X

En iyi halinize ulaşmanıza yardımcı olacak iyi yaşam rutinleri

Zamanını çok daha üretken ve dengeli kullanabilen kişilerin aslında sanılanın aksine kısa sürede çok iş yapabilen değil; bir günün tüm saatlerini en etkili şekilde kullanabilen kişiler olduğunu biliyor muydunuz? Belirli rutinleri izlediğinizde ve daha da önemlisi kendi ihtiyaçlarınızın ve isteklerinizin ne olduğunu keşfettiğinizde zamanınızı çok daha iyi kullanabildiğinizi göreceksiniz. İster ev yaşantınızı düzene sokmak, ister işlerinizden daha fazla verim almak, ister partnerinizle olan ilişkinizi güçlendirmek için size gerçek anlamda yardımcı olacak tek bir sihirli sözcük var: Rutinler.

Evet, günlük rutinlerin önemini artık hepimiz biliyoruz; peki hayatımıza tam anlamıyla uyarlayabiliyor muyuz? ‘Ne yaparsam olmuyor, bir türlü rutinlere sadık kalamıyorum…’ diye düşünüyor olsanız bile hala bir şeyleri değiştirecek gücünüz var. Yaşamınızın her alanında sizi en iyi halinize ulaştıracak; adeta Sevgili Sertab Erener’in ‘Kendime yeni bir ben lazım’ şarkısındaki gibi kendinizi ve hayatınızı yeniden keşfettirecek şey; teoride olduğu gibi şans ve kader değil; pratikteki rutinler. İşte sizi en iyi halinizle güncelleyecek iyi yaşam rutinleri:

Daha düzenli olmanıza yardımcı olacak rutinler

Temiz, düzenli, tertipli, her şeyin yerli yerinde olduğu; dağınıklığın içinde bunalıma sürüklemeyen bir hayat şüphesiz ki hepimizin arzusu; peki ama nasıl?

Yatağınızı toplayın: Güne yatağınızı toplayarak başlayın. Bu sayede hem beyninize küçük bir başarı sinyali verebilir hem de yaşam alanlarınızı düzenli tutmak için motive olabilirsiniz.

Giysilerinizi ve eşyalarınızı bir gece önceden hazırlayın: Ertesi gün spora gidecekseniz, ofiste önemli bir toplantınız varsa ya da evden online bir sunum gerçekleştirecekseniz ihtiyacınız olan her şeyi geceden hazır edin. Kıyafetlerinizi seçin, gerekli notlarınızı, ekipmanlarınızı bir araya getirin. Böylece hem zaman kazanabilir hem de ne nerede diye ararken ortalığı birbirine katmak zorunda kalmazsınız. Ayrıca evden çıkarken her gün yanınıza almanız gereken eşyaların (matara, cüzdan, anahtar vb.) küçük bir listesini yapıp kapının kenarına asarsanız özellikle sabah telaşında bir şeyleri unutmazsınız.

Küçük temizlikler yapın: Her şeyi aldığınız yere koyun, böylece dağınıklığın ve kaybolan eşyaların önüne geçebilirsiniz. Her gün küçük temizliklere zaman ayırın; kabaca bile olsa günlük temizlik yaparak büyük zaman kayıplarını önleyebilirsiniz. Tüm gününüzü alacak derin bir hafta sonu temizliğindense hafta içi her gün çok kısa zaman ayırarak evinizi temizleyin. Geniş yüzeyleri silin, dağınıklığı ortadan kaldırın, çamaşırlarınızı katlayın, her gün bir odayı süpürün. Böylesi daha kolay ve eğlenceli gelecek. Daha fazla fikir almak için Evinizi 15 dakikada temizleyin: Evinizi temiz tutmanızı sağlayacak 7 ipucu başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz.

Yapılacaklar listenizi hazırlayın: Görevlerinizi önceliklendirerek işe başlayın. Acil mi, önemli mi, hemen halledilmesi gerekiyor mu, o gün tamamlamanız gereken ya da tamamlamasanız da sorun yaratmayacak işleriniz neler, hepsini yazın. Bu sayede hem zamanınızı daha etkili bir şekilde yönetebilir hem de işlerin sizin kontrolünüzde olduğunu hissederek daha özgüvenli hareket edebilirsiniz. Planda olmayan olası acil işler için de küçük de olsa boşluk bırakarak kendinizi rahatlatın. Yapılacaklar listesi hazırlarken rehber görevi üstlenecek Etkili ve stressiz bir yapılacaklar listesi nasıl hazırlanır? yazımızdan faydalanabilirsiniz.

Akşam yemeği planınızı önceden yapın: Akşam yemeği için ne hazırlamayı düşünüyorsunuz; tarifinizde eksik neler var, eve girmeden önce marketten bir şeyler almanız gerekiyor mu, bir kenara not edin. Böylece eve gittiğinizde üşenmez, eksik malzeme var diye fikrinizden caymaz, dışarıdan hazır yemek yerine düzenli olarak her akşam yemeğinizi hazırlayabilirsiniz.

Gün sonunda masanızı temizleyin: İster evde ister ofiste çalışıyor olun; her gün işinizi sonlandırmadan önce masanızı temizlemek için birkaç dakika ayırın. Bu sayede ertesi gün işinizin başına döndüğünüzde daha organize ve motive hissedebilirsiniz.

Kişisel bütçenizi kontrol edin: Günlük rutininizin bir parçası olarak her gün mali durumunuzu gözden geçirin. Ne için ne kadar harcadınız kontrol etmek için her gün birkaç dakikanızı ayırın. Bu sayede hesaplarınızdan haberdar olabilir, ay sonunda beklenmeyen sürprizlerle karşılaşmazsınız.

‘Beyin dökümü’ yapın: Ertesi gün yapacaklarınız konusunda endişelenmemek ve rahat bir uyku uyumak için yatmadan önce aklınızdakileri yazıya dökün. Yarın ne yapmanız, nereye gitmeniz gerekiyor, bugün atladığınız, unuttuğunuz bir şey var mı hepsini düşünün ve bir kenara not alın.

Daha verimli çalışmanıza yardımcı olacak rutinler

Gün boyunca verimli işler ortaya çıkarmak, üretkenliğinizi artırmak, konsantrasyonunuzu korumak istiyorsanız işte size yardımcı olabilecek rutinler:

Her gün aynı saatte uyanın: Her gün aynı saatte uyuyup uyanmak bütüncül sağlığınızı desteklemenin yanı sıra üretkenliğinizi de artırır. Ertesi güne nasıl başlayacağınız bir gece önce uykunuzu alıp almadığınızla doğrudan ilgilidir. Bu yüzden aynı saatte uyuyup uyanmayı alışkanlık haline getirerek daha sağlıklı ve düzenli yaşayabilir, her gününüzü bu saatlere göre planlayabilir; üretkenliğinizi artırabilirsiniz.

Besleyici bir kahvaltı yapın: Son zamanlarda kahvaltı öğününün atlandığı, aralıklı oruç (intermittent fasting), beslenme tarzı yaygın olsa da birçok uzman güne iyi bir başlangıç için kahvaltının önemli olduğuna dikkat çekiyor. Sizi tok tutacak ve enerjinizi artıracak sağlıklı bir kahvaltı, günün geri kalanında daha verimli çalışmanıza yardımcı olabilir.

Çalışma ortamınızdan dikkat dağıtıcıları uzaklaştırın: Çalışma masanızda, karşınızdaki duvarda ya da odanızın etrafında çok fazla görsel uyaran varsa dikkatiniz dağılabilir ve odağınızı kaybedersiniz. İster evden ister ofiste çalışın masanızdaki dağınıklıktan kurtulun. Az ve gerçekten gereken ekipmanları etrafınızda bulundurun.

Maillerinizi çok sık kontrol etmeyin: Uyanır uyanmaz maillerinize bakmayın; çünkü günün ilk dakikaları motivasyon için harika zamanlardır; beyninize yanlış mesajlar vermeyin ve kendinizi strese sokmayın. E-postalarınızı işlerinize dalmadan önce kontrol ederek yapılacaklar listenizi güncelleyin ve öncelikli yapılması gerekenleri listenizde üst sıralara taşıyın. Daha sonra dikkatinizi dağıtmamak için sıklıkla değil, belirli geniş aralıklarla mail kutunuza bakın. Her dakika başı e-postalarınıza bakarsanız işlerinize odaklanmakta ve verim almakta zorlanabilirsiniz.

En zoru en önce yapın: ‘Kurbağayı ye’ tekniğini daha önce duymadıysanız hemen hayata geçirmeye başlayabilirsiniz. Bu teknik, basit ve daha az zaman alıcı işlere sona bırakıp ilk önce en zor olan işi yapmak gerektiğini söylüyor. Siz de çoğu insan gibi en zorlayıcı görevi en sona bırakıyorsanız kurbağayı ye tekniğini hatırlayarak onu ilk önce yapmaya çalışabilirsiniz. Böylece, en önemli ve zihninizde çokça yer kaplayan işinizi hallettiğinizde başarı duygunuzu tetikleyerek kalan işleri çok daha kolay bir şekilde tamamlayabilirsiniz.

Ara verin: Çok çalışmak verimli çalışmak demek değil. Tıpkı bir ormancının baltasını bilemesi için ara vermesi gibi siz de zihninizi bilemek için durun. Bedeninizi, zihninizi dinlendirin; derin nefesler alın, yenilenin ve taze bir zihin ile işlerinize geri dönün. Göreceksiniz ki her şey daha kolay ilerleyecek. İhtiyaçlarınızı göz ardı etmeyin; her fırsatta kısa molalar verin ve mümkünse meditasyon yapın.

Hayır demeyi öğrenin: Bu madde iş yaşamında çok zor görünüyor olabilir ancak imkansız değil. Gününüze ekstra görevler ve işler eklemek, rutininizin dengesini anında bozabilir ve gününüzün verimliliğini olumsuz yönde etkileyebilir. Makul ve mümkün ricaları elbette değerlendirebilir, ihtiyaç halinde başkalarına yardımcı olabilirsiniz ama mantıksız ve sürekli tekrar eden taleplerle karşılaşıyorsanız hayır diyerek veriminizin düşmesini önleyebilirsiniz. Hayır demek: Nasıl daha kolay ve kırıcı olmadan hayır diyebilirsiniz? yazımıza göz atarak bu konuda kendinizi geliştirebilirsiniz.

Çalışmalarınızı optimize edin: İşlerinizi, görev ve sorumluluklarınızı periyotlara bölün. Örneğin, 45 dakika bir iş üzerinde çalıştıktan sonra farklı türde bir göreve odaklanın; sunum hazırladıysanız sonrasında maillerinize dönün. Farklı işler dikkatinizi toplamanızı, veriminizi artırmanızı sağlayacaktır.

Daha enerjik kalmanıza yardımcı olacak rutinler

Modunuz düşmesin, enerjiniz hep yüksek olsun istiyorsanız sağlığınıza özen göstermeniz şart. Bunun için günlük hayatınızda takip edeceğiniz bazı rutinler size yardımcı olabilir:

Güne limonlu su ile başlayın: Güne harika bir başlangıç yapmak için suyunuzun içine birkaç damla limon sıkın. Limonlu su içerek bağışıklık sisteminizi güçlendirebilir, vücudunuzdaki toksinlerin atılmasını destekleyebilir ve güne daha enerjik başlayabilirsiniz.

Egzersiz yapın: Tüm gece kasılmış ve gerginleşmiş kaslarınızı açmak için esneme hareketleriyle güne başlayın. Kısa bir yürüyüş ya da kardiyo egzersizleri ile dolaşımınızı hızlandırarak enerji seviyenizi artırabilirsiniz.

Yeterli miktarda su tüketin: Sabah limonlu suyunuzla güne başladıktan sonra gün içinde de mutlaka yeterli miktarda su tüketmeye özen gösterin. Susuzluk, ruh halinizi olumsuz etkileyerek konsantrasyonunu kaybetmenize ve enerjinizin düşmesine neden olabilir. Eğer su içmeyi unutuyorsanız telefonunuza hatırlatmalar kurarak günlük su tüketiminizi artırın.

Gün içinde bedeninizi esnetin: Özellikle saatlerce masa başında hareketsiz çalışıyorsanız kaslarınızı rahatlatmak ve kan dolaşımınızı hızlandırmak için mutlaka oturduğunuz yerden kalkın ve bedeninizi esnetin. Esneme hareketleri nasıl yapacağınızı merak ediyorsanız Kolayca uygulayabileceğiniz esneme hareketleri yazımızı inceleyebilirsiniz.

Takviyeleri ihmal etmeyin: Gün içerisinde enerji düşüklüğü yaşamamak ve bütüncül sağlığınızı desteklemek için mutlaka gerekli takviyeleri alın. B, C ve D vitaminleri açısından zengin besinleri öğünlerinize eklemeyi unutmayın.

Öğle yemeğinizi hafif geçirin: Öğle yemeklerinde midenizi yoracak ve sindirim sorunlarına neden olacak ağır ve yağlı yiyecekler tüketmekten kaçının. Mümkün olduğunca doyurucu bir salata ve çeşitli protein kaynaklarıyla öğle yemeklerinizi zenginleştirin.

Kafein tüketimine dikkat edin: Gün içinde çok fazla kahve veya kafeinli içecek tüketmekten kaçının. Özellikle öğleden sonra ve akşam saatlerinde kahve içmemeye çalışın. Çünkü, günün sonuna doğru aldığınız kafein, gece uykunuzu olumsuz etkileyecek ve kaliteli bir gece uykusu yaşamanıza engel olarak ertesi güne yorgun başlamanıza neden olabilir.

Yatağa çok geç gitmeyin: Uykunuzu iyi almak ve ertesi güne hem bedensel hem de zihinsel olarak hazırlanmak için yatağa çok geç gitmemeye özen gösterin. Günde en az 6-7 saat uyuyabileceğiniz bir saat seçin ve mümkün olduğunca aynı saatte uyuyup uyanmaya özen gösterin.

Daha güçlü bir ilişki kurmanıza yardımcı olacak rutinler

Modern dünyanın koşturmasında, stresli iş yaşantısında ve aciliyet kültüründe ilişkilerimizi daha az zaman ve ilgi ayırabiliyoruz… Oysa ki küçük birkaç değişiklikle harikalar yaratmak mümkün:

Sevgi sözcüklerini atlamayın: Partnerinizi çok seviyor ve bunu belli ettiğinizi düşünüyor olabilirsiniz; peki ne kadar sıklıkla dile getiriyorsunuz? Seni seviyorum demeyi unutmayın; merak etmeyin ne kadar sık söylerseniz etkisi o kadar az olmaz, aksine her seferinde katlanarak artar.

Anlamlı ve ortak eylemler planlayın: İkinizin de keyif alacağı ortamlar yaratmaya özen gösterin. Ortak zevkinizi yansıtan bir filmi izlemek için sinema gecesi planlayın ya da birlikte katılacağınız bir dans kursuna kayıt yaptırın. Hem birlikte zaman geçirmek hem de ikinizin de hoşuna gidecek bir şeylerle uğraşmak ilişkinizi güçlendirmenize yardımcı olabilir.

Jestleri unutmayın: Partnerinizin en sevdiği kahveyi alıp onu ziyaret edin ya da iş yerine küçük bir hediye gönderin. Beklemediği bir anda sürpriz yapın ve keyif alacağı bir etkinliğe davet edin. Minik heyecanlar ilişkileri canlı tutmak için birebir.

Küçük notlar bırakın: Gün içinde göndereceğiniz romantik bir mesaj ya da evden çıkmadan önce masanın üzerine bırakacağınız komik bir not, aranızdaki bağı güçlendirmenin yanı sıra hem sizin hem de partnerinizin kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olabilir.

Randevu gecesi planlayın: Haftada ya da en az ayda bir kez partnerinizle baş başa olacağınız bir randevu gecesi planlayın ve çok önemli bir pürüz çıkmadıkça bu günlere sadık kalmaya çalışın. Yalnızca birbirinize odaklanabileceğiniz, başka hiçbir şeyi ya da hiç kimseyi düşünmeyeceğiniz romantik bir yemek ilişkinizi güçlendirmenize yardımcı olabilir.

Romantik anlara zaman yaratın: Gün içinde veya gün sonunda hem sizin hem de partneriniz için uygun olan bir zaman aralığı belirleyin ve yalnızca birbirinizle ilgilenin. Bir şeyler izlemek, romantik bir akşam geçirmek, birbirinize masaj yapmak ya da yalnızca sarılıp mum ışığında hayaller kurmak için özel zamanlar yaratın. Romantizmi dahil etmeyi de unutmayın.

Hoşça kal öpücüğünü unutmayın: Partnerinizin yanağına ne sıklıkla bir öpücük konduruyorsunuz? Yalnızca özel zamanlarda ya da içinizden geldiğinde mi? Öyleyse, onlara bir de hoşça kal öpücüğünü ekleyin. Partnerinizin yanından her ayrılışınızda sevgi dolu bir hoşça kal demek için zaman ayırın.

Peki, “Tüm bunlar güzel ama hepsini uygulayacak motivasyonu nasıl bulacağım?” diyorsanız size sihirli bir soru soralım: Sizi her gün yataktan kaldıran şey ne? İşiniz, aileniz, okulunuz, dersleriniz, para kazanma isteğiniz, yeni bir araba hayaliniz, hedefleriniz, sosyal çevreniz ya da tüm bunların hepsi… Sizi mutlu eden; hayatınızı daha yaşanası kıldığını düşündüğünüz, içinizdeki heyecanın veya tüm olumlu duyguların ana kaynağı ne ise, rutinlerinize sadık kalmanızı ve her gün uygulamanızı sağlayacak şey de o olabilir. ‘O’nu bulduktan sonra rutinleri nasıl alışkanlık haline getireceğim diye soruyorsanız size küçük bir ipucu daha verelim:

Hayatınızı değiştirmek, daha iyi yönde dönüştürmek için çok istekli, heyecanlı ve motive olsanız da tüm bu değişimleri bir anda yapmak ve hepsini kalıcı hale getirmek zorlayıcı olabilir. Bu nedenle, rutinlerinize yavaş yavaş eklemeler yapabilir, her gün ya da haftada bir gibi aralıklarla bir yenisi hayatınıza dahil edebilirsiniz. Bu sayede hem geçiş hem de alışma süreci daha yumuşak atlatabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Günlük rutin oluşturma ve günü planlama rehberi: Üretken bir günün formülü

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Hayatın küçük tatlı sürprizlerini L’Occitane Almond Shower Oil ile yakalayın

Hayat, beklenmeyen güzelliklerle dolu bir dans gibi; eğer görmeyi, fark etmeyi bilirsek hayatın şaşırtıcı güzellikteki tatlı anlarını sık sık yakalayabiliriz. Bazen uzun zamandır görmediğimiz bir arkadaşımızla yolda karşılaştığımız, bazense tatlı bir yağmurun ardından çıkan gökkuşağını gördüğümüz o ‘an’da gizli olabilir mutluluk. Bu, beklenmedik ama her zaman iyi hissetmemizi sağlayan hoş sürprizler, hayatın şaşırtıcı güzellikteki anlarından yalnızca birkaçı olsa da tüm gün yüzümüzü güldürmeye yetebilir.



Yakalamak için istekli olursak hayatın monoton akışına biraz olsun ara vermemizi sağlayan ve yaşamın ne kadar büyüleyici olduğunu hatırlatan pek çok tatlı sürpriz bulabiliriz. Tıpkı L’Occitane Almond Shower Oil’in su ile buluştuğunda yağ kıvamından köpüğe dönüşen sürprizli formu gibi.

Sürprizlerle dolu keyif veren bir deneyim

Mutluluk veren, keyif dolu ve sürprizli anlar dediğimizde şüphesiz ki kendimize ayırdığımız zamanların önemi ve yeri çok büyük. Çünkü, günlük hayatın koşturması içerisinde kendimizi şımartabildiğimiz, bedenimizin ve zihnimizin ihtiyaçlarını karşılayabildiğimiz bu özel anlar, monotonluğun içinden bize göz kırpan küçük sürprizler gibi. Özellikle de kişisel bakım ritüellerini taçlandıran L’Occitane Almond Shower Oil ile sürprizlerin hiç sonu yok. Bu özel duş bakım yağı, suyla buluştuğu anda değişen formu ile bize sıradan görünen anları bile özel kılan küçük sürprizler sunuyor.

Almond Shower Oil’in içeriğindeki badem yağı, su ile birleştiğinde anında yoğun keyif verici bir köpüğe dönüşüyor, bize de tatlı küçük sürprizlerle dolu dokunuşların cildimizde bıraktığı o yumuşacık etkinin keyfini sürmek kalıyor. Tabii, o tatlı ve küçük sürprizler Badem Duş Yağı’nın yalnızca köpüren özel formülünde saklı değil, kokusu da bambaşka bir heyecan.

Kokuların duyuları harekete geçiren büyülü dünyası

Bazen sizin de bir kokunun esintisiyle geçmişe doğru kısa bir yolculuğa çıktığınızı hissettiğiniz oluyor mu? Kabul edelim, hayatın içindeki tatlı sürprizli anlarda kokuların da etkisi oldukça büyük. Belki çocukluğunuzdan keyifli bir anı hatırlatan nostaljik bir koku, belki gençliğinizde kullandığınız eski bir parfümün rüzgarla karışmış hali, belki de taze biçilmiş çimlerin havada dağılan dansı… Kokular da sürprizli anların başrol oyuncusu olabiliyor.



Tıpkı, Almond Shower Oil’in tatlı bademin mis kokusunu cildimizde bırakması gibi. Üstelik vegan içeriği ile tüm cilt tiplerine de uygun olan bu bakım yağı, duyuları harekete geçiren büyülü bir dünyanın da kapısını aralıyor. Hayatın bitmeyen telaş ve karmaşasında her şeyden biraz da olsa uzaklaşıp, o büyülü dünyaları keşfetmek hepimizin ihtiyacı değil mi? Daha fark edilmeyi bekleyen onca tatlı sürpriz varken…

Şaşırtıcı üçlü etki

Köpüren özel formül, büyülü dünyalara açılan mis badem kokusu, tabii bir de şaşırtıcı üçlü etki. L’Occitane Almond Shower Oil ile hayatın sürprizlerle dolu anlarını yakalamak çok kolay. Özel vegan formülü, cildi hem temizliyor hem nemlendiriyor hem de onarıyor. Bu üç etkiyi bir arada bulabilmek de en tatlı sürprizlerden biri.

Badem Duş Yağı, özel köpük yapısı ile cildi temizliyor, içeriğindeki omega 6 ve 9 bakımından zengin tatlı badem yağı ve üzüm çekirdeği yağı ile ilk kullanımda nemlendirme etkisi sağlıyor ve cildi besleyerek ışıl ışıl bir görünüme kavuşturuyor.

Elbette, hayatta daha yakalanmayı bekleyen pek çok şaşırtıcı tatlı an var. Bazıları, bir anda karşımıza çıksa da bazen de bu anları biz yaratabiliriz. Bakım rutinlerimize L’Occitane Almond Shower Oil’i eklemek, tanımadığımız birine iltifat etmek ya da sevdiğimiz birine uzun zamandır istediği bir şeyi satın almak, hayatımızda o tatlı sürprizleri artırmaya ve yaşamın keyfini doyasıya çıkarmaya yardımcı olabilir.

Hiç vakit kaybetmeden birinden başlamak istiyorsanız hemen tıklayıp sürprizlerle dolu L’Occitane Almond Shower Oil dünyasını keşfedebilirsiniz.



Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.



Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?



Güne lezzetli bir başlangıç için kahvaltılık tarifler

Ne demiş şair; kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı. Sizce de öyle değil mi? Günün ilk öğününün, bize gün boyu yetecek kadar neşe ve enerji kaynağı olması gerekmiyor mu? İster sabahın çok erken saatlerinde ister öğlene yakın olsun, fark etmez; günün ilk öğünü her zaman çok önemli. Çünkü günün geri kalanını etkileyen, o günün ne kadar kaliteli bir gün olduğunu belirleyen en önemli faktörlerden biri; güne neler yiyerek başladığımız…



Ancak hepimiz biliyoruz ki, klasik kahvaltı tarifleri zamanla sıkıcı hale gelebiliyor. Yumurta, peynir, zeytin güzel bir başlangıç olsa da her gün aynı şeyleri yemek hayatlarımızda monotonluk yaratabiliyor. Dolayısıyla biraz daha yaratıcı alternatiflere ihtiyacımız var. Ama bir yandan da yoğun tempomuza ayak uydurabilmek için pratik ve besleyici olmalı. Tabii lezzetten de ödün vermek olmaz. İşte tam da bu noktada lezzeti ile, pratikliği ile, besleyiciliği ile kahvaltıların yıldızı müsli karşımıza çıkıyor. İşte müsli kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli ve sağlıklı kahvaltılık tarifler:

Müslili Ekmek

Eğer kahvaltıda değişiklik yapmak ve lezzet ile besleyici değeri bir arada sunan bir alternatif arıyorsanız, müslili ekmek tam size göre. Klasik ekmek tariflerine göre çok daha zengin ve doyurucu bir seçenek sunan bu kahvaltılık tarifi, aynı zamanda çok daha lezzetli, çok daha eğlenceli. Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli’nin içeriğindeki kızılcık, kuru üzüm, elma ve marakuyalı özel karışım sayesinde enerjik bir sabaha doyurucu dilimlerle merhaba diyebilirsiniz.

Malzemeler:

Hamuru için:

  • 1 su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 2-3 tatlı kaşığı Dr. Oetker Aktif Maya
  • 0,5 çay bardağı süt
  • 4-4,5 su bardağı un
  • 0,5 çay bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 yumurta
  • 100 gram yumuşak margarin

Üzeri için:

  • 2-3 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 yemek kaşığı su

Hazırlanışı:

  • Mayayı bir kaseye alın ve üzerine yarım çay bardağı ılık sütü ilave edin. Kaşık ile birkaç kez karıştırıp 10-15 dakika bekletin.
  • Unu derin bir kaba eleyin ve üzerine beklettiğiniz mayayı ilave edin. Toz şeker, süt, yumurta ve margarini ilave edip iyice yoğurun. Üzerini kapatıp ılık ortamda 40-45 dakika bekletin.
  • Süre sonunda mayalanan hamura 1 su bardağı meyveli müsliyi ekleyin ve yoğurun. Hamuru yuvarlayıp pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine alın. Üzerine su sürüp meyveli müsli serpin ve 20 dakika bekletin.
  • Fırını belirtilen dereceye ayarlayıp ısınması için önceden açın. (Alt-üst pişirme: 170 °C, Turbo pişirme: 160 °C)
  • Hamurun üzerini keskin bıçak ile 3-4 yerinden 1 cm derinliğinde kesin ve 25-30 dakika pişirin.
  • Fırından çıkarıp soğutun. Dilimleyerek servis yapın.

Çikolatalı Çıtır Smoothie Bowl

Kahvaltıda kendinizi şımartmak ve güne ‘bomba’ gibi başlamak istiyorsanız, tatlı bir kahvaltılık tarifi tam size göre olabilir. Çıtır tahıl ve çikolata parçacıkları içeren Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli ile çok pratik ve çok lezzetli bir kahvaltılık bowl hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli
  • 1 adet olgun muz
  • ½ avokado
  • 1 yemek kaşığı kakao tozu
  • 1 su bardağı badem sütü

Hazırlanışı:

  • Olgun muzu, avokadoyu, kakao tozunu ve badem sütünü blender’a alın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar yüksek hızda karıştırın.
  • Elde ettiğiniz smoothie karışımını bir kaseye aktarın ve kahvaltılık bowl için tabanı hazırlayın.
  • Smoothie tabanın üzerine çıtır çıtır Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli’yi ekleyin. Ve harika kahvaltı kaseniz hazır.

Portakallı Muzlu Müslili İçecek

Kahvaltılarınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazırsanız, Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli ile tanışın. Bu benzersiz müsli, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda sağlık açısından sunduğu faydalarla da kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olmaya aday. Hem lif hem de Vitamin B1, demir ve magnezyum gibi önemli besin öğeleri açısından zengin olan bu müsli ile harika bir kahvaltılık içecek hazırlayabilir, güne başlarken ihtiyacınız olan enerjiyi ve besinleri alabilirsiniz:



Malzemeler:

  • 50 g Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli
  • 1 poşet Dr. Oetker Şekerli Vanilin
  • 2 adet muz
  • 2-3 dilim ayıklanmış ve zarları çıkarılmış portakal dilimleri
  • 2 su bardağı buzdolabında soğutulmuş süt
  • 2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

  • Muzları soyup iri parçalara kesin ve mutfak robotuna alın.
  • Üzerine portakal dilimleri, süt, bal ve şekerli vanilini ilave edip meyveler ezilinceye kadar karıştırın.
  • Hazırladığınız içeceği bardaklara alın. Üzerlerine çıtır müsliyi ekleyip kaşık ile karıştırın.
  • Buzdolabında 30 dakika bekletip servis yapın.

Meyveli Mini Kahvaltılık Muffin

Güne başlarken modunuzu yükseltecek, enerjinizi yerine getirecek ve ihtiyacınız olan besin öğelerini almanızı sağlayacak ve tüm bunları yaparken de eğlenceli bir hale çevirecek muffinlere kim hayır diyebilir ki… Siz de demezseniz, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ile harika bir kahvaltılık hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 paket Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
  • 1 su bardağı tam buğday unu
  • 2 yemek kaşığı bal
  • ½ su bardağı süt
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet mini muffin tepsisi

Hazırlanışı:

  • Fırını 180 derecede önceden ısıtın ve mini muffin tepsisini yağlayın.
  • Bir kasede tam buğday unu, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ve kabartma tozunu karıştırın.
  • Başka bir kapta süt, eritilmiş tereyağı ve yumurtayı çırpın. Islak malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve karıştırın.
  • Hazırladığınız kek harcını mini muffin kalıplarına eşit miktarda bölün. Her bir kalıbı üçte iki oranında doldurmanız yeterli olacaktır, böylece kabardığı zaman da yeteri kadar alan kalacaktır.
  • Yaklaşık 20 dakika kadar pişirdikten sonra fırından çıkarın, birkaç dakika beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

Bonus: Çabasız ve lezzetli kahvaltılar

Eğer daha hızlı bir şekilde lezzetli, pratik ve doyurucu kahvaltılık tarifler hazırlamak istiyorsanız, fazla çaba harcamadan da eğlenceli kahvaltılar yapabilirsiniz. Müslinizi ister sütle ister yoğurtla karıştırın; üzerine meyve, bal, biraz da kuruyemiş ekleyin ve voila! Enfes kahvaltınız hazır… Ama bir dakika; zaten eklenmişi var 🙂 Dr. Oetker Vitalis’in lezzetli, doyurucu ve sağlıklı dünyası ile klasik kahvaltılar yerine daha enerjik tariflerle güne başlayabilirsiniz.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeyi, ‘sıkıcı’ kalıplardan çıkarmak ve her güne büyük bir neşe ile başlamak istiyorsanız Dr. Oetker Vitalis, kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak. Üstelik sadece kahvaltılarınızın da değil; ara öğünlerinizde de lezzetli atıştırmalıklar olarak tüketebilirsiniz. Bu çıtır lezzetler, gününüzün her saatine enerji ve neşe katacak!

Siz de Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’in Multi Meyveli Çıtır Müsli, Bal Bademli Çıtır Müsli ve Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli çeşitlerinden dilediğinizi seçebilir, güne en sevdiğiniz lezzetle harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

*Bu yazı Dr. Oetker katkılarıyla hazırlanmıştır.



İlgili Makale