X

Duygusal iyi oluş için değerini daha fazla bilmeniz gereken duygular

Öz bakım dendiğinde aklınıza cilt bakım rutinleri, masajlar, keyifli bir SPA deneyimi, saç maskeleri, tırnak bakım yağları, kişisel gelişim kitapları veya lezzetli bir kahve ile mola vermek gibi eylemler geliyor olabilir. Peki ya öz bakımda çok daha temel bir şeyi atladığımızı söylesek; mesela duyguları? Evet; her daim dengeli hissetmenin, kendimize iyi bakmanın ve gerçek anlamda ‘öz bakım’ yapabilmemizin bir yolu daha var: Yeterince önem verilmeyen, küçümsenen, hak ettiği ilgi ve değeri göremeyen bazı duyguları keşfetmek.

Sevgi, saygı, güven şüphesiz ki hem kendimizle hem de başkalarıyla olan ilişkilerimizde oldukça önemli duygular fakat en az onlar kadar önemli olan ama genellikle hafife alınan veya azımsanan bazı duygular kendimize gerçek anlamda iyi bakmamız için kucaklamamız ve daha fazla değer göstermemiz gereken varlıklar. Peki, hangi duygular bunlar? Hemen söyleyelim: Huzur, umut, empati, şefkat, kendini onaylama ve minnettarlık. Gelin, öz bakımın temelini oluşturan bu sandığımızdan çok daha değerli olan duygulara yakından bakalım.

Huzur

Şüphesiz ki gerçek anlamda iyi hissetmek için en temel ve değerli duygulardan biri: Huzur. Öz bakımın özü de diyebiliriz. İşler ne kadar karmaşık, çığrından çıkmış görünürse görünsün her zaman iyi hissetmenin bir yolu bulmak için huzuru keşfetmek şart. Gevşemek, zihni dinlendirmek, kaosun içinde rahatlayacak bir şeyler bulmak herkesin hak ettiği bir değerdir. Telefonunuzu uçak moduna alarak, kısa bir süre için de olsa herkesten, her şeyden uzaklaşarak veya sadece sevdiklerinizle, size iyi geldiğini hissettiğiniz kişilerle temas kurarak, kendinize bir kahve ısmarlayarak, en sevdiğiniz kitaptan bir bölüm okuyarak ya da favori dizinizden birkaç bölüm izleyerek önce kendinizle sonra dış dünya ile uyumlanabilir; tüm duygularınızı kabul ederek onlarla birlikte var olmanın gücünü keşfedebilir, kendi iç huzurunuzu besleyebilir ve dengeleyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Kaosun içinde huzuru bulmak mümkün mü?

Şükran

Gelelim, hepimizin önemini çok iyi bildiği halde hak ettiği değeri göstermeyi unuttuğu o duyguya… Şükretmek, çağımızın en zor eylemlerinden biri olabilir; çünkü birçoğumuz sahip olduklarımız için minnet duymak yerine elimizde olmayanlara odaklanarak kötü hissedebiliyoruz. Oysa ki elimizdekilerin kıymetini bilmek, ne kadar şanslı olduğumuzu anlamamızın yanı sıra mutlu olmak için etrafımızdaki sebeplerin farkına varmamıza da yardımcı. Şükran günlüğü tutabilir ya da sadece şükretmeye odaklanmak için özel bir meditasyon zamanı belirleyerek rutinlerinize dahil etmeyi deneyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Şükretmeyi alışkanlık haline getirmenin yolları

Öz şefkat

Kendinize karşı da başkalarına olduğu kadar şefkatli misiniz; yoksa kendinizle olan ilişkinizde her zaman eleştirel ve acımasız bir tavır mı takınıyorsunuz? Öz bakımda en çok ihmal edilen duygulardan biri öz şefkat olabilir; çoğumuz başkalarına şefkat gösterirken çok cömert davranırken öz şefkat konusunda bir o kadar cimri olabiliyoruz. Oysa ki kendimizi kabul etmek, hatalarımızı bağışlamak, yaşanmışlıklarımızı kucaklamak, bedenimize, ruhumuza ve zihnimize şefkatle yaklaşmak iyi hissetmek için yapabileceğimiz en güçlü şey. Sonuçta, her zaman, her alanda en iyi müttefiğimiz kendimiziz, değil mi?

İlginizi çekebilir: Öz şefkat: Benliği yargılamadan, şefkatle kucaklayabilmenin gücü

Empati

Empati becerisine sahip olmak, başkasının duygularını anlayabilmek ve paylaşabilmektir. Özellikle kişilerarası ilişkilerde güçlü bir iletişim ve bağ kurma için en önemli duygular arasındadır. Başkasının hikayesini paylaşmak, duygularına ortak olmak hem kendinizden bir şeyler bulmanıza hem de farklı bakış açıları kazanmanıza yardımcı olabilir. Empatinin gücünü biliyor olmamıza rağmen belki birçoğumuz günlük hayatın koşuşturmasında ya da meşguliyetinde yeterince önem vermiyor olabiliriz ancak hem kendimiz hem ilişkilerimiz için empatik yönümüzü beslememiz oldukça önemli. Eğer başkalarının duygularını taşımak sizde ağır bir yük yaratıyorsa, karakteriyle bağlantı kurabileceğiniz veya onun iç dünyasına dahil olabileceğiniz bir kitap veya film ile empati becerinizi destekleyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Empatların özellikleri: Empat olup olmadığınızı anlamanın yolları ve empat testi

Umut

“Zor şartlara rağmen, bir şeylerin değişebileceğine olan inanç, sizi değişmeye gerçekten motive edebilir. Umut, güçlenmektir.” – Grace Suh

Umudun çok güçlü bir duygu olduğunu kabul etmek gerekir. Yol, zifiri karanlık olsa da yolun sonunda sizi beklediğine inandığınız kocaman bir ışık sizi o yolu yürümeye devam etmeniz için teşvik edebilir. Hatta öyle ki hayatın yaşanılmaz olduğunu düşündüğünüz en zor, en karmaşık, en karanlık anlarda bile içinizdeki ufacık bir umut kırıntısı sizin geleceğe daha iyimser, daha inançlı bakmanıza yardımcı olabilir. Hala güzel şeylerin olabileceğini ve ilhamın sizi bulabileceğini yalnızca umut duygusu ile açığa çıkarabilirsiniz. Umut duygunuzu beslemek için geçmişteki başarılarınızı, zor zamanların üstesinden nasıl geldiğinizi kendinize hatırlatabilir ve yepyeni hayaller kurarak geleceğinize daha iyimser bir bakış açısı ile yaklaşabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Umutlu insanların daha başarılı olmasının nedeni “Umut Teorisi”Umutlu insanların daha başarılı olmasının nedeni “

Kendini onaylama

Eylemleriniz karşısında başkalarından devamlı onay bekliyor musunuz? Ya da başkalarının fikirlerine kendi fikirlerinizden daha fazla mı önem veriyorsunuz? Cevabınız evetse, öz bakımınızı riske atıyor olabilirsiniz. Sürekli başkaları tarafından onaylanma ihtiyacınızı dönüştürerek önemli olanın kendi onayınız olduğunu kendinize hatırlatabilirsiniz. Sonuçta, kendinizle, eylemlerinizle, düşüncelerinizle en çok zaman geçiren ve geçirecek olan sizsiniz; öyleyse en çok ‘kendi onayınıza’ ihtiyacınız olduğunu fark etmelisiniz.

İlginizi çekebilir: Hayal kırıklıklarından korunmak için kendi onayını kendin ver

Bonus: Tüm kalbinizle yaşayın

İngilizce’de ‘wholeheartedness’ olarak geçerek kavramla daha önce karşılaşmadıysanız sürdürebilir bir iyi oluş için yaşam felsefeniz olarak benimseyebilirsiniz. Tüm kalbinizle yaşamak; hayatınızın, sahip olduklarınızın, tüm yaşanmışlıklarınızın sizin için değerinin ve öneminin farkında olmaktır. Ne olursa olsun, nasıl bir güne uyanırsanız uyanın ‘ben yeterliyim’ demeyi bilmek ve her zaman kaldığınız yerden devam etmektir. Kusurlarınızı, korkularınızı kucaklayıp; sevilmeye layık olduğunuzu bilmek ve iyi hissetmenin en temel hakkınız olduğunun farkında olmak tüm kalbinizle yaşamanın en güzel inceliklerindendir.

Kaynak: Greatist

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale