X

Bilinçli öz bakım ile kendinize iyi davranın

Kendinizi mutlu etmek için en son ne yaptınız? Peki kendinizle en son ne zaman baş başa kalıp kaliteli zaman geçirdiniz? Biliyorum, vaktiniz yok. Ödemeniz gereken faturalar, yetiştirmeniz gereken sunumlar var. Sürekli bir koşturma içindesiniz. Hayatınızda kendiniz hariç herkes için, her şey için vaktiniz var.

Stres yönetimi eğitimi verdiğimde başıma sık sık gelir. Eğitimde, öz bakım alışkanlarımızın stres seviyemiz üzerindeki etkilerinden bahsettiğim ve kendimize iyi bakmayı bir yaşam tarzı haline getirmemiz gerektiğini söylediğim kısımlara geldiğim zaman, danışanlarımdan “Rana Hanım çok güzel söylüyorsunuz ama benim kendime ayıracak, kendim için güzel şeyler yapacak vaktim yok” şeklinde cümleler duyarım. Çoğu insan kendini durmadan eleştiriyor, hareketsiz bir hayat sürüyor, sağlıklı beslenmiyor, yeterince uyumuyor… Bu liste böyle uzar, gider. Yani çoğu insanın kendine kötü davranmaya vakti var ama iş kendine iyi davranmaya gelince vakti yok. Peki sizce neden böyle?

Bu sorunun cevabı çocukluğumuzda gizli olabilir. Çocukken bizi sık sık eleştiren, varlığımızı onaylamayan, bize ihtiyacımız olan sağlıklı sevgiyi vermeyen, duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarımızı ihmal eden bir aile tarafından yetiştirildiysek, büyüdüğümüzde kendimize pek de iyi davranmayan, dahası öz bakımın ne olduğunu bilmeyen yetişkinlere dönüşmemiz çok da şaşırtıcı değil aslında. Çocukken aileniz duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarınıza yeterince önem vermediyse şimdi de siz kendinize hakettiğiniz bakımı vermiyor olabilirsiniz. Kişinin kendine iyi bakmasını, kendine zaman ayırmasını bencillik olarak görüyor olabilirsiniz.

Eğer siz de bu tip bir çocukluk geçirdiyseniz belki de şu an kendinize çok iyi bakmıyor oluşunuzun, “benim kendine ayıracak vaktim yok” demenizin nedeni çocukluğunuzla ilgilidir. Evet hiç birimiz geçmişi değiştiremeyiz, ama şu an bir yetişkin olarak siz bugününüzü değiştirme gücüne sahipsiniz. Bunu bilinçli öz bakım aracılığıyla da yapabilirsiniz. Bilinçli öz bakım “bilinçli farkındalık” konseptini, öz bakım bileşenlerine ekler (Cook-Cottone, 2015).

Bilinçli öz bakım, kişinin öz bakım pratiğini bilinçli farkındalık eşliğinde uygulamasıdır. Bazı araştırmalar nefes farkındalığı gibi bilinçli öz bakım uygulamalarının, öğrencileri stresin zararlı etkilerinden koruyabildiğini ortaya çıkarmıştır (Rosenzweig, Reibel, Greeson, Brainard, & Hojat, 2003). Bilinçli farkındalık ve bilinçli rahatlama, bilinçli öz bakımın merkezinde bulunan pratiklerdir. Bilinçli öz bakım, bilinçli farkındalığı ve kişinin içsel ihtiyaçlarını gözden geçirmesini ve kişinin kendine iyi gelecek spesifik öz bakım pratikleriyle meşgul olmasını içeren kendini tekrarlayan bir süreçtir (Cook-Cottone ve Guyker 2018).

Bilinçli öz bakım, şu kategorilerden oluşur: fiziksel bakım (yeterli su ve gıda tüketimi, egzersiz vb.), destekleyici ilişkiler (pozitif ilişkiler seçmek ve bunları sürdürmek), bilinçli farkındalık (içsel ve dışsal deneyimlere bütünleyici ve uyumlu bir şekilde yaklaşmak), öz merhamet ve amaç (kişinin kendisine karşı şefkatli ve amaç odaklı bir tutumla yaklaşması), bilinçli rahatlama (kişinin rahatlamasına yönelik bir takım aktiviteler) ve destekleyici yapı (destekleyici bir çevre oluşturmak) (Cook-Cottone ve Guyker, 2018).

Kendinize ve ihtiyaçlarınıza daha çok önem vermek için işe bir öz bakım planı yaparak başlayabilirsiniz. Öz bakım genelde beş kategoriye ayrılmaktadır: fiziksel, psikolojik, iş yerinde öz bakım, sosyal ve finansal öz bakım. Sizin kendinize ne kadar iyi baktığınızı anlamak için bu kategorilerin hepsine 1 ve 10 arası not verin. Örneğin fiziksel öz bakımınız için neler yapıyorsunuz?

Peki ya psikolojik öz bakımınız için yaptığınız faaliyetler nelerdir? Kendinizi hangi kategoride geliştirmeniz gerekiyor? Gerçek mutluluk ve sağlığın yolu tüm bu öz-bakım kategorilerinin dengede olmasından geçer. Tüm bu kategoriler birbiriyle ilintilidir. Örneğin psikolojik öz-bakımımıza dikkat ederken finansal öz-bakımımıza dikkat etmememiz eninde sonunda psikolojimizi etkiler. O halde hangi öz-bakım kategorimizde dengesizlik varsa bu durumu düzeltmeye çalışalım ve hayatımızın her alanında kendimize gerçekten de çok iyi bakalım. Yine bilinçli öz bakım kavramını hayatımıza sokmak için de meditasyon ya da yoga gibi zihni rahatlatmaya yönelik aktivitelerden faydalanalım.

Çocukluğunuzda ihtiyaç duyduğunuz fiziksel ve duygusal bakımı ailenizden almamış olabilirsiniz, ama gelin siz yetişkinliğinize sahip çıkın ve kendinize her anlamda iyi bakmaya başlayın. Her gün ruhsal ve fiziksel öz bakımınıza yönelik aktivitelerde bulunun. Unutmayın eğer kendimize o kadar da iyi gelmeyecek şekilde davranmaya vaktimiz varsa, kendimize iyi davranmaya da vaktimiz vardır.

Benim yazılarımda dahil psikolojiyle ilgili yazıların sadece bilgi vermek amaçlı olduğunu da lütfen aklınızdan çıkarmayın ve eğer travmatik bir çocukluk geçirdiyseniz bu konular hakkında bir psikologla ya da psikiyatristle çalışmanız gerektiğini unutmayın. 2021 yılını “Kendini Sevme ve Hayatı Güzelleştirme Yılı” ilan ettim. Her hafta @ranakutvan kullanıcı isimli Instagram hesabımdan bu konuyla ilgili psikoloji ödevleri paylaşıyorum. Hadi hep beraber kendimizi sevmeye ve dünyayı güzelleştirmeye. Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. Zoom üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için rsolaker@gmail adresine yazabilirsiniz.

Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.

Kaynaklar:
Cook-Cottone, C. P. (2015). Incorporating positive body image into the treatment of eating disorders: A model for attunement and mindful self-care. Body Image, 14, 158–167.doi:10.1016/j.bodyim.2015.03.004
Cook-Cottone C. P, Guyker W.M. The development and validation of the mindful self-care scale (MSCS): an assessment of practices that support positive embodiment. Mindfulness. 2018;9(1):
161-175. 19. Parker ME
Rosenzweig, S., Reibel, D. K., Greeson, J. M., Brainard, G. C., & Hojat, M. (2003). Mindfulness-based stress reduction lowers psychological distress in medical students. Teaching and Learning in Medicine, 15(2), 88–92. doi:10.1207/S15328015TLM1502_03

İlginizi çekebilir: 2021 kendini sevme, dünyayı güzelleştirme yılı olsun mu?

Psikolog Rana Kutvan: İstanbul doğumlu olan Rana Kutvan lise öğrenimini Nişantaşı Kız Lisesi’nde tamamladı. Önce LCC’de bir sene akabinde de İstasyon Sanat Merkezi’nde iki sene süren bir moda eğitimi aldıktan sonra çeşitli firmalarda stilist olarak görev aldı. 1997-2008 tarihleri arasında New York’ta ikamet etti. Türkiye’de almış olduğu moda eğitimini Parsons School of Design’dan almış olduğu derslerle pekiştirdi. Kutvan moda eğitiminin yanı sıra City University of New York’a bağlı Hunter College’da Psikoloji ve Sanat Tarihi üzerine çift anadal lisans eğitimi görerek cum laude (yüksek onur) derecesiyle mezun oldu. Hunter College’a devam ettiği süre zarfında dünyanın önde gelen psikologlarından Albert Ellis’in Enstitüsünde staj yaptı. Bu staj süresince Ellis’in bulmuş ve de geliştirmiş olduğu Rational Emotive Behavior Therapy (REBT)’i yakından inceleme fırsatı buldu. Kutvan, Albert Ellis Enstitüsündeki stajının yanı sıra New York’un önemli psikoloji enstitülerinin düzenlediği workshoplara katıldı. Kutvan 2008 Mayıs ayında Türkiye’nin ilk Kişisel Gelişim ve Stil Danışmanlığı merkezi Karakter A’yı kurdu. Kurumsal ve bireysel hizmetler veren Rana Kutvan’ın referansları arasında Braun, CNN TÜRK, Aras Kargo, TURKCELL, Kuveyt Türk, Doğan Holding gibi şirketler vardır. Kutvan bireylere ve kurumlara Stres Yönetimi, Kadın Liderliği, İş Özel Yaşam Dengesi, Zaman Yönetimi, Kadın Ruhu isimli workshop çalışmaları düzenlemektedir. Kutvan Karakter A’nın yanı sıra 2008-2012 tarihleri arasında Profesör Dr. Kerem Doksat’dan süpervizyon aldı. Kutvan psikoloji ve kişisel gelişim çalışmalarında holistik bir yaklaşım uygulamaktadır. Rana Kutvan anadili olan Türkçe’nin yanı sıra anadili düzeyinde İngilizce, iyi derecede Fransızca, İtalyanca konuşmaktadır.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale