X

Zihnini aktif, hafızayı güçlü, beyni genç tutmanın yolları

Beyin ve çalışma mekanizmasıyla ilgili yeterince araştırmanın olmadığı zamanlarda her insanın sınırlı sayıda beyin hücresine sahip olduğu ve yaşamın erken dönemlerinde gelişmiş olan sinirsel bağlantıların zamanla azalarak problem çözme, mantık yürütme, hatırlama gibi ileri düzey bilişsel aktivitelerde gerileme yaşandığı düşünülüyordu. Ancak son on yılda beyin sağlığı ve işlevleri hakkında yapılan bilimsel araştırmalar, yaş almayla birlikte beyin hücrelerinde gerçekleşen hasarın ve kayıpların bazı yaşam tarzı değişiklikleriyle önlenebileceğini ve zihinsel dayanıklılığın artırılabileceğini gösteriyor. Beslenme tarzında, hareket alışkanlıklarında ve günlük alışkanlıklarda yapılabilecek küçük değişimler, ilerleyen yaşlarda da beyin sağlığının korunmasına ve yeni beyin hücreleri oluşturulmasına destek oluyor. İşte beyni zinde tutmanın yolları:

Beyin hücreleri neden hasar görür ya da ölür?

Yeni beyin hücrelerinin nasıl oluşturulabileceğine ve sinirsel bağlantıların nasıl güçlendirilebileceğine geçmeden önce; beyin hücrelerinin zamanla hasar görmesinin nedenlerini de iyi anlayabilmemiz gerekiyor. Beyin hücrelerinin zarar görmesine ve ölmesine neden olan en önemli şey kronik enflamasyon, yani iltihaplanma. Küçük dozlarda, kısa süreli enflamasyon bağışıklık sisteminin güçlenmesine ve yeni hücre üretilmesine destek olurken; vücudun uzun süre, yüksek dozda enflamasyona maruz kalması vücuttaki tüm organlara olduğu gibi beyne de ciddi derecede zarar verebiliyor.

Kronik enflamasyon sadece sinirsel bağlantılara zarar vermekle kalmıyor, aynı zamanda beyin hücrelerini de öldürüyor. Uzun süreli ve yoğun enflamasyon nedeniyle beynin zarar görmesi beyin sisi, kaygı, depresyon, yorgunluk, bilişsel fonksiyonlarda gerileme ve demans başta olmak üzere pek çok nörodejeneratif hastalığın ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Vücutta uzun süreli ve yoğun enflamasyona neden olan şeylerse kronik stres, işlenmiş gıdalar, şeker, rafine karbonhidratlar ve yetersiz uyku. Kronik enflamasyon beyin hücrelerini öldürmenin yanı sıra, beyindeki hücre yenilenmesini, yani nörogenezi engelleyerek yeni beyin hücrelerinin üretimini de durduruyor.

İlginizi çekebilir: A’dan Z’ye antienflamatuar beslenme: Hangi gıda sizi nasıl etkiliyor?

Yeni beyin hücreleri nasıl oluşturulur?

Söz konusu yeni ve sağlıklı beyin hücrelerinin üretimini desteklemek olduğunda, nörogenez ve nöroplastisite arasındaki farkı anlamak oldukça önemli: Nörogenez yeni beyin hücresi üretilmesi anlamına gelirken, nöroplastisite mevcut nöronların büyümesi ve birbirleriyle farklı bağlantılar kurması olarak açıklanıyor. Nöroplastisite, var olan ve yeni üretilen beyin hücrelerinin birbirleriyle nasıl iletişim kurduğunu belirlediği için zihnimizi dönüştürmek, öğrenmek ve bilişsel fonksiyonları geliştirmek anlamında en az nörogenez kadar hayati öneme sahip. Dolayısıyla beyni güçlendirmek için en az var olan hücrelerin korunması ve yeni hücre üretimi kadar, bu hücreler arasında yeni bağlantılar kurmamızı sağlayacak alışkanlıklara da hayatımızda yer vermemiz gerekiyor.

Tüm bunlara ek olarak, beyin hücrelerine zarar veren, ölmelerine neden olan ve yeni hücre üretilmesini engelleyen şey kronik enflamasyon olduğu için, elbette enflamasyonla savaşmanıza yardımcı olacak sağlıklı ve iyi yaşam alışkanlıkları edinmek de son derece önemli.

Beyin sağlığını korumanın ve bilişsel dayanıklılığı artırmanın yolları

Sağlıklı beslenme, kaliteli uyku ve düzenli egzersiz gibi sağlıklı yaşam alışkanlıklarının tümü, ileri düzey bilişsel fonksiyonların yönetildiği hipokampüs bölgesini destekliyor. Ayrıca yeni şeyler öğrenmek ve duyuları harekete geçirecek uğraşlarla meşgul olmak, yani çok sayıda uyarana maruz kalmak nörogenezi destekleyerek yeni beyin hücresi üretimine katkıda bulunuyor. İşte beyin sağlığınızı desteklemenize ve bilişsel dayanıklılığınızı güçlendirmenize yardımcı olacak yaşam tarzı önerileri.

1. Yeni şeyler öğrenin

Yapılan araştırmalar, kişinin eğitim seviyesiyle zihinsel fonksiyonlarının gelişmişliği arasında güçlü bir ilişki olduğunu gösteriyor. Yeni şeyler öğrendikçe ve kendinizi entelektüel yönden geliştirdikçe, zihinsel olarak aktif kalmayı alışkanlık haline getirebiliyor ve hafızamızı güçlendirebiliyoruz. Bu nedenle, zihninizi aktif olarak kullanmanızı gerektiren, zorlayıcı aktivitelerle meşgul olarak, yani yeni şeyler öğrenerek beyin hücrelerinizi koruyabilir ve bu hücreler arasındaki sinirsel bağlantıları güçlendirebilirsiniz. Yeni bir hobi edinmek, yeni beceriler kazanmak, bulmaca çözmek, puzzle yapmak, gönüllü aktivitelerde yer almak, mentorluk yapmak gibi ileri düzey bilişsel fonksiyonlarınızı kullanmanızı ve yeni şeyler öğrenmenizi gerektiren tüm aktiviteler, zihinsel dayanıklılığınızı artırmanıza yardımcı olabilir.

İlginizi çekebilir: Yeni bir şeyler öğrenmek için motivasyonumuzu artırmanın yolları

2. Duyularınızı aktif olarak kullanın

Yeni şeyler öğrenirken ne kadar çok duyunuzu kullanırsanız, edindiğiniz bilgileri uzun süreli hafızanıza aktarma olasılığınız da o kadar yüksek olacaktır. Duyuların hafızayla olan ilişkisini inceleyen bir araştırmada, katılımcılara her biri bir koku ile birlikte sunulan bir dizi görüntü gösterildi. Araştırmanın bir sonraki adımında ise, bu sefer koku olmaksızın bir dizi görüntüye bakmaları istendi. Son aşamada, hem ilk adımda hem de ikinci adımda gösterilen tüm görüntüler katılımcılara karışık bir şekilde toplu halde sunuldu ve bu görüntüler arasından hatırladıklarını söylemeleri istendi. Araştırma sonucunda bir kokuyla eşleştirilmiş tüm görüntülerin, özellikle de güzel kokularla eşleştirilenlerin daha fazla katılımcı tarafından hatırlandığı görüldü.

Sonuç olarak, özellikle yeni şeyler öğrenirken görme, duyma, dokunma gibi farklı duyularınızı harekete geçirecek aktiviteleri de sürece dahil etmek, beyninizdeki bağlantıları güçlendirmenize, yeni öğrendiğiniz şeyleri uzun süreli hafızanıza aktarmanıza ve beyninizde yeni bağlantılar oluşturmanıza yardımcı olabilir.

3. Zihinsel enerjinizi dengeli kullanın

Anahtarlarınızı nereye koyduğunuzu veya yarınki toplantınızın saatini hatırlamak için zihinsel enerjinizi kullanmanız gerekmiyorsa, yeni ve daha önemli şeyleri öğrenmeye ve hatırlamaya daha iyi konsantre olabilirsiniz. Rutin bilgileri erişilebilir kılmak için hatırlatıcılardan, takvimlerden ve planlayıcılardan, haritalardan, alışveriş listelerinden ve ajanda gibi araçlardan faydalanabilirsiniz. Gözlüğünüz, çantanız, anahtarlarınız ve sık kullandığınız diğer eşyalarınız için evde bir yer belirleyebilir, çalışma ortamınızı düzenli tutabilir, çok fazla odaklanma gerektirmeyen işlerinizi zihinsel enerjinizin tükenmeye başladığı akşam saatlerine erteleyebilirsiniz.   

İlginizi çekebilir: Zihninizi canlandırmanıza ve zihinsel enerjinizi yükseltmenize yardımcı olacak öneriler

4. Tekrar edin

Az önce duyduğunuz, okuduğunuz veya üzerine düşündüğünüz herhangi bir şeyi hatırlamak istediğinizde, yüksek sesle tekrarlayın veya yazın. Bu şekilde, hafızanızı ve kurduğunuz sinirsel bağlantıları güçlendirmiş olacaksınız. Örneğin, yeni tanıştığınız ve ismini unutmak istemediğiniz biriyle konuşurken mümkün olduğunca adını cümle içinde kullanmaya çalışabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: IQ seviyesini yükseltecek ve hafızayı geliştirecek yollar

5. Düzenli egzersiz yapın

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi beyin hücrelerinin zarar görmesinin ve ölmesinin en önemli sebeplerinden biri enflamasyon ve vücuttaki enflamasyonun giderilmesi için düzenli olarak egzersiz yapmak son derece önemli. Düzenli olarak egzersiz yapmak, hatta basit bir yürüyüş bile hafızanızı ve bilişsel becerilerinizi geliştirmenize yardımcı olabilir.

New Mexico Highlands Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, yürüyüş ve hareket sırasında kan dolaşımının hızlanması, beyne de daha fazla oksijen ve besin iletilmesine yardımcı olarak hem var olan hücrelerin desteklenmesine hem de yeni hücre üretimine katkıda bulunuyor. Ayrıca egzersiz sırasında salgılanan dopamin ve serotonin hormonları, stres seviyesini düşürerek enflamasyonun azaltılmasına, dolaylı olarak da beyin sağlığının desteklenmesine yardımcı oluyor. Yürüyüş, yoga, yüzme gibi egzersizlerle daha güçlü bir zihne sahip olabilirsiniz.  

İlginizi çekebilir: Beyin gücümüzü en iyi hangi egzersizle geliştirebiliriz?

6. Beyin sağlığını destekleyen besinler tüketin

Yeni hücre oluşumunu desteklemek ve hücre hasarını gidermek için düzenli egzersizin yanı sıra beslenmeye dikkat etmek de son derece önemli. Omega-3 yağ asitleri (balık, kabuklu yemişler ve tohumlar, soya fasulyesi gibi gıdalarda bulunur), B vitaminleri (et, süt ürünleri, kepekli tahıllar, koyu yapraklı yeşillikler, turunçgiller, avokado, muz, fındık, yağlı tohumlar ve baklagillerde bulunur), çinko (yağsız etler, yumurta, deniz ürünleri, mercimek, kabuklu yemişlerde bulunur) ve magnezyum (tam tahıllar, soya, kabuklu yemişler ve tohumlar, baklagiller ve bitter çikolatada bulunur) beyin sağlığını en çok destekleyen mikro besinler arasında.

Yukarıda bahsedilen tüm yiyecekleri beslenme düzeninize dahil etmek nörogenezi ve nöroplastisiteyi destekleyecek olsa da, beslenmenizde enflamasyonun olumsuz etkilerini azaltan ve enflamasyona neden olmayan yiyecekler tükenmeniz de gerekiyor. Zerdeçal, biberiye ve zencefil gibi iltihap önleyici baharatlarla yemek pişirmek, antioksidan yönünden zengin kırmızı meyvelerle beslenmek ve yeterli lif tüketmek enflamasyonun azaltılmasına ve beyin hücrelerinin sağlığının korunmasına destek olabilir.

İlginizi çekebilir: Beyin sağlığı için tüketmeniz gereken 13 besin

7. Uyku kalitenize dikkat edin

Ulusal Yaşlanma Enstitüsü, uyku sorunlarının hafıza, konsantrasyon ve diğer bilişsel işlevlerde sorunlara yol açabileceğini söylüyor. Uyku sırasında anılar, yeni öğrenilen tüm bilgi ve beceriler beynin uzun süreli hafızayı yöneten bölgelerine taşınıyor. Dolayısıyla yeterli uyumadığınızda ya da uyku alışkanlıklarınız kötü olduğunda hafızanız zayıflıyor, hatırlamanız ve yeni şeyler öğrenmeniz zorlaşıyor. Ayrıca, hasar gören beyin hücreleri de ancak uyku sırasında onarılıp yenilenebiliyor. Dünya Sağlık Örgütü, özellikle 25 yaş üstündeki bireylerin her gece 7 ila 9 saat arasında, kesintisiz bir gece uykusu uyumalarının beyin sağlığı için gerekli olduğunu söylüyor.

Her gün aynı saatte uyuyup uyanmak, uyku-uyanıklık dengesini sirkadiyen ritme uygun şekilde düzenlemek, akşam saatlerde ağır yemekler yememek, yatak odasındaki uyarıcıları (ışık, ses, koku gibi) minimuma indirmek, yatmadan dört ila altı saat öncesine kadar kahve, kola, sigara, ve çikolatadan uzak durmaya çalışmak, ekran sürenizi sınırlandırmak ve akşam saatlerinde mavi ışıktan uzak durmak gibi önlemlerle uyku kalitenizi artırabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Uyku kalitenizi arttırmanın en etkili yolu: Günlük rutin değişikliği

Sonuç olarak, yaş aldıkça zihinsel kapasitenizin, bilişsel fonksiyonlarınızın ve hafızanızın zayıflamasının sebebi beyin hücrelerindeki hasar olduğu için, beyninize iyi bakarak ve beyin sağlığını destekleyen iyi yaşam alışkanlıkları geliştirerek zihinsel dayanıklılığınızı artırabilirsiniz.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale