X

Travmalar ile pelvis ilişkisi: Öfke, bedenimizde nasıl bir yol izliyor?

İçimdeki sessiz öfkem! O öfke bedenimde nerede mi? Ve bunun yol açtığı fiziksel problemler! Bazen bedenimizin neden kasıldığını ya da ayağımızın altındaki ağrıdan bile şikayet ettiğimiz anlarımız oluyor. Biriktirdiğimiz duygularımızı regüle edemediğimizde sistem onları bedenimizde saklıyor, hem de çok çok uzun zaman, ta ki biz onunla temas edip üzerinde çalışıncaya kadar.

Travmalar ile pelvis ilişkisi

İnsanın fiziksel ve psikolojik yapısı inanılmaz derecede uyum sağlayabilme özelliği taşır ve çok zekidir. Bu yüzden de normal olarak kabul edilen duruma erişmek için çabucak ödün verebilir. Bir düşünün, ayak bileğinizi burkuyorsunuz ve acıyor. Bu acı yok olana kadar tekerlekli sandalyede oturmazsınız ya da yatakta yatmazsınız. Aksine yapabildiğiniz en iyi şekilde yürürsünüz, muhtemelen sendelersiniz. Verilen son derece etkili ve kuvvetli taviz, bu sendelemedir. Vücudunuz bu hareket şekline çok kısa zamanda ayak uydurmaya başlar, bunu da pelvisinizi oynatma şeklinizi değiştirerek, kalçalarınızı sıkma şeklinizi, omuzlarınızı ve kollarınızı kaldırıp hareket ettirme şeklinizi değiştirerek yapar. Ayaklarınızdan bahsetmiyorum bile… 

Vücudumuzdan talep ettiğimiz bütün bu kalıp tepkiler aslında elimizin altında bir dosyada ne zaman istesek hazır bulunan, öğrenilmiş potansiyel işlevlerdir. Çalışmalarımız sırasında danışanlarımızdan aldığımız tepkiler arasında genelde uzun zamandır hissetmemiş oldukları acı hisleri de bulunur. “Ergenliğimden beri hissetmediğim diz ağrım bir gecede geri geldi. Dört saat acı çektim.” Bunlar vücudumuzun yıllar içerisinde verdiği tavizler, çalışılmayan travmalar sonucu depoladığı bilgiyi keşfetme yollarından biridir esasen. İsterseniz buna savunma mekanizması da diyebilirsiniz.

Bu tavizler kötü veya yanlış değildir, bilakis bize insan bedeninin elinde bulundurduğu sonsuz strateji çeşitliliğini gösterirler. İnternet, felçli insanların kendi kendilerine bir anda yürümeye başlamaları ya da bedensel zorluk çeken kişilerin zihinleriyle hareketlerini kontrol edebilmeye başlamaları gibi mucizevi hikayelerle doludur.

Böylelikle vücudumuzun hareket etme şeklini değiştirebilmek için ne kadar hızlı uyum sağlayabildiğini görebiliyoruz. Ben eminim ki bu süreç fasyal dokular içindeki gerginliklerin değişmesi ve bunu da sonra beynin ve merkezi sinir sisteminin takip etmesiyle gerçekleşiyor. Eğer gerçekten böyleyse, pelvisteki gibi bir sistemi kullanarak böyle hızlı değişikliklerin neden ve nasıl oluştuğuna da bir açıklama getirecektir: Dört adet basit ve hızlı hareket sayesinde oldukça karmaşık bir yapı üzerinde müthiş derin değişiklikler gerçekleştirilebilir. Fakat yine ve yeniden uzun süredir devam eden bacak uzunluğu farklılıklarını, bir anda ortaya çıkan dönmeleri, burkulmaları ve kaymaları gözlemliyoruz.

Pelvis egzersiz sisteminin erişebileceği diğer alanları da düşünmemiz gerekir. Üreme ve boşaltım sistemleri pelvik tedaviden ciddi şekilde etkilenirler, çünkü pelvik bölgedeki her türlü dengesizlik, pelvik taban dediğimiz kas grupları üzerinden gerginlik yaratacaktır.

Diyafram ve transversus abdomen kası kaburga kıyısına olan bağları açısından birbirleriyle oldukça ilişkilidir. Diyafram ve TA, iç organların içinde bulunduğu derin fasyal torba olan bir sonraki tabakanın üzerine düşmektedir. Burası paryetal peritondur ve bu torbanın hem başından aşağı hem etrafı boyunca gergin bir şekilde tutulur. Buradaki mesele, torbanın alt kısmının pelvisin içinde derin bir yere oturmuş olması ve iç kas yapısıyla kuvvetli bir ilişki içerisinde olmasıdır. Bunun yanında yine torakolomber fasya üzerinden bel ve kuyruk sokumu ile de gerilimsel bir ilişkisi bulunur.

Bu bağlantıyı basit bir egzersizle gösterebiliriz. Şimdi bir nefes alın ve nasıl kalitede bir efor sarfetmeniz gerektiğini gözlemleyin. Şimdi de pelvik tabanınızı sanki acilen tuvalete çıkmanız gerekiyormuş gibi sıkın. Sıkarken bir yandan da tekrar nefes alın: öncekine göre daha mı kolay daha mı zor? Pelvik tabanınızda herhangi bir güç hissediyorsanız, daha zor nefes alıyorsunuz demektir. Bunun da sebebi diyaframınızın üst kısmının hareketini kısıtlıyor olmanızla birlikte normal hareketinizi zorlaştırmanızdır.

Buradan da görüyoruz ki nefes almanın bile pelvisle bir bağlantısı var. Üstelik yalnızca standart bir anatomi yaklaşımından biliyoruz ki ilyumun arka köşesine denk gelen quadratus lumborum, diyafram için bir stabilizör görevi görür.

Birlikte ne yaptığımızı, sen de merak ediyorsan, fatmanurbilgin@gmail.com mail atabilirsin ya da benimle ile ilgili daha fazla bilgi için Instagram hesabıma da bakabilirsin.

İlginizi çekebilir: Dengeye dönüş: Yerçekimi ve kas gücünün ilişkisi

Fatma Nur Bilgin: Fatma Nur Bilgin, beden rehabilitasyonunu kişisel dönüşümün adımı olarak görüyor ve bir bütün olarak beden-zihin-ruh dengesini hedefliyor. Beden rehabilitasyonunda Pilates, Dorn-Breuss terapisi ve KranyoSakral terapi tekniklerini kullanıyor ve 2007'den beri bu alanda aktif olarak çalışıyor. Kas-iskelet sistemi ve bağ dokusu rehabilitasyonu olarak ele aldığı Pilatesi hamilelerden engellilere, spor ve dans sakatlanmalarından çocuklara geniş bir yelpazede geliştirdiği İyileştirici ve Dönüştürücü Egzersiz Metodu®'nun temeli olarak uyguluyor. Bireysel seanslarında Bilinçaltı blokajlarının çözülmesinde Regresyon Terapisi pratiklerini, travmalar sonucu sinir sisteminde biriken gerilimlerin çözülmesinde Somatik Deneyimleme pratiklerini kullanıyor. Ayrıca Dengeye Dönüş® adında grup çalışmaları düzenlemektedir. Eğitim fakültesi mezunudur. Pek çok sosyal sorumluluk projesinde aktif rol almaya devam ediyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale