X

En sağlıklı kış sebzeleri ile soğuk havalarda güçlü kalın

Bahar ve yaz aylarındaki bolluk nedeniyle yiyecek bir şeyler bulmak çok kolaydır ancak kış ayları tam olarak öyle değil. Soğuk mevsimlerde de yetişen pek çok sebze bulunuyor ve bu kış sebzelerinin temel özelliği, soğuk ve sert havalara dayanıklı olmaları. Bunun en temel sebebi ise genellikle içlerinde daha fazla şeker olması. Kış sebzelerinde bulunan şeker, onların daha düşük sıcaklıklarda donmalarını sağlar ve böylece kış havasına dayanabilirler. Bu süreç onların soğuk havalarda daha güzel bir tada sahip olmalarına da yardımcı olur. Beslenmenize ekleyebileceğiniz bu kış sebzeleri aynı zamanda sağlıklı ve besleyici olmaları bakımından da önemliler. Gelin bunların en önemlilerine göz atalım. İşte en sağlıklı kış sebzeleri:

Kale

Bu yeşil sebze sadece en sağlıklı sebzeler arasında değil, aynı zamanda soğuk havalarda yetişmeye de çok uygun. Brüksel lahanası, lahana ve turp gibi bazı diğer sebzeler ile akrabadır. Yıl boyunca yetiştirmesi mümkün olsa da soğuk havaları daha çok sever ve hatta karlı bölgelerde daha iyi yetişir. Bunun yanında çok besleyici ve güçlü bir gıdadır. Vitaminler, mineraller, lifler, antioksidanlar ve güçlü bitkisel bileşenler barındırır.

Hatta 67 gram kadar kale sebzesinde günlük önerilen miktarda A, C ve K vitaminler bulunur. B vitaminleri, kalsiyum, bakır, manganez, potasyum ve magnezyum bakımından da oldukça zengindir. Quercetin ve kaempferol gibi flavonoid antioksidanlar bakımından zengin olması nedeniyle anti-inflatuvar etkilere sahiptir. Bazı çalışmalarda flavonoidler bakımından zengin bir beslenmenin akciğer ve yemek borusu kanseri gibi bazı kanser türlerinin riskinde azalmaya neden olduğu belirtiliyor.

Brüksel Lahanası

Brüksel lahanası da kale gibi çok besleyicidir. Bu küçük lahanalar gibi görünen bitki, soğuk aylarda ortaya çıkar. Donmaya dayanıklıdır ve mevsimsel beslenmenin bir parçası olabilir. Küçük olmasına rağmen ciddi bir besin içeriği vardır. Mükemmel bir K vitamini kaynağıdır. 156 gram kadar tutan bir kasesinde günlük K vitamini ihtiyacının %137’si vardır. K vitamini kemikler ve kalp sağlığı için olduğu gibi, beyin işlevleri için de önemlidir.

Ayrıca A, B ve C vitaminleri ile manganez ve potasyum mineralleri bakımından da zengindir. Lifler ve ALA alfa (lipoik asit) bakımından zengin olması ise kan şekeri düzeylerinin dengede tutulmasına yardımcı olur. Lifler bedenin sindirim sürecini yavaşlatırlar ve böylece glukoz kana daha yavaş karışır. Yani yemeklerden sonra kan şekerindeki ani zıplamalar azalırlar. ALA ise kan şekeri düzeylerini azaltabilen ve bedenin insüline verdiği tepkiyi iyileştirebilen bir antioksidandır. İnsülin hücrelerin kan şekerini kandan almaları için gereklidir. Kan şekerinin çok düşük veya yüksek hale gelmesini engeller. ALA’nın pek çok şeker hastasında sinir hasarını önleyebildiğine dair çalışmalar da mevcut.

Havuç

Bu popüler kök sebze hem yaz hem de kışın toplanır ancak özellikle sonbahar ve kış aylarında en tatlı halinde olur. Soğuklar onun nişastalarını şekere dönüştürmesini sağlar ve böylece donmaktan korunur. Dolayısıyla soğuklardaki havuçlar daha tatlı olurlar. Gevrek bir sebze olan havuç oldukça besleyicidir. Mükemmel bir beta-karoten kaynağıdır ve bu madde bedende A vitaminine dönüştürülür. Bir büyük havuçta günlük önerilen A vitamini tüketiminin %241’i bulunur. A vitamini özellikle göz sağlığı, bağışıklık sistemi işlevleri ve büyüme-gelişim için gereklidir.

Havuç aynı zamanda karotenoid antioksidanlar bakımından da zengindir. Bu güçlü bitkisel pigmentler havuca rengini verirler ve kronik hastalıkların riskini azaltırlar. Bazı çalışmalarda karotenoidler bakımından zengin bir beslenmenin özellikle prostat ve meme kanserini önleme konusunda yardımcı olabileceği belirtiliyor.

Pazı

Pazı sadece soğuklara dayanıklı değildir, aynı zamanda kalorisi düşük, besin değeri ise yüksektir. 36 gram kadar tutan bir kasesinde sadece 7 kalori vardır ancak buna karşın günlük önerilen A vitamini ihtiyacının neredeyse yarısını, K vitamininin ise tamamını karşılar. Ayrıca C vitamini, magnezyum ve manganez bakımından da zengindir.

Buna ek olarak koyu yeşil yaprakları ve parlak renkli sağları ile faydalı pigmentler olan betalainler açısından zengindir. Betalainlerin bedende inflamasyonları azalttığı ve kötü kolesterolün oksidasyonuna engel olabildiği belirtiliyor. Bu yeşillik özellikle Akdeniz havzasında çok tüketilir ve özellikle kalp hastalıklarında riskin azalması ile bağlantılıdır.

Yaban Havucu

Havuca benzer bir görünümü vardır ve sağlığa faydaları çok olan bir kök sebzedir. O da havuç gibi soğuk havalarda daha tatlı olur. Ancak tadı biraz daha topraksıdır ve çok besleyicidir. 156 gram kadar tutan bir kase pişmiş yaban havucunda 6 gram kadar lif vardır ve günlük C vitamini ihtiyacının %34’ünü karşılar. Buna ek olarak çok iyi bir B vitamini, E vitamini, potasyum, magnezyum ve manganez kaynağıdır.

Yaban havucunun yüksek lif içeriği nedeniyle sindirim sağlığına iyi bir katkı sağladığı bilinir. Özellikle çözünür lifler bakımından zengindir. Böylece şekerlerin kan akışına geçmelerini yavaşlatır ve diyabeti olanlara destek olur. Çözünür liflerin kalp hastalıkları, meme kanseri ve inmeye karşı da koruyucu etkilerinin bulunduğu belirtiliyor.

Kara Lahana

Kara lahana, kale ve brüksel lahanası ile aynı ailedendir ve soğuğa karşı en dayanıklı olanlardan birisidir. Hafifçe koyu yeşil renge sahip olan bitki dondurucu sıcaklıklara karşı dayanır ve özellikle dona maruz kaldıktan sonra en iyi tada erişir.

Acılığı temel olarak içindeki bol miktarda kalsiyumdan kaynaklanır. Yapılan bir çalışmada kalsiyumu en yüksek olan sebzelerin en acı tada sahip oldukları görülmüş. 190 gram kadar tutan bir kasesinde günlük kalsiyum ihtiyacının %27’si vardır. Kalsiyum kemik sağlığı, kasların kasılması, sinir iletimi ve diğer pek çok önemli işlevde kullanılır. Bunlara ek olarak K vitamini bakımından da zengindir. Çalışmalara göre yeterince K vitamini ve kalsiyum almak, kemik erimesi ve çatlaklarına karşı koruma sağlıyor. Ayrıca B ve C vitaminleri, demir, magnezyum ve manganez bakımından da iyi bir kaynaktır.

Şalgam

Şalgam çok iyi besin içeriğine rağmen yeterince tüketilmiyor. Bu kök sebze soğuklarda iyi yetişir ve hava soğudukça daha tatlı hale gelir. Tüm kısımları yenilebilir. 170 gram kadar pişmiş bir kasesinde günlük C vitamini ihatiyacının yarısından fazlası, potasyum ihtiyacının ise %16’sı bulunur.

Potasyum kalp işlevleri ve kaslar için önemlidir. Ayrıca tansiyon kontrolünde de rol oynar. Hatta yapılan çalışmalarda potasyum zengini bir beslenmenin tansiyonu düşürmeye yardımcı olduğu belirtiliyor. Bunlara ek olara şalgam gibi turpgiller ailesine dahil sebzelerin kalp hastalıklarının riskini azalttığı bazı çalışmalarda görülüyor. C vitamini ve potasyumun yanında B vitaminleri, magnezyum, fosfor ve manganez bakımından da zengindir.

Kırmızı Lahana

Lahana soğuk havaları sever ve hem yeşil hem de kırmızı rengi çok sağlıklı olsa da, kırmızısının besin profili daha iyidir. Bir kase çiğ kırmızı lahana 89 gram tutar ve günlük C vitamini ihtiyacının %89’unu, A ve K vitaminleri ihtiyacının ise oldukça büyük kısmını karşılar. Ayrıca B vitaminler, manganez ve potasyum bakımından da zengindir.

Ancak özellikle antioksidan içeriği çok önemlidir. Parlak rengi anthosiyanin adı verilen pigmentlerden kaynaklanır. Anthosiyaninler antioksidan olarak davranırlar ve bunların da sağlığa pek çok faydası vardır. Bunlardan birisi ise kalp hastalıklarının riskinde düşüş potansiyelidir. 93.600 kadınla yapılan bir çalışmada anthosiyanin zengini gıdaları çok tüketenlerin kalp krizi geçirme ihtimallerinin en az tüketenlere göre %32 daha düşük olduğu görülmüş. Buna ek olarak anthosiyaninler koroner damar hastalıklarının riskini de azaltıyorlar. Bazı test tüpü ve hayvan deneylerinde ise kanserle savaşma özelliklerinin olduğu görülüyor.

Turp

Hafifçe baharatlı gibi aroması ve gevrek dokusu ile lezzetli olan turp, kış şartlarında çok kolay yetişir. B ve C vitaminler, ayrıca potasyum bakımından zengindir. Bibersi tadı içerisindeki isothiocyanatlardan kaynaklanır ve bunların sağlığa faydaları vardır. Bu güçlü bitkisel bileşenler bedende antioksidanlar olarak davranırlar ve inflamasyonu kontrol altına almaya yardımcı olurlar. Turbun kanserle savaştaki özellikleri ise uzun yıllardır araştırmaların bir konusu.

Bir test tüpü çalışmasında isothiocyanatlar bakımından zengin ekstrelerin insan kanser hücrelerinin gelişimini önleyebildiği görülmüş. Bu etki kolon ve mesane kanseri hücreleri ile yapılan test tüpü ve hayvan deneylerinde de görülmüş. Ancak insanlar üzerinde bu konuda daha fazla çalışma gerekiyor.

Maydanoz

Maydanoz soğuk havalarda ve hatta karlı havalarda bile yetişmeye devam edebilen bir yeşilliktir. Aromatik olmasının yanında besin doludur. 28 gram kadarı günlük K vitamini ihtiyacını karşılar ve C vitamini ihtiyacının ise yarısını karşılar. Ayrıca A vitamini, folat, demir, kalsiyum ve potasyum bakımından da zengindir.

Maydonoz flavonoidler bakımından çok zengindir ve bu bitkisel bileşenlerin sağlığa pek çok faydaıs vardır. Bu flavonoidler özellikle hafiza kaybının önlenmesine ve beyindeki yaşa bağlı değişimlerin önlenmesine yardımcı olurlar.

Bir çalışmada flavonidlerden birisi olan luteolin bakımından zengin bir beslenmenin farelerin beyninde yaşa bağlı inflamasyonları azalttığı görülmüş. Soğuk havalarda iyi yetişen pek çok sebze vardır. Özellikle havuç ve yaban havucu gibi bazı türler, soğuğa maruz kaldıklarında daha tatlı hale gelirler. Bu soğuğa dayanıklı sebzeler ile kış boyunca mevsimsel ve besin dolu beslenmek mümkündür.

Bu sebzelerin hepsinin besin değeri yüksek olsa da kışın bulunabilecek diğer pek çok sebzeyi de beslenmenize katmayı unutmayın. Çünkü taze sebze ve meyveler tüketmek sağlığınız için yapabileceğiniz en iyi şeylerden bir tanesidir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

İlginizi çekebilir: Akdeniz Diyeti yılın en iyisi seçildi

Kaynak: healthline

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale