X

Çocuklarınızla iletişiminizi güçlendirerek gelişimlerini desteklemek için öneriler

Çocuk gelişimi; özbakım, sosyo-duygusal, bilişsel, fiziksel ve dil becerilerini kapsayan bütüncül bir süreçtir. Çocukların sağlıklı yetişmesi, fiziksel açıdan güçlü olması için dikkat ettiğimiz yeme-içme alışkanlıkları veya kaba-ince motor gelişimleri kadar duygusal ve mental becerileri için de desteklenmeleri çok önemlidir. Kendini ifade edebilen, kendine güvenen, duygularını tanımlayabilen, öfke kontrolü yapabilen ve güçlü sosyal ilişkiler kurabilen çocuklar yetiştirmek için ebeveynlerin dikkat etmesi gereken farklı hususlar bulunur. Tıpkı yetişkinler gibi çocukların da anlaşılmaya, ihtiyaç duyduklarında destek alabileceklerini fark etmeye ihtiyaçları vardır. Kurduğunuz diyaloglarda onların duygularına alan açarak, kendilerini rahat ifade edebilecekleri güvenli ortamı sağlayarak onlarla olan iletişiminizi güçlendirebilir, aynı zamanda duygusal gelişimlerini destekleyebilirsiniz. Çocuklara yardımcı olabilmek, farklı gelişim alanlarında ilerlemelerini desteklemek ve güçlü beceriler kazanmaları için fırsat yaratmak için çocuklarla iletişim kurarken diyaloglarımıza ekleyebileceğimiz çeşitli cümleler onlara ihtiyaç duyduklarını sağlayabilir.

1.“Sana yardımcı olmak için ne yapabilirim?”

Çocuklar duygularını çok hızlı bir şekilde davranışlarına aktarırlar. Örneğin, çocuğunuz okulda bir arkadaşına kızmış ve bu nedenle eve geldiğinde alışık olmadığınız davranışlar sergiliyor olabilir. Davranış değişikliklerinin farkında olun ve altında yatan sebebi, neye ihtiyaçları olduğunu ve sizden ne beklediklerini öğrenin. İhtiyacı o an için anlaşılmak, konuşmak veya hiçbir şey yapmadan sadece anne/baba şefkatini hissedebilecekleri bir sarılma olabilir. Dikkatinizi ona verin. Davranış değişikliğinin sebebini anlayabilmek için farklı bir şeyler ile uğraşmadan onu dinleyin. İhtiyaç duyduğu o an için her ne ise sizden onu alabileceğini hissettiğinde kendini açacak ve sizinle paylaşacaktır.

2.“Bana ihtiyacın olduğu zaman burada olacağım.”

Bir şeylerin ters gittiğini fark ettiğinizde çocuğunuzla iletişim halinde olun. Her şey hemen çözülmek zorunda değil. Acele etmeyin ve sabırlı olun. Sizinle konuşmak istediğinde çocuğunuz için orada olacağınızı bilmesini sağlayın. Konuşmak veya anlatmak istemediği zamanlarda ısrarcı olmayın. Hazır olduğunda onun size gelmesini bekleyin. Konuşmadığı zamanlarda onu konuşturmak için “Ne oldu?”, “Okulda biri bir şey mi dedi?”, “Dışarıda arkadaşlarınla bir sorun mu yaşadın?”, “Biri sana bir şey mi yaptı?”, “Öğretmenin mi kızdı?”, “Arkadaşınla bir problem mi oldu?” ve benzeri yönlendirici sorular yöneltmemeye çalışın. Onun size gelmesini bekleyin. Paylaşmaya hazır olduğunda sizin orada olduğunuzu bilmenizi ona güven verecektir.

3.“Bugün seninle gurur duydum.”

Takdir edilmek, başarısının fark edildiğini görmek, yetişkinleri olduğu kadar çocukları da mutlu eder. Kendilerine olan güvenlerinin artmasına yardımcı olur. Cesaretlendirin, motive edin.  İlgi alanlarını keşfetmelerini, yeteneklerini fark etmelerini sağlayın. Yaptıkları çalışmaları değerlendirin. Gözünüze oldukça basit görünen bir sanat çalışmasını “Güzel bir resim…” diyerek geçiştirmeyin. Detaylandırın. “Bu renkleri bir arada kullanmanı çok beğendim.”, “Ne kadar değişik bir çalışma olmuş.”, “Hayalinde canlandırdıklarını resme çok başarılı bir şekilde aktarabilmişsin…” gibi cümleler kurun. Gerçekten takdir ettiğinizi hissettirin.

4.“Bugün nasıl hissediyorsun?”

“Okulda bugün ne yaptınız?”, “Ödevlerini öğretmenine gösterdin mi?”, “Bugün matematikte ne öğrendiniz?”, “Öğlen yemeğini yedin mi?” ve benzeri sorular ebeveyn-çocuk diyaloglarında sıkça yer alan kalıplar arasında. Evet, akademik kaygılar veya fiziksel gelişimi etkileyen faktörlere ilişkin sorular ebeveynlerin en çok merak ettikleri konulardan. Bu soruları elbette ki sormak ve cevaplarını çocuklarınızdan beklemek çok normal, fakat diyaloglarınızın sadece bu tür sorular etrafında dönmemesi gerektiğini de kendinize hatırlatın. Duyguların önemini ve bizler için olduğu kadar çocukların da hayatında önemli bir yer tuttuğunu unutmayın. Yemek yiyip yememeleri, ödevlerini yapıp yapmamaları tabii ki önemli fakat arada nasıl hissettiklerini, neye üzüldüklerini, onları en çok neyin mutlu ettiğini de sorun. Mutluluklarını, sıkıntılarını paylaşın.

5.“Her şey iyi olacak.”

Evet, hayat hiçbir zaman kusursuz değil ve olmayacak da. Sorunlar olabilir; anlaşmazlıklar, duygu karışıklıkları, başarısızlıklar, engeller ve dahası… Önemli olan tüm olumsuz durumların bir bitiş çizgisi olduğunu ve geçip gideceğini çocuklara da öğretmek. Çocuklar sık sık “Ben bunu yapamıyorum…” demeye meyilli olabilirler. Başarısız olduklarını hissettiklerinde veya bir işi istedikleri gibi tamamlayamadıklarında “Zaten yapamıyorum.” diyerek çekilmek isteyebilirler. Ya da sevdikleri arkadaşlarıyla bir sorun yaşadıklarında “Bir daha onunla konuşmayacağım…” gibi cümleler kurabilirler. Olumsuzlukların geçici olduğunu, konuşarak, çabalayarak, üzerine emek ve zaman harcayarak her şeyin düzeltebileceğini anlatın.

6.“Bunun üzerinden birlikte gelebiliriz.”

Problem çözme, yaş ile doğru orantılı olarak gelişen bir beceridir. Yaşanılan durumu birlikte analiz ederek çözüm yolları üretebilir veya çocuğunuzun bulduğu yöntemleri birlikte değerlendirebilirsiniz. Zorlu süreçlerde yanlarında olduğunuzu bilmek onları rahatlatır. Kendi yaşantınızdan örnekler verin. Yaşadığınız başarısızlıkları onlarla paylaşın. Üstesinden nasıl geldiğinizi, başta size çok zor görünen bir olayı çalışarak nasıl aşabildiğinizi anlatın. Çocuklar, ebeveynlerini hata yapmayan, her zaman mükemmel davranan varlıklar olarak görmeye meyilli olabilirler. Onlara sizin de zaman zaman hata yaptığınızı, hayatınızın farklı dönemlerinde farklı başarısızlıklar ile yüzleştiğinizi anlatın.

7.“Seni seviyorum.”

Sıcacık bir sevgi sözcüğünün iyileştiremeyeceği çok az şey vardır, değil mi? Çocuklarınıza onları sevdiğinizi, desteklediğinizi, her ne olursa olsun yanlarında olduğunuzu fırsat buldukça söyleyin ve hissettirin. Sevginin gücü, sandığımızdan çok daha büyük. Sadece “Seni seviyorum.” diyerek sarılmanız bile onların içinde tamir edilemez sandıkları üzüntüleri alıp götürmeye yetebilir. Onları sevginizden mahrum bıraktığınızı hissettirecek cümleler kurmaktan kaçının. Sizin sevginiz onlar için en büyük yaşam kaynağı.

İlginizi çekebilir: Özgüveni yüksek çocuklar yetiştirebilmek için ebeveynlerin dikkat etmesi gereken noktalar

Ecem Şenyurd Efecan: Selam, ben Ecem! Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra çeşitli özel kurumlarda çalışıp akademi özlemiyle soluğu yine üniversitede aldım, daha öğrenilecek çok şey vardı! Mindfulness üzerine tez yazıp 'an'da kalmayı hala başaramayan biri olarak insana iyi gelen ne varsa bulmaya, uygulamaya, hayatımın bir parçası haline getirmeye çalışıyorum. Tam bir kahve severim, günlük sınırsız doz alımıyla hayatımın olmazsa olmazı. Üretmeye bayılıyorum! :)

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale