X

Yakınını kaybeden birine neler söylenebilir?

Zorlayıcı durumlarla karşılaştığımızda nasıl bir tepki vermemiz, duygularımızı nasıl ifade etmemiz gerektiği konusunda birçoğumuz deneyimsiz ve kararsız olabiliriz. Çok sevdiğimiz biri, yakınını kaybettiğinde ona üzüntümüzü en doğru şekilde dile getirecek kelimeleri bulmakta zorlanabiliriz. Acısını ne kadar paylaşıyor ve içimizde hissediyor olsak da ne dememiz gerektiğini bir türlü bulamayabiliriz. Dahası, ne söylersek söyleyelim hiçbir sözün yeterli ve iyi geleceğini de düşünmüyor olabiliriz.

Bu süreçte unutulmaması gereken en önemli şey, bir başkasının kaybını kabul etmenin ve sadece orada bulunmanın bile yastaki yakınımızın bir nebze olsun iyi hissedebilmesine ve yalnızlık çekmemesine iyi geldiğidir. Ancak, bazı sözler de bu konuda hem size hem de yas tutan sevdiğinize yardımcı olabilir:

‘Düşüncelerim, dualarım seninle’

Birine, yaşamış olduğu kaybın sizin için de önemli olduğunu hissettirmek için yanında bulunarak zamanınızı onunla geçirebilirsiniz. Ve “Kaybın için üzgünüm, başın sağ olsun.” gibi cümlelerin yanı sıra daha içten bir duygu yansıtması için “Düşüncelerim, dualarım seninle.” diyebilirsiniz. Bu söylem, sadece fiziksel olarak değil ruhen ve zihinsel olarak da yanında olduğunuzu hissettirmeye yardımcı olabilir.

‘Neler yaşadığını tam olarak bilemesem de tahmin edebiliyorum’

Daha önce bir kayıp yaşamış olsanız bile, sevdiği birini kaybeden bir başkasının ne yaşadığını tam olarak bilmenin imkansız olduğunu unutmayın. Onun acısının ne kadar büyük olduğunu ancak tahmin edebildiğinizi söylemek, hem yastaki kişiye saygı gösterdiğinizi hissettirebilir hem de daha rahat olmasını sağlayabilir.

‘Konuşmak istersen seni dinlemek için buradayım’

Yastaki birinin düzeltilmeye, akıl verilmeye ya da acısını yarıştırmaya ihtiyacı olmadığını hatırlayın. Yalnızca dinlenilmek isteyebileceğini unutmayın. Onu duyduğunuzu ve ne zaman hazır olursa o zaman konuşmaya karar verdiğinde dinlemek için orada olduğunuzu dile getirin. Eğer, kaybı hakkında değil de farklı bir konuda konuşmak istiyorsa da buna saygı gösterin. Bu, inkar ettikleri ya da durumdan kaçındıkları anlamına gelmez, yalnızca henüz konuşmaya hazır olmadığını gösterebilir. Sizin sadece dinlemek için orada olduğunuzu söylemeniz yeterli olacaktır.

‘Sana destek olabilecek başkaları var mı?’

Bir kayıp yaşayan kişi, etrafında başkaları varken bile kendisini yalnız hissedebilir. Ona, ihtiyaç duyduğu türden bir desteğe sahip olup olmadığını sormak, daha geniş bir destek için ihtiyaçlarını keşfetme fırsatı verir. Eğer, aranızdaki ilişkiye bağlı olarak siz, o güçlü destek ağını sağlayamayacaksanız veya bunun için uygun bir durumda değilseniz, daha fazla destek kaynağına ulaşması için yardım teklif edebilirsiniz.

‘Nasılsın?’

Yas tutan birine, nasılsın diye sormanın yersiz olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Ancak, kişinin yaşadığı kaybın ardından neler hissettiğini varsaymak yerine, doğrudan bir soru yöneltmek, tepkilerini, duygularını kontrol etmenize ve ona o anda kendisiyle temasa geçmesine fırsat tanır.

‘Şu anda en çok neye ihtiyacın var?’

Sevdiğiniz kişi bir kayıp yaşadığında, ona destek olmak için elinizden gelen her şeyi yapma eğiliminde olabilirsiniz. Ona en çok neye ihtiyaç duyduğunu sormak, karşılanmamış ihtiyaçlarını belirlemesine ve bunları halletmek için yeterli fiziksel, zihinsel ve duygusal kaynakları yoksa görevlerini, sorumluluklarını devretmeye başlamasına yardımcı olabilir. Belki evde yapılması gereken bir düzenleme veya temizlik, yemek gibi temel bir ihtiyaç konusunda desteğe ihtiyacı olabilir.

‘Yalnız kalmaya ihtiyacın var mı?’

Siz her ne kadar yastaki sevdiğinize yardımcı olmak ve yanında bulunarak destek vermek isteseniz de her zaman sizi yanında isteyeceğini varsaymak doğru bir tutum değildir. Bunun yerine yalnız kalmaya ihtiyacı olup olmadığını sormak, ona zaman ve alan tanıyabileceğinizi söylemek, ancak istediği zaman yeniden yanına gelebileceğinizi hatırlatmak kendisini daha rahat hissetmesine yardımcı olabilir. Sevdiğiniz kişinin tek başına yas tutmasına izin vermek zor olsa da, ihtiyaç duyduğu alana ve zamana saygı göstermek önemlidir.

‘İstediğin kadar …’

Sevdiğiniz kişinin duygularını işlemek için zamana ihtiyacı olduğunu bildiğinizi ona hissettirmek için mevcut durumunu dile getirebilirsiniz. “İstediğin kadar yalnız kalabilirsin, burada kalabilirsin, ağlayabilirsin, konuşabilirsin…” gibi ne yapıyorsa, ne yapmak istiyorsa, nasıl hissediyorsa, o şekilde davranmaya hakkı olduğunu bildiğinizi ona hissettirebilirsiniz. Bu, yastaki yakınınızın üzerindeki baskıyı hafifletmeye yardımcı olabilir.

Ayrıca, bazen kelimelere ihtiyaç olmadığını, bir kucaklaşmanın, içten bir sarılmanın, sımsıkı bir el tutuşunun, omuza hafif bir dokunuşun da kelimelerin anlatabileceğinden çok daha fazlasını anlatabileceğini unutmayın. Baş sağlığı dileklerinizi iletmenin sözsüz yolları arasında şunlar yer alabilir:

  • Sıcak bir kap yemek götürmek,
  • Çiçek alıp ziyaretine gitmek,
  • Aklınızda olduğunu hissettiren bir mesaj göndermek,
  • Aranızdaki ilişkiye göre bulaşık makinesini yerleştirmek, mutfak tezgahını toparlamak veya evindeki dağınıklığı üstten de olsa düzenlemek, yanında olduğunuzu ve zor zamanlarını atlatmasına yardımcı olmak için elinizden geleni yaptığınızı göstermenin anlamlı yolları olabilir.

Son olarak tüm söylemleriniz ve davranışlar sırasında tas tutan birinin yasına saygı göstermek ve mümkün olduğunca empati ile yaklaşabilmek için bazı hususları da unutmayın:

  • Kendinizi dinleyici olarak konumlandırın ve onun duygularını anlamaya çalışın.
  • Onunla birlikte sessizce oturun veya yas tuttuğu aktiviteleri yapmasına eşlik edin.
  • Onunla konuşurken, rahat ve doğal bir şekilde konuşun, ama duygularına saygı göstererek aşırı neşeli veya olumlu şeyler söylemekten kaçının.
  • Yardıma ihtiyacı olup olmadığını sorun.
  • Yapabileceğiniz yardımların sınırlı olduğunu ve yas sürecini kendi hızında, kendi şeklinde geçirmesi gerektiğini unutmayın.
  • Kaybettiği kişiyi anlatmasına izin verin ve dinleyin.
  • Onun yanında olduğunuzu ve desteğinizin her zaman devam edeceğini hissettirin.

Yas sürecini ele aldığımız farklı yazılarımıza da göz atmanızda fayda var:

Yas tutan birine nasıl yardım etmelisiniz?
‘Yürekte kırk mum’: Yas dönemi ve kederin ardından gelen kabullenme
Yas dönemi psikolojisi: Bu zorlu süreci nasıl atlatabilirsiniz?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale