X

Gün içinde fark etmeden yaptığımız sağlık hataları

Neredeyse hepimizin sahip olduğu bazı günlük alışkanlıklar, küçük detaylar gibi gözükse de sağlığımız üzerinde büyük ve olumsuz bir etki yaratabiliyor. Dikkatsizlik veya yanlış yönlendirme sonucu birçoğumuzun bilinçsizce yaptığı bu davranışlar, ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor.

Uplifers olarak, birçok insanın gün içinde fark etmediği, en sık karşılaşılan sağlık
hatalarını derledik:

1. Yeterince su içmemek

Hepimiz suyun ne kadar yararlı olduğunu biliyoruz peki, yeterince su tüketiyor muyuz? Su;
yaşayan tüm canlıların ana kaynağı olmakla birlikte kaslara enerji veriyor, cildi
canlandırıyor, kilo kaybına yardımcı oluyor, böbrekleri çalıştırıyor, bağırsak fonksiyonlarını
düzenliyor. Daha fazla su içmek serinlemeye ve daha az yorgunluk hissetmemize yardımcı oluyor.

2. Kaslarda gerginlik biriktirmek

Anksiyetenin kaslarda açığa çıktığını fark etmek kolay bir şey değil. Stresli dönemlerde
yaşadığımız gerginlik saatlerce sürebilir. Zaman geçtikçe bu gerginlik sırt ağrıları, baş
ağrısı veya daha ciddi bir şekilde kendini gösterir. Gün içinde vücudunuzu gevşetmeye ve
biriken tüm anksiyeteden kurtulmaya çalışın. Başınızı ve omuzlarınızı çevirmek, gevşemek için
yapabileceğiniz en basit örnekler.

Daha fazla su içmek serinlemeye ve daha az yorgunluk hissetmemize yardımcı oluyor.

3. Sebzeden çok et yemek

Son dönemde et tüketimi iyice arttı ve büyük bir parça ızgara et ile yanında azıcık sebze
sipariş etmek neredeyse alışkanlık haline geldi. Oysa uzmanlar, sağlık açısından bir porsiyon etin bir iskambil kağıdı genişliğinde olması gerektiğini, sebzelerin ise çok daha fazla yer
kaplaması gerektiğini söylüyor.

Et, asidik bir besindir ve vücudumuzun pH seviyesini dengeleyebilmek için etle birlikte daha
fazla alkali besin almamız gerekir. Bu da etten daha fazla meyve ve sebze tüketilmesi
gerektiği anlamına geliyor. Eti ana yemek yerine yardımcı yemek olarak görebilirsiniz, dahası
haftada en az bir akşam yemeğini etsiz geçirebilirsiniz.

4. Kambur durmak

Tüm gün ofiste veya bilgisayar başında çalışanlar, kambur durmaktan kaçınmanın ne kadar zor olduğunu bilir. Oysa duruş bozuklukları; sırt ve omurilik rahatsızlıklarına, sindirim sistemi, baş ve çene ağrılarına, dolaşım sistemi ve akciğer hastalıklarına neden olur.

İlk başlarda size zor gelse de sık sık oturuşunuzu düzeltin, bilinçli bir şekilde kambur durmamaya özen gösterin.

Duruş bozuklukları; sırt ve omurilik rahatsızlıklarına, sindirim sistemi, baş ve çene ağrılarına neden oluyor.

5. Çok geç yatağa girmek

12’den önce bir saatlik uyku, 12’den sonraki bir saatlik uykunun iki katına eşit” sözü her ne kadar şehir efsanesi olsa da gece yarısından sonra yatağa girmek kalitesiz ve derin olmayan bir uyku uyumanıza neden oluyor. Günlük rutininizi biraz değiştirerek daha erken yatağa girebilirsiniz. Kendinizi sabah daha erken kalkmaya alıştırdığınızda, geceleri de daha erken yatağa girebilir ve uyku kalitenizi artırabilirsiniz.

6. Nefes almayı unutmak

Bazen öfkeli, stresli veya mutsuz olduğumuzda vücudumuzun en güçlü kontrol mekanizması olan nefes almayı unutuyoruz. Uzun ve kontrollü nefeslerle kalp hızını yavaşlatabilir, sinirlerimizi yatıştırabilir ve olayları daha net görecek sakinliğe kavuşabiliriz.

Vücudumuzdaki her şeye güç veren oksijen, dolayısıyla oksijen seviyesini yükselterek sadece kaslarımızı ve organlarımızı değil psikolojik ve zihinsel durumumuzu, en önemlisi beynimizi de canlandırabiliriz. Kontrolden çıktığınızı, enerjinizin düşük olduğunu, stresli olduğunuzu hissettiğinizde derin ve kontrollü bir nefes alın.

7. Yeterince gülümsememek

Mutlu insanların daha uzun süre yaşadığı kulaktan kulağa yayılan bir efsane değil, bilimsel bir gerçek. Gülümsediğimizde beynimiz daha fazla endorfin salgılar, bu da stresi azaltıp daha fazla rahatlamamızı sağlar.

Gülmenin en güzel yanlarından biri de bulaşıcı olması. Gülümseyerek etrafımıza pozitif enerji yayabilir, güvene dayalı daha fazla ilişki kurabiliriz. Zor zamanlardan geçiyor olsanız bile gülümsemeyi ihmal etmeyin.

Kaynak:
MindBodyGreen

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale