X

Kendinize karşı ne kadar dürüstsünüz?

Çoğumuz dürüstlüğün ne kadar önemli olduğunu biliyoruz; bunu savunuyor, çevremizden sürekli dinleyip duruyoruz. Yalan söylememek, her zaman doğrunun peşinden gitmek, insanlara karşı dürüst bir tavır sergilemek… Evet, hepsi çok doğru. Ancak başkalarına karşı dürüst olmak gerektiğini tartışırken kendimize karşı dürüst olup olmadığımız gerçeğini gözden kaçırıyor olabilir miyiz? Gerçekten ne istediğimizi, ne beklediğimizi, ne düşündüğümüzü, ne hissettiğimizi biliyor muyuz; yoksa kalbimiz başka beynimiz başka şeyler mi söylüyor?

Sevdiğimiz birinin bize yalan söylediğini öğrendiğimizde üzülüyoruz; neden gerçeği söyleyecek kadar bizi güvenmediğini düşünüyoruz ve bunun büyük bir sorun olduğunu fark ediyoruz. Peki, neden kendimize karşı dürüst davranmadığımızda bunu bir sorun olarak görmüyoruz? Pembe gözlüklerle yaşamak bir süre için iyi hissettirebilir ancak kendimizden kaçarak ne kadar gerçek bir yaşam sürebiliriz ki…

Üstelik kendimize karşı dürüst olmak, sadece ‘gerçek’ bir yaşamla değil; aynı zamanda sağlıklı ve uzun yaşamakla da ilgili. Birçok araştırma, kendine karşı dürüst olmayı ön planda tutan bireylerin daha sağlıklı ve uzun bir ömür sürdüklerine dikkat çekiyor. Eğer sağlıklı ya da uzun yaşam sizi kendinize karşı dürüst olmanız gerektiğine ikna etmiyorsa, araştırmaların ortaya çıkardığı farklı bir sonuç ilginizi çekebilir: Kendine karşı dürüst olan bireyler kariyerlerinde daha büyük bir tatmin yaşıyorlar. Modern dünyada belki ikinci sonuç daha çok ilginizi çekebilir… Gelelim, kendinize karşı dürüst olup olmadığınıza. Uplifers olarak kendinize karşı dürüst olup olmadığınızı anlamanıza yardımcı olacak anahtar noktaları bir araya getirdik. Eğer kendinize karşı yeterince dürüstseniz:

Kendinizle baş başa kalmaktan ve bağlantı kurmaktan kaçmazsınız

Duygularınızla, düşüncelerinizle yüzleşmekten korkmaz; onları daha yakından keşfetmek için kendinizle baş başa kalacak zamanlar yaratırsınız. Meditasyon, günlük tutma, doğada yürüyüş yapma gibi kendinizle bağlantı kurabileceğiniz yolları keşfeder; özünüzle ilgili gerçekler ne kadar sert olsa da onlardan kaçmaz, kabul edersiniz.

İlginizi çekebilir: Kendinizi yalnız hissetmeden yalnızlığın tadını çıkarabilmenin yolları

Düşüncelerinizi ve duygularınızı özgürce paylaşırsınız

Başkalarının eleştirilerinden ya da yargılanmaktan çekinseniz bile ne düşündüğünüzü, nasıl hissettiğinizi açıkça ifade edersiniz. Başkaları rahat hissetsin diye duygularınızı bastırmaz; düşüncelerinize katılıp katılmayacaklarını dert etmezsiniz. Savunmasız ya da utanmış hissetme riskini göze alarak inandığınız, arkasında durduğunuz her şeyi açıkça ortaya koyarsınız.

Kendi ihtiyaçlarınızı karşılarsınız ve ihtiyaçlarınızla çelişen her şeye hayır dersiniz

Fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak dengeli hissetmek için neye ihtiyacınız olduğunu çok iyi bilirsiniz ve başkalarına hayır deme pahasına ihtiyaçlarınızı karşılamayı önceliklendirirsiniz. Kendi ihtiyaçlarınızı karşılamanın bencillik olmadığının ve herkesin ihtiyaçlarının farklı olabileceğinin farkındasınızdır. Kendinize iyi bakmak için gerekli düzenlemeleri yapar; kendinize yeteri kadar zaman ayırır ve tüm bunların doğru olduğuna gerçekten inanırsınız.

Herkesin sizi sevmesini beklemezsiniz

Olmadığınız biri gibi görünüp sevilmektense olduğunuz gibi kalıp sevilmemeyi tercih edersiniz. Sürekli başkalarını memnun etmeye ve sizi sevmeleri için çaba harcamaya uğraşmazsınız. Kendi kendinizi onaylar, kendinizi sever ve çevrenizdeki insanların sizi olduğunuz gibi sevecek kişilerden oluşmasını beklersiniz. Sizi değiştirmeye çalışan, benliğinizi kabul etmeyen insanların sizi sevip sevmemesine aldırış etmezsiniz.

İlginizi çekebilir: Öz sevgi pratiği bilinçli bir tercihtir

Etrafınızda yalnızca sizi olduğunuz gibi seven ve destekleyen insanlara yer açarsınız

Çevrenizdeki insanların sizi etkilediğini bildiğiniz için etrafınızda sadece size saygı duyan, destekleyen ve olduğunuz gibi seven insanlara alan açarsınız. Etrafınızdaki doğru insanlar sizi kendinize karşı dürüst olmaya devam etme konusunda daha da motive eder. İlişkilerinizde sağlıklı sınırlar inşa eder, herkesin kendi seçimlerini yapmaya hakkı olduğuna inanırsınız.

Toplumun kabul edilebilir gördüğünden çok kendi değerlerinize odaklanırsınız

Toplumda kabul gören ve empoze edilmeye çalışılan birçok değeri bilirsiniz; kurumsal yaşam, lüks bir düğün, iyi bir ev, pahalı bir araba, çocuk sahibi olma ve çok daha fazlasını… Ancak tüm bunları doğrudan kabul etmek ve uygulamaya geçmek yerine sorgular; size ne kadar uyduklarını değerlendirirsiniz. Değerlerinizin hayattaki pusulanız olduğunu ve zamanla değiştiğini bilirsiniz sadece kağıt üzerinde değil, aynı zamanda kalbinizde de iyi hissettiren bir yaşam için kendi değerlerinize odaklanırsınız.

İlginizi çekebilir: Başkalarının söylediklerini ne zaman dinlemeli, dinlememeliyiz?

Sezgilerinizi dinler ve kendiniz için en iyisini bildiğinize inanırsınız

İçinizdeki sese her zaman kulak verir; onu yalnızca dinlemekle kalmaz aynı zamanda ona güvenirsiniz. Sizin için neyin iyi neyin kötü olduğunu en iyi kendinizin anlayabileceğine inanır ve yaşamınızı ona göre şekillendirirsiniz. Etrafınızda değer verdiğiniz insanların sözlerini görmezden gelmeseniz bile günün sonunda tek bir sese odaklanırsınız: İçinizden gelene.

Çevrenizdekilerin onaylamasını beklemez; kendiniz için doğru olduğuna inandığınız şeyi yaparsınız

Kendiniz için sadece en iyisini bildiğinize güvenmekle kalmaz; aynı zamanda uygulamaya geçersiniz. Hayatınızı sizden başka kimsenin yaşamadığını ve başka hiç kimsenin seçimlerinizin sonuçlarıyla yaşamak zorunda kalmayacağını bilirsiniz. Bu nedenle onaylanma ihtiyacı hissetmeden kendi seçimlerinizi yaparsınız.

Sizin için doğru olmayan bir seçim yaptığınızda bunu fark eder ve değişime açık olursunuz

Hataların, yaşamın ayrılmaz bir parçası olduğunu bilirsiniz ve sizin için yanlış olan bir şeyi yaptığınızda bunu olgunlukla kabul eder ve yargılanma, onaylanmama gibi sosyal riskleri göze alarak değişiklik yaparsınız. Sizin için doğru olmayan bir şeyi kabul etmektense cesaret göstererek yönünüzü değiştirirsiniz.

İlginizi çekebilir: Kendini gerçekleştirmek kendine dürüst olmaktır

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale