X

Çocuk sağlığına odaklanan girişimler

Günümüzün hızla gelişen sağlık sektörü, çocuk sağlığına yönelik yenilikçi çözümlerle daha önce hiç olmadığı kadar ileriye taşınıyor. Teknoloji ve sağlık bilimlerinin kesişiminde yer alan bazı girişimler, çocuk sağlığını daha erişilebilir, kişiselleştirilmiş ve etkili bir hale getiriyor. Bu yazımızda, çocuk sağlığına odaklanan beş tane öncü girişimi derinlemesine analiz ediyoruz.

Brightline

Görsel: hellobrightline

2019’da ebeveynler tarafından ebeveynler için kurulan Brightline, çocuk sağlığının mental boyutuna odaklanıyor. Bu girişim, çocukluk ve ergenlik dönemindeki bireylerin zihinsel sağlık ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler sunuyor.

Brightline, çocuk ve ergen ruh sağlığı için mobil aplikasyon geliştiriyor. Bu dijital platform, henüz reşit olmamış insanların terapi ve davranışsal sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırıyor. Çocuklar, bu uygulama aracılığıyla çocuk ve ergen psikologlarına ve psikiyatristlerine ulaşarak çevrim içi terapi alabiliyorlar. Her çocuğa özel kişiselleştirilmiş bir tedavi planı çiziliyor ve sosyal-duygusal becerilerin gelişim sürecine destek çıkılıyor. Ebeveynler, düşük öz saygı, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, anksiyete ve depresyon belirtileri gözlemledikleri çocuklarına bu uygulamayla destek olabiliyorlar. Ayrıca, uygulamadaki ipuçları ve kılavuzlar da ebeveynlere ve çocuk bakıcılarına yol gösteriyor. Bu içerikler sayesinde yetişkinler çocuklara karşı yaklaşımlarını daha etkili bir biçimde şekillendirebiliyorlar. Çocukların en erken gelişim aşamalarından itibaren aktif olan uygulamayı kullanmaya başlamak için ilk olarak bir hesap oluşturulması gerekiyor. Daha sonra, kullanıcıların uygulamadaki kısa ankete verdiği yanıtlara göre terapi veya koçluk önerisi geliyor. Profesyoneller tarafından sunulan öneriden sonra da ilk randevu oluşturuluyor.

Seri C finansmanda bulunan Brightline, son yatırım turunda 10 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 212 milyon dolara ulaştırdı. Girişim, geliştirdiği uygulama sayesinde çocuklarda ve gençlerde başta anksiyete olmak üzere pek çok psikolojik durumun semptomlarını hafifletiyor.

NovaSight

2016’da kurulmuş olan NovaSight, çocukların göz sağlığına odaklanarak göz tembelliği gibi problemlerin tespitine ve tedavisine yönelik çözümler geliştiriyor. Bu girişim, yapay zekadan ve büyük veriden yararlanarak yenilikçi çözümler sunuyor.

NovaSight, temelde göz takip teknolojisine bağlı kalarak üç farklı ürün geliştiriyor. CureSight isimli ürün, görme kaybı riskini beraberinde getiren göz tembelliğini baz alıyor. Bu ürün, kırmızı-mavi tedavi gözlükleriyle kullanılarak dijital göz takibi yapıyor. Evde tedavi kapsamına giren CureSight, çocuklar herhangi bir içeriği izlerken aktifleştiriliyor. Çocuklar ekranı seyrederken baskın gözün merkezi bulanıklaştırılıyor ve tembel göze de keskin bir görüntü sunuluyor. Bu sayede, tembel göz ince ayrıntıları işlemek için teşvik ediliyor. EyeSwift isimli ürün ise kapsamlı tanı için optometrist gibi uzman kişiler tarafından kullanılıyor. Bu cihaz sayesinde gözlük veya lens kullanması gereken çocuklar için süreç kolaylaştırılıyor. TrackSight isimli yazılım ise göz takibi yaparak miyobu önlemeye çalışıyor; bu yazılım, laptoplarda ve tabletlerde kullanılıyor ve çocukların görüş merkezini net tutarken ekranın çevresel alanını bulanıklaştırıyor. Girişimin geliştirdiği bu üç çözüm, göz takibi yaparak çocuklardaki farklı göz problemlerine hitap ediyor.

Seri B finansmanda bulunan NovaSight, geçtiğimiz Mart ayında düzenlediği yatırım turunda 5.5 milyon dolarlık bir yatırım aldı. Girişim, çocuk dostu aktiviteleri ürünlerine entegre ederek göz taramalarını, değerlendirmelerini ve tedavilerini eğlenceli hale getiriyor.

EvoEndo

Görsel: evoendo

2017 kuruluşlu EvoEndo, tek pediatrik gastroenteroloji odaklı tıbbi cihaz şirketi olarak öne çıkıyor. Bu girişim, çocuklar için endoskopiyi daha güvenli ve rahat bir hale getirirken maliyetleri de azaltıyor.

Endoskopi, sindirim sistemini detaylı bir şekilde incelemek için gerçekleştirilen bir prosedür olup hem yetişkinleri hem de çocukları korkutuyor. Başta mide problemleri olmak üzere sindirim sorunlarının tespit edilmesi için endoskopi yapılması gerekiyor. Pek çok çocuk ise bu işlemden korktuğu için mide ağrısı ve bulantı gibi durumlarla hayatına devam etmeyi tercih ediyor. EvoEndo ise çocukların endoskopi korkusunu yenme konusunda kararlı bir girişim olarak karşımıza çıkıyor. Bu girişim, tek kullanımlık bir endoskop geliştiriyor. Bu cihaz, çocukların burun anatomisine uygun olup anestezi ihtiyacını ortaya kaldırıyor. Bu sayede, küçük bireylerin endişelerini artırmayacak bir endoskopi süreci başlatılıyor. Yüksek çözünürlüklü görüntüler sunan bu cihaz, özellikle gastrointestinal sağlık sorunları olan çocuklar için büyük bir avantaj sağlıyor. Girişim, sitesindeki formu dolduran kişilerle endoskopu üzerinde bir demo gerçekleştiriyor. Bu cihaz, reçeteli bir şekilde sadece eğitimli doktorlar tarafından kullanılıyor.

Seri A finansmanda bulunan EvoEndo, bu ay düzenlediği yatırım turunda 2.25 milyon dolarlık bir yatırım aldı. Girişim, ultra ince teknolojisiyle miniklerin, ebeveynlerin ve sağlık profesyonellerinin hayatlarını iyileştirmeyi amaçlıyor.

PigPug

2018 kuruluşlu PigPug, otizm ve dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklara yoğunlaşıyor. Bu girişim, bu hastalıklara yönelik bir beyin eğitimi platformu geliştiriyor.

PigPug, dört tane durumu kapsayan tek bir çözüm sunuyor. Bu çözüm, sağlık profesyonellerini barındıran telemedikal bir platform, yapay zekayla desteklenen teşhis ve başlangıç protokolleri, kullanımı kolay EEG başlığı ve beyin odaklı oyunlardan oluşuyor. EEG başlığı, beynin biyoelektrik aktivitesini kaydederek işlevsel durumunu incelemeye yardımcı oluyor. Bu başlık sayesinde beyin aktivitesi sinyalleri ölçülüyor ve görselleştiriliyor. Daha sonra, bu görsellerden yola çıkılarak çocuklara oyun yoluyla odak seviyelerini nasıl yönetebilecekleri öğretiliyor. Çözümde yer alan online platform ise çocuklar ve eğitmenler arasında iletişim kurulmasını sağlıyor. Eğitmenler, başlıktan gelen bilgileri inceleyerek çocuklara çevrim içi yardım sunuyorlar.

Son yatırım turunda 2 milyon dolarlık bir yatırım alan PigPug, eğlence ve eğitimi bir araya getirerek odaklanma konusunda sıkıntı yaşayan çocuklara yardımcı olmayı hedefliyor.

Lactation Lab

2017’de kurulmuş olan Lactation Lab, anne sütü içmeye devam eden bireylerin sağlığını baz alıyor. Bu girişim, anne sütünden yola çıkarak bebeklerin beslenme yönetimine yardımcı oluyor.

Lactation Lab, emzirmekte olan annelerin sütünü analiz ediyor. Bu analiz için annelerin ilk önce bir analiz kiti satın alması gerekiyor. Daha sonra, küçük bir miktar sütün kit yardımıyla toplanması önem taşıyor. İkinci aşama ise toplanan süt örneğini girişimin laboratuvarına iletmek. Basic ve Standard kitlerin sonuçları yaklaşık bir haftada çıkarken Premium kitin sonuçları üç hafta içinde hazır oluyor. Sonuçlar hazır olduktan sonra annelere bir rapor halinde iletiliyor ve bu raporla birlikte bazı öneriler de sunuluyor. Basic test kiti sadece kalori, karbonhidrat, protein ve yağ hakkında bilgi verirken Standard test kitinde bunlara ek olarak kalsiyum, demir, A vitamini, C vitamini ve B12 vitamini hakkında bilgiler yer alıyor. Premium test kiti ise diğer test kitlerindeki detaylarla birlikte DHA, arsenik, kadmiyum, kurşun ve cıva hakkında da bilgi sunuyor. Anneler, bu bilgiler ışığında beslenme rutinlerini bebeklerinin sağlığını göz önüne alarak şekillendirebiliyorlar.

Lactation Lab, annelerin kalori alımından vitamin eksikliğine kadar pek çok konuda bilgi veriyor. Bu bilgiler sayesinde minik bireylerin fiziksel sağlığı geliştirilebiliyor. Girişim, anne sütü analizi yapan ilk şirket olarak hem annelere hem de bebeklere destek oluyor.

Kaynak: Health Transformer, StartUs Insights, Crunchbase, Tracxn, PitchBook

İlginizi çekebilir: Çocuk gelişimine odaklanan dikkat çekici girişimler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale