X

Hastaların kafasını en çok karıştıran tespit: “Senin hastalığın psikolojik”

“Senin hastalığın psikolojik”

İnsanların doktora gittikleri zaman duymaktan en çok nefret ettiği söz herhalde bu diye düşünüyorum. Genellikle danışanlar bu sözü duyduklarında “nasıl yani benim bir şeyim yok mu şimdi?” diyerek tepki vermekteler. Daha da kötüsü “bir şey çıksaydı tedavi olurdum” diyerek ümitsizliğe kapılmaktalar. Hatta “benim hastalığım psikolojikmiş” diyerek gezmekte ve psikiyatrik ya da psikolojik yardım almadıkları için hastalıkları ilerlemektedir.

Bir hastalığın psikolojik olması demek o hastalığı yapan nedenin psikolojik bir neden olmasıdır. Örneğin baş ağrısı. Baş ağrısı yapan 50 çeşit neden vardır. Stres de bu nedenlerden biridir. Halbuki insanlar hep hastalıkların altında fiziksel nedenler aradıkları için internete giriyorlar beyin tümörünün baş ağrısı yaptığını görüyorlar ve benim beynimde ur var diye korkmaya başlıyorlar. Tabii olaya öbür tarafından baktığımızda, doktorlar hastada baş ağrısı yapacak fiziksel bir hastalık olmadığını iyi bir sonuç sayıp hastalarıyla bunu paylaştıklarında, onların üzüntüsünü anlamakta zorluk çekiyorlar.

İnsanlar hastalıklarının psikolojik nedenlere bağlı olduğunu öğrendiğinde asla tedavi edilemeyeceklerini düşünürler.

“Fiziksel bir hastalığınız yok, sizin hastalığınız strese bağlı” cümlesini duyduklarında da hastalar sevinsinler mi üzülsünler mi bilemiyorlar. Sevinseler bir türlü, çünkü fiziksel kötü bir hastalık çıkmamış. üzülseler bir türlü, sonuçta günlerce çektikleri baş ağrıları, ağrı kesicilerle da dinmediğinde doktorlar stresten oluyor deyip işin içinden çıktıkları zaman hastalar “doktorlar benim hastalığımı bulamadı” diye düşünmeye başlıyorlar. Bu da onlarda tedavi olamayacakları konusunda endişeler yaratıyor.

Psikolojik sorunlara bağlı fiziksel hastalıklar baş ağrıları, karın ağrıları, mide gazı, tansiyon oynamaları, hazımsızlık, geğirme, kabızlık, ishal, çift görme, baygınlık, kaşıntı, uyuşma ve karıncalanma durumlarıdır.

Psikolojik rahatsızlıkların da aslında fiziksel rahatsızlıklar gibi belirtileri verir. Örneğin az önce bahsettiğim baş ağrısı. Baş ağrılarının en büyük nedeni “gerilim baş ağrıları’’dır. Bu ağrılar gece gündüz devam eden ağrılardır. Şiddeti fazladır, ağrı kesicilere cevap vermez, tetkiklerde bir şey bulunmaz. Akşam yatar başı ağrıyordur, sabah kalkar başı ağrıyordur. Bir türlü baş ağrıları geçmez. Bir şeylere üzülmüşlerdir. Bir şeylere canları sıkılmıştır. Hayatlarında bir şeyler yolunda gitmiyordur. Sonuçta bu rutin ağrılar oluşur. Doktorlar tetkikler yapıp “bir şeyiniz yok durumunuz psikolojik” dediğinde yakınlarının yaklaşımı “bak gördün mü bir şeyin yokmuş sen yapıyormuşsun” ya da “bunun tedavisi senin elindeymiş, sen gayret edeceksin bundan sonra” gibi destekleyici olmayan cümleler olabilir. Bütün bu yaklaşımların hastalara faydası yoktur.

Psikiyatrik ilaçlar hastaları rahatlatırken, psikoterapilerde hastaların baş etmeyi öğrenmesini sağlamaktadır.

Psikolojik kökenli hastalıkların tedavisi psikolojik ya da psikiyatriktir. İlaçlar %60, terapiler %40 etkilidir. Bu yüzden psikolojik kökenli hastalıklarda sadece psikiyatrik tedavi değil psikoterapilerin de uygulanması gerekir. Psikiyatrik ilaçlar hastaları rahatlatırken, psikoterapilerde hastaların baş etmeyi öğrenmesini sağlamaktadır.

Sonuç olarak; psikolojik rahatsızlıklar psikolog ve psikiyatristler tarafından tedavi edilmelidir. Bu şekilde davranılmazsa hastalar senelerce doktor doktor dolaşır. Tedavi görmezler.

İlginizi çekebilir: Yeni bir şey almaya duyulan dayanılmaz arzu: Alışveriş hastalığı

Yazarın diğer yazıları için tıklayın.

Psikiyatrist/Psikoterapist Sabri Yurdakul: Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu, 1992 yılında ise Ankara Numune Hastanesi'nden "Psikiyatri Uzmanlığı" diplomasını aldı. Uzmanlık eğitimi sırasında Hacettepe Üniversitesi Psikolojik Danışma Rehberlik Bölümü'nde özel öğrenci olarak eğitim aldı. 1992 yılında Adana Ruh Sağlığı hastanesinde çalışmaya başlayan Yurdakul aynı tarihlerde “Yaprak Psikiyatrik ve Psikolojik Danışma Merkezi”ni kurdu. Adana'daki çalışmaları sırasında psikodrama eğitimleri yanı sıra kognitif terapiler ve gestalt terapisi eğitimlerine devam etti. 2008 yılında İstanbul Nişantaşı'nda Yaprak Psikiyatri'nin ikinci şubesini açan Yurdakul, katıldığı pek çok Tv programının yanı sıra iki sezon boyunca Cine 5 TV'de "Yaşamdan Bir Yaprak" adlı programı gerçekleştirdi. Halen düzenli olarak hürriyetaile.com ve mynetkadın sitelerinde köşe yazıları yayınlanan Yurdakul’un şimdiye kadar yayınlanmış 10 kitabı bulunmaktadır.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale