X

Safra kesesi diyeti, göğüs açma egzersizleri, şişkinlik gideren karın masajı: 2023’ün en çok okunan Live Up yazıları

Yılın son günlerini yaşarken tüm seneyi gözden geçirme eğiliminde olabiliyoruz. Neler yaptık, bedenimize ve ruhumuza nasıl baktık, beslenme alışkanlıklarımız değişti mi, spor yapmaya yeterince zaman ayırdık mı, hepsini düşünüyoruz ve belki de yeni yıl için kendimize bu konuları da kapsayan yeni hedefler koyuyoruz. Beslenme alışkanlıkları, sağlıklı yaşam, egzersiz ve daha birçok konuyu ele aldığımız Live Up kategorimizdeki bilgilendirici ve motive edici yazılar bu konuda size ilham olabilir. Dilerseniz kategorimizi inceleyebilir veya bu yılın en çok okunan Live Up yazılarını keşfetmek için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz. İşte 2023’ün en çok okunan Live Up yazıları:

Sabahları yorgun uyanmanızın altında yatan olası sebepler

Sabahları yataktan kalkmakta zorlanıyor musunuz? Gözünüzü açar açmaz, “Sanki uyurken dayak yemişim; o kadar yorgunum ki…” dediğiniz oluyor mu? Baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, boğaz kuruluğu, uykusuzluktan kızarmış gözler… Tüm bunları yaşarken o güne enerjik başlayabilmek pek de mümkün olmuyor. Yaşam döngümüzü devam ettirmek, enerji kaynaklarımızı yenilemek, zihinsel ve fiziksel olarak dinlenmek için yeterli ve dengeli uyku şart. Güne daha iyi hissederek, enerjik ve zinde başlayabilmek için en önemli etmen, kaliteli bir gece uykusu almış olmak. Fakat, kaliteli bir gece uykusunun önüne geçen sebepler, hem gecemizi hem de gündüzümüzü olumsuz etkileyebiliyor. Sabahları yorgun uyanmanızın altında yatan olası sebepleryazımızdan bu sebepleri keşfedebilirsiniz.

Şişkinliğe hızlı çözüm: 5 dakikalık geleneksel Çin tıbbı karın masajı

Şişkinlik veya şişkin bir mide, her şeyden önce karında gerginlik, baskı veya dolgunluk hissi olarak tanımlanabilir. Bu duruma, gözle görülür şekilde şişmiş bir karın eşlik edebilir veya etmeyebilir. Hissedilen duygu ise hafif rahatsızlıktan yoğun acıya kadar değişebilir. Şişkinlik, genellikle bir süre sonra kendiliğinden geçer, ancak bazı insanlar sık sık bu sorunu yaşayabilirler. Sindirim sorunları ve hormonal dalgalanmalar, döngüsel şişkinliğe neden olabilir. Neyse ki şişkinliği gidermek için yapabilecekleriniz var. Şişkinliğe hızlı çözüm: 5 dakikalık geleneksel Çin tıbbı karın masajıyazımızda şişkinliği gidermeye yardımcı karın masajını bulabilirsiniz.

Bağışıklık sistemimizi gençleştirebilir miyiz? Dr. Mark Hyman’a göre evet!

Amerikalı ünlü doktor ve fonksiyonel tıp uygulayıcısı Dr. Mark Hyman, günümüzde karşılaştığımız pek çok hastalığın temel nedenlerine inerek onları nasıl önleyebileceğimizi ve iyileştirebileceğimizi anlatan ve bütüncül sağlığa odaklanan yaklaşımları benimseyen bir uzman. Ve kendisi yaygın kanının aksine bağışıklık sisteminin ‘güçlendirilmesini’ değil, ‘gençleştirilmesini’ savunuyor. Yani, sürekli olarak güçlendirmenin değil, en optimal hale getirmek için bağışıklığı nasıl düzenlememiz gerektiğini bilmenin önemli olduğunu vurguluyor. Bunun için de ‘güçlendirmeye’ değil ‘gençleştirmeye’ özen göstermemiz gerektiğinin altını çiziyor. Yani; ‘rejuvenation’. Detaylı bir okuma için bu yıl en çok okunan Live Up yazılarımızdan olan Bağışıklık sistemimizi gençleştirebilir miyiz? Dr. Mark Hyman’a göre evet! yazımıza göz atabilirsiniz.

Uyuz hastalığı, belirtileri ve uyuzdan korunma yolları

Deride kızarıklık, kaşıntı ve döküntüler halinde kendini belli eden, yaşam kalitesini ciddi oranda düşüren ve bulaşıcı bir rahatsızlık olan uyuz, tarih boyunca görülen eski hastalıklardan biri ve bugün ne yazık ki hala pek çok insan bu deri hastalığına yakalanabiliyor. Son zamanlarda dermatoloji uzmanlarının dikkatli olunması gerektiği hakkında sık sık dile getirdiği bir deri hastalığı olan uyuz, ülkemizde de şu an bir salgın haline gelmiş durumda. Dolayısıyla uyuz hakkında bilgi sahibi olmak önemli. Uyuz hastalığı, belirtileri ve uyuzdan korunma yollarıyazımızı inceleyebilirsiniz.

Joseph Pilates’in en ünlü 10 sözü ve ardındaki felsefe: Bölüm 1

20. yüzyılın başlarında geliştirilen ve günümüzde egzersizleri ile oldukça ün kazanmış, fizik tedavi uzmanları tarafından kullanılmaya başlanan, ortopedistlerin dışında psikiyatristlerin bile reçetelerine yazdığı Pilates’in yaratıcısı Joseph Pilates’i ne kadar tanıyorsunuz? Pilates eğitmeni ve mindfulness koçu olan yazarımız Tulya Türgen Fırat’ın Joseph Pilates’in en ünlü 10 sözü ve ardındaki felsefe: Bölüm 1yazısından Joseph Pilates’i ve felsefesini tanıyabilirsiniz.

Yemekten sonra yürüyüş yapmanın faydaları: Hangi hızda, ne süre yürümeli?

Doyurucu ve lezzetli bir yemeğin ardından yürüyüşe çıkmak, çoğumuz için içgüdüsel veya alışkanlıkla yapılan bir şey. Özellikle normalden biraz fazla tok hissettiğimizde eğer biraz yürürsek yemekten sonraki enerji düşüşünü önleyebileceğimizi hissederiz. Ve bu hissimiz hiç de yanlış değildir. Son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalar, yemek yedikten sonra yürümenin bazı sağlık yararları olduğunu ortaya koydu. Özellikle de yüksek karbonhidrat veya şeker içeren bir yemeğin ardından kan şekerinin ani yükselişini önlemek söz konusu olduğunda, yürüyüş gerçekten faydalı olabilir. Peki, ne kadar yürümek faydalı? Cevap, Yemekten sonra yürüyüş yapmanın faydaları: Hangi hızda, ne süre yürümeli?yazımızda.

Göğüs açma egzersizleri ile fiziksel ve ruhsal rahatlama

Göğüs açma egzersizleri, yanlış duruştan kaynaklanan ağrılarımızı gidermeye, vücudumuzun üst kısmındaki stres ve baskıyı azaltmaya, olası sakatlıkları engellemeye ve göğüs kaslarımızı geliştirmeye fayda sağlıyor. Fiziksel etkilerinin yanı sıra göğüs açma hareketlerinin zihinsel faydaları da kendimizi daha iyi hissetmemize yardımcı olabiliyor. Göğüs ve omuzlarda biriken olumsuz duyguların sebep olduğu kaygı, göğüs açtığımız hareketler ile daha fazla oksijen alımı yaptığımız için azalabiliyor. Herhangi bir ekipmana ihtiyaç duymadan da kolayca gerçekleştirilebilecek birkaç hareket, göğsünüzü açmaya, kaslarınızı esnetmeye ve doğru bir duruş kazanmanıza yardımcı olabilir. İşte rahatlıkla uygulayabileceğiniz göğüs açma egzersizleri: Göğüs açma egzersizleri ile fiziksel ve ruhsal rahatlama

Safra kesesi diyeti nasıl olmalı? Kaçınılması gerekenler ve beslenme önerileri

Safra kesesi karaciğerin altında bulunan küçük bir organ. Karaciğer tarafından üretilen safra sıvısını depolar ve yiyecekleri sindirmeye yardımcı olmak için safrayı ince bağırsağa bırakır. Son derece hassas bir organdır; bu yüzden sağlıklı bir diyet benimsemek onu sağlıklı tutmaya yardımcı olabilir. Bazı besinler, safra kesesi sağlığını destekleyebilir, bazıları ise iltihaplanma veya safra taşı gibi sorunların olasılığını artırabilir. Bu nedenle safra kesesi için sağlıklı bir diyet benimsemek önemlidir. Safra kesesi diyeti nasıl olmalı? Kaçınılması gerekenler ve beslenme önerileriyazımızdan safra kesesini destekleyen bir diyetin nasıl olması gerektiğini okuyabilirsiniz.

Bedeninizden mesaj var: Periferik sinirler ne yapar?

Periferik sinirler beyni ve omuriliği kaslara, cilde, iç organlara bağlayan karmaşık bir ağ oluştururlar. Bu sinirleri iletişimi sağlayan kablolar gibi düşünebilirsiniz. Temel olarak vücudumuzdaki tüm iletişimi sağlarlar. Bunların fazla uyaranlara maruz kalması veya hasar görmesi beyin ve vücudumuzda olan iletişimi kesintiye uğratacağı için kas hareketlerini zayıflatabilir, vücuttaki normal hisleri önleyebilir veya ağrıya neden olabilir. Detaylı bir okuma için yazarlarımızdan Mert Bağ’ın kaleme aldığı ve bu yıl en çok okunan Live Up yazılarımızdan olan Bedeninizden mesaj var: Periferik sinirler ne yapar?yazımızı inceleyebilirsiniz.

Şaşırtıcı miktarda protein içeren meyveler ve sebzeler

Vücudumuzun, kas inşası, hormonlar ve nörotransmiterler üretmek gibi işlevleri yerine getirebilmek için sürekli olarak bir protein kaynağına ihtiyacı vardır. Eğer hem hayvansal hem de bitki bazlı protein kaynakları içeren sağlıklı bir diyet uyguluyorsanız, günlük protein ihtiyacınızı muhtemelen karşılıyorsunuzdur. Ama yalnızca bitki bazlı diyet uygulayan bazı insanlar, protein açısından zengin öğünleri ve atıştırmalıkları bir araya getirmekte zorlanabilir. Bunun nedeni, birçok bitki bazlı besinin protein açısından genellikle düşük olmasıdır… Neyse ki, şaşırtıcı derecede yüksek protein içeren bazı sebzeler gibi bol miktarda bitkisel besin var! Peki protein içeren meyveler ve sebzeler hangileri? Cevaplar Şaşırtıcı miktarda protein içeren meyveler ve sebzeleryazımızda.

Geçtiğimiz yılın en çok okunan Live Up yazıları için hemen tıklayın.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.

Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?

Lezzetli ve eşsiz tatlarla dolu bir deneyim: Macroonline’da keşif dolu bir yolculuk

Şüphesiz ki söz konusu sofralarımız olduğunda hepimiz ‘en iyisi’nin peşindeyiz. Market alışverişlerimizi yaparken de gözümüz, elimiz hep en iyisinde, en kalitelisinde. Her şeyin en iyisini aldığımızdan emin olmak istiyoruz. Ancak, böylesi bir çabanın çok fazla zaman ve enerji gerektirdiği de aşikar. Hele ki büyük şehirlerde yaşıyorsak, iş çıkış saatinde markette olmak; kalabalıklar, trafik, koşturmaca gibi dertleri de beraberinde getirebiliyor. E peki bunca yorgunluk ve zamansızlığın içerisinde mesai bitimine dakikalar kalmışken her gün zihnimizde dönen o ‘Akşam ne pişirsem’ sorularına nasıl yanıt bulacağız? Hele bir de evde hazırlamak istediğimiz tarifin malzemeleri yoksa.



Güzel haber; artık bu soru da zihnimizi kurcalamayacak, yorgun argın market sırasında beklemek zorunda da kalmayacağız. Macroonline ile yorucu market gezileri, ev konforunda keşifler yapabileceğimiz bir fırsata dönüşüyor.

Macrocenter ayrıcalıkları aynı hizmet anlayışıyla Macroonline’da

Macrocenter’ı tercih edenler bilir; Macrocenter’da alışveriş yapmak, eşsiz bir deneyimdir. Ürün çeşitliliği, yeni keşifler, taptaze lezzetler, baş döndüren kokular ve başka yerde olmayan ürünler… Macroonline da tüm bu deneyimi, bizlere online olarak sunuyor. Aynı uzmanlık, aynı lezzet ve aynı hizmet anlayışıyla tüm Macrocenter ayrıcalıkları, artık Macroonline’da. Kısacası, hayatı güzelleştirecek her şey Macroonline’da. Peki siz neredesiniz; yoksa hala kasa sırasında mı? 🙂 Gelin, Macroonline’Macroonline’Macroonline’da neler neler var biraz daha yakından bakalım… (Ne yok ki! demek serbest.)

Ev konforunda kaliteli bir alışveriş deneyimi

Hangimiz istemeyiz ki raflardaki en taze meyve-sebzeler yer alsın mutfak tezgahımızda, kendi ellerimizle seçtiğimiz.. Ama zamanımız ve enerjimiz yoksa ne yapacağız? Merak etmeyin, en iyilerden vazgeçmek zorunda değiliz. Macroonline, her şeyin en iyisini bizim için seçip evimize kadar getiriyor. İhtiyacımız olan her şey, sanki raflardan kendimiz seçiyormuşuz gibi aynı titizlik ve özenle seçilip bize ulaştırılıyor. Ev konforunda kusursuz ve kaliteli bir alışverişi deneyimi, Macroonline ile artık kapımıza geliyor.

Benzersiz tatlar, otantik lezzetler, yeni keşifler

Macroonline’da dilediğimiz ülkenin lezzetlerini bulmak mümkün. Bugün İtalyan, yarın Fransız Mutfağı, haftaya ise Japon, ne dersiniz? Macroonline dünyasında alışveriş yapmak, adeta geniş bir coğrafyada gezintiye çıkmak gibi. Uzak Doğu’nun egzotik sosları, ithal çikolatalar, artizan ürün çeşitliliği, her yerde bulunmayan lezzetli atıştırmalıklar, profesyonellere özgü ürün seçkileri, taptaze deniz ürünleri ve çok daha fazlası… Hepsi, premium hizmet kalitesi, zengin ürün çeşitliliği ve kolay erişim imkanıyla Macroonline’da. Tek yapmamız gereken bir tıkla sepete eklemek.

Şeflerin özgün tarifleriyle hazırlanan Homemade lezzetler

Dünya mutfağının yanı sıra Türkiye’nin özgün tatlarını da sunan Macroconline’da Homemade lezzetler de var. Şeflerin özgün tarifleriyle hazırlanan Homemade lezzetler, Macroonline’ın beklentileri aşan hizmet kalitesini evlerimize taşıyor. Hep ne pişireceğimizi düşünecek değiliz ya bazen de ne yiyeceğimizi düşünelim, öyle değil mi… Sağlıklı, lezzetli ve zahmetsiz alternatifler arayanların en gözde seçimleri, Macroonline Homemade kategorisinde.

Keyifli, pratik ve konforlu bir alışveriş deneyiminin yanı sıra keşiflerle dolu bir yolculuğa da hazırsak; istikamet: Macroonline. Üstelik, Macroonline’dan verdiğimiz siparişler 45 dakikada teslimat seçeneğiyle ve +4 dereceli araçlarla soğuk zincir kırılmadan dilediğimiz saatte bize ulaşıyor. Macrocenter’ın ayrıcalıklı dünyasını ev konforunda keşfetmek ve Macroonline’da ilk alışverişlerinize özel indirimden de faydalanmak için siz de hemen tıklayın.

*Bu yazı Macrocenter katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale