X

Ofiste sağlıklı bir gün için dikkat edilmesi gereken 6 önemli nokta

Tüm gün koşuşturma ve stresle geçen bir günün ardından eve döndüğünüzde yorgunluktan koltukta uyuyakalıyorsanız, iş yerinde yetersiz ve sağlıksız beslenme ya da farkında olmadığınız diğer sorunlardan kaynaklı bazı sorunlar yaşayabilirsiniz.

Haftanın 5 günü sabahtan akşama kadar saatlerinizi bilgisayar başında ya da uzun toplantılarda geçirdiğiniz bir işe sahipseniz, farkında olmadan sağlığınızı ihmal ediyor olabilirsiniz.

İş yerinizde daha zinde ve enerjik hissederek bu gücünüzü tüm güne yaymak istiyorsanız, sizin için sunduğumuz önerilere göz atabilirsiniz.

1. Güne kahvaltısız başlamayın

Bir klişe gibi gelebilir ama kahvaltı günün en önemli öğünlerinden biri. Sabahın erken saatlerinde besin değeri yüksek yiyecekler tüketmeniz, tüm günü verimli ve enerjik geçirmeniz için harika bir başlangıç olacaktır. Kahvaltılarınızı pratik ve besleyici bir hale getirmek için, yeni Special K granolayı taze meyvelerle renklendirerek süt veya yoğurtla karıştırıp tüketebilirsiniz.

4 farklı tam tahıllı Special K granola, düşük yağ oranına sahip ve zengin bir lif kaynağı olmasının yanı sıra, 6 çeşit B vitamini içeriyor.
2. Masanızda uzun süre hareketsiz kalmayın

Sabah ofise gelmenizle e-posta trafiğiniz, yetişmesi gereken işler ve aniden ortaya çıkan ‘acil’ raporlar nedeniyle uzun saatler bilgisayarınızın başında hareketsiz bir şekilde kalabiliyorsunuz. Bu çalışma tarzı maalesef hem duruş bozukluklarına hem de kilo almanıza neden olabiliyor. Gün içinde belirli aralıklarla masanızdan kalkmanız, esneme hareketleri yapmanız ve mümkünse temiz hava almanız bir yandan kafanızı toplamanıza ve odaklanmanıza yardımcı olurken, diğer yandan da bedeninizi rahatlatmanıza ve daha iyi hissetmenize yol açacaktır. Çoğu zaman kolay yola kaçmayı tercih etseniz de, asansör yerine merdivenleri kullanmanız ofisteki hareketliliğinizi önemli ölçüde artırabilir.

3. Öğle yemeklerinizi evden getirin

Kalabalık ofislerde öğle yemeklerini genellikle pratik ve ulaşımı kolay olmasından dolayı iş yerinizin civarındaki restoranlarda yemeyi tercih edersiniz. Fakat uzun süre hazır ya da fast food yiyecekler tüketmek sindirim sisteminizi yavaşlatarak kilo almanıza ve sağlıksız beslenmenize yol açabilir. Her gün olmasa da haftada 2-3 gün, bir akşam önceden evinizde kolayca hazırlayabileceğiniz az kalorili ve sağlıklı yiyeceklerinizi yanınızda getirerek iş yerinizdeki öğle yemeklerinde tüketebilirsiniz. Böylelikle restoranlardaki yüksek kalorili hazır gıdalara mecbur olmak yerine, kendi hazırladığınız yiyeceklerle rahatlıkla beslenebilirsiniz.

4. Uzun toplantılarda beslenmenize dikkat edin

Bilgisayar başında geçirdiğiniz uzun saatler gibi, bitmek bilmeyen sunumlar ve neredeyse yarım gün süren yorucu toplantılara da katılmak durumunda kalabilirsiniz. Bu toplantılarda ikram edilen yüksek kalorili, yağlı ve hamurlu yiyecekleri tüketmek yerine yanınızda sağlıklı atıştırmalıklar getirebilirsiniz.

Taze meyveler ya da kendi evinizde hazırladığınız mini sandviçleri tercih edebilir ve bol miktarda çay-kahve tüketmek yerine yeşil çay ya da bol su içebilirsiniz.
5. Bol su tüketin

Ofiste sürekli bir şeyler içtiğinizde sıvı tükettiğinizi sanıyor olabilirsiniz. Fakat sürekli çay-kahve ya da gazlı içecekler tüketmek, içerdikleri şeker nedeniyle hem kilo almanıza hem de içerdikleri yüksek kafein nedeniyle bedeninizde olumsuz etkilere yol açabilir. Sandalyede hareketsiz kaldığınızda bile bedeninizin suya ihtiyacı vardır. Su içmek, yenilenmenize ve tazelenmenize yol açarken aynı zamanda vücudunuzun ihtiyacı olan su oranını da karşılayarak sizi zararlı içecekler içmekten uzak tutabilir. Suyunuzu tatlandırmak isterseniz limon, nane ya da tarçın kabuğuyla birlikte içebilirsiniz.

6. Spor disiplini kazanın

Tüm gün iş yerinizde enerjinizi tükettiğinizi sanıyorsanız bir kez daha düşünün. Eve gidip hareketsiz bir şekilde televizyonun ya da bilgisayarın karşında uyumak yerine, işten çıkar çıkmaz sporunuza gidecek şekilde haftalık planınızı yaptığınızda kendinizi daha dinç hissedebilirsiniz. Yanınızda spor çantanızı getirerek iş çıkışlarında spor salonunuza gidebilir ya da sabah bir saat daha erken kalkarak ofisinize gitmeden sporunuzu yapabilirsiniz. Bir kere spor disiplini kazandığınızda işten önce ya da iş çıkışı spor yapmaya kesinlikle üşenmeyecek, aksine daha zinde ve enerjik hissedebileceksiniz.

Yeni alışkanlıklara merhaba deyin

Ofiste sağlıklı bir gün için dikkat edilmesi gereken 6 önemli noktayı derlediğimiz bu yazımız, yeni Kellogg’s Special K Granola‘nın katkılarıyla hazırlanmıştır.
Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale