X

Olumsuz haberleri akıl sağlığımızı koruyarak nasıl takip edebiliriz?

Ülkemizi ve dünyanın farklı yerlerindeki pek çok insanı yasa boğan yaşadığımız büyük deprem felaketi sonrasında özellikle bölgeye coğrafi açıdan uzakta kalan insanlar olarak çoğu zaman yapabildiğimiz tek şey haber kanallarını, sosyal medya hesaplarını takip ederek gündemi, gelişmeleri yakalamaya çalışmak. Durum şu ki; üzüntümüzü, çaresizliğimizi hissederken yardım elimizi mümkün olduğunca uzatmanın yanı sıra olup biten her şeyi yakalayabilmek için soluksuzca tüm haberleri takip ediyoruz.

Gelişmelerden haberdar olmak ve bilgi almak kritik bir öneme sahip olmanın yanı sıra en doğal hakkımız ve ihtiyacımız olsa da sonsuz haber döngülerinin içerisinde zihinsel ve duygusal olarak tükenmemek ve özellikle sürecin devamında güçlü kalabilmek için birkaç hususu gözden kaçırmamamız gerekiyor.

En doğru haber takibi için maruz kaldığımız, izlediğimiz, okuduğumuz, dinlediğimiz her şeyi dikkatlice seçmek ve tepkilerimizi en doğru şekilde yönlendirmemiz şart. Güçlü durabilmek içinse akıl sağlığımızı tehlikeye atmadan, paniğe ve öfkeye kapılmadan mümkün olan en doğru şekilde haber takibini sürdürebilmemiz önemli. Elbette ki çoğumuz bu konuda yapılan pek çok benzer uyarıya çoktan denk gelmiş ve haberlere nasıl yaklaşmamız gerektiği konusunda farkındalık geliştirmiş olabiliriz, ancak biz de yeniden altını çizmek istedik:

Sosyal medyayı bilinçli kullanın

Günümüzde pek çok insan herhangi bir habere tepkisini ilk olarak sosyal medya hesaplarında paylaşma eğiliminde; kimi sessiz kalıyor kimi de aktif bir şekilde yorumlarını, düşüncelerini paylaşıyor. Eğer karşınıza çıkan tepkilere çoğu zaman haklı ve içgüdüsel çok güçlü reaksiyonlar veriyorsanız; üzüntü, sinir, endişe, öfke, gerginlik gibi yoğun duygular hissediyorsanız sosyal medya kullanımını sınırlandırmanızda fayda var. Bildirimleri kapatabilir, teyit edilmemiş bilgileri sunan bireysel ve kurumsal hesapları takipten çıkabilir, daha az sıklıkta sayfalarınızı yenileyebilirsiniz.

Güvenilir kaynaklar bulun

Doğru bilgiler paylaşmayan sosyal medya hesaplarını kontrol ettikten sonra sıra hangi kaynakları takip edebileceğinizi bulmakta. Toplumsal veya küresel kriz anlarında, internet ortamında yanlış bilgi paylaşımı fazlasıyla yaygınlaşabilir; bu da yanlış yönlendirilmelere, bilgilendirilmelere neden olabilir. Haber kaynaklarını daha mindful bir şekilde kullanmak ve mümkün olan en doğru şekilde kaynaklardan faydalanabilmek için yalnızca gerçek paylaşımlar yapan hesapları, kanalları takip edin. Teyit edilmemiş güncel haberlere itibar etmeyin ve yanlış haberlerin yayılmasına katkı sağlamayın.

Haber akışınızı düzenleyin

Haberlerin gerçekten işe yarar sonuçlar verebilmesinin bir başka yolu da haber akışını doğru yönetmek. Bu konuda herkes farklı tercihler yapabilir; kimi okumayı, kimi dinlemeyi, kimi ise izlemeyi tercih edebilir. Ne şekilde haber almanın sizin için daha verimli olduğuna karar verin ve haberleri o şekilde takip edebileceğiniz bir düzen oluşturun. Mümkünse belli aralıklar belirleyin ve kendinizi dayanamadığınız kadar kötü hissetmeye başladığınız noktada erişiminizi sınırlayın. Haberlere ara verin ve zihin sağlığınızı korumak için bir süre takip ettiğiniz sayfalardan, haber kaynaklarından uzaklaşın. Haberdar olmanın doğru ya da yanlış bir yolu yoktur, yalnızca size en uygun olan yolu vardır.

Doomscrolling’i önleyin

Özellikle kötü haberleri çok yoğun bir şekilde takip etmek olarak tanımlanan felaket kaydırması veya doomscrolling, zihin sağlığına zarar verebiliyor. Kötü haberleri takip etmenin alışkanlık haline dönüşmesine neden olan felaket kaydırması, sinir sistemini alt üst edebiliyor. Bu nedenle gelişmelerden haberdar olmak, ülkede, dünyada neler olup bittiğini takip etmek en doğal ihtiyaç ve gereklilik olsa da bu maruziyeti kontrollü bir şekilde yapmanızda ve zaman zaman haber takibine ara vermenizde fayda var.

Yatmadan önce haber izlemeyin

Evet, zor, çok zor. Hele ki yaşadığınız şehirde, ülkede, dünyada zorlayıcı pek çok şey olurken haberlerden uzak kalmak, huzur içerisinde uyumak çok zor. Ama kendi sağlığımız için, daha güçlü durabilmek için dinlenmek, uyumak çok önemli. Bu nedenle tüm gün halihazırda takip ettiğiniz haberleri kesintisiz izliyor, dinliyor olsanız da en azından stres hormonu kortizolün yükselmesini önlemek ve uyku kalitesini düşürmemek için yatmadan birkaç saat önce ekrandan uzak durmak iyi olabilir. Böylece zihniniz biraz da olsa dinlenme moduna geçmeye ve uykuya hazırlanmaya hazırlanabilir.

Açık havaya çıkın

Etrafınızda pek çok olumsuzluk olup biterken haberlerden bir saniye olsun kopmak istemezken dışarıya çıkmak, yürüyüş yapmak, temiz hava almak aklınızdaki en son şey olabilir. Ancak, araştırmalar özellikle zor zamanlardan geçerken doğaya daha fazla ihtiyacımızın olduğunun altını çiziyor. O nedenle kendinizi ikna etmeniz zor olsa da 15-20 dakikalık kısa bir yürüyüş, hem gücünüzü toplamanıza hem de zihinsel ve duygusal sağlığınızı korumanıza yardımcı olabilir.

Meditasyon yapmayı deneyin

Tıpkı yürüyüşe çıkmak gibi meditasyona zaman ayırmak da imkansız görünebilir. Ancak, olumsuz gelişmelerin, felaket haberlerinin, yıkıcı güncellemelerinden yarattığı hasarı bir nebze olsun hafifletebilmek için kendiniz için yararlanabileceğiniz en iyi pratiklerden biri. Birkaç dakika da olsa zihninizi dinlendirmek, nefesinizi düzenlemek, sakinleşmek ve duygularınızı kontrol edebilmek için meditasyon pratiklerinden faydalanabilirsiniz.

Yavaşlamaya çalışın

Neredeyse aralıksız bir şekilde üzücü gelişmeleri takip ederken, gözlerimizi dolduran yüzlerce habere tanık olurken hayatımızın aynı akışta devam etmesini beklemek pek gerçekçi değil. Rutinlerimizin bozulması, verimimizin, üretkenliğimizin azalması son derece doğal. Bu nedenle haber takibi yaparken kendinizi mümkün olduğunca sıkıştırmamaya çalışmanızda fayda var.

Temel ihtiyaçlarınızı ihmal etmeyin

Biliyoruz ki hepimiz için çok zor; yemek yemek, su içmek, ısınmak, duş almak, uyumak adeta imkansız görevler gibi. Yüreğimiz kanarken kalbimize yumru, boğazımıza düğümler oturmuşken kendimiz için en ufak bir şey yapmak bile suçlu hissettirebiliyor. Ancak, fayda sağlamak istiyorsak önce biz güçlü durmak için çaba harcamalıyız. Uyumaya, düzenli beslenmeye ve kişisel bakımınızı devam ettirmeye zor da olsa gayret edin.

Şu an veya daha sonrası için yardım elinizi uzatın

Eğer elinizden gelen bir şey varsa, yardım elinizi uzatmak için harekete geçin. Bağış yapın, erzak gönderin, gönüllü olun, aktif yardım toplama çalışmalarına katılın; gerçekten yapmak istediğiniz, küçücük de olsa hem size hem bir başkasına iyi gelebilecek bir şeyler varsa, yapın. Şu anda kendinizde o gücü bulamıyorsanız üzülmeyin, kendinizi zorlamayın ve suçlamayın, yardım eline her zaman ihtiyaç var. Daha fazla fayda sağlayabileceğiniz zamanlar için güçlü kalmanız gerektiğini unutmayın!

İlginizi çekebilir: Umutsuz ve çaresiz hissettiğinizde yapabileceğiniz 8 şey

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale