X

Her zaman mutlu olmamanız neden normal?

Gün içinde ne tarafa baksak mutlu insan manzaraları görüyoruz. Instagram’da hep gülen insan fotoğrafları ya da insanı kıskandıracak aktivitelerin paylaşımına şahit oluyoruz. Televizyonda, dergilerde, reklam panolarında, bize dünyada herkesin mutlu olduğunu söylüyor. Gerçekten de durum böyle mi? Herkes bu kadar mutlu mu? Herkesin bu kadar mutlu olması ne kadar mantıklı?

Mutluluk insanın kendi elinde olan bir duygudur.

Günümüz toplumları mutlu olmak adına baskı uyguluyor

Yaşadığımız dünyada insanların 7/24 mutlu olmaları için abartılmış bir baskı var. Ancak bu baskı sanılanın aksine insanları daha mutlu etmiyor. Psikoloji profesörü Sonja Lyubomirsky, mutlu olmak üzerine çok fazla odaklanmanın ters etki yaratacağını iddia ediyor.

Profesör Lyubomirsky’e göre mutluluk seviyenizi tıpkı verdiğiniz kiloları gözlemlediğiniz gibi ölçebilirsiniz. Günlük değişimlere odaklanmanız yanlış olur; çünkü günden güne az miktarda artış olabilir. Ayrıca mutluluğun genlerle alakalı olduğunu düşünen birçok bilim adamı bulunuyor. Örneğin; çevrenizde sürekli mutlu olan arkadaşlarınız varsa, onların durumu genetik özellikleriyle açıklanabilir.

Eğer genleriniz sizi diğer tarafta bıraktıysa, yani sürekli mutlu olabilen insanlardan değilseniz, yine de umutsuz olmanız için ortada herhangi bir sebep bulunmuyor. Koruyucu karamsarlık (defensive pessimism) üzerine yapılmış birçok araştırma bulunuyor. Bu araştırmalara göre, beklentinizin az olması, kendinizi en kötü duruma göre şartlamanız, ortaya daha iyi bir performans çıkarmanıza sebep olabilir.

Mutluluk seviyesi karşılaştırmaları bireyler üzerinde negatif etki yaratıyor

Lyubomirsky ayrıca insanların mutluluk seviyelerini başkalarıyla karşılaştırmalarının yanlış olduğunu düşünüyor. Önemli olan kişinin kendi mutluluk durumuna odaklanması ve buna uygun bir şekilde hareket etmesidir. Nasıl ki koşucular yarışlarda kendi performanslarını artırmanın peşine düşüyorlarsa, siz de kendi mutluluk seviyenizi, başkalarıyla bir karşılaştırmaya gitmeden artırmanın yollarını arayabilirsiniz.

İnsanların mutluluk seviyeleri arasında fark olduğu bir gerçek ve bunu kabul ederek yolunuza devam edebilirsiniz. Ancak tabii ki olağan seviyeyle, depresyon arasında bir fark olduğunu da bilmelisiniz. Eğer olağan seviyenin altında olduğunuzu düşünürseniz daha profesyonel bir yardım alabilirsiniz.

Kötü duygu diye bir şey yoktur

Klinik Psikolog Profesör William Breen’e göre duygular negatif ve pozitif diye sınıflandırılmamalıdır. Herkesin duyguları normaldir ve adapte olmaya müsaittir. Hepimizin duyguları bir amaca hizmet eder ve eğer tam anlamıyla kullanılabilirlerse bize zengin bir hayat sunabilirler.

Bütün duygularımızı kullanmamız gerektiğini bilsek de, başkalarının bu konuda daha başarılı olduğu izlenimine kapılabiliriz. Ancak burada mutluluk beklentisi belirleyici oluyor. Profesör Alex Korb’a göre her an mutlu olmayı arzularsanız, karşınıza çıkacak ilk engel memnuniyetsizlik doğurabilir ve moraliniz bozulabilir.

Günümüz dünyasında sosyal medyayla beraber insanlardaki mutlu olma beklentisinin de arttığını da buraya ekleyebiliriz. Belirleyici olan sizin beklentilerinizi yeniden düzenleyebilmenizde yatıyor. Mutluluğunuzu kontrol edemeyeceğiniz güçlere bağlamamak daha iyi bir düşünce olabilir.

Sosyal ilişkilerin geliştirilmesi mutluluğa giden yolda çok önemli bir adımdır.

Karşılaştırmanın bitmesi gerekiyor

Psikiyatrist John Sharp’a göre kendi içinizde hissettiklerinizle başka insanların dışardan görünümlerini karşılaştırmanız doğru olmaz. Televizyonda mutluluk pozu veren insanlarla kendi içinizde yaşadığınız duyguları karşılaştırmaya gitmeniz yanlış sonuçlar doğurabilir.

Eğer sosyal medyada gördüğünüz mutluluk akan içerikler sizi çok rahatsız ediyorsa, birçok araştırmacının önerisini dinleyerek, bu içeriklerden uzak durmayı deneyebilirsiniz. Profesör Breen’e göre, teknolojinin hayatımızdaki yeri önemlidir fakat çevremizdeki insanlarla olan irtibatımızı korumalıyız. Kendinizi başkalarının mutlu görüntüleriyle karşılaştırmak yerine, geri çekilebilir ve arkadaşlarınızla sohbet edebilirsiniz. Bundan başka da yapabileceğiniz aktiviteler, planlar olacaktır. Ancak öncelikle bu karşılaştırma işine bir son vermeniz sizin için iyi bir yol olabilir.

Zaman zaman üzgün hissetmek doğaldır

Televizyonda, sosyal medyada ve diğer medya araçlarında gördüğünüz her şeye inanmayın. Bu biraz klişe olabilir ancak doğruluk payı olan bir çıkarımdır. Zaman zaman üzgün hissetmek gayet doğaldır. Hayal kırıklığı, kızgınlık, üzgünlük size ait olan son derece normal duygulardır. Dolayısıyla bunları hissetmek de gayet doğaldır.

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Mutlu insanların hiç kaçırmadığı 9 an 

Güne daha zinde, enerjik ve mutlu başlamanın pratik yolları

Yaz mevsiminde mutlu olmak için 5 sebep

 

Kaynak

Greatist

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale