X

Neden Evlenemiyorum?

Günümüzde ciddi ilişki yaşamak isteyen pek çok insan olduğu için evlenmeyi gerçekten istiyorsanız ve doğru kişiyi ararken sabırlı davranıyorsanız, gelecekte istediğiniz gibi bir eş bulma ihtimaliniz yüksek olacaktır. Ancak önemli olan yalnızca evlenmek için evlenmek olmadığından dolayı kendinize “Neden evlenemiyorum?” yerine daha faydalı sorular sorarak işe başlayabilirsiniz.

Örneğin, nasıl bir insanla evlenmek istediğiniz üzerine düşünebilirsiniz. Nasıl bir ilişki istiyorsunuz? Neden ve ne zaman evlenmek istiyorsunuz? Bunlar, önemli sorular oldukları için cevaplar üzerinde düşünmeniz, evleneceğiniz kişiyi bulmanıza yardımcı olacaktır.

Evlenememenize neden olan faktörlerden bazılarını ve bunlar için neler yapabileceğinizi bu yazıda okuyabilirsiniz.

Neden Bir Türlü Evlenemiyorum?

Herkesin hayatı birbirinden farklı olduğu için ilişki durumunuzu etkileyen ve istemenize rağmen evlenememenize neden olan pek çok faktör olabilir. Uzun vadeli bir ilişki aramanıza rağmen henüz bulamadıysanız, ilişki arayışınızı etkileyebilecek potansiyel faktörlerden bazılarına aşağıda göz atabilirsiniz.

Kendini gerçekleştiren kehanet etkisi yaşıyor olabilirsiniz

Kendini gerçekleştiren kehanet demek, bir şeye inanmanız halinde onun gerçekleşme ihtimalinin daha yüksek olması demektir. Bunun nedeni, inandığınız şeyi gerçekleştirecek şekilde davranmanızdan kaynaklanmaktadır. Bu durum, doğru partneri ararken size yardımcı olabileceği gibi zarar da verebilir. Yeni bir ilişkiye başladığınızda evlilik odaklı olduğunuz için stresli oluyorsanız, karşı tarafın sizi talepkar ya da muhtaç biri olarak görmesine neden olabilirsiniz. Bu da karşınızdaki insan üzerinde olumlu bir izlenim bırakmayabilir. “Hem ben hem de partnerim hazır olduğunda evleneceğiz” gibi bir yaklaşım benimserseniz, dışarıdan kendinden emin ve sabırlı biri olarak görünme ihtimaliniz daha fazla olacaktır. Ayrıca bu sayede evlilik düşünen insanları kendinize çekme ihtimaliniz de artabilir.

İlginizi çekebilir: Sosyal Yalnızlık: Neden Dışlanıyorum?

İlişki bulmak için acele ediyor olabilirsiniz    

Pek çok insanın evlenmek istemesinin nedenlerinden biri, yanında ona yoldaşlık edecek birinin olmasıdır. Bu oldukça doğal bir arzu olsa da bunu karşılamak için bazen sabırlı olmak gerekir. Kötü bir ilişkiden diğerine aceleyle geçtiğinizi fark ediyorsanız, asla evlenemeyeceğinizi düşünebilirsiniz. Kendinize doğru ilişkiyi aramak için zaman ayırdığınızda size uygun birini bulma ihtimaliniz daha yüksek olabilir. Yalnız kalmayı sevmediğiniz için acele bir şekilde yeni ilişkilere başladığınızda ise uzun sürmeyen ilişkiler yaşayabilirsiniz. Ancak bu, doğru kişiyi beklerken yalnız olmanız gerektiği anlamına gelmemektedir. Anlamlı bir ilişki için sabırla beklediğiniz süreyi arkadaşlarınız ve ailenizle olan ilişkilerinize ayırabilirsiniz. Bu sayede doğru kişi geldiğinde ciddi bir ilişki için duygusal olarak hazırlıklı olabilirsiniz.

Doğru kişinin bir tane olabileceğini düşünüyor olabilirsiniz                                

Bazı insanlar, yalnızca bir tane ruh eşlerinin olduğu fikrine sahiplerdir. Ancak sürekli olarak “o kişiyi” aramak, sizin için doğru olabilecek başka biriyle ilişki yaşamanızı etkiliyor olabilir. Ruh eşini aramak, çıtayı oldukça yükselttiği için biriyle tanıştığınızda hayatınızın geri kalanını onunla geçirip geçiremeyeceğinizi merak ediyor olabilirsiniz. Ancak bunu kimsenin tahmin etmesi mümkün değildir. Tüm standartlarınızı karşılayan biriyle yaşadığınız bir ilişkide dahi bir şeyler ters gittiğinde karşınızdakinin gerçekten beklediğiniz kişi olup olmadığını merak edebilirsiniz. Bunu yapmak yerine ilişkiyi düzeltmek için bir şeyler yapıp yapamayacağınıza bakmalısınız. Sürekli olarak “o kişiyi” aramak yerine insanlara şans verebilir ve birlikte mutlu hissettiğiniz biriyle harika bir ilişki yaratabilirsiniz.

Sevgilim Neden Evlenmek İstemiyor?

Bazı kişilerin, doğru kişiyi bulduklarını düşündükleri halde evlenememeleri söz konusu olabilir. Bu durumda kendinize evlilikten ne beklediğinizi sormalısınız. Halihazırda uzun süreli ve doğru olduğunu düşündüğünüz bir ilişkiniz varsa ve evlilik yalnızca bir formaliteyse evliliğin sizin açınızdan sağlayacağı faydaları düşünmelisiniz.

İlişkiniz çok istikrarlı değilse kendinize ne aradığınızı sormanız gerekir. İlişkinizi evlilikle mi düzeltmeye çalışıyorsunuz? Bir başkasını mı memnun etmeye çalışıyorsunuz? Çocuk istediğiniz için mi evlenmek istiyorsunuz?

Evlilikten ne beklediğinizle ilgili emin değilseniz, bir defter alın ve duygularınızı yazmaya çalışın. Bu sayede sevgilinizle konuşma zamanınız geldiğinde isteklerinizi daha net bir şekilde ifade edebilirsiniz.

Evlilik düşünmenize rağmen sevgiliniz evlenmek istemiyorsa potansiyel sorunlara ve bunların çözümlerine aşağıda göz atabilirsiniz:

Ömür boyu bağlılık korkusu

Sevgiliniz, sevgisinin ömür boyu sürmeyebileceğinden duyduğu korkuyla elenmek istemiyor olabilir. Evlenen insanlar genelde bunu sonsuza dek birlikte olmak için yapsalar da sonsuzluk çok uzun bir zamandır. Bu nedenle sevgiliniz ailesine, yetiştirilme tarzına ve kendi sevgili geçmişine bakarak sonsuza dek mutlu olma fikrine inanmıyor olabilir. Sevgilinizin böyle bir korkusu varsa bunun kişisel olmadığını anlamalısınız. Bu nedenle sevgilinizin yetiştirilme tarzını ve ilişki geçmişini anlamak için zaman ayırmalısınız. Ona yardımcı olmak için istekli olmalı ancak çok fazla baskı yaparak onu zorlamamalısınız.

İlginizi çekebilir: Gençler Neden Karamsardır?

Bağımsızlık isteği

Bağımsızlığına düşkün insanları evlilik fikrine ikna etmek zor olabilir. Sevgiliniz, bağımsızlığına düşkün olduğu için evlenmek istemiyorsa evliliğin sizin için gerçekten ne ifade ettiğini anlamalısınız. İlişkiniz şu an tatmin ediciyse evliliği ertelemeyi düşünebilirsiniz. Ancak siz daha geleneksel bir yaşam tarzı arıyor ve evlenmek istiyorsanız, sevgilinizle uzun vadede ne kadar uyumlu olduğunuzu değerlendirmek isteyebilirsiniz. Sevgiliniz, bağımsızlık isteğini değiştirmeyeceğini söylüyorsa yolunuza onsuz devam etmeyi düşünebilirsiniz.

Evlilikle bağdaşmayan görüşler ve değerler

Bazı insanlar bağlılığı sevse de evlilik kurumunun kendisini sevmezler ve ilişkileri için devletten onay alma ihtiyacından hoşlanmazlar. Ancak evlilik fikrini sevmeseler de ömür boyu sürecek tek eşli birliktelik fikrinden hoşlanıyor olabilirler. Bu durumda sevgilinizin bakış açısını anlamak için onunla detaylı bir şekilde konuşun. Sevgilinizin resmi bir evlilik olmamasına rağmen ömür boyu sürecek bir birliktelik fikrine açık olup olmadığını sorguladıktan sonra daha kolay karar alabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Neden Arkadaşım Yok?

Ekonomik koşullar

Sevgiliniz ekonomik anlamda evliliğe hazır olmadığını düşünüyor olabilir. Evlenmek bazen çok masraflı olabilir. Özellikle ödemek istediği bir borcu olan veya yeterince kazanamadığını düşünen sevgili, ekonomik açıdan rahatlayana kadar evlenmeyi düşünmeyebilir. Bu durumda sevgilinizin endişelerini ciddiye almalısınız. Kendi maddi durumunuza bakıp evlilikten önce ikinizden birinin daha fazla kazanıp kazanamayacağını veya para biriktirmenin mümkün olup olmadığını değerlendirmelisiniz. Maddi sorunların belli bir sürede çözülüp çözülemeyeceğine bakmalı ve evliliği ertelemek isteyip istemediğinizi düşünmelisiniz.

Doğru kişi olmadığını düşünmek

Sevgilinizin, sizin “o kişi” olduğunuza inanması oldukça acı vericidir. İlişkiye harcadığınız zamana ve enerjiye rağmen sevgiliniz size bir sonraki aşamaya geçmeye hazır olmadığını söyleyebilir. Evlilik ciddi bir bağlılık olduğu için sevgilinizi, “o kişi” olduğunuza ikna etmeye çalışmamalısınız. Sevgiliniz, evlenmek istediğinizi biliyor ve kendi isteklerinin yanı sıra sizinkileri de düşünüyorsa sizi belirsizlik içinde kalmaktan kurtaracaktır. Evlenmek istemenize rağmen ilişkiniz zaman içinde evliliğe dönüşmezse bu ilişkide kalmak isteyip istemediğinizi değerlendirmelisiniz.

Evlenmek İstemeyen Sevgiliden Ayrılmak Gerekir mi?

Sevgilinizle evlilik konusunda hiçbir şekilde uzlaşmaya varamıyorsanız, en doğru şey ayrılmanız olabilir. Ayrılmanız halinde ilişkinizi kaybettiğiniz için öfke dahil olmak üzere çeşitli duygular deneyimleyebilirsiniz.

Sevgilinizin evlilik istememesinin ardındaki nedenler konusunda açık ve dürüst olmaması halinde aklınızda soru işaretleri kalmaya devam edebilir. Bu nedenle onu daha iyi anlamak için ne hissettiğini sormalı ve ilişkiyle ilgili farklı senaryoları birlikte değerlendirmelisiniz.

Birinden ayrılmak için en iyi zaman, ilişkinin yürümesi için tüm seçenekleri tükettiğiniz zamandır. Bu noktada elinizden gelenin en iyisini yaptığınıza inandığınız için üzülmek için bir nedeniniz olmayacaktır. Bu aşamadan sonra sizi bekleyen daha iyi bir gelecek için neler yapabileceğinize odaklanmaya çalışmalısınız.

İlginizi çekebilir: Evliliğe hazır olduğunuzu nasıl anlarsınız?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Lezzetli ve eşsiz tatlarla dolu bir deneyim: Macroonline’da keşif dolu bir yolculuk

Şüphesiz ki söz konusu sofralarımız olduğunda hepimiz ‘en iyisi’nin peşindeyiz. Market alışverişlerimizi yaparken de gözümüz, elimiz hep en iyisinde, en kalitelisinde. Her şeyin en iyisini aldığımızdan emin olmak istiyoruz. Ancak, böylesi bir çabanın çok fazla zaman ve enerji gerektirdiği de aşikar. Hele ki büyük şehirlerde yaşıyorsak, iş çıkış saatinde markette olmak; kalabalıklar, trafik, koşturmaca gibi dertleri de beraberinde getirebiliyor. E peki bunca yorgunluk ve zamansızlığın içerisinde mesai bitimine dakikalar kalmışken her gün zihnimizde dönen o ‘Akşam ne pişirsem’ sorularına nasıl yanıt bulacağız? Hele bir de evde hazırlamak istediğimiz tarifin malzemeleri yoksa.



Güzel haber; artık bu soru da zihnimizi kurcalamayacak, yorgun argın market sırasında beklemek zorunda da kalmayacağız. Macroonline ile yorucu market gezileri, ev konforunda keşifler yapabileceğimiz bir fırsata dönüşüyor.

Macrocenter ayrıcalıkları aynı hizmet anlayışıyla Macroonline’da

Macrocenter’ı tercih edenler bilir; Macrocenter’da alışveriş yapmak, eşsiz bir deneyimdir. Ürün çeşitliliği, yeni keşifler, taptaze lezzetler, baş döndüren kokular ve başka yerde olmayan ürünler… Macroonline da tüm bu deneyimi, bizlere online olarak sunuyor. Aynı uzmanlık, aynı lezzet ve aynı hizmet anlayışıyla tüm Macrocenter ayrıcalıkları, artık Macroonline’da. Kısacası, hayatı güzelleştirecek her şey Macroonline’da. Peki siz neredesiniz; yoksa hala kasa sırasında mı? 🙂 Gelin, Macroonline’Macroonline’Macroonline’da neler neler var biraz daha yakından bakalım… (Ne yok ki! demek serbest.)

Ev konforunda kaliteli bir alışveriş deneyimi

Hangimiz istemeyiz ki raflardaki en taze meyve-sebzeler yer alsın mutfak tezgahımızda, kendi ellerimizle seçtiğimiz.. Ama zamanımız ve enerjimiz yoksa ne yapacağız? Merak etmeyin, en iyilerden vazgeçmek zorunda değiliz. Macroonline, her şeyin en iyisini bizim için seçip evimize kadar getiriyor. İhtiyacımız olan her şey, sanki raflardan kendimiz seçiyormuşuz gibi aynı titizlik ve özenle seçilip bize ulaştırılıyor. Ev konforunda kusursuz ve kaliteli bir alışverişi deneyimi, Macroonline ile artık kapımıza geliyor.

Benzersiz tatlar, otantik lezzetler, yeni keşifler



Macroonline’da dilediğimiz ülkenin lezzetlerini bulmak mümkün. Bugün İtalyan, yarın Fransız Mutfağı, haftaya ise Japon, ne dersiniz? Macroonline dünyasında alışveriş yapmak, adeta geniş bir coğrafyada gezintiye çıkmak gibi. Uzak Doğu’nun egzotik sosları, ithal çikolatalar, artizan ürün çeşitliliği, her yerde bulunmayan lezzetli atıştırmalıklar, profesyonellere özgü ürün seçkileri, taptaze deniz ürünleri ve çok daha fazlası… Hepsi, premium hizmet kalitesi, zengin ürün çeşitliliği ve kolay erişim imkanıyla Macroonline’da. Tek yapmamız gereken bir tıkla sepete eklemek.

Şeflerin özgün tarifleriyle hazırlanan Homemade lezzetler

Dünya mutfağının yanı sıra Türkiye’nin özgün tatlarını da sunan Macroconline’da Homemade lezzetler de var. Şeflerin özgün tarifleriyle hazırlanan Homemade lezzetler, Macroonline’ın beklentileri aşan hizmet kalitesini evlerimize taşıyor. Hep ne pişireceğimizi düşünecek değiliz ya bazen de ne yiyeceğimizi düşünelim, öyle değil mi… Sağlıklı, lezzetli ve zahmetsiz alternatifler arayanların en gözde seçimleri, Macroonline Homemade kategorisinde.

Keyifli, pratik ve konforlu bir alışveriş deneyiminin yanı sıra keşiflerle dolu bir yolculuğa da hazırsak; istikamet: Macroonline. Üstelik, Macroonline’dan verdiğimiz siparişler 45 dakikada teslimat seçeneğiyle ve +4 dereceli araçlarla soğuk zincir kırılmadan dilediğimiz saatte bize ulaşıyor. Macrocenter’ın ayrıcalıklı dünyasını ev konforunda keşfetmek ve Macroonline’da ilk alışverişlerinize özel indirimden de faydalanmak için siz de hemen tıklayın.

*Bu yazı Macrocenter katkılarıyla hazırlanmıştır.



Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.



Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?



İlgili Makale