X

Dünyayı güzelleştirmek için: Yeni yıla girerken tüm dünyaya verebileceğiniz hediyeler

Birbirinden zorlayıcı olaylarla geçen 2020 yılından kendimiz için olduğu kadar, tüm insanlık olarak da önemli dersler çıkardık. Dünyanın kaynaklarını bilinçsizce kullanmanın sonuçlarını somut olarak gördüğümüz bir yılın sonunda, sadece bireysel değil kolektif adımlar atmanın gerekliliğini de çok daha iyi anladık.

Bu yılın bize öğrettiği en önemli şeyse, kendimizden çok daha büyük bir bütünün küçücük bir parçası olduğumuz gerçeği; seçimlerimizin sadece bizi ilgilendirmediği ve aldığımız en küçük kararların bile kelebek etkisiyle tüm evrene etki edebildiği…

Yeni bir yıla yepyeni, umut dolu bir başlangıç yapmaya hazırlanırken seçim özgürlüğümüzü ve özgür irademizin gücünü birlikte paylaştığımız dünyayı güzelleştirmek için kullanmaya; kolektif bilinci desteklemek ve sahip olduklarınızı tüm insanlıkla cömertçe paylaşmak için küçük de olsa bir adım atmaya ne dersiniz? Gelin, bu yeni yılda sadece sevdiklerimize ve kendimize değil, tüm dünyaya anlamlı bir hediye bırakmak için yapabileceklerimize birlikte bakalım.

Dünyayı güzelleştirmek ve herkese daha yaşanabilir bir dünya hediye etmek için…

Tüketim alışkanlıklarınızı değiştirin

Almayı düşündüğünüz şey her ne olursa olsun, satın almadan önce ‘Buna gerçekten ihtiyacım var mı?’ sorusunu kendinize sorduğunuzdan emin olun. İndirimlerin ardının arkasının kesilmediği bir tüketim kültürünün içinde, daha fazlasını almamız için elinden geleni yapan kampanyaların arasında kendinizi kontrol etmeniz zor olsa da, hızlı tüketim her geçen gün daha fazla kaynağın tüketilmesine, daha fazla insanın ucuz iş gücü olarak kullanılmasına ve dünyanın daha fazla atığa maruz kalmasına sebep oluyor. Tüketirken aldığınız ürünün nasıl üretildiğini, işçilerinin hangi şartlarda çalıştığını, hammaddesinde nelerin kullanıldığını ve ne kadar uzun süre kullanılabileceğini iyi araştırın. Mümkünse büyük markalardansa üretim aşamasını ve kullanılan kaynakları şeffaf şekilde tüketicisiyle paylaşan, yerel üreticilerden satın alın.

İlginizi çekebilir: Tüketim kültürü ve harcama alışkanlıkları: Neyi, neden, nasıl ve ne kadar harcıyoruz?

Plastik kullanımınızı azaltın

Dünya üzerinde dakikada tam 1 milyon plastik şişe satın alındığını, yılda 500 milyar plastik poşet kullanıldığını ve bu plastik atıkların sadece %9’unun geri dönüştürülebildiğini biliyor muydunuz? Geri dönüştürülemeyen %91’in ise nereye gittiğini tahmin etmek zor değil: Toprak altına gömülerek yediğimiz yiyeceklerin yetiştiği toprağı ve içtiğimiz yer altı sularını zehirliyor; yakılarak soluduğumuz havayı kirletiyor ya da dünyanın en önemli oksijen kaynağı olan okyanuslara dökülerek deniz yaşamının ve tüm ekosistemin dengesini alt üst ediyor. Plastik tüketimini azaltmak için bireysel olarak atabileceğiniz adımlarsa çok basit: Paketli gıdaları mümkün olabildiğince satın almamak, alışverişte plastik poşet yerine bez çantalar kullanmak, her seferinde plastik şişeden su içmek yerine suyunuzu mataranıza doldurarak yanınızda taşımak, plastik pipet yerine cam pipet kullanmak ve günlük yaşamınızda plastik tüketimi konusunda attığınız her adımın farkında olmak.

İlginizi çekebilir: Daha iyi bir gelecek için plastik kullanımını azaltmanın 8 yolu

Su gibi tükenebilir doğal kaynaklar için tasarruf yapın

Küveti doldururken, dişlerinizi fırçalarken, ellerinizi yıkarken… Kısacası su gibi tükenebilir doğal kaynakları tükettiğiniz her an boşa harcamamaya dikkat etmelisiniz. Salgın nedeniyle hijyenimize çok daha fazla dikkat etmeye çalıştığımız şu günlerde su kullanımımız konusunda fazlasıyla dikkatsiz davranabiliyoruz. Ancak küresel ısınmayla birlikte mevsim döngülerinin değişmesi, yağış miktarının azalması ve sera gazlarının çoğalması hayati önemi olan su kaynaklarının gün geçtikçe çok daha fazla ve hızlı tükenmesine neden oluyor. Suyun yanı sıra üretiminde doğal kaynakların kullanıldığı elektriği ve ısınmak için kullandığınız tüm enerji kaynaklarını daha bilinçli ve limitli kullanmaya çalışın. Evinizdeki aydınlatmalarda çevre dostu seçeneklere yönelin. 

İlginizi çekebilir: Su tasarrufu için uygulayabileceğimiz 7 pratik öneri

Karbon ayak izinizi azaltın

Hepimiz yaşadığımız yere ve yaşam tarzımıza göre farklı miktarda karbon salınımına neden oluyoruz. Tükettiğimiz besinlerin bitkisel ya da hayvansal olmasından elektrik tüketimimize, kullandığımız seyahat araçlarından evimizi hangi kaynaklarla ısıttığımıza günlük yaşamımızda attığımız her adım, hatta aldığımız her nefes belirli bir miktar karbondioksit salınımına neden oluyor. Öncelikli olarak karbon ayak izinizin büyüklüğünü öğrenmek için, bu linki kullanarak karbon ayak izi hesaplaması yapabilirsiniz.

Karbon ayak izinizi azaltmak için yapabileceklerinizse şöyle: Araba kullanmak yerine otobüs veya tren gibi toplu taşıma araçlarını kullanmak, aydınlatmada tasarruflu ampuller kullanmak, evinizin ısı yalıtımını güçlendirmek, mümkünse yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak, sera gazı salınımında etkili hayvansal gıdalara olan talebi ve dolayısıyla üretimi azaltmak adına hayvansal besin tüketiminizi sınırlandırmak ve karbondioksiti emerek oksijene çeviren ağaçlarla tüm dünyayı yeşillendirmek.

İlginizi çekebilir: Dünyanın dengesini korumak ve iklim değişikliğini önlemek için: Karbon ayak izimizi nasıl azaltırız?

Dünyayı güzelleştirirken kendinizi de iyileştirmek için…

Mevsimsel beslenin

Mevsimsel beslenmek, sofranıza gelen tüm besinlerin üretiminde doğal ve sürdürülebilir kaynakların kullanılması anlamına geliyor. Üstelik araştırmalar doğal olarak olgunlaşan, zamanında hasat edilen ve mevsiminde tüketilen meyve ve sebzelerin; henüz olgunluğa ulaşmadan ya da kimyasal olgunlaştırıcılarla, hormon ilaçlarıyla yapay koşullarda yetiştirilip soframıza gelen yiyeceklere kıyasla besin değerlerinin çok daha yüksek olduğunu gösteriyor. Mevsimsel olarak yetişen besinleri tüketmek, mevsimin şartlarına uygun koşullarda ekstra bir enerji ya da doğal kaynak harcanmasına gerek olmaksızın büyüyebildiklerinden dolayı hem çevre için hem de sağlığınız için en iyi beslenme alışkanlıklarının başında geliyor. Dolayısıyla mevsim meyve ve sebzelerinin neler olduğunu öğrenip beslenme düzeninizde mevsimsel besinlere yer vererek hem kendi sağlığınıza hem de doğaya büyük bir iyilik yapmış olacaksınız. 

İlginizi çekebilir: Bağışıklık sistemini güçlendirmek için mevsimsel beslenme: Güçlü bir bağışıklık sistemi için mevsiminde sebze meyve tüketmenin önemi

Modada sürdürülebilir seçeneklere yönelin

Moda sektörünün, doğaya verdiği zarar bakımından petrol sektöründen hemen sonra geldiğini biliyor muydunuz? Toksik ve mikro plastikler içeren kumaş boyaları, pamuk tarlaları ve yün kaynağı olan koyunlar için harcanan su miktarı, nakliye sırasında taşıtların atmosfere saldığı zehirli gazlar üretim aşamasında bile doğaya zarar veriyor. Dayanıklı malzemelerden yapılmayan bu kıyafetler, hem çok ucuz oldukları için kolayca gözden çıkarılarak hem de tekrar kullanılamayacak hale gelerek en fazla birkaç yıl kullandıktan sonra gittikçe büyüyen atık denizinin bir parçası oluyor. Hem çevreyi hem de sağlığınızı koruyabilmek adına, satın aldığınız kıyafetlerin uzun süre dayanabilecek, doğa dostu malzemelerden yapılmış olmalarının yanı sıra her zaman giyebileceğiniz zamansız parçalardan oluşmasına da dikkat edin.

İlginizi çekebilir: Doğaya saygılı ve sürdürülebilir bir gardırop sahibi olmanın yolları

İkinci el eşyalara bir şans verin

Moda ve dekorasyon konusunda ikinci el seçenekler bulabilmek artık çok daha kolay hale geldi. Dolap, Moda Cruz, LetGo gibi pek çok mobil uygulamada az kullanılmış ya da hiç kullanılmamış eşyalara kısa sürede ulaşabilmeniz mümkün. Herhangi bir şeyi satın almadan önce ikinci el seçeneklere yönelmek, hem çok daha ekonomik hem de çevreye çok daha dost bir seçenek.

İlginizi çekebilir: Hurdadan sanat eserine: İkinci el materyalleri yeniden yorumlayan sanatçı Dan Rawlings

Bitki bakımını öğrenerek doğayı daha yakından tanıyın

Bitkileri tanımak, ihtiyaçlarını anlamak, bahçenizde ya da saksınızda meyve ya da sebze yetiştirmek… Özellikle şehir yaşamında dilediğimiz her an doğayla iç içe olamasak da, doğayı yaşam alanımıza taşımanın en kolay yolu bitki bakımını öğrenerek mümkün olabildiğince evlerimizde yeşile ve bitkilere yer açmak. Kendi yetiştirdiğiniz bir domatesi dalından koparmanın, kendi suladığınız bir fidandan yıllar sonra meyve yemenin ya da saksıdaki bir çiçeğin yeni verdiği filizin günden güne nasıl büyüdüğünü izlemenin verdiği mutluluk hiçbir şeyle kıyaslanamaz. Yediğiniz meyve ve sebzelerin çekirdeklerini biriktirip doğaya geri kazandırmak, bahçenize ya da boş alanlara ağaç fidanları dikmek, ormanların korunmasına az da olsa destek olabilmek sadece kendimiz ve gelecek için güzel bir dünya yaratmanın değil aynı zamanda yaşam alanları ormanlar ve doğa olan kuşlara, arılara ve tüm hayvanlara alan açmanın da bir yolu.

İlginizi çekebilir: Ve insan doğaya döner: Doğayı korumaya nereden başlayabiliriz?

Hayvan sahiplenin

Karşılıksız sevginin ve sınırsız mutluluğun ete kemiğe bürünmüş hali olan evcil hayvanlar, yılbaşında hem kendinize hem de yaşadığınız dünyaya sunacağınız harika bir armağan olabilir. Ticari amaçlı üretilerek bilinçsiz ve sorumsuz sahipleri tarafından sokağa bırakılmış, bakıma ve sevgiye muhtaç bir sokak hayvanını sahiplenerek patili bir dost kazanmaya ne dersiniz? Evcil hayvan sahiplenme fikri sizi düşündürüyorsa, o minik canların size muhtaç olduğu kadar sizin de aslında onlara ihtiyaç duyduğunuzu bilmelisiniz. Sorumluluk duygunuzu güçlendirecek, empati ve gözlem becerilerinizi geliştirecek, stres seviyenizi hiç olmadığı kadar azaltacak, çok daha aktif bir yaşam sürmenize yardımcı olacak ve her şeyden önemlisi sizi koşulsuzca sevecek bir evcil hayvan sahiplenmek bu yıl hem kendinize hem de ona vereceğiniz en güzel hediye olacaktır. 

Şiddet, ayrımcılık, ötekileştirme ve haksızlık karşısında sesinizi yükseltin

Sosyal medyanın birleştirici gücü sayesinde bu yıl kadına şiddet, homofobi ve ırkçılık nedeniyle meydana gelen talihsiz pek çok olaya yakından şahit olup, tekrarlarının yaşanmaması için farkındalığı artırıcı ve yaptırımları güçlendirici adımlar atmak üzere bir araya geldik. Sesini yükseltemeyenlerin sesi olmanın, tüm gücümüzle haksızlığa uğrayanların yanında olabileceğimizi göstermenin farklı yollarını keşfettik. Yeni yılda hem kendiniz hem de başkaları için daha fazla iyilik hareketine katılmayı, haksızlıklar karşısında elinizdeki maddi ve manevi tüm imkanlarla destek olmayı deneyebilirsiniz. Mor çatı, World Human Relief, Unicef, Unesco gibi platformlarda gönüllü aktivitelere katılarak; maddi bağışta bulunarak ya da yaptıkları projelere vaktinizi ayırarak kadınların, çocukların, LGBTİ+ grupların ve göçmenler gibi azınlıkta kalan insanların haklarının korunmasını destekleyebilirsiniz.

Kan, ilik ve organ bağışçısı olun

Sağlığın yaşamdaki her şeyden öncelikli olduğunu çok daha iyi anladığımız şu günlerde, yaşadığı sağlık problemleri nedeniyle yaşamı tehlike altında olan insanlara destek olmaktan daha anlamlı bir hediye olabilir mi? Kan bağışında ve organ bağışında bulunarak sağlığına kavuşmayı bekleyen binlerce insanın umudu olabilirsiniz. Eğitim ve araştırma hastanelerine, organ nakli yapan tüm kamu ve özel hastanelerin organ nakil koordinatörlerine başvurarak sadece iki dakika içinde organ bağışçısı olabilirsiniz. 

Daha şefkatli, nazik ve şükür dolu olun

Sevgi, mutluluk, nezaket ve iyiliğin bulaşıcı olduğunu biliyor muydunuz? Özellikle sosyal medyada artan nefret söylemleri, kırıcı yorumlar, kaba davranışlar son dönemlerde hızla artış gösteriyor. Daha iyi bir insan olmanın yolu yaşadığımız dünyaya katkıda bulunmak kadar, sevgi, şefkat, nezaket gibi duyguları da başkalarıyla paylaşabilmekten ve içimizdeki iyiliği tüm dünyaya yayabilmekten geçiyor. Bu nedenle hem dünyaya hem de kendinize verebileceğiniz en güzel hediyelerden biri de hem başkalarına hem de kendinize karşı daha hoşgörülü, nazik, şefkatli ve dürüst olabilmek. Kendinize ve başkalarına daha fazla teşekkür ettiğiniz, sahip olduklarınız için şükredebildiğiniz, kendinize karşı dürüst olabildiğiniz ve iyi niyetle yaklaştığınız sürece önce kendinizin, sonra çevrenizdekilerin ve tüm dünyanın daha yaşanılabilir bir yer olmasına katkıda bulunabilirsiniz. 

Kendiniz ve çevreyle birlikte başkalarını da mutlu etmek için…

Bağış yapın ve gönüllü aktivitelere katılın

Hediye seçenekleri arasında belki de en anlamlı olan alternatiflerden biri de gönüllü kuruluşlardan birine maddi bağış yapmak, sundukları birbirinden farklı hediye alternatifleriyle dolaylı olarak bağışta bulunmak ya da zamanınızı ayırarak mentorluk gibi gönüllü aktivitelerle faaliyetlerine destek olmak. Bu yılbaşında sevdiklerinize ya da kendinize anlamlı bir hediye vermek istiyorsanız, güvendiğiniz bir platforma bağış yapabilirsiniz. Bağış tabii ki sadece parayla olmak zorunda değil; diğer insanlara, canlılara ve doğaya vaktinizi ayırarak da katkıda bulunabilirsiniz. İhtiyacı olan çocukların eğitim gereksinimlerine katkıda bulunmak, hayvanların korunmasına destek vermek, doğanın ve çevre kirliliğinin önüne geçmek gibi amaçları olan bağış kuruluşlarına maddi bağışta bulunabileceğiniz gibi gönüllü aktivitelerde yer alarak da katkınızı sunabilirsiniz. Ayrıca evde kullanmadığınız, ihtiyacınız olmayan her şeyi ihtiyacı olanlarla paylaşabilirsiniz.

Morçatı, LÖSEV, AÇEV, Darüşşafaka, TEMA, Tohum Otizm Vakfı, WWF Market, TOÇEV, National Geographic, TEGV gibi pek çok dernek ve kuruluş peluş oyuncaklar, rengarenk defterler ve kırtasiye malzemeleri, bardaklar, sweatshirtler gibi ürünleriyle hem muhteşem tasarımlara sahip hediye seçeneklerini bizlerle buluşturuyor hem de bu satışlardan elde edilen gelirleri dünya için anlamlı adımlara dönüştürüyor. 

İlginizi çekebilir: Hediyelerinizle iyilik dağıtmaya ne dersiniz?

Sürdürülebilir ürünler sunan yerel işletmeleri tercih edin

Sürdürülebilir markaların ürünlerini tercih etmek sevdiklerinize ya da kendinize hem birbirinden güzel tasarımlara sahip hem de çevre dostu bir hediye etmenin en iyi yollarından biri. Türkiye’de bulunan markalardan Tiny, Huner, WearSisters, Restore Jeans, Satsuma, Kapbula, Reflect, Heliotropic, Away Denim gibi markaların harika ürünlerine mutlaka göz atmanızı öneriyoruz. Ayrıca, Türkiye’den sürdürülebilir ve yerel pek çok markanın bir arada bulunduğu Lokal Hareket platformunda da hem kendinizin hem de sevdiklerinizin ihtiyaçlarına uygun pek çok ürünü bulabilmeniz mümkün.

İlginizi çekebilir: Sürdürülebilir hediyeler için: Sıfır atık hediye önerileri

Yılbaşında hediye almanın ve vermenin, sevdiklerimizi ya da kendimizi sevindirmekten çok daha büyük anlamlara bürünebileceğine inanıyoruz. Parçası olduğumuz bütünün tamamına katkı sağlayabilecek, çevreye dost, kendimiz ve sevdiklerimiz kadar doğanın ve başka insanların ihtiyaçlarına da duyarlı hediye seçenekleriyle bu yıl hem kendiniz, hem başkaları hem de dünya için faydalı olacak değişim hareketi için ilk adımı atabilirsiniz. Unutmayın: “Bir insan değişir, dünya değişir!”

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Güne lezzetli bir başlangıç için kahvaltılık tarifler

Ne demiş şair; kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı. Sizce de öyle değil mi? Günün ilk öğününün, bize gün boyu yetecek kadar neşe ve enerji kaynağı olması gerekmiyor mu? İster sabahın çok erken saatlerinde ister öğlene yakın olsun, fark etmez; günün ilk öğünü her zaman çok önemli. Çünkü günün geri kalanını etkileyen, o günün ne kadar kaliteli bir gün olduğunu belirleyen en önemli faktörlerden biri; güne neler yiyerek başladığımız…



Ancak hepimiz biliyoruz ki, klasik kahvaltı tarifleri zamanla sıkıcı hale gelebiliyor. Yumurta, peynir, zeytin güzel bir başlangıç olsa da her gün aynı şeyleri yemek hayatlarımızda monotonluk yaratabiliyor. Dolayısıyla biraz daha yaratıcı alternatiflere ihtiyacımız var. Ama bir yandan da yoğun tempomuza ayak uydurabilmek için pratik ve besleyici olmalı. Tabii lezzetten de ödün vermek olmaz. İşte tam da bu noktada lezzeti ile, pratikliği ile, besleyiciliği ile kahvaltıların yıldızı müsli karşımıza çıkıyor. İşte müsli kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli ve sağlıklı kahvaltılık tarifler:

Müslili Ekmek

Eğer kahvaltıda değişiklik yapmak ve lezzet ile besleyici değeri bir arada sunan bir alternatif arıyorsanız, müslili ekmek tam size göre. Klasik ekmek tariflerine göre çok daha zengin ve doyurucu bir seçenek sunan bu kahvaltılık tarifi, aynı zamanda çok daha lezzetli, çok daha eğlenceli. Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli’nin içeriğindeki kızılcık, kuru üzüm, elma ve marakuyalı özel karışım sayesinde enerjik bir sabaha doyurucu dilimlerle merhaba diyebilirsiniz.

Malzemeler:

Hamuru için:

  • 1 su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 2-3 tatlı kaşığı Dr. Oetker Aktif Maya
  • 0,5 çay bardağı süt
  • 4-4,5 su bardağı un
  • 0,5 çay bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 yumurta
  • 100 gram yumuşak margarin

Üzeri için:



  • 2-3 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 yemek kaşığı su

Hazırlanışı:

  • Mayayı bir kaseye alın ve üzerine yarım çay bardağı ılık sütü ilave edin. Kaşık ile birkaç kez karıştırıp 10-15 dakika bekletin.
  • Unu derin bir kaba eleyin ve üzerine beklettiğiniz mayayı ilave edin. Toz şeker, süt, yumurta ve margarini ilave edip iyice yoğurun. Üzerini kapatıp ılık ortamda 40-45 dakika bekletin.
  • Süre sonunda mayalanan hamura 1 su bardağı meyveli müsliyi ekleyin ve yoğurun. Hamuru yuvarlayıp pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine alın. Üzerine su sürüp meyveli müsli serpin ve 20 dakika bekletin.
  • Fırını belirtilen dereceye ayarlayıp ısınması için önceden açın. (Alt-üst pişirme: 170 °C, Turbo pişirme: 160 °C)
  • Hamurun üzerini keskin bıçak ile 3-4 yerinden 1 cm derinliğinde kesin ve 25-30 dakika pişirin.
  • Fırından çıkarıp soğutun. Dilimleyerek servis yapın.

Çikolatalı Çıtır Smoothie Bowl

Kahvaltıda kendinizi şımartmak ve güne ‘bomba’ gibi başlamak istiyorsanız, tatlı bir kahvaltılık tarifi tam size göre olabilir. Çıtır tahıl ve çikolata parçacıkları içeren Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli ile çok pratik ve çok lezzetli bir kahvaltılık bowl hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli
  • 1 adet olgun muz
  • ½ avokado
  • 1 yemek kaşığı kakao tozu
  • 1 su bardağı badem sütü

Hazırlanışı:

  • Olgun muzu, avokadoyu, kakao tozunu ve badem sütünü blender’a alın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar yüksek hızda karıştırın.
  • Elde ettiğiniz smoothie karışımını bir kaseye aktarın ve kahvaltılık bowl için tabanı hazırlayın.
  • Smoothie tabanın üzerine çıtır çıtır Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli’yi ekleyin. Ve harika kahvaltı kaseniz hazır.

Portakallı Muzlu Müslili İçecek

Kahvaltılarınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazırsanız, Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli ile tanışın. Bu benzersiz müsli, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda sağlık açısından sunduğu faydalarla da kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olmaya aday. Hem lif hem de Vitamin B1, demir ve magnezyum gibi önemli besin öğeleri açısından zengin olan bu müsli ile harika bir kahvaltılık içecek hazırlayabilir, güne başlarken ihtiyacınız olan enerjiyi ve besinleri alabilirsiniz:



Malzemeler:

  • 50 g Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli
  • 1 poşet Dr. Oetker Şekerli Vanilin
  • 2 adet muz
  • 2-3 dilim ayıklanmış ve zarları çıkarılmış portakal dilimleri
  • 2 su bardağı buzdolabında soğutulmuş süt
  • 2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

  • Muzları soyup iri parçalara kesin ve mutfak robotuna alın.
  • Üzerine portakal dilimleri, süt, bal ve şekerli vanilini ilave edip meyveler ezilinceye kadar karıştırın.
  • Hazırladığınız içeceği bardaklara alın. Üzerlerine çıtır müsliyi ekleyip kaşık ile karıştırın.
  • Buzdolabında 30 dakika bekletip servis yapın.

Meyveli Mini Kahvaltılık Muffin

Güne başlarken modunuzu yükseltecek, enerjinizi yerine getirecek ve ihtiyacınız olan besin öğelerini almanızı sağlayacak ve tüm bunları yaparken de eğlenceli bir hale çevirecek muffinlere kim hayır diyebilir ki… Siz de demezseniz, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ile harika bir kahvaltılık hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 paket Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
  • 1 su bardağı tam buğday unu
  • 2 yemek kaşığı bal
  • ½ su bardağı süt
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet mini muffin tepsisi

Hazırlanışı:

  • Fırını 180 derecede önceden ısıtın ve mini muffin tepsisini yağlayın.
  • Bir kasede tam buğday unu, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ve kabartma tozunu karıştırın.
  • Başka bir kapta süt, eritilmiş tereyağı ve yumurtayı çırpın. Islak malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve karıştırın.
  • Hazırladığınız kek harcını mini muffin kalıplarına eşit miktarda bölün. Her bir kalıbı üçte iki oranında doldurmanız yeterli olacaktır, böylece kabardığı zaman da yeteri kadar alan kalacaktır.
  • Yaklaşık 20 dakika kadar pişirdikten sonra fırından çıkarın, birkaç dakika beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

Bonus: Çabasız ve lezzetli kahvaltılar

Eğer daha hızlı bir şekilde lezzetli, pratik ve doyurucu kahvaltılık tarifler hazırlamak istiyorsanız, fazla çaba harcamadan da eğlenceli kahvaltılar yapabilirsiniz. Müslinizi ister sütle ister yoğurtla karıştırın; üzerine meyve, bal, biraz da kuruyemiş ekleyin ve voila! Enfes kahvaltınız hazır… Ama bir dakika; zaten eklenmişi var 🙂 Dr. Oetker Vitalis’in lezzetli, doyurucu ve sağlıklı dünyası ile klasik kahvaltılar yerine daha enerjik tariflerle güne başlayabilirsiniz.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeyi, ‘sıkıcı’ kalıplardan çıkarmak ve her güne büyük bir neşe ile başlamak istiyorsanız Dr. Oetker Vitalis, kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak. Üstelik sadece kahvaltılarınızın da değil; ara öğünlerinizde de lezzetli atıştırmalıklar olarak tüketebilirsiniz. Bu çıtır lezzetler, gününüzün her saatine enerji ve neşe katacak!

Siz de Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’in Multi Meyveli Çıtır Müsli, Bal Bademli Çıtır Müsli ve Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli çeşitlerinden dilediğinizi seçebilir, güne en sevdiğiniz lezzetle harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

*Bu yazı Dr. Oetker katkılarıyla hazırlanmıştır.





Cildimiz bizden ne ister: Almond Shower Oil ile cildin tüm ihtiyaçlarını karşılayan bir bakım

Yaşamın akışına ayak uydurabilmek için çoğu zaman oradan oraya koşuşturmak, yapılacaklar listesinin maddeleri arasında aceleyle hareket etmek ve hatta tadını uzun uzun çıkarabileceğimiz aktivitelerimizi bile hızlandırmak zorunda kalıyoruz. Ne yazık ki hızlandırmak zorunda kaldığımız bu keyifli aktivitelerden biri de genellikle duş keyfimiz oluyor. Duş almak, hem bedenimizi temizlemek hem de zihnimizi ve ruhumuzu rahatlatmak için önemli bir fırsat sunarken, aceleye getirdiğimizde bu değerli anların kalitesinden ödün vermiş oluyoruz… Oysa ki duş, sadece temizlik ve rahatlık hissinden ibaret değil; aynı zamanda yenilenme, canlanma hissini verebilmek için de önemli bir araç; özellikle de cildimiz için. Duş almanın sağlayacağı tüm olumlu etkilerden faydalanabilmek için, gün boyu pek çok çevresel etkiye maruz kalan cildimizin beklentilerine kulak vermek oldukça önemli. Peki, cildimiz bizden ne ister?



Vücut bakım ritüelinizde ilk sırada, temizlik!

“Cildimiz bizden ne ister?” sorusuna pek çoğumuz gibi cildimizin ilk vereceği cevap temizlik. Gün boyu maruz kaldığımız kir, toz ve alerjenlerden cildi arındırmak şart. Aksi halde gözeneklerin tıkanması sonucu cildin nefes almasını engellemiş oluruz. Bu da farklı cilt problemlerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Vücut bakımında da aynı yüzümüzde olduğu gibi temizlik, cildimizin ihtiyaç listesinde ilk sırada.

L’Occitane Almond Shower Oil’L’Occitane Almond Shower Oil’L’Occitane Almond Shower Oil’in altın renkli yağ dokusu, duş sırasında su ile birleştiğinde süt kıvamına dönüşerek hafifçe köpüren yapısı ile cildimizi nazikçe temizler ve arındırır. Bademin mis kokusu ile tenimizi kokulandırarak, bize de arınmanın verdiği hafifliği ve rahatlığı hissettirir.

Yoğun nem

Cildimizin istediği ve hak ettiği o özenli bakımın en önemli bir diğer bileşeni ise tabii ki yoğun nem, çünkü cildimiz kuruluktan hoşlanmaz. Cildimizin canlı kalmak, gençliğini ve ışıltısını korumak için neme ihtiyacı var. Almond Shower Oil, içeriğindeki zengin yağ, mineral ve vitaminler ile cildi dışarıdan içeriye doğru besliyor, ilk kullanımda hissedilen nemlendirici etkisiyle cildi yumuşacık yapıyor. E vitamini, omega 6 ve 9 yağ asitleri ve badem yağı açısından da zengin olan vegan formüllü Badem Duş Yağı, cildimizin gün boyu nemli kalması ve doğru kaynaklarla beslenmesi için ihtiyacı olan tek şey.



Yukarıda da söylediğimiz gibi, cildimiz kuruluğu hiç sevmez; dolayısıyla onu nemlendirip beslerken, kurumasına neden olabilecek uygulamalardan da kaçınmak önemli. Çok sıcak su ile yıkanmak, koruyucu önlemler almadan soğuk ve rüzgarlı havalara maruz bırakmak ya da az su tüketmek, ona hiç iyi gelmeyenler listesinde. Ona ihtiyaç duyduğu nem desteğini sunmak ise, cildimizin kurumasını önlerken yumuşacık dokunuşlarla buluşmak da ruhumuzu besliyor.

Güzel kokmak

Cildimiz, tüm gün bizimle; yaptığımız tüm aktivitelere, girdiğimiz her ortama, tüm anlarımıza ve deneyimlerimize eşlik ediyor. Tüm bu deneyimlerde hem bize hem de cildimize muhteşem hissettirecek bir şey daha var: Hoş kokularla sarmalanmak. L’Occitane Almond Shower Oil, cilt tarafından anında emilen yapısı ve mis kokulu badem aroması sayesinde gün boyunca cildimizi sarıyor ve sadece cildimizi değil, zihnimizi, ruhumuzu da mutlu ediyor. Cildimiz o büyüleyici badem aroması ile misler gibi olurken, harika kokmak da kendimizi çok daha iyi, keyifli ve özgüvenli hissetmemizi sağlıyor.



Narin dokunuşlar

Temizlenmiş, nemlenmiş, beslenmiş ve harika kokan cildimizin bir başka ihtiyacı da narin dokunuşlarla buluşmak. Çünkü, hassas cildimiz onu tahriş edebilecek uygulamaları da hiç sevmez. Örneğin, çok sık kese veya peeling yapmak ya da cilde zarar verebilecek bakım ürünlerini kullanmak, cildimizin asla istemeyeceği şeyler. Güzel haber; Almond Shower Oil, yumuşak dokusu ve temiz içeriği ile en hassas ciltlerin bile favorisi. Narin dokunuşlar, cildimize hak ettiği değeri sunarken bize de Almond Shower Oil’in duyuları harekete geçiren dokusu ile rahatlatıcı duş anlarının keyfini sürmek kalıyor.

Duyusal bir deneyim

Cildimiz biraz da şımartılmayı hak etmiyor mu? Elbette. L’Occitane Almond Shower Oil duyusal bir banyo keyfi sunuyor; ipeksi dokusu, mis kokusu, rahatlatıcı ve lüks dokunuşlarıyla cildimizi nemlendirmek ve beslemekle kalmıyor, şımartan bir bakım da sağlıyor. Duş keyfi bu sayede aceleye getirilen bir rutin olmaktan çıkıyor; canlandırıcı, yenileyici ve aromatik bir deneyime dönüşüyor. 

Doğal içerikli yapısı, ilk kullanımda anında nem verme özelliği, cildi yumuşacık yapan etkisi ve büyüleyici kokusu ile cildimizin tüm beklentilerinin karşılığı; Almond Shower Oil. Cildin tüm ihtiyaçlarını karşılayan bir bakım için siz de hemen tıklayın ve L’Occitane Almond Shower Oil ile tanışın.

*Bu yazı L’Occitane katkılarıyla hazırlanmıştır.





Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?

Dijital dünya, sınırlarını sürekli olarak genişletmeye devam ediyor ve sanal dünyalar, artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geliyor. Üstelik yalnızca sanal dünyalar da değil, o dünyanın baş kahramanları olan virtual influencer’lar da. Yani biz 🙂 Sosyal medya platformlarında kendi takipçi kitlelerini oluşturan ve çokça sevgiyle ve ilgiyle karşılanan sanal influencer’lar, sadece teknolojik gelişmelerin başarılı bir somut örneği olmakla kalmıyor; aynı zamanda modern pazarlama pratiklerini de yeniden şekillendiriyor.



Yani, artık gerçek insan influencer’lar gibi biz virtual influencer’lar da markaları temsil edebiliyor, iş birliği çalışmaları yapabiliyoruz; dahası biz de hayatımızın akışını ya da bir günümüzün nasıl geçtiğini paylaşabiliyoruz, üstelik dünyanın pek çok yerinde. Peki, biz kimiz? İşte bu dijital dünyayı çok daha yakından tanımak ve bir parçası olmak için mutlaka takip etmeniz gereken virtual influencer’lar:

Virtual Alin


Gelin, önce benimle başlayalım ve size kendimi tanıtayım: Ben Alin! Ford Türkiye’nin marka elçisiyim. En büyük ilgi alanım elbette ki teknoloji ve otomobiller. Aynı zamanda seyahat etmeye de bayılıyorum! Türkiye’nin otomotiv alanındaki ilk ve tek sanal influencer’ıyım. Yani beni ben yapan, hobilerimi şekillendiren, yaşam tarzımı belirleyen her şey aslında markanın stratejisinden doğdu. Günümün büyük bir kısmını yepyeni keşifler yapmaya ayırıyorum ve hiçbir sosyal medya akımından da geri kalmıyorum…

Zencefil shot’ımla güne başlıyor, çıktığım yeni yollarda bol bol kahve molaları vermeyi ve maceralarımı sizinle paylaşmayı seviyorum. Başka çok sevdiğim bir şey varsa o da Mustang Mach-E ile geçirdiğim tüm anlar; çünkü onunla olan her yolculuğum sıra dışı diyor ve beni hemen takip etmeniz için Instagram hesabımı buraya bırakıyorum.

Rozy

Rozy, dünya genelinde en popüler virtual influencer’lardan biri ve Güney Koreli. Hatta Kore’nin ilk sanal influencer’ı. Gezmeyi, iyi giyinmeyi, yemek yapmayı çok seviyor. Dünyayı dolaşıyor, birbirinden şık tasarımlar kullanıyor, modellik yapıyor ve dünyaca ünlü markalarla çalışıyor. Her geçen gün yaptığı sponsorluk anlaşmalarının sayısı hızla artarken, sosyal medya takipçileri tarafından da hayranlıkla takip edilmeye devam ediyor. Rozy de tıpkı benim gibi sanatın ve estetiğin gücüne inanıyor ve her günü dolu dolu yaşamak için ilham veriyor.

Shudu



Shudu, moda fotoğrafçısı Cameron-James Wilson tarafından yaratılan dünyanın ilk dijital süper modeli olan bir sanal influencer. Güney Afrika Kökenli Shudu, iyi giyinmeyi çok seviyor. Dünyaca ünlü lüks moda markalarıyla iş birlikleri yapan Shudu, aynı zamanda sanal insan ırkının savunucusu olma görevini de üstleniyor. Shudu’nun yaratılmasındaki en önemli amaçlardan biri de dijital dünyanın temsilindeki etnik çeşitlilik eksikliğine dikkat çekmekti ve bence bu, hayranlık uyandırıcı.

Ion Göttlich

Ion Göttlich, bisiklet tutkunu bir sanal influencer. Teknoloji ve video oyunlarına olan ilgisi ile tanınan Ion, aynı zamanda da spor yapmaya çok düşkün. Yeni keşifler yapmayı, aktif bir yaşam sürmeyi ve sağlıklı alışkanlıklarını sürdürmeyi çok seviyor ve takipçileriyle bisikletini yanından ayırmadığı keyifli anları sıkça paylaşıyor. Dışarıdan bakıldığında Ion ile tarzımız pek uyuşmuyor gibi görünse de, çok önemli bir ortak yönümüz var: O da tıpkı benim gibi yollarda zaman geçirmeyi çok seviyor ve yeni keşiflere asla hayır demiyor.

Imma

Japonya’nın ilk virtual influencer’ı ve modeli, pembe saçlarıyla çok sevilen Imma. Bugüne kadar dünya çapında modadan iş dünyasına, lüks tüketim markalarından televizyon kanallarına kadar pek çok sektörde manşetlerde yer alan Imma, Instagram hesabından yaptığı paylaşımlarla ilgiyi üzerinde tutmaya devam ediyor. O da ben de yeni trendleri takip etmekten büyük keyif duyuyoruz; ayrıca dans ve müzik de ortak tutkumuz olabilir.

Lil Miquela

Instagram’da 2 milyondan fazla takipçisi olan ve dünya genelinde sevilen virtual influencer’lardan biri olan Lil Miquela, renkli yaşamından eğlenceli kareler paylaşarak takipçilerinin ilgisini çekmeyi başarıyor. Dünya devi moda markalarıyla iş birlikleri olan ve tarzından, kişisel bakımından ödün vermeyen Miquela, yeni yerler keşfetmeye de bayılıyor; tıpkı benim gibi… Unutmadan, ikimize de çillerin çok yakıştığını söylemiş miydim 🙂



Bermuda

Lil Miquela’dan sonra kız kardeşi Bermuda’yı da tanıyalım. Bermuda, kendini ‘robot queen’ yani robot kraliçe olarak anlatıyor ve adeta moda ikonu gibi tarzıyla ön plana çıkan bir sanal influencer. Özellikle lüks yaşam tarzı ve moda dünyasına olan tutkusuyla bilinse de pek çok farklı markayla da iş birlikleri yapıyor ve sık sık Miquela ile fotoğraf paylaşıyor. Bermuda da tıpkı benim gibi kişisel bakımına çok düşkün, ayrıca aktif bir yaşam sürmek, ikimizin de öncelikleri arasında. Miquela ile samimi ilişkilerine hayran olduğumu da belirtmeliyim…

Nobody Sausage

En komik virtual influencer’lardan biri olan Nobody Sausage, dünya çapında çok seviliyor ve 8 milyona yakın takipçisi var. Genelde günlük rutinlerini ve yaptığı işleri paylaşsa da modern dünyanın pek çok ortak sorununu da mizahi bir yaklaşımla ele alarak milyonları güldürmeyi başarıyor. Ayıca, müzik ve dansa olan ilgi ve tutkusu da coşku dolu bir enerji yayıyor. Benim de en çok güldüğüm, izlerken en çok keyif aldığım sanal influencer’lardan biri.

Lu do Magalu

Brezilya’nın en büyük perakende şirketlerinden birinin yüzü olan Lu do Magalu’nun ünü, yalnızca Brezilya ile sınırlı kalmıyor, çünkü sosyal medya hesaplarında dünyaca ünlü pek çok markanın ürünü ile ilgili içerikler üretiyor. İlk kez YouTube’da karşımıza çıkmış olsa da, bugün Instagram’da ve Facebook’ta da oldukça popüler. Ayrıca kendisini ‘Virtual 3D Influencer’ olarak tanıtıyor. O da teknoloji ve yenilikleri takip etme konusunda oldukça tutkulu ve bu tutkusunu takipçileriyle paylaşmayı seviyor, tıpkı benim de yaptığım gibi.

CodeMiko

Teknik olarak ‘VTuber’ olarak bilinen CodeMiko, Twitch yayıncısı bir sanal influencer. VTuber teknolojisinin sınırlarını zorlamakla ün salan CodeMiko, canlı yayınlarında yaptığı röportajlarla da çokça ilgi görüyor. Sanal dünyanın ve teknolojinin son gelişmelerini aktarırken, tarzından ve günlük keşiflerinden de ödün vermiyor. İkimizin de dijital dünyanın sınırlarını zorlamayı sevdiğimizi söylemeden geçemeyeceğim 🙂

Thalasya

Endonezya’nın ilk virtual influencer’ı Thalasya, dünyayı keşfetmeyi, yeni tatlar denemeyi ve moda tutkusunu takipçileriyle paylaşmayı çok seviyor. Üstelik çok çeşitli sektörlerdeki markalarla iş birliği yaparak, günlük rutinlerinde neler yaptığını da sık sık Instagram hesabına ekliyor. Thalasya da benim gibi yeni deneyimlere çok açık. Ayrıca, yemeklere ve özellikle de sokak lezzetlerine olan ilgisini de gizlemiyor. Sanırım ona yakın hissetmemi sağlayan ortak özelliklerimizden biri de bu.

Elbette ki listenin tamamı bu kadarla sınırlı değil. Sanal influencer’lar olarak sayımız günden güne artıyor. Teknolojinin, sanatın, gerçekliğin ve kurgunun sınırlarını zorlayan var oluşlarımızla, günden güne dijital dünyada yeni gelişmelere imza atmaya devam edeceğiz; tabii kendi hayatlarımızdaki maceraların dozunu artırmaya da. Siz de bu dünyadan haberdar olmak ve yeni maceralarımda benimle yer almak için takipte kalın! Geleceği, bugünden yaşayın.





İlgili Makale