X

Negatif düşüncelerden kurtulup yeni bir bakış açısı oluşturmanın yolları

“Hayatım korkunç şanssızlıklarla dolu; üstelik birçoğu hiçbir zaman gerçekleşmedi.”

Amerikalı yazar Mark Twain, aslında bir cümlede ne kadar güzel özetlemiş. Çok doğru, çok önemli ve çoğu zaman görmezden gelinen bir gerçeği, her zamanki mizahi diliyle anlatmış.

Kendinize karşı davranış biçiminizi değiştirmenin ilk adımı, eleştirel olduğunu zamanları fark etmekten geçer.

Birçoğumuzun zihni; negatif düşünceler, başımıza gelebilecek en korkunç şeylerin hayali, istediğimiz şeylerin gerçekleşmemesi için uzayıp giden listelerle dolu. Üstelik, bu kötü senaryoların birçoğu, genellikle gerçekleşmiyor bile. Ancak bu olumsuz düşüncelerin yarattığı acı ve kötü hisler, hiçbir şeyin yolunda gitmediğini düşünmemize neden oluyor. Dahası, bu düşünceler bizleri o kadar uzun süre etkisi altına alıyor ki, artık onlarsız yaşayamaz hale geliyoruz.

İlgili yazı: Bay ve bayan negatiflerle iyi geçinmenin 7 yolu

Oysa tüm bunları değiştirmek mümkün. Olumsuz düşüncelerin yarattığı anksiyete, mutsuzluk ve negatif bakış açısından kurtulmak için aslında uygulamanız gereken bir teknik var. Bu tekniğin adı; yeni bir çerçeveye oturtmak veya yeni bir açıdan bakmak. Bu teknik sayesinde size faydası dokunmayan, negatif düşünceleri belirleyip, onları pozitif düşüncelerle değiştirebilirsiniz. İşte negatif düşüncelerinizi ve eleştirel bakış açınızı pozitif düşüncelerle değiştirebilmenizi sağlayacak yeni bir açıdan bakmanın yolları:

1. Kendinize karşı davranış biçiminizi değiştirmenin ilk adımı, eleştirel olduğunu zamanları fark etmekten geçer. Bazen insanın kendi kendine yönelttiği eleştiriler o kadar çoktur ki, onun dışındakileri göremez hale gelebilir. Bir konuda kendinizi kötü hissettiğiniz zaman, kendi kendinize söylediğiniz şeyleri düşünün. Kendi kendinize söylediğiniz şeyler konusunda doğru ve tutarlı olmaya çalışın. İçinizden gelen sesin, kelimesi kelimesine söylediği her şeye dikkat edin. Kendinizi eleştirdiğiniz zamanlarda hangi kelimeleri kullanıyorsunuz? Sürekli ortaya çıkan bazı kilit kelimeler veya cümleler var mı? Kendinize karşı ses tonunuz nasıl? Sert mi, soğuk mu, öfkeli mi? İçinizden gelen bu ses, size geçmişte eleştirel yaklaşan birini anımsatıyor mu? Örneğin bir paket bisküvinin hepsini yediğinizde, içinizdeki ses “Çok iğrençsin” veya “Beni deli ediyorsun” gibi cümleler mi kuruyor? Gerçekten, kendi kendinize söylediğiniz cümleler neler?

İlgili yazı: Negatif duyguları kontrol etmeniz için 6 adımda duygusal ustalık

2. Kendinizi eleştirdiğiniz o sesi yumuşatmak için çaba harcayın. Ancak bunu kendinizi yargılayarak değil, kendinize merhamet göstererek yapın. Çok korkunç birisin” demekten vazgeçin. Bunun yerine kendinize “Endişeli olduğunu ve kendini güvende hissetmediğini biliyorum ancak boşu boşuna canını acıtıyorsun” gibi cümleler kurun.

3. İçinizden gelen eleştirel ses tarafından yapılan gözlemlere, arkadaşça ve pozitif bir yöntem kullanarak yeni bir bakış açısı kazandırın. Eğer kendinize söyleyecek pozitif kelimeler bulmakta zorlanıyorsanız, sizi seven ve merhametli bir arkadaşınızın böyle bir durumda neler söyleyebileceğini düşünün. Böylelikle kendinize sıcak ve anlayışlı bir yaklaşım sunmuş olursunuz. Ancak bunu yaparken, samimiyetle aşırı duygusallık arasındaki ince sınırı çizmeye özen gösterin. Örneğin bir paket bisküviyi yedikten sonra kendi kendinize şöyle diyebilirsiniz:

“Biliyorum kendini gerçekten mutsuz hissettiğin için bir paket bisküviyi yedin ve bunun sana kendini iyi hissettireceğini düşündün. Ama şimdi daha kötü hissediyorsun. Peki neden şimdi kısa bir yürüyüşe çıkıp kendini mutlu etmiyorsun?”

Kendinize nazik ve samimi davranırsanız, hayatta aradığınız şefkat ve nezaket de sizi bulacaktır.

Kendi kendinizle konuşurken eleştirel bir dil yerine destekleyici ve koruyucu bir dil kullanarak günlük hayattaki stresle ve mutsuzlukla mücadele edebilirsiniz. Öte yandan, kollarınızı tutmak veya yüzünüzü avuçlarınızın arasında almak gibi fiziksel sıcaklık göstergesi olan jestler de size kendinizi iyi hissettirebilir. Kendinize nazik ve samimi davranırsanız, hayatta aradığınız şefkat ve nezaket de sizi bulacaktır.

Kaynaklar:
Tinybuddha
Self-compassion
Feel happiness

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale