı nasıl tanımladığınızı etkileyebilir. Öyleyse kendi kendine yeterliliğin ne olduğunu ve sizin için ne anlama gelebileceğini gelin biraz daha yakından inceleyelim.

Kendi kendine yeterlilik (self-sufficiency) nedir?

Kendi kendine yeterlilik iki şekilde tanımlanabilir: Bu tanımlardan birincisi, kişinin kendi ihtiyaçlarını dışarıdan yardım almadan karşılayabilmesiyken, ikincisi ise kendi sahip olduğu kaynaklara aşırı güven duyması olarak açıklanabilir. Kolayca anlayabileceğiniz gibi, bu iki tanımın da kapsamı herkes için farklılık gösterebilir. Büyük bir çiftlikte yaşayan ve kendi yiyeceklerini yetiştirebilen biriyle yaşamını metropolde sürdürmeyi tercih eden birinin ihtiyaçları birbirinden çok farklı olsa da sahip oldukları kaynaklara güvenleri tam olabilir. Bunun yanı sıra, güvenebileceği hiçbir kaynağı olmayan ancak içinde bulunduğu en kötü durumlarda bile pes etmeden, kendi çabasıyla baş edebilen biri ise kendi ihtiyaçlarını dışarıdan yardım almadan karşılayabilmek konusunda gerekli olan beceriler yönünden oldukça güçlü olacaktır. Sonuç itibariyle kendi kendine yeterlilik, sürdürdüğümüz yaşam tarzına, sahip olduğumuz kaynaklara ve beceriler bağlı olarak hepimizin çok farklı şekilde deneyimleyebileceği bir kavram. 

Kendi kendine yeterli yaşam için öneriler

Kendi kendine yeterli bir yaşam sürdürebilmek, dışarıya olan bağımlılığımızı minimuma indireceği gibi tüketim alışkanlıklarımızı düzenleyeceği, hem doğal kaynakları hem de kendi kaynaklarımızı çok daha bilinçli ve akıllıca harcamamıza aracılık edeceği ,hem de insanın doğaya verdiği zararın onarılmasına katkı sağlayacağı için pek çoğumuzun sürdürmek istediği bir yaşam stili. Daha sürdürülebilir, daha az atıksız, daha az tüketilen ve daha fazla üretilen bir yaşam stili benimsemek istiyor ancak nereden ve nasıl başlamanız gerektiği konusunda emin olamıyorsanız aşağıdaki önerilerimiz size ilham verebilir. 

Tutumlu olmayı ve birikimi odağınıza alın

Kendi kendine yeterli olmak tutumlu olmakla ve birikim yapmakla doğrudan ilişkili olan bir durum. Kredi kartı borcunuz her geçen ay daha da fazla kabarıyorken ya da arkadaşlarınıza borcunuz varken bağımsız bir yaşam sürdürebilmeniz gerçekçi olmayacaktır. Kendi kendine yeterli bir yaşam sürdürebilmek için atacağınız ilk adım, kendi imkanlarınız dahilinde yaşamınızı sürdürebileceğiniz bir düzene geçmek olacaktır. Tasarruf etmek ve birikim yapmak için Japonların birikim sanatı olan Kakeibo’danJaponların birikim sanatı olan Kakeibo’ ilham alabilirsiniz. 

Mutfağınıza küçük bir yeşillik bahçesi oluşturun

Maydanoz, dereotu, fesleğen, nane, marul, roka… Sofralarımıza renk ve lezzet katan yeşillikleri mutfağınızda kolaylıkla yetiştirebileceğinizi biliyor muydunuz? Bakımı oldukça kolay ve zahmetsizce yetiştirilebilen yeşillikler, bir balkona ya da açık bir alan ihtiyaç duymaksızın, mutfakta küçük saksılarda kendi kendinize kolaylıkla yetiştirebileceğiniz yiyeceklerin başında geliyor. Dışarıdan alındıklarında tazeliklerini hızlıca yitiren ve çoğu zaman bir kısmı kullanılıp geri kalanı bozularak çöpe atılan yeşillikleri mutfağınızda, ışık alan bir alanda yetiştirebilir, ihtiyacınız kadarını kullanarak ziyan olmasını önleyebilirsiniz.

Mutfağınızda yetiştirebileceğiniz yeşilliklerle ve bakımıyla ilgili daha detaylı bir okuma için Mutfaktaki 15 mucize bitki yazımıza göz atabilirsiniz. 

Bulunduğunuz bölgedeki hobi bahçelerini keşfedin

Yetiştirmek istediğiniz yiyecekler konusunda yalnızca yeşilliklerle sınırlı kalmak istemiyor, domatesten salatalığa patlıcandan kabağa sofranızdaki her şeyi kendiniz üreterek daha da kendine yetebilir bir yaşam sürdürmek istiyor ancak bahçeniz ya da balkonunuz olmadığı için buna fırsat bulamıyorsanız hobi bahçelerini keşfedebilirsiniz. Her geçen yıl daha da popüler hale gelen, şehir merkezlerine yakın taşralarda bolca bulabileceğiniz hobi bahçeleri, apartman dairesinde yaşadığı için meyve-sebze yetiştiremeyen ancak çiftçilik yapmak isteyenler için oldukça cazip bir seçenek.

İlginizi çekebilir: Daha doğal tercihler yapmak ve doğal bir yaşam sürmek için 11 öneri

Bahçenizde dekoratif bitkiler ve bakımlı çimlerin yanı sıra meyve ve sebzelere de yer açın

Kendine ait bahçesi olan bir eve sahipseniz, dekoratif bitkiler ve çimlere alternatif olarak sofranıza ve mutfak masraflarınıza da destek olacak bitkilere bir şans vermenizi öneriyoruz. Yaban mersini, ahududu, böğürtlen gibi meyveleri olan çalı bitkilerini çit olarak kullanabileceğiniz gibi, birkaç meyve ağacı dikerek hem gölgesinden yararlanabilir hem de dalından meyve yemenin keyfine varabilirsiniz. Bazı yenilebilir yiyeceklerin büyüdüklerinde en az rengarenk çiçekler ve bakımlı çimenler kadar estetik görüntüler yaratabildiğine şahit olacaksınız.

Kompost yapmayı öğrenin: Organik atıklar çöp değildir!

Bahçenizde ya da balkonunuzda yetiştirdiğiniz bitkileri kendi ürettiğiniz gübreyle beslemeye ne dersiniz? Evinizde günlük olarak çıkan organik atıkları biriktirerek kompost halinde gübreye dönüştürebilirsiniz. Kompost, toprakta azot bakterileri ve solucanlar gibi çeşitli organizmalar tarafından ayrıştırılmış, bitkilerin ihtiyaç duyduğu minerallerce zengin organik atıklara verilen bir isim. Kompost yaparken gübredeki azot ve karbon dengesini sağlayabilmek için iki tür bileşene ihtiyacınız var: Yeşil ve kahverengi. Sebze ve meyve atıkları, taze otlar, yeşil yapraklar, çay posası, kahve telvesi, yumurta kabukları gibi ıslak atıklar yeşil bileşeni; dal ve ağaç kabukları, dökülen saçlar, kuruyemiş kabukları, talaş, kuru yapraklar, kağıt gibi kuru atıklarsa kahverengi bileşeni oluşturuyor. Narenciye kabukları gibi asitli atıklar, et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri, çimlenebilecek tohumlar, yağlı atıklar, işlenmiş kağıtlar, çürük ve küflenmiş yiyecekler, çay ve kahve torbaları ve kimyasal atıkların da (deterjan gibi) kompostunuzda bulunmaması gerekiyor.

Kompostun nasıl yapılabileceğine dair daha detaylı bir okuma için Sıfır atık rehberi: Kompost hakkında her şey yazımıza göz atabilirsiniz.

Koşullarınız uygunsa tavuk beslemeyi deneyin

Şehir yaşamında pek mümkün bir seçenek gibi görünmese de, kendinize ait müstakil bir eviniz varsa ve koşullarınız uygunsa yumurta ihtiyacınızı kendi tavuklarınızdan karşılayabilirsiniz. Hayvansal ürünleri tüketmekle ilgili bir çekinceniz yoksa, hem ihtiyacınız kadarını tüketmiş, hem de katkı maddelerinden ve antibiyotiklerden arındırılmış yumurtalar üretmiş olacaksınız. İlk bakışta cazip gelmese de, koşullar uygunsa denemeye değer! 

Evde tereyağı, peynir ve yoğurt yapmayı öğrenin

Süt ve süt ürünleri tüketiyorsanız, bu üç ürünün buzdolabınızdan eksik olmadığına eminiz. Özellikle Türk mutfağında önemli bir yer kaplayan yoğurdu marketten satın almak yerine, yerel bir üreticiden günlük süt alarak, tüketebileceğiniz miktarda evde mayalamayı deneyebilirsiniz. Ayrıca kaymak, tereyağı ve lor peyniri gibi süt ürünleri de, yapımı son derece basit ve hızlı olan süt ürünleri arasında. Vegansanız, yani süt ve süt ürünü tüketmiyorsanız vegan tereyağı, vegan yoğurt ve vegan peynir tariflerimize mutlaka göz atmanızı öneriyoruz!

İlginizi çekebilecek diğer tariflerimiz ise şöyle:

Evde pratik peynir yapımı

Ev yapımı yoğurt tarifi

Ev yapımı kefir tarifi

Çamaşır kurutmak için kurutma makinesi kullanmayın

Kurutma makineleri, evdeki en çok enerji harcayan elektronik aletlerin başında geliyor. Üstelik sadece enerji israfına değil, yüksek sıcaklıkta kuru hava üfledikleri için kıyafetlerinizin çok daha hızlı yıpranmasına ve eskimesine de neden olabiliyor. Apartmanda yaşıyorsanız, özellikle de balkonsuz bir eviniz varsa kurutma makinesi kullanmayı tercih ediyor olabilirsiniz. Ancak alternatif olarak cama asılabilen, portatif bir çamaşırlık kullanabilir, kış aylarında ise çamaşırlarınızı kalorifer peteği üstünde kurutmayı deneyebilirsiniz. Çamaşırlarınızı evinizin içinde kuruturken, evinizdeki havanın nemini dengelemek için sık sık havalandırmayı ihmal etmemelisiniz.

Dikiş dikmeyi ve örgü örmeyi öğrenin

Yıpranan ve yırtılan kıyafetlerinizi tamir ederek yeniden kullanabilmek için, eğer bilmiyorsanız dikiş dikmeyi öğrenmek en büyük kurtarıcınız olacak. Elinizle ya da dikiş makinesiyle… Hangi yöntem sizin için daha kolaysa o yöntemle tamire ihtiyacı olan kıyafetlerinizi onarabilir, kullanmayacağınız eşyalarınızı ise ileri dönüştürerek fonksiyonel ve işe yarar hale getirebilirsiniz. Dikiş dikmek, günümüzde şaşırtıcı şekilde az kullanılan ve hatta nesli tükenmekte olan bir beceri. Çok küçük bir azınlık nasıl dikiş dikileceğini biliyor. Ancak kendi kıyafetlerinizi dikmeyi öğrendikten, kendi tasarımlarınızı hayata geçirebildiğinizi ve sadece kendiniz için değil eviniz için de peçetelerden masa örtülerine, perdeden kırlent kılıfına hayalinizdeki her şeyi ürettiğinizi gördükten sonra elinizden iğne ipliği düşürmeyeceğinize eminiz. Benzer şekilde örgü örmek de, özellikle kış aylarında şapkadan atkıya, eldivenden yumuşacık battaniyelere pek çok ihtiyacınızı kendi el becerinizle ve emeğinizle karşılamanıza yardımcı olacak.

İlginizi çekebilir: El becerilerinin ruh sağlığı üzerindeki inanılmaz etkileri

Kendi mumlarınızı yapın

Evinizdeki havanın kalitesini olumsuz etkileyen kirleticilerin başında kimyasal içerikli ve parfümlü mumlar geliyor. Hem kendi sağlığınız hem de kendi kendine yeterli bir yaşam için kendi mumlarınızı yapmaya ne dersiniz? Doğal balmumu kullanarak ürettiğiniz mumları evinizin tüm odalarında kullanarak loş ve romantik bir atmosfer yaratabilir, ihtiyaç duymadığınız zamanlarda aydınlatmaları kullanmayarak enerji tüketiminizi minimuma indirebilirsiniz.

Balkonda ya da bahçenizde yağmur suyu biriktirin

Bir kez sifon çekmek yaklaşık 10 lt su harcamamıza neden oluyor ve günde ortalama 7-8 kez tuvalete gittiğimizi düşünürsek, günlük olarak sadece tuvalet ihtiyacımız için bile 70-80 lt kadar su harcıyoruz. Pandemi döneminde artan hijyen ihtiyacı nedeniyle daha sık temizlik yapmamız, ellerimizi daha sık yıkıyor oluşumuz ve kısa bir duş almamız bile sınırlı bir kaynak olan suyu farkında olmadan boşa harcamamıza neden olabiliyor. Ev temizliği, bahçe ve bitki sulama gibi ihtiyaçlarınızda kullanmak üzere balkonunuzda ya da bahçenizde bir varil bulundurabilir, yağmurlu havalarda içine dolan suyla su ihtiyacınızın bir kısmını bu sudan karşılayabilirsiniz. Arıtma şansınız varsa bu suyu artırarak duş, bulaşık yıkama gibi diğer ihtiyaçlarınız için de kullanabilirsiniz.

Kendi temizlik malzemelerinizi yapın

Birkaç damla limon, biraz sirke ve bir çay kaşığı karbonatın temizlemeyeceği hiçbir yüzey yok! Tuvaletten banyoya, fırından bulaşık makinesine evinizde temizlemeniz gereken hemen hemen her yüzeyi bu üç malzemeyi belirli oranlarda kullanarak temizleyebilirsiniz. Hem doğa, hem sağlığınız hem de bütçeniz için zararlı olan tüm ağır kimyasalları kullanmayı bırakarak Kendi temizlik ürünlerinizi kendiniz yapın yazımızdaki tariflerle kendi temizlik malzemelerinizi oluşturarak kullanmaya en azından bir kez şans verin. Pişman olmayacaksınız!

Evde sabun yapmayı öğrenin

Her ne kadar zor gibi görünse de, sabun yapmak aslında dünyanın en kolay işlerinden biri. Temel seviyede, tüm sabun tarifleri 3 malzemenin karışımıyla üretiliyor: yağ, kül suyu ve diğer sıvılar. Zeytinyağıysa, sabun yapımı için kullanılan en kolay ve popüler ürünlerden biri. ‘Kendi sabununu kendin yap’ fikri ilk başlarda size garip gelebilir. Ancak yapımı bu kadar kolay olan ve kişiselleştirebilir bir ürünü evde yapmak, dışa bağımlı alışverişlerinizin bir kaleminin eksilmesine katkıda bulunacak. Gelelim yapımına: Kullanmak istediğiniz yağları kaynayıncaya kadar elektrikli tencerede pişirin. Koruyucu ekipmanlarınızı giydikten sonra kül suyunu karışıma ekleyin ve sıvı sabun kıvamına gelene kadar karıştırın. Daha sonra karışımınızı bir kaba dökün ve katı hale gelene kadar bekleyin. İşte bu kadar basit! Farklı sabun tarifleri için Doğallıktan yana olanlar için 5 ev yapımı sabun tarifi yazımıza mutlaka göz atmanızı öneriyoruz.

Ateş yakmayı öğrenin

İlk bakışta kolay gibi görünse de, ateş yakmak beceri ve strateji gerektiren bir iş. Özellikle şömineli ya da sobası da olan bir evde yaşıyorsanız, ateş yakmayı bilmek hem ısınmak, hem aydınlanmak, hem de yemek yapmak için harcadığınız enerjiden fazlasıyla tasarruf etmenize yardımcı olacak. Ateş yakmanın püf noktalarını öğrenmek için  İyi bir kamp ateşinin olmazsa olmazları yazımızı inceleyebilirsiniz.

Paketli ürünler satın almaktansa evde hazırlamayı öğrenin

Özellikle şehirde yaşıyorsanız ve çok yoğun bir hayatınız varsa tabii ki pek çok şeyi marketten ve genelde hazır şekilde almak zorunda olabilirsiniz. Ancak özellikle paketli olarak satın aldığınız atıştırmalıkların, konserve yemeklerin ve dondurulmuş gıdaların evde kolaylıkla hazırlanabilenlerini kendiniz hazırlamayı deneyin. Çabuk bozulabilen şeyleri nasıl daha uzun süre saklayacağınıza dair püf noktalarını ve konserve yapma, derin dondurucuda saklama gibi yöntemleri öğrenmeye çalışın. Hafta içinde zaman bulamıyorsanız, Bir kerede hazırlayıp tüm hafta boyunca tüketebileceğiniz 5 atıştırmalık tarifi yazımız size ilham olabilir. Benzer şekilde ‘meal prep’, yani öğün hazırlığı yaparak hafta boyunca pişireceğiniz yemeklerin malzemelerini önden hazırlayabilir ve sıkışık olduğunuz zamanlarda hazır yemeklere yönelmekten kurtulabilirsiniz.

Bitkilerin tıbbi kullanımlarını araştırın

Aromaterapi yağlarının kullanımının yaygınlaştığı günümüzde, binlerce yıllık geçmişe sahip bitkisel şifa yöntemleriyle bedensel ve psikolojik pek çok problemin ortaya çıkmasını önleyebilmeniz mümkün. Yoğun stres altındayken ve kaygılıyken kullanabileceğiniz lavanta, cildinizde kuruluk hissettiğinizde aloe vera, yaraların daha hızlı iyileşmesi için kantaron, bağışıklığı güçlendiren zerdeçal ve çok daha fazlası… Bitkilerin tıbbi kullanımını bilmek, çok ciddi hastalıklar için olmasa bile günlük yaşamda sıkça karşılaştığımız soğuk algınlığı, küçük yaralanmalar ve yanıklar, stres gibi pek çok probleme hızlı ve doğal çözümler getirebiliyor. Mutfağınızda ve balkonunuzda yetiştirebileceğiniz ya da doğada kendiliğinden yetişenlerini bulabileceğiniz bitkilerin geniş bir kullanım alanı var. Şifalı bitkilerle ilgili daha fazla bilgi edinmek için bir bitki ansiklopedisi edinebilir, eğitim ve workshoplara katılabilirsiniz. Ayrıca konuyla ilgili daha detaylı bilgi için Ayurvedik bitkilerin büyülü dünyasını keşfedin yazımıza da göz atabilirsiniz.

Tüketim alışkanlıklarınızda ‘az ve öz’ felsefesini benimseyin

Daha fazla tüketmenin norm olarak kabul edildiği bir dünyada, satın almamayı bırakın en temel ihtiyaçlarınız konusunda bile neye ihtiyacınız olup neye ihtiyaç duymadığınızın ayırdına varabilmenizin çok zor olduğunun farkındayız. Ancak minimal bir yaşam tarzı benimsemek, satın alırken uzun yıllar kullanabileceğiniz ve kullanım ömrünü tamamladığında kolaylıkla elden çıkarabileceğiniz ürünlere yönelmek, mümkünse yerel markalardan satın almak ve ihtiyaçlarınızı öncelikli olarak ikinci el seçeneklerle karşılamaya çalışmak kendi kendine yetebilir bir yaşam sürdürmenin en önemli bileşenlerinden.

İlginizi çekebilir: 9 adımda minimalist yaşam tarzını benimseyin

Egzersiz yapın ve bedeninize iyi bakın

‘Kendi kendine yetebilir bir yaşam sürdürmekle egzersizin ne alakası var şimdi!’ demiş olabilirsiniz. Ancak bedeninize iyi bakıyor olmanız hastalık nedeniyle kullanacağınız ilaçlardan, tedavi masraflarından ve üretkenliğinizin azalmasından muaf olmanız anlamına geliyor. Bedeninizin ve ruhunuzun işlevlerini uygun şekilde yerine getirebilmesi ve kendi kendine yetebilmesi için bedeninize iyi bakın.

Kendi kendinize yetemediğiniz durumlarda yardım istemeyi unutmayın

Hepimizin belirli alanlardaki bilgisi, becerisi, ilgisi ve yeteneği daha fazla. Bazılarımızın bazı şeyler hakkında daha fazla şey bildiği bir gerçek. Bu nedenle kendi kendine yetebilen, sürdürülebilir bir yaşam tarzı benimsemek için her konuda kendinizi beslemenize yardımcı olacak kaynakları, uzmanları, blogları ya da sosyal medya hesaplarını takip etmeyi unutmayın. Yardıma ihtiyaç duyduğunuz anlarda konuyla ilgili bilgisi daha iyi olan, daha yetkin olduğunu düşündüğünüz kişilerden yardım almaya çekinmeyin. Unutmayın, sürdürülebilir ve kendi kendine yetebilir bir yaşam kendinizi izole etmeniz ve zorlamanız değil, aksine içinde yaşadığınız dünyanın tüm öğelerini beslemeye ve ondan beslenmeye yönelik bir tutumu içeriyor.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale