X

İstismarlı ilişki ile toksik ilişkinin farkı nedir?

Son yıllarda toksik terimi popüler kültür ve medyada biraz fazla kullanılmaya başlandı ve genellikle ilişki dinamiklerindeki herhangi bir negatif veya zorlayıcı unsuru tarif etmek için kullanılıyor. Bu aşırı kullanım onu esasen gerçek anlamından biraz uzaklaştırıyor ve sağlıksız, hatta istismarlı ilişkilerin bile hafif görülmesine sebep oluyor. Her zorlu ilişkiyi, toksik olarak nitelendirdiğimiz zaman gerçekten zararlı davranışları biraz göz ardı etmeye başlayabiliyoruz.

Toksik olarak tanımlanan bazı davranışlar aslında tamamen normal olabilir. Arada bir ortaya çıkan ve ilişkilerde çok doğal olan çatışmalar ve anlaşmazlıklar ile duygusal güvenlik ile sağlığınızın altını oyan davranış düzenleri arasındaki farkı iyi bilmek gerekiyor. Örneğin toksik kelimesi kişisel çatışmalar veya anlaşmazlıklar için bile kullanılabiliyor. Her görüş farklılığı gaslighting değildir ve anlaşamadığınız her insan da toksik değildir. Bu ayrımı iyi yaparsak, sağlıksız ilişki dinamiklerini daha iyi anlayabilir ve gerçekten zarar görenlere daha iyi bir destek sunabiliriz.

Toksik ilişki nedir?

Toksik ilişki bir veya iki partnerin de sağlık ve mutluluğunun altını oyan davranış ve iletişim örüntüleri ile karakterize edilir. Genelde manipülasyon, sınırlara saygısızlık, duygusal ve psikolojik hasar, devamlı stresli ve hasar verici bir ortam da buna dahil olur. Zararlı olsalar da toksik davranışlar istismar olmadan ortaya çıkabilirler.

Toksik bir ilişkide bir partner diğerinin başarımlarını hep küçük görür ve bu da özsaygının zamanla azalmasına sebep olur. Bir diğer örnek ise bir partnerin devamlı olarak diğerinin duygu ve ihtiyaçlarını görmezden gelmesi, kendi arzularına öncelik vermesi ve ortak bir saygı ile tavizden kaçınmasıdır.

İstismarlı ilişkiden farkı nedir?

Yukarıdaki örnek pek çok kişinin ilişkide istismar olduğunu söylemesine sebep olacaktır ve bu her ne kadar yanlış olmazsa da, toksik ve istismarlı ilişkilerin genelde bir spektrum üzerinde oldukları ve bazen duruma bağlı, bazen de yoğunluğa bağlı oldukları söylenebilir. Arada bir ortaya çıkan toksisite ve istismar bazen duruma bağlı ilişki şiddeti olarak görülür ve bu devamlı olarak ortaya çıkan kontrol kaynaklı istismardan farklıdır. Ancak bu durum elbette herhangi bir istismar formunu küçük görmeyi gerektirmez ve istismarı büyük veya küçük diye ayırmaz.

İstismar içeren davranışlarda kontrol elde etmek, hakimiyet kazanmak veya diğer kişiye fiziksel, duygusal veya psikolojik zarar vermek için özel bir niyet vardır. Toksik ve istismarlı ilişkiler elbette bir noktaya kadar subjektif bakış açılarıdırlar ve bireysel algılar ve kültürel normlar davranışların nasıl yorumlanacağını değiştirebilirler. Birisinin toksik veya istismar olarak gördüğü bir şey, bir başkasında farklı görülebilir ancak özellikle kontrol taktiklerinin ve duygusal manipülasyonların normalize edildiği topluluklarda bu mümkündür. Ancak toksik davranışı istismar davranışlarından ayıran çeşitli örüntü düzenleri ve karakteristik davranışlar vardır. Öznellik yorumlama konusunda bir rol oynayabilir ancak bazı davranışlar evrensel olarak ilişkilerde zararlı ve hasar verici olarak görülürler.

Her ikisinin de zararlı olabileceğini unutmamak gerekir. Araştırmalara göre kötü muamele görmenin illaki şiddetli bir istismar içermesi veya zarar vermesi için illa ki fiziksel hasar vermesi gerekmiyor. Hatta psikolojik ve duygusal zararın genç insanların beyin gelişimi üzerinde daha etkili olduğu görülüyor ve bu nedenle beynin geliştiği bu dönemde ortaya çıkan ilişki deneyimlerinin gelecek ilişkilerimizi de şekillendirebileceği belirtiliyor.

Tüm bunlara ek olarak toksik ilişkiler zaman içerisinde istismara dönebilirler ve özellikle fark edilmediklerinde veya gözardı edildiklerinde bu risk ortaya çıkar. Toksisite olarak başlayan şey, örneğin duygusal manipülasyon veya kontrolcü davranışlar, daha açık istismara dönüşebilirler. Partnerinin görüşlerini veya tercihlerini eleştirerek başlayan bir kişi, zamanla devamlı yorum yapma veya tehdit etme gibi daha ağır duygusal istismar formlarına geçiş yapabilir. Benzer şekilde genelde kıskançlık ve güvensizlik olarak kendini gösteren kontrolcü davranışlar, partneri aile ve arkadaşlarından izole edici davranışlara dönüşebilirler ve böylece kişinin hayatındaki her unsur üzerinde domine edici bir güç elde edilir.

Toksiklikten istismara geçiş genelde aşama aşama olur ve bu nedenle buna maruz kalan kişilerin içinde bulundukları durumu anlamaları çok zorlaşır. Özellikle sağlıksız ve istismar dolu ortamlarda büyümüş olanlar bu davranışları içselleştirmiş hale gelebilirler ve farkına varmayabilirler. Sosyal ve kültürel faktörler de bu erken uyarı işaretlerinin dikkate alınmamasına sebep olabilirler.

Kaynak: psychologytoday

İlginizi çekebilir: İlişkide fedakarlık: Partneriniz için kendinizden ödün vermeniz ve vermemeniz gereken şeyler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale