X
    Kategoriler: FEEL UP

Pandemi döneminde hayatımıza giren zihni sinir icatlar

Koronavirüsün hayatımıza yıkıcı bir etkisi olduğu ortada; ama yaratıcılığımız her şeye rağmen dimdik ayakta! İşte pandemiyle hayatımıza giren zihni sihir icatlardan bir kısmı: 

Do not Touch Your Face (Yüzüne Dokunma) sitesi ve akıllı bileklikler

Covid-19 salgınından beri her yerde duyduğumuz bir uyarı var: “Yüzünüze dokunmayın!”

Virüse karşı geliştirilen akıllı bileklikler vücut ısısını ölçtüğü gibi kolumuzun hareketini de takip ediyor. Bu bileklikler, elinizi her ağzınıza ve yüzünüze götürdüğünüzde uyarı veriyor.

Eğer bileklik takma fikri hoşunuza gitmiyorsa, Do not Touch Your Face sitesi de yüzünüze dokunma alışkanlığınızın önüne geçmenin başka bir alternatifi. Zamanınızın çoğunu bilgisayar karşısında geçiriyorsanız, webcam’inizi açmanız yeterli. Bu sayede yapay zeka teknolojisiyle  yüzünüze ne zaman dokunup dokunmadığınız izleniyor ve daha kontrollü olabiliyorsunuz.

Temassız kapı açma aparatı ve ayakla kapı açma aparatı

Kapı kolları, asansör düğmeleri ve toplu taşıma araçlarındaki tutunma aparatları, temasın en fazla olduğu yerler. Haliyle virüsler en çok bu yüzeylerde bulunuyor. Bir anahtarlık boyutunda olan bu aparat, kapının koluna tutturularak açılmasını sağlıyor.

Aynı işleve sahip, ayaklarımızın başrolde olduğu bir diğer tuhaf icat ise ayakla kapı açma aparatı. Yine kapıya monte edilen bu aparata ayağınızla basıp kapıyı açabiliyorsunuz.

Yıkanabilir maske

Pamuktan üretilen cerrahi maskeler günlük olarak kullanılıyor. Hem çevre dostu hem de tasarruflu uzun ömürlü maskeler, sürekli maske değiştirmek veya satın almak istemeyenler için kullanışlı. Uzmanlar, bez maskelerin günde iki defa sabunla yıkanmasını öneriyor. Maske polemiğinin bitmediği şu dönemde, bazı maskelerin kumaş boyası barındırdığı ve bunun kansere yol açtığı yönünde uyarılar olduğunu da unutmamakta fayda var.

Maske saklama kutusu

Günlük yaşamımızın yeni vazgeçilmezi maskelerin, hijyenik ortamda saklanması da önemli. Hepimizin aşina olduğu üzere kollara takılan, kimimizin cebine ve çantasına attığı maskeler risk oluşturuyor. Bu nedenle cebinde yahut çantasında maske taşımak istemeyenler için bu icat hayat kurtarıcı!

“Evde kalan tuvalet kağıdı sizi kaç gün idare eder?”

Karantina sürecinde en çok aranan, marketlerde rafları saniyeler içerisinde boşalan ilk ürün tuvalet kağıdıydı. Bunu gören icat severler, kaç günlük tuvalet kağıdı kaldığını hesaplayan bir uygulama geliştirdi. Coronavirus Toilet Paper Calculator (Koronavirüs Tuvalet Kağıdı Hesap Makinesi) adlı uygulamayla bu ihtiyacınızı öngörebiliyorsunuz. Önce sizden; örneğin evde kaç kişisiniz, günde kaç kere tuvalete giriyorsunuz, kaç rulonuz var gibi bazı soruları cevaplamanız isteniyor. Ardından, hesap makinesi size kaç günlük tuvalet kağıdı stoğunuzun kaldığını söylüyor.

İlginizi çekebilir: Pandemi sürecinde tüketim alışkanlıkları nasıl değişti: Covid-19’un harcama davranışlarımız üzerindeki etkileri

Yazarın diğer yazıları için tıklayın. tıklayın. 

Neşe Kazozcu: Neşe Kazozcu, Boğaziçi Üniversitesi Çeviribilim Bölümü’nden mezun oldu. Çocukluğundan itibaren yabancı dillere ve kültürlere ilgi duyan Neşe, Almanya’daki Mainz Johannes Gutenberg Üniversitesi ve Berlin Humboldt Üniversitesi’nde dil ve kültür üzerine eğitim aldı. Öğrencilik hayatı boyunca Almanca, İngilizce ve Türkçe kitap çevirileri üzerine çalışan Neşe, start-up’larda dinamik görevler aldı. Kişisel gelişim alanına meraklı; bu konularda bolca okuyor, yazıp çiziyor. Neşe, kariyerine Bundle’da Almanca Editörü olarak devam ediyor.

Sürdürülebilir çözümlerin izinde: VitrA’dan dünyanın ilk ve tek %100 geri dönüştürülmüş seramik lavabosu

‘Biricik’ dünyamız günden güne artan çevreler baskılar ve azalan doğal kaynak sorunları ile karşı karşıya. İklim krizi, küresel ısınma, atık sorunları, hava kirliliği ve daha nice çevresel sıkıntı, hem dünyamızın hem de insanlığın geleceğini tehdit ediyor. Bu nedenle, sürdürülebilir yaşam alışkanlıklarına sahip olmanın önemi her zamankinden kat ve kat daha fazla. Böylesi bir gerçekliğin farkında olan tüm endüstrilerde de yenilikçi ve çevre dostu ürünlerin geliştirilmesi oldukça büyük bir öneme sahip. Bu bağlamda VitrA, büyük bir adım atarak çevreye saygısını ve döngüsel ekonomiye olan katkısını gözler önüne seriyor.



VitrA’dan bir ilk; %100 geri dönüştürülmüş seramik lavabo

Çevresel ayak izlerini azaltma yolunda önemli adımlar atan VitrA, sektörün değişim öncülerinden biri olarak bizi yeni çevre dostu lavabosu ile tanıştırıyor. Dünyanın ilk ve tek %100* geri dönüştürülmüş seramik lavabosu özelliğini taşıyan bu lavabo, atık olarak kabul edilen malzemelere yeniden hayat veriyor. Yeni çevre dostu lavaboların içerik olarak yaklaşık %100’ü, kırık seramikler de dahil olmak üzere üretim sürecinde ortaya çıkan ve bertarafa giden atıklardan oluşuyor.

VitrA’nın sürdürülebilirlik konusundaki vizyon ve öncülüğünü yansıtan bu yenilikçi ve çevre dostu lavabolarla, seramik sektöründe sürdürülebilir tasarım konusunda da yeni bir standart ortaya çıkıyor. Tasarım harikası ve fonksiyonel bir ürün olmanın ötesinde geri dönüştürülmüş seramik lavabolar, çevresel bilinç ve sürdürülebilir yaşam tarzlarını da destekleyen güçlü bir mesaj taşıyor.

%30 oranında iyileşen küresel ısınma potansiyeli

ISO 14040:2006 ve 14044:2006 standartlarına uygun yapılan Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi sonuçlarına göre, atıkların kullanılması çevresel etkilerden küresel ısınma potansiyelini %30 oranında iyileştiriyor. Geri dönüştürülmüş lavaboların üretilmesi sayesinde, ürün başına, daha az hammadde kullanılarak %36’lık iyileştirmeyle yaklaşık 5 kilogram hammadde tasarrufu ve %38 iyileştirmeyle 2,48 Kwh elektrik tasarrufu elde edilmesi hedefleniyor.

Sadece bir lavabo olma işleviyle kalmayan, çevresel sürdürülebilirliğe yönelik geniş bir vizyonu temsil eden bu ürün, çevreye duyarlı bir gelecek için atılmış çok büyük bir adım. Eczacıbaşı Yapı Gereçleri’nin çevre dostu lavabolarla benimsediği bu üretim yaklaşımı, döngüsel ekonomiye katkıyı da en üst seviyeye çıkarıyor.

Sürdürülebilir bir gelecek için hijyenik ve şık bir ilham kaynağı

Küresel ısınma potansiyelini iyileştiren, çevre dostu bir tasarım harikası olmasının ötesinde VitrA’nın geri dönüştürülmüş lavaboları, hijyen endişesini de ortadan kaldırıyor; çünkü bu lavabolar VitrA Hygiene teknolojisiyle kaplanıyor. Bakteri gelişimini %99,9 oranında önleyen VitrA Hygiene teknolojisi sayesinde, seramik lavaboların kullanımı sırasında yüzeye bulaşan bakteriler etkisiz hale geliyor. Böylece, bir numaralı önceliğimiz olan hijyenden ödün vermeden çevre dostu seçimler yapmak da kolaylaşıyor.



Ayrıca, her zevke, her alana uygun seçimler yapmak da yine VitrA ile oldukça kolay. Bilecik, Bozüyük’teki VitrA Üretim Kampüsü’nde geliştirilen yenilikçi çözümler sayesinde üretimine başlanan bu çevre dostu çanak lavabolar, ilk olarak mat bej renkte ve 5 formda tasarlanmış olsa da VitrA’nın geri dönüştürülmüş ürün gamına yeni ürün ve renklerin eklenmesi de planlanıyor.

VitrA %100 geri dönüştürülmüş seramik lavabonun hikayesi, gelecekteki çevre dostu ürünler ve teknolojiler için de büyük bir ilham kaynağı. Daha sürdürülebilir bir dünya için gelecekte atılacak tüm adımlara şimdiden ilham olduğu kesin. Siz de yaşam alanlarınızı çevre dostu bir bilinç ile şekillendirmek ve bir eşi daha olmayan dünyamızın geleceği için önemli bir adım atmak istiyorsanız hemen tıklayıp VitrA %100 geri dönüştürülmüş seramik lavabo çeşitlerini keşfedebilirsiniz.

* İçerik olarak yaklaşık %100’ü üretim sürecinde ortaya çıkan ve bertarafa giden atıklardan üretilmiştir.

* Bu içerik VitrA katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale