X

Partilerden sonra yenilenmek ve toparlanmak için ipuçları

Sevdiklerinizle birlikte bir özel günü kutlamak için veya sebepsiz yere parti düzenlemekten keyif alıp partilerin ertesi gününü düşünmekten ötürü istediğiniz kadar eğlenemiyor musunuz? Eğer bu soruyu olumlu bir şekilde yanıtlıyorsanız şu anda doğru yerdesiniz. Bu yazımızda, partilerde istediğiniz kadar eğlenip ertesi gün de ‘hangover’ olmamak adına göz önünde bulundurabileceğiniz pratikleri kaleme aldık.

Zencefil çayıyla güne başlayın

Partilerde tüketilen alkollü ve şekerli içeceklerle birlikte sağlıksız yağlar içeren yiyecekler vücutta toksin birikimine neden olabiliyor. Bu birikim de vücuttan zehirli maddelerin atılmasını sağlayan karaciğer üzerinde baskı yaratabiliyor. Bu baskıyla başa çıkmak için de pek çok faydası bulunan zencefil ön plana çıkıyor. Partilerden sonra karaciğerinizi ve genel sağlığınızı desteklemek adına güne zencefil çayı içerek başlayabilirsiniz. Zencefil çayı sayesinde mide bulantısının önüne geçebilirsiniz, baş dönmesinden kurtulabilirsiniz ve şişkinlik gibi sindirim sorunlarını çözüme kavuşturabilirsiniz.

Kahvaltıda yumurta tüketin

Partilerin baş tacı olan lezzetli içkiler ve atıştırmalıklar, şekerli yapılarından ötürü akşamdan kalmalığı açığa çıkarıyor. Aynı zamanda, bu gıdalar yüzünden vücutta şeker çöküşü yaşanıyor ve kan şekeri düşüşe geçebiliyor. Bu nedenle, bir partiden sonraki günün sabahında mutlaka kahvaltı yapmalısınız. Kahvaltınızda da birçok yarar sunan yumurtaya yer açmalısınız. Yumurta, karaciğerin alkolü daha hızlı parçalamak için kullandığı sistein isimli amino asidi içeriyor ve vücuttaki toksinlerin temizlenmesine yardımcı oluyor. Ayrıca, güçlü bir protein kaynağı olan yumurta kasları besleyerek enerji seviyesini de dengeliyor. Bunlarla birlikte, hafif bir yiyecek olan yumurtanın mideyi zorlamadan tokluk hissiyatını doğurduğunu da vurgulamalıyız.

Yeteri kadar su için

Alkol, vücudun sıvı kaybetme hızını artırarak enerji seviyesinin düşmesine, beyin fonksiyonlarının hasar almasına, sindirimin yavaşlamasına ve ruh halinin negatif bir duruma sürüklenmesine neden olabiliyor. Bu yüzden, hem partiler esnasında hem de partilerden sonra yeteri kadar su tüketmeye özen göstermelisiniz. Bu noktada, sağlıklı bir yetişkinin her gün 1.5-2.5 litre arası su içmesi gerektiğini vurgulamak istiyoruz.

Muz ve avokadodan yana tercih yapın

Eğer bir parti esnasında çok fazla tuzlu yiyecek tükettiyseniz ertesi gün vücudunuzda fazla sodyum birikmesi yüzünden şişkinlik hissedebilirsiniz. Bu şişkinlikle başa çıkmak adına potasyum açısından zengin gıdalar birer yıldız gibi parlıyor. Potasyum, sodyum ile birlikte çalışarak vücutta sıvı dengesini sağlıyor ve fazla sodyumun vücuttan atılmasına yardımcı oluyor. Partilerden sonra fazlasıyla potasyum içeren muz ve avokado tüketerek şişkinlik problemini elimine edebilirsiniz. Bu gıdalara ek olarak, hafif, kolay sindirilebilir ve potasyum içeren hindistan cevizi suyu içerek mide bulantısını azaltabilirsiniz ve vücudunuzu toksinlerden arındırabilirsiniz.

Lenf sisteminizi hareketlendirin

Lenf sistemi, insan vücudunda bağışıklık ve sıvı dengesi için hayati bir rol oynayan dolaşım sistemi olarak biliniyor. Bu sistem, vücudu enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı koruyor ve atık maddeleri, bakterileri ve virüsleri filtreleyerek vücuttan atıyor. Partilerden sonra da lenf sistemini destekleyen pratiklere başvurulması önem taşıyor. Eğer bir partinin ertesi günü kendinizi akşamdan kalma hissediyorsanız nefes ezgersizleri, yoga ve yürüyüş gibi hafif pratiklerle lenf sisteminizi uyarabilirsiniz.

Yukarıdaki stratejilerle birlikte, partilerden sonra eksik uykunuzu telafi etmek için dinlenmeye özen göstermelisiniz. Aynı zamanda, açık havada vakit geçirerek oksijen alımınızı artırabilirsiniz ve beyninizi rahatlatıp stres seviyenizi düşürmek için de sakin müzikler dinleyebilirsiniz. Son olarak, partilerden sonra gözleri ve zihni dinlendirmenin önemini hatırlatarak ekran sürenizi azaltmanız gerektiğini vurgulamak istiyoruz. Bu basit ipuçlarını göz önünde bulundurarak her partide gönül rahatlığıyla eğlenebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Sağlık ve keyif dolu içecekler: Lezzetli mocktail tarifleri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale