X

Çirkin hissettiğiniz günlerde kendinize iyi gelmenin yolları

Pek çoğumuz, bazı dönemlerde kendimizi güvende, güzel ve çekici hissetmekte zorlanabiliyoruz. Bu durum, özellikle ince burun, açık ten ve renkli göz gibi Avrupai güzellik standartlarının ideal kabul edildiği ülkelerde kendisini gösteriyor. Her ne kadar bu hissiyat insan olmanın doğal bir parçası olsa da önüne geçilmediği zaman yaşam kalitesini ciddi anlamda düşürebiliyor. Peki, çirkin hissetmenin nasıl önüne geçebilirsiniz? Bu yazımızda, bu soruyu sizler için cevaplandırıyoruz.

Neden bazı günler kendimizi çirkin hissediyoruz?

Diyetisyen Megan Hilbert, benlik saygısının büyük bir kısmının ergenlik döneminde tanımlandığını belirtiyor. Akranlar ve aile üyeleri dış görünüş hakkında olumsuz yorumlar yapmaya başladığı zaman bu yorumlar içselleştiriliyor ve benlik saygısı hasar alıyor. Bu durum sonucunda da çirkin hissetme durumu açığa çıkıyor. Bir diğer yandan, bu his her zaman diğer insanların yorumlarından kaynaklanmıyor. Şimdi, bu hissiyatın arkasındaki diğer psikolojik, sosyal ve kültürel nedenleri sizlerle paylaşmak istiyoruz:

  • Psikolojik faktörler: Anksiyete ve depresyon gibi durumlar, öz algıyı çarpıtabiliyor. Bunun sonucunda da insanlar dış görünüşleri hakkında olumsuz düşünceler geliştirebiliyorlar.
  • Sosyal medyanın etkisi: Sosyal medya, gerçekçi olmayan, birçok filtre içeren ve photoshoplanmış harika paylaşımlar içeriyor. Bu paylaşımlarda mükemmel gözüken vücutlara ve suratlara rastlıyoruz. Pek çok insan bu görüntülerle kendi görünüşünü kıyaslıyor ve bu kıyas da yetersizlik duygusunu ve çekici olmama inancını destekliyor.
  • Kültürel standartlar: Ne yazık ki, günümüzde pek çok toplumsal güzellik standardı bulunuyor. Bu dışlayıcı standartlara uymayan insanlar, bazı günlerde kendilerini çirkin hissedebiliyorlar.
  • Mükemmeliyetçilik: Mükemmel olma isteği ve belirli standartları karşılayamama korkusu da insanların görünüşleriyle ilgili kronik bir memnuniyetsizlik geliştirmesine sebep olabiliyor.

Çirkin hissetmek ruh sağlığımızı nasıl etkiliyor?

Çirkin hissetmek, yoğun bir utancı ve mutsuzluğu beraberinde getiriyor. Bu durum, anoreksiya ve bulimiya gibi yeme bozukluklarını tetikleyebiliyor. Ayrıca, olumsuz beden imajıyla beden dismorfik bozukluğu da ortaya çıkabiliyor. Bu bozukluk, fiziksel görünüşte gerçekte var olmayan veya abartılacak kadar görünmeyen kusurların takıntı haline getirilmesine neden oluyor.

Düzenli olarak kendini çirkin hisseden kişiler, görünüşleri nedeniyle eleştirileceklerini veya reddedileceklerini düşünüyorlar. Bu durum da insanların sosyal etkileşimlerden uzak durmasına yol açıyor. Sosyal olarak geri çekilen bireyler, bir süre sonra yalnızlık duygusuyla boğuşmaya başlıyorlar.

Çirkinlik hissiyatı, aynı zamanda dış görünüşün sürekli kontrol edilmesine sebep oluyor. Bu durum doğrultusunda, insanlar sık sık aynaya bakıyorlar ve cilt kusurlarıyla uğraşıyorlar. Bu kontrol dürtüsü, uzun vadede gereksiz estetik ameliyatları ve aşırı spor yapmayı doğurabiliyor.

Çirkin hissettiğiniz günlerde hangi pratikleri uygulayabilirsiniz?

Eğer hayatınızı derinden etkileyen bir çirkinlik hissiyatına sahipseniz aşağıdaki pratikleri hiç vakit kaybetmeden uygulamaya başlayabilirsiniz. Fiziksel görünüşü kabul etmek ve sevmek uzun ve zorlu bir yolculuk olsa da bu yolculuğu geciktirmemelisiniz.

Pozitif bir bakış açısı geliştirin

İlk olarak, fiziksel görünüşünüzle ilgili olumsuz düşüncelere meydan okumalısınız. Bu düşünceleri bedeninizin ve benliğinizin değerini öne çıkaracak olumlamalarla değiştirmelisiniz. Bu pratik için olumsuz düşüncelerinizin temelinde ne olduğunu tespit edebilirsiniz ve kaynakları iyileştirebilirsiniz.

Bu süreçte sizi olduğunuz gibi kabul eden insanlarla vakit geçirmeye de özen gösterebilirsiniz. Buna ek olarak, gerçekçi olmayan beden standartlarını somutlaştıran kişilerden de uzak durabilirsiniz.

Sosyal medya kullanımını sınırlandırın

Instagram ve TikTok gibi sosyal medya platformları, fiziksel görünüş odağını ön planda tutarak filtrelenmiş fotoğrafları ve videoları karşımıza çıkarıyor. Bu paylaşımlara düzenli olarak maruz kaldığınız zaman öz algınızda düşüş yaşayabilirsiniz. Bu nedenle, kendinize ekran süresi limiti koyarak sosyal medya kullanımınızı düzenleyebilirsiniz. Bu pratik sayesinde, beden imajınızı ve öz saygınızı iyileştirebilirsiniz. Aynı zamanda, sosyal medyada çoğu zaman gerçeklikten uzak görüntülerin paylaşıldığının farkındalığına da erişebilirsiniz.

Bedeninizin neler yapabileceğine odaklanın

Kendinizi çirkin hissettiğiniz zamanlarda bedeninizin neler yapabildiğini düşünebilirsiniz. Bu pratiği uygularken keyif aldığınız egzersizleri alışkanlık haline getirebilirsiniz. Örneğin, yüzerek, dans ederek veya bisiklet sürerek bedeninizin yeteneklerini ve gücünü fark edebilirsiniz.

Öz bakım uygulayın

Öz bakım, hem zihinsel sağlığı hem de öz güveni geliştiriyor. Bu pratik kapsamında, everything shower, kitap okumak veya hobilerle ilgilenmek gibi aktiviteleri göz önünde bulundurabilirsiniz. Ayrıca, hem evde hem de dışarı çıkarken içinde kendinizi iyi hissettiğiniz kıyafetleri giyerek daha rahat ve güvende hissedebilirsiniz.

Profesyonel desteğe başvurun

Yukarıda pratiklerin yetersiz kaldığı noktada çirkinlik hissiyle baş etmek için bir profesyonelden yardım alabilirsiniz. Profesyonel destek sayesinde, öz algınızı ve ruh sağlığınızı iyileştirebilirsiniz.

Unutmayın, çirkin hissettiğiniz günlerde kendinize daha fazla şefkat göstermelisiniz. Gerçek değerinizin ve güzelliğinizin ayna yansımasına bağlı olmadığını kabul ederek kim olduğunuza, başarılarınıza ve benliğinize karşı sergilediğiniz nazikliğe odaklanmalısınız.

İlginizi çekebilir: Mutluluğu aramak yerine hayatımıza nasıl davet edebiliriz?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale