X

Çocuk gelişimine odaklanan dikkat çekici girişimler

Çocuk gelişimi konusu hem ebeveynleri hem de çocukları değiştirip geliştiren zorlu ve karmaşık bir süreç. Bu süreçte çocukların fiziksel, psikolojik ve duygusal ihtiyaçlarına cevap olabilecek araçlardan ve hizmetlerden yararlanmak büyük bir önem taşıyor. İleri teknoloji ve pedagojik yaklaşımları harmanlayan çeşitli girişimler, çocukların gelişimini iyileştirmek için tasarladıkları ürünleri ve hizmetleri ebeveynlerle paylaşıyor. Bu yazımızda, çocukların potansiyelini en üst düzeye çıkartmayı hedefleyen beş tane çocuk gelişimi girişimini derinlemesine inceliyoruz.

Lovevery

Görsel: lovevery

2015’te başarılı kadın girişimci Jessica Rolph tarafından kurulan Lovevery, erken çocukluk eğitimini geliştiriyor. Bu girişim, çocuklara uygun ürünler piyasaya sürdüğü gibi ebeveynlere de aşamaya dayalı bir bilgi sistemi sunuyor.

Çocukların fiziksel beyin gelişiminin %90’ı 5 yaşına kadar tamamlanıyor. Bu nedenle, Lovevery de yeni doğmuş bebeklerden 4 yaşındaki çocuklara kadar hitap ediyor. Bu girişim, doğumdan hemen sonraki yıllarda gerçekleşen beyin gelişimini desteklemek için çeşitli oyun setleri geliştiriyor. Girişimin setleri, 0-12 ay, 1 yaş, 2 yaş, 3 yaş ve 4 yaş olmak üzere 5 farklı yaş grubuyla sınıflandırılıyor. Bu setlerin içinde yeni sinirsel bağların kurulmasına yardımcı olan oyuncaklar bulunuyor. Bu setlerden yararlanmak için ebeveynlerin çocuklarının doğum tarihini girişimin sitesine yazması bekleniyor. Daha sonra, doğum tarihine uygun oyun setleri ebeveynlere sunuluyor. İlk set teslim edildikten sonra her 2 veya 3 ayda bir yeni setler ebeveynlere yollanıyor. Bu sayede, çocuklar büyüdükçe onların güncel yaşlarına daha uygun oyuncaklar sistematik bir şekilde temin ediliyor. Bilimsel çalışmalarla desteklenen bu setlerin içinde 7-10 tane oyuncak, 1 kitap ve 1 gelişimsel oyun rehberi yer alıyor. Ayrıca, setin içinde yer alan her materyal doğal malzemelerden üretiliyor. Bu setlere ek olarak, girişimin ebeveynler için geliştirdiği bir mobil aplikasyon da bulunuyor. Ebeveynler, bu uygulama aracılığıyla bebeklere yönelik ipuçlarına, çocuk gelişimiyle ilgili önemli bilgilere ve çocuklarla yapılabilecek aktivite önerilerine erişebiliyorlar.

Seri C finansmanda bulunan Lovevery, 2021’de düzenlediği yatırım turunda 100 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 126 milyon dolara yükseltti. Girişimin 5 milyondan fazla oyun seti dünyanın farklı bölgelerinde farklı çocukların gelişimine katkı sağlıyor.

KiwiCo

2011’de kadın girişimcilerin bulunduğu 4 kişilik bir ekip tarafından kurulan KiwiCo, çocukların büyük düşünmesine yardımcı oluyor. Bu girişim, çocukların sadece tüketici değil de yaratıcı ve üretici olması için çabalıyor.

KiwiCo, bebeklerden 12 yaşından büyük çocuklara kadar pek çok bireye hitap ediyor. Girişim, çocukların kısaca STEM olarak bilinen bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik becerilerini geliştirmeye odaklanıyor. Girişimin ürünleri, 0-3 yaş, 3-6 yaş, 6-9 yaş, 9-12 yaş ve 12+ yaş kategorilerinde sınıflandırılıyor. Bu ürünler, çeşitli hayvan ve meslek isimleriyle anılıyor. Örneğin, girişimin ‘Panda’ isimli yaratıcı kiti 3 yaşındaki çocuklara kadar hitap ederken ‘Tamirci’ olarak bilinen kit ise 9-16 yaş arasındaki çocuklar için tasarlanıyor. Kitlerin içeriğindeki ürünler, çocukların farklı yeteneklerini baz alıyor; her kit, keşif, bilim, sanat, eğlence, coğrafya, kültür, yemek pişirme, yaratıcılık, mühendislik ve tasarım yeteneklerinden en az iki tanesine uzanıyor. Çocuklar bazı kitlerle punch işlerken bazı kitler de biyoloji, kimya, matematik ve fizik gibi temel bilimlerle ilgili aktiviteleri barındırıyor. Girişimin çok yönlü bakış açısı sayesinde çocukların birçok becerisine destek çıkılarak gelişim süreci iyileştiriliyor. Ayrıca, girişimin sitesinde evde rahatlıkla bulunabilen malzemelerle yapılabilecek ve çocukları hem eğlendirip hem de eğitecek ‘kendi başına yap’ fikirleri paylaşılıyor.

Seri A finansmanda bulunan KiwiCo, son yatırım turunda 3 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 10 milyon dolara yükseltti. Girişim, 2000’den fazla ustaca tasarlanmış projesiyle dünyadaki 40 farklı ülkenin minik bireylerine ulaşıyor.

Caribu

Görsel: caribu

2016 kuruluşlu Caribu, ‘eğitim teknolojileri’ olarak bilinen edtech sektöründe yer alıyor. Aile üyeleriyle çocuklar arasındaki etkileşimi artırmaya odaklanan bu girişim, minik bireylerin öğrenme süreçlerini destekliyor.

Caribu, etkileşimli ve eğitici bir platform geliştiriyor. Bu platform, çocukların eğlenceli ve eğitici aktivitelerle güvenli bir dijital ortamda ilgilenmelerini sağlıyor. Platform, çocuklara binlerce kitap, oyun, aktivite ve video sunuyor. Bu etkinlikler, platformun etkileşimli yapısıyla destekleniyor; çocuklar, platform aracılığıyla uzakta bulunan aile üyeleri ve arkadaşlarıyla videolu görüşmekitap, oyun, aktivite ve video sunuyor. Bu etkinlikler, platformun etkileşimli yapısıyla destekleniyor; gerçekleştirebiliyorlar. Bu görüşmeler esnasında hem platformdaki dijital kitaplara erişilebiliyor hem de diğer aktivitelerle ilgilenilebiliyor. Örneğin, çocuklar sevdikleri insanların yüzlerini görürken onlarla beraber puzzle gibi eğitici ve eğlenceli oyunlar oynayabiliyorlar. Ayrıca, platform aracılığıyla boyama kitapları üzerinde çalışılabiliyor ve farklı yaratıcı projeleri gerçekleştirmeye yarayan araçlara ulaşılıyor. Girişim, temelde aile bireyleriyle ve diğer sevdiği insanlarla fiziksel olarak uzak kalmış ve onları özlemiş çocukların gelişim sürecine odaklanıyor. Girişimin bu odağı, aynı anda hem aile bağlarını güçlendiriyor hem de çocukların öğrenme süreçlerini destekliyor.

Caribu, 2020’de düzenlediği yatırım turunda 2 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 5.1 milyon dolara ulaştırdı. 2022’de ise girişim Barbie ve Hot Wheels gibi ikonik oyuncaklarıyla tanınan Mattel isimli oyuncak şirketi tarafından satın alındı. Caribu, teknoloji, eğitim ve aile ilişkilerini bir araya getirerek hem çocuklar hem de ebeveynler için değerli bir kaynak olmaya devam ediyor.

Peekapak

Görsel: peekapak

2015’te edtech sektörünü şekillendirmek için kurulan Peekapak, çocuklar için wellnessa ve sosyal-duygusal öğrenmeye odaklanıyor. Bu girişim, ödüllü ve araştırmaya dayalı platformuyla ön plana çıkıyor.

Peekapak, anaokulu döneminden lise son sınıfa kadar uzanan bir platform geliştiriyor. Bu platform, çocuklara empati, iş birliği, öz düzenleme, öz farkındalık ve sorumluluk gibi önemli sosyal-duygusal becerileri kazandırmayı amaçlıyor. Bu platform aracılığıyla hem sınıf içinde hem de evde yararlanılabilen ve sosyal-duygusal öğrenmeyi baz alan kapsamlı bir müfredata ulaşılıyor. Ayrıca, platformda çeşitli hikayeler, oyunlar ve aktiviteler de yer alıyor. Bu sayede, çocuklar hem eğlenirken öğreniyorlar hem de etkileşimli bir eğitim sürecinden geçiyorlar. Çocuklara ek olarak, platformun öğretmenleri ve ebeveynleri de desteklediğini vurgulamak istiyoruz. Öğretmenler ve aile üyeleri, platformdaki detaylı rehberlik ve kaynaklar sayesinde çocukların gelişim sürecini göz önünde bulundurabiliyorlar. Rehberlikle birlikte, öğretmenler ve ebeveynler platformdaki değerlendirme araçlarını kullanarak çocukların eğitim sürecini ve sosyal-duygusal gelişimini takip edebiliyorlar.

Düzenlenen 6 yatırım turu sayesinde Peekapak’ın toplam fon miktarı 1.4 milyon dolara ulaştı. Girişim, duygusallığı, sosyalliği ve mesleki eğitimi birbirinden ayırmayarak çocukların öğrenme deneyimlerini zenginleştiriyor.

Brightlobe

2019’da başarılı bir kadın girişimci olan Shivani Lamba tarafından kurulan Brightlobe, çocukların nörogelişimsel sağlığını destekleyen bir startup olarak karşımıza çıkıyor. Bu girişim, yenilikçi bir edtech şirketi olup çocukarın bilişsel ve duygusal gelişimlerine odaklanıyor.

Brightlobe, sağlık ve oyun sektörlerinin kesişiminde yer alarak klinik tıbbı, sinir bilimini, makine öğrenimini ve yapay zekayı bir araya getiriyor. Girişim, çocuklarda otizmi ve dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunu (DEBH) erkenden tespit edebilmek adına oyun tabanlı bir sistem geliştiriyor. Sistem, 300’den fazla katılımcı ile denetlendi ve klinik deneylerin birinci aşamasını geçti. Şu anda ikinci aşamada yer alan bu sistem, sağlık hizmetlerine yönelik oyunları yeniden tasarlıyor ve oyun stüdyoları için parlak bir yol çiziyor. Girişim, geliştirdiği sistemde çocukların bilişsel yeteneklerini iyileştiren eğitici oyunlara ve aktivitelere yer veriyor. Ayrıca, bu sistemdeki ölçüm ve analiz araçlarıyla çocukların nörogelişimsel süreçleri izlenebiliyor. Bu sayede, çocuk gelişim sürecindeki olası problemler erkenden tespit edilebiliyor. Bunlarla birlikte, girişimin öğretmenlere ve ebeveynlere çocuk gelişimiyle ilgili verilere dayalı geri bildirimler sunduğunu da belirtmek istiyoruz. Temelde çocuk gelişiminde kritik olan hastalıkların teşhisine dayanan platform, kapsamlı müfredat desteği de sunuyor. Bu platformda okul müfredatına entegre edilebilen eğitim materyalleri ve kaynaklar bulunuyor. Bu kaynaklar sayesinde çocukların öğrenme deneyimleri zenginleştirilebiliyor.

Birghtlobe, 2020’de düzenlediği yatırım turunda 40 bin dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 620 bin dolara ulaştırdı. Girişim, çocukların sağlıklı nörogelişimsel süreçlerini destekleyerek minik bireylerin potansiyellerini zirveye çıkartmayı hedefliyor.

Kaynak: Wellfound, Crunchbase

İlginizi çekebilir: VR sağlık pazarında öne çıkan şirketler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale