X

Kendini takdir et: Muhtemelen farkında olmadığınız muhteşem özellikleriniz

Kendinize en son ne zaman teşekkür ettiğinizi, diğer insanlar için önemli olmasa da sizin için önemli olan küçük başarılarınızı doya doya kutladığınızı, kendinize sıkıca ve koşulsuzca sarıldığınızı hatırlıyor musunuz? İçinizdeki karamsar sesi susturmakta zorlandığınızın ya da yaşadığınız olumsuzlukların gölgelediği gurur dolu anları çoğu zaman es geçtiğinizin farkında mısınız? Elde edemediklerinize ya da başaramadıklarınıza gereğinden fazla odaklanarak kutlanmaya değer yanlarınızı unutmuş olabilir misiniz? ‘Kendini takdir et’ denildiğinde sizin aklınıza neler geliyor bilmiyoruz; ancak yaşam yolculuğu en küçük anlarda bile kendimizle gurur duyabileceğimiz, kendimizi takdir edebileceğimiz ve koşulsuzca kabul edebileceğimiz fırsatlarla dolu. Tek yapmamız gereken farkında olmak! 

Kendini takdir etmek, önemli bir içsel güç ve mutluluk kaynağı. Evet, hepimizin farkında olmadığı ya da göz ardı ettiği muhteşem özellikleri var. Kendinizle ilgili bakış açınızı gözden geçirmenin, kendinize hak ettiğiniz değeri vermenin ve kendinizi neden takdir etmeniz gerektiğiyle ilgili farkındalık kazanmanın şimdi tam sırası! Kendinizi takdir etmenize yardımcı olacak muhteşem ‘insani’ özellikleri parlatmaya ve ışıldamaya hazır mısınız? 

“Diğer insanlara, bana davranılmasını istediğim gibi davranırım.”

En zorlayıcı durumlarda bile çevrenizdekilere, belki kendinize bile göstermediğiniz nezaketle ve saygı dolu bir tutumla yaklaştığınız anları hatırlayın. Gerçekten takdire şayan değil mi? Zorlu bir konuşmayı yaptıysanız, kendinizi doğru bir şekilde ifade edip, karşınızdakini anlayışla kabul ettiyseniz, omzunuza pat pat yapın ve tekrar edin “Harika bir iş çıkardım!”

“Detaylar konusunda hassas ve dikkatliyim.”

Hayattaki küçük ama anlamlı ve önemli şeylerin farkında varabilmek ancak duyarlı ve hassas insanların sahip olduğu bir beceri. Bu özelliğinizle kendinizin ya da sevdiklerinizin karşılaştığı kaç probleme çözüm bulduğunuzu, hayatı nasıl kolaylaştırdığınızı anımsayın.

“Ben yerine ‘sen’ diyebilirim, en az kendim kadar diğerlerini de düşünebilirim.”

Aileniz, arkadaşlarınız, partneriniz, çocuklarınız… Kendi isteklerinizi erteleyerek diğerlerinin ihtiyaçlarını önceliklendirdiğiniz zamanları düşünün. Bunu tamamen kendi özgür iradenizle, egonuzdan sıyrılarak, kendi seçimlerinizle gerçekleştirdiniz. Bu tutumunuz sizce de kocaman bir ‘aferin’i hak etmiyor mu? Ama şunun da altını çizmekte fayda var, kendi ihtiyaçlarınız da önceliklendirilmeyi hak ediyor. 

“Her gün yeni bir şeyler öğrenir, kendimi geliştiririm.”

Her zaman kişisel gelişim odaklı, bilinçli öğrenimler olmasa da yaptığınız her yanlışın ve hatalı her girişimin muhteşem bir öğrenme fırsatı olduğunu fark ettiniz. Sizin için önemli olan konular hakkında küçük de olsa yeni bir bilgi edinebilmek için zaman ve çaba sarf etmenin yanı sıra, motive kalabilmeyi de başardınız. Ve inanın kendinize yaptığınız en küçük yatırım bile takdiri hak ediyor.

“Düşüncelerim kadar duygularımı da dinler ve bazen kalbimin götürdüğü yere gidebilirim.”

Gün içinde yaptığımız neredeyse her şey düşünce gücü gerektiriyorken ve günlük yaşamda duygular bu kadar arka plana itilmişken, siz nadiren de olsa duygularınızın sesini duymaya çalıştınız. Bazen mantıklı gelmese de, sonu beklediğiniz gibi olmasa da sezgilerinize güvenme cesaretini gösterebildiniz. Bunu takdir edin, çünkü kalbin sesini dinlemek bazen en yüksek dağa tırmanmaktan daha fazla cesaret gerektirebilir.

“Sağlığımı her zaman önceliklendiririm.”

Hayatın koşuşturmacası ve aceleci kültürün içinde sağlığımız için faydalı seçimler yapabilmek her zaman mümkün olmasa da, siz fırsat bulduğunuz her an bedeninize iyi bakmayı, sağlıklı beslenmeyi ve spor yapmayı ihmal etmediniz. Örneğin, öğle yemeğinde yağlı bir pizza yerine salata tercih ettiğiniz ya da sabah gün bile aydınlanmamışken sıcacık yatağınızdan kalkıp yürüyüşe çıktığınız o anları hatırladığınızda kendinizle gurur duymak için ne kadar çok sebebiniz olduğunu göreceksiniz.

“Gülümsemek/gülümsetmek için her fırsatı değerlendiririm.”

Hayat, görebildiğiniz kadar güzel, göremediğiniz kadar çirkindir. Siz, değerli olan, keyif alabildiğiniz, sizi gülümseten anları görmeyi seçerek önemli bir adım attınız. Üstelik sadece kendiniz için değil, gülümseyebileceğiniz anları değerlendirerek çevrenizdekilere de ilham olup, çoğu zaman onları da gülümsettiniz.

“Birine sırılsıklam aşık olmanın nasıl bir his olduğunu biliyorum.”

Belki aşık olduğunuz kişiyle birliktesiniz, belki anlaşamayıp çoktan yollarınızı ayırdınız, belki hiç tanışma fırsatı bulamadan duygularınızı uzaktan yaşadınız. Ancak birine gerçekten tutkuyla bağlanmanın ve sonu olumlu da olsa olumsuz da olsa duygularınızı tüm içtenliğinizle yaşamanın tadına varabildiyseniz, bunu kutlamayı çoktan hak etmişsiniz demektir. Birine kalbini açmak da neler hissettiğinle yüzleşmek de cesaret ister ve bu da takdir edilmeyi hak eder.

“Bağımsız olmayı ve kendi ayaklarımın üzerinde durmayı önemsiyorum.”

İhtiyacınız olduğunda yardım istemekten çekinmeseniz de, herhangi bir şeyi kendiniz halledebilecekken yardım istemekte aceleci davranmadınız. Bağımsızlığınıza ve sahip olduğunuz becerileri kullanmaya mümkün olabildiğince alan açtınız. Hemen omzunuza bir pat pat daha yapın.

İlginizi çekebilir: Başkalarına olan bağımlılığınıza son vermek ve özgürlüğünüzü ilan etmek için izlemeniz gereken 3 adım

“Tanıdığım ya da tanımadığım birinin başarılı olması için onu desteklerim.”

Kendiniz kadar diğer insanların da başarılı olması, yeterliliklerinin farkına varması ve kendine olan inancını güçlendirmesi için küçük de olsa attığınız her adımın onların hayatında yarattığı muhteşem değişimlere tanıklık etmek, kendinizle ilgili takdir etmeniz gereken en değerli şeylerden biri. Bugüne kadar kaç insanı desteklediğinizi bir düşünün…

“Diğer insanları dinlerken kendimle ilgili bir şey paylaşmadan, sadece onların söylediklerine kulak verebilirim.”

İnsanlar arası iletişimde en değerli olan şeylerden biri hiç şüphesiz tüm dikkatinizi ve ilginizi karşınızdakilere yönelterek, can kulağıyla dinleyebilmek. Yaşamınız boyunca değer verdiğiniz insanları, kendiniz için değil sadece onlar için dinleyebilmiş olmanızla gurur duymalısınız.

“Kendi aleyhime bile olsa, daima dürüstlükten yanayım.”

Yalan söylememek, kendiniz olmanın ilk adımıydı ve çoğu durumda, sizin için olumlu sonuçları olmasa bile dürüst olmayı seçtiniz, seçiyorsunuz. Dürüstlüğünüzü takdir edin.

“Sahip olduklarım için her gün şükrederim ve evrenin bana sunduğu güzelliklerin tadını çıkarmayı ihmal etmem.”

Görmeyi bildiğiniz sürece, her yeni gün yaşamın size sunduğu güzelliklerin keyfine varmak için bir fırsattı ve siz bu fırsatı iyi değerlendirdiniz. Bazen bir kahvenin kokusundan, bazen bir çocuğun gülüşünden, bazen sebepsiz yere karşınıza gelen fırsatlardan yaşamınızı güzelleştirecek şükür anları yarattınız.

İlginizi çekebilir: Şükretmeyi alışkanlık haline getirmenin yolları

“Yardıma ihtiyacı olan tüm sevdiklerimin yanında olmaya çalışır ve elimden gelenin en iyisini yaparım.”

Yardıma ihtiyacı olan birinin sadece yanında olmanın bile ne kadar değerli olduğunu bilerek, elinizden gelen tüm desteği sunmaya çalıştınız. Bazen zor olsa da, sadece iyi anlarında değil kötü anlarında da yanında olup, daha iyi hissettirmek için sahip olduğunuz tüm kaynakları başkalarıyla paylaşabildiniz.

“Her zaman yapacak ya da keşfedecek değerli bir şeyler bulabilirim.”

Becerilerinizi geliştirmek ve yeni deneyimlere açık olmak, daha da önemlisi bunun için zaman yaratmak hayatı dolu dolu yaşamanın en önemli ön koşullarından biri. Ve siz bulduğunuz her fırsatta can sıkıntınızı üretkenliğe ve mutlu anlara dönüştürebilecek güce sahipsiniz.

“Kendimin ve diğerlerinin haklarını savunmaktan çekinmem.”

Önem verdiğiniz biri zor durumda olduğunda, haksızlığa uğradığında ve kendi hakkını savunabilecek gücü olmadığında, okların kendinize çevrileceğini bile bile o kişinin haklarını savunabildiniz. Kendiniz adına da başkaları adına da sesinizi yükseltmeye cesaret edebildiniz.

“Bana hizmet etmeyen kalıplaşmış inançlarımı yıkmak ve değiştirmek için çaba sarf ederim.”

Kendinizle ilgili yeni şeyler öğrendikçe, keşif ve merak duygularınızı canlı tuttukça, düşüncelerinizi ve kalıplaşmış inançlarınızı yıkmak için adım atmış oldunuz. Yaşam deneyiminden edindiğiniz dersleri içselleştirerek, sizi aşağı çeken ve karanlıkta tutan inançlarınızı değiştirdiniz.

“Sözlerimin ve eylemlerimin sorumluluğunu üstlenirim.”

Kendi hatalarınızı veya başarısızlıklarınızı başka insanlara yüklememeniz gerektiğinin bilincinde hareket ettiniz. Hatalarınızı kabul ederek ve telafi etmek için çaba gösterdiniz. Ve bir dahaki sefere daha iyisini yapabilmek için başarısızlıklarından ders aldınız. Tüm bunları yaparken aslında kendi hayatınızın sorumluluğunu aldınız.

İlginizi çekebilir: Sorumluluk üstlenmenin tam zamanı: Hayatınızın öznesi kim?

“Sevilmeye değer biri olduğumu biliyorum.”

Hiçbirimiz mükemmel değiliz ve hatalarımızla, yanlışlarımızla, eksiklerimizle de sevilebileceğimizi biliyoruz. Belki aileniz, belki arkadaşlarınız, belki kediniz ya da köpeğiniz… Başkaları tarafından sevildiğinizi hissettiğiniz her an kendinizi sevebilmeniz için en güzel fırsat.

“Beni inciten insanları affedebilirim.”

Hepimiz bazen duygularımızı kontrol edemeyip kasıtlı olarak, bazen de hiç farkında olmadan karşımızdaki kişileri kıracak davranışlarda bulunabiliyor, kötü sözler söyleyebiliyoruz. Bu nedenle de hata yapmanın normal olduğunu kabul edip, sizi kıran insanları affedebildiniz. Bazen sizi ne kadar kırdığının farkında olmadığını bile bile, bazen hatasını kabul edip özür dilediğinde… Tavrı ve tutumu ne olursa olsun affediciliğinizle kucaklayıcı olmak takdir etmeniz gereken en değerli özelliklerinizden biri.

İlginizi çekebilir: Bağışlayıcı olmanın dayanılmaz hafifliği: Başkaları için değil, kendiniz için affedin

“Sevdiklerime koşulsuzca, kocaman sarılabilirim.”

Çevrenizdeki insanlara nasıl sarılacağınızı çok iyi biliyorsunuz ve fırsat bulduğunuz her an kollarınızı karşınızdaki kişiye dolamaktan çekinmiyorsunuz. Sarılmanın iyileştirici gücünün farkında olup bu özelliğinizi hem kendiniz hem de çevrenizdekiler için cömertçe kullanmanız sizce de takdire şayan değil mi?

“Muhteşem bir hayal gücüm var.”

Hiç yaşanmamış sahneleri hayal edebiliyor, sadece hayal gücünüzü kullanarak duyularınızı ve ruhunuzu besleyebiliyorsunuz. Kendi yarattığınız bir dünyada yaşamanın muhteşemliğini, gerçekliğe demir atmayı bilerek deneyimleyebiliyorsunuz.

“Gerçek dostlarımın kimler olduğunu biliyorum ve onlara değer veriyorum.”

Gerçek arkadaşlığın ne olduğunu fark etmeyi öğrendiğinizde ve güvenebileceğiniz bir arkadaş bulduğunuzda onlara tutunmanız gerektiğini biliyor ve ilişkinizi beslemek için zaman ve enerji harcayabiliyorsunuz.

“Kontrol edebildiklerime odaklanmayı seçiyorum.”

Yaşamda kontrol edebileceğiniz ve edemeyeceğiniz şeylerin olduğunu biliyor, kontrol edemedikleriniz için gereksiz yere enerjinizi tüketmekten kaçınıyorsunuz. Sadece yapabileceklerinize odaklanıyor ve elinizden gelenin en iyi yapmaya çalışıyorsanız, kendinizle gurur duyabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Her şeyi kontrol etme isteğinden kurtulmak için öneriler

“Geçmişimin beni tanımlamasına ya da geleceğimi belirlemesine izin vermiyorum.”

Hiçbirimiz geçmişimizde yaptıklarımızdan ya da olduğumuz kişiden ibaret değiliz ve siz insanın her saniye değişebileceğini çok iyi biliyorsunuz. Şu anda nelere sahip olduğunuzu iyi görüyor ve her yeni günde istediğiniz hayatı inşa etmek için harekete geçiyorsunuz. Geçmişe takılı kalmayıp gelecek için dertlenmeyip ‘an’ı yaşadığınız her ‘an’ için bir pat pat daha!

“Her konuda elimden gelenin en iyisini yaptığımı biliyorum.”

Küçücük şeylerde bile her zaman elinizden gelenin en iyisini yapmayı hedeflediniz. Verdiğiniz tüm kararların, o anki koşullarda verdiğiniz en iyi kararlar olduğunun bilincindesiniz. O sırada içinde bulunduğunuz duruma, ortama, sahip olduğunuz kaynaklara göre; koşullarınızın el verdiği ölçüde elinizden gelenin en iyisini yaptınız. Bazen beklediğiniz sonucu alamasanız da, gösterdiğiniz çabanın beklentilerinizin çok üstünde olduğunun farkındaydınız.

“Yaşamımdaki her şeyi dönüştürebilmek için yeterli iradeye ve güce sahip olduğumu biliyorum.”

Güçlü yönlerinizi ve kaynaklarınızı iyi kullanmanın kendi sorumluluğunuzda olduğunu çok iyi biliyorsunuz. Hiçbir şeyi hafife almıyorsunuz (ya da en azından almamaya çalışıyorsunuz). Ve üzerinize düşeni yaptığınız sürece hayatının olması gerektiği gibi şekilleneceğine güveniyorsunuz.

İlginizi çekebilir: Güçlü bir iradenin sırrı: Yüksek yaşam enerjisi

“Hata yapmayı insan olmanın ayrılmaz bir parçası olarak görebiliyorum.”

Her insan gibi sizin de başarısız girişimleriniz olsa da yeniden ayağa kalkmanın ‘düşe kalka’ mümkün olduğunu öğrendiniz. İşinizi kaybettiğinizde, sevdiklerinizi kaybettiğinizde, reddedildiğinizde ya da terk edildiğinizde pes edebilirdiniz ancak siz, yaralarınızı bir şekilde onarmayı, zorlukları atlatmayı ve kaldığınız yerden devam etmeyi sayısız kez başardınız.

“Özür dilemeyi biliyorum.”

Hataları kabul etmek her zaman kolay değildir, ancak siz bunu başardınız. Hatalarınızdan kendi payınıza düşeni aldınız ve aynı hatayı tekrarlamamak için neler yapabileceğinizi gözden geçirdiniz, belki kendinize sözler verdiniz.

“Konfor alanımın dışına çıkabiliyorum.”

Belki tek başınıza, dilini hiç bilmediğiniz bir ülkeye gittiniz; belki hayallerinizin peşinden gitmeyi tercih edip risk alarak işi bıraktınız, bir sabah hiç tanımadığınız bir insana gülümsediniz… Her durumda konfor alanınızın dışına çıkmaya cesaret ettiniz.

“Korkularımla yüzleşebiliyorum.”

Bazıları büyük, bazıları küçüktü. Bazen sizi korkutan şeylerin üstüne gittiğinizde çoğu zaman hepsinin daha da büyüdüğünü gördünüz. Ancak en nihayetinde önemli olanın korku duymak değil, korkuya rağmen devam edebilme cesareti göstermek olduğunu öğrendiniz.

Bonus: “Kendimi sahip olduğum her şeyle, koşulsuz kabul edebiliyorum.”

Zayıf, eksik, yarım, ‘geliştirilmesi gereken’ yönlerinizi içtenlikle kabul ettiniz ve bazen pes etseniz de ya da direnç gösterseniz de değişim için adım atarak sayısız ilerleme kaydettiniz.

Tüm bu özelliklerinizin yanı sıra, takdir etmeniz gereken belki de en önemli özelliğiniz 7 milyardan fazla insandan farklı, eşsiz ve benzersiz olmanız. Sadece bu hayata gelmiş olmanız bile yaşamın size verebileceği en değerli hediye. Bu hediyeyi nasıl değerlendireceğiniz, seveceğiniz ya da sevmeyeceğiniz ise özgür iradesi olan bir varlık olarak sadece sizin elinizde. Kendini takdir etmenin değeri, paha biçilemez! Siz bugün kendinizle ilgili neleri takdir ettiniz?

İlginizi çekebilir: En temel ihtiyaçlarımızdan biri: Değerli hissetmek

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale