X

Apple Watch Ultra: En ekstrem aktivitelerden ilham alan, çığır açıcı özelliklere sahip, devrim niteliğindeki yeni tasarım

Apple 7 Eylül’de gerçekleşen etkinliğinde, yeni ve çarpıcı bir tasarımın yanı sıra dayanıklılık, keşif ve macera için geliştirilmiş çok çeşitli özelliklere sahip Apple Watch UltraApple ’yı duyurdu. Apple Watch Ultra, şimdiye kadarki en büyük ve en parlak Apple Watch ekranını ortaya çıkaran 49 mm titanyum kasa ve düz safir ön kristal ile geliyor. Özelleştirilebilir Eylem düğmesi çok sayıda yararlı özelliğe anında erişim olanağı sunuyor. Apple Watch Ultra, normal kullanımda 36 saate kadar pil ömrüyle şimdiye kadar bir Apple Watch’ta sağlanan en iyi pil ömrüne sahip.1 Üstelik bir günden uzun süren deneyimler için ideal olan yeni düşük güç ayarı, pil ömrünü 60 saate kadar çıkarabiliyor.2 Daha büyük Apple Watch Ultra ekranı için özel olarak tasarlanan Yol Rehberi saat kadranında, yerleşik olarak yer alan pusulanın yanı sıra sekiz adede kadar komplikasyon için alan bulunuyor. Apple Watch Ultra, her macera için bileğe rahat bir şekilde tamamen oturmasını sağlayan benzersiz tasarım özelliklerine sahip üç yeni kayışla birlikte geliyor: Trail Loop, Alpine Loop ve Ocean Kordon. İşte Apple Watch Ultra’nın öne çıkan özelikleri:

Daha Büyük, Daha Parlak, Daha Güçlü

Havacılık ve uzay endüstrisi standartlarında titanyumdan üretilen Apple Watch Ultra ağırlık, sağlamlık ve korozyona dayanıklılık arasında mükemmel bir denge sunuyor. Kasa, düz safir ön kristalin tüm kenarlarını çevreleyecek şekilde yükselerek şimdiye kadarki tüm Apple Watch’lara göre 2 kat daha parlak olan 2000 nite kadar Retina ekranı koruyor. Yüksek kontrastlı uluslararası turuncu renkteki yeni Eylem düğmesi Antrenman, Pusula Ara Noktaları ve Backtrack gibi çeşitli özelliklere anında erişim için kolayca özelleştirilebiliyor.

Apple Watch Ultra sesli görüşmelerin ses kalitesini her koşulda önemli ölçüde iyileştiren üç yerleşik mikrofona sahip. Uyarlanabilir hüzmeleme özelliği algoritması, mikrofonları kullanarak sesi yakalarken ortamdaki arka plan seslerini azaltarak olağanüstü bir netlik sağlıyor. Rüzgarlı ortamların zorlu şartlarında Apple Watch Ultra, sesin görüşmeler sırasında net ve anlaşılabilir olmasını sağlamak için yapay öğrenme teknolojileri gibi gelişmiş rüzgar gürültüsünü azaltma algoritmalarından yararlanıyor.

Olağanüstü Açık Hava Aktiviteleri için Tasarlanan Yeni Kayışlar

Dayanıklılık sporcuları ve koşucular için özel olarak tasarlanan Trail Loop, şimdiye kadarki en ince Apple Watch kayışı. Yumuşak, esnek ve hafif örgü kumaş Trail Loop’un bileğe en iyi şekilde oturmasına olanak veriyor. Pratik kayış köprüsüyse kayışın hızla ve kolayca ayarlanmasını sağlayacak şekilde tasarlandı.

Gezginler düşünülerek tasarlanan Alpine Loop kayış, dikiş ihtiyacını ortadan kaldıran tek bir sürekli örgü işlemiyle üretilmiş iki entegre katmandan oluşuyor. Yüksek dayanıklılığa sahip iplikle güçlendirilen üstteki yüzeyler G şeklindeki titanyum kopçanın ayarlanabilmesini ve yerine sıkıca oturmasını sağlıyor.

Ocean Kordon, titanyum toka ve tokayla uyumlu yaylı kilit mekanizmasıyla ekstrem su sporları ve hobi amaçlı dalış aktiviteleri için özel olarak tasarlandı. Kalıbında esnek bir floroelastomer kullanılan kordon, esneyerek ve boru geometrisinden yararlanarak bileğe tam oturuyor. Ocean Kordon’un, kullanıcıların dalış elbiseleri üzerine rahatça takılabilmesini sağlayan isteğe bağlı ekstra uzun kordon seçeneği de bulunuyor.

Dayanıklılık Sporları ve Elit Sporcular

Apple Watch Ultra, dayanıklılık sporcuları ve sınırlarını zorlamak isteyen herkes için inanılmaz bir araç. Çift frekanslı hassas GPS, şimdiye kadar bir Apple Watch’ta ilk kez L1 ile en yeni frekans olan L5’i bir araya getiriyor ve yeni konumlandırma algoritmaları sunuyor. Apple Watch Ultra şimdiye kadar bir Apple Watch’taki en doğru GPS’i sunarak kullanıcılara antrenmanlar ve yarışlar için en hassas mesafe, tempo ve rota verilerini sağlıyor.

Apple Watch Ultra performansı ölçmek için Adım Uzunluğu, Yerle Temas Süresi, Dikey Salınım ve Koşu Gücü gibi yeni ve gelişmiş koşu ölçümleri sunan watchOS 9’dan güç alıyor. Bölümler, Tur Süreleri ve Yükseklik gibi yeni Antrenman Görünümleri önemli ölçümlerin bir bakışta görülmesini sağlıyor. Apple Watch Ultra, daha büyük ekranı sayesinde altı ölçümü aynı anda gösterebilen tek Apple Watch olma özelliğini taşıyor. Kullanıcılar Kalp Atış Hızı Bölgeleri, Özel Antrenmanlar, Pacer ve bu yılın ilerleyen zamanlarında sunulacak Race Route gibi özelliklerle antrenmanlarını daha üst seviyelere taşıyabilecek. Yeni Multisport antrenmanı, triatlonlar, duatlonlar veya birbirini izleyen yüzme, bisiklet ya da koşu aktiviteleri için otomatik algılama özelliğine sahip olması sayesinde antrenmanlar arasında kolayca geçiş yapıyor. Apple Watch Ultra, çoğu kullanıcının 3,9 km yüzme, 180 km bisiklet sürme ve 42 km tam maratondan oluşan uzun mesafeli bir triatlonu tamamlamasına yetecek pil ömrüne sahip.

Eylem düğmesi anında antrenman başlatabiliyor ve kullanıcıları Özel Antrenmanların bir sonraki aralığına veya Multisport antrenmanlarının bir sonraki etabına geçirebiliyor. Ayrıca segmentleri işaretlemek için de kullanılabiliyor. Böylece bir parkurda koşucular için en üstün tempo ve mesafe tahminlerini otomatik olarak sağlayan yeni Track koşu deneyimini tamamlıyor.3

Gezginler

Daha büyük, daha parlak ekranı ve dayanıklı tasarımıyla Apple Watch Ultra, maceracı ve gezginlerin gündelik kullanımdan ekstrem kullanımlara kadar çok çeşitli ortamlarda yararlanabileceği mükemmel bir teknik araç. watchOS 9’da tamamen yeniden tasarlanan Pusula uygulaması üç farklı görünümde daha ayrıntılı bilgiler gösteriyor. Uygulama aynı anda hem analog pusula kadranını hem de dijital görünümü gösteren yeni bir hibrit görünüme sahip. Digital Crown çevrildiğinde enlem, boylam, yükseklik ve eğim bilgilerinin yer aldığı ek bir görünümün yanı sıra Pusula Ara Noktaları ve Backtrack özelliklerini gösteren yön bulma görünümü de gösteriliyor.

Pusula Ara Noktaları, belirli bir konumu veya ilgi çekici bir yeri doğrudan uygulamanın içinde işaretlemek için kolay ve pratik bir yol sunuyor. Eylem düğmesine basıldığında veya Pusula Ara Noktası simgesine dokunulduğunda, görüntülenen simgeye dokunarak düzenlenebilen bir ara nokta ekleniyor. Pusula Ara Noktası komplikasyonu hem ara noktanın yönünü hem de yaklaşık mesafeyi gerçek zamanlı olarak dinamik şekilde güncelliyor.

Backtrack özelliği GPS verilerini kullanarak kullanıcının daha önce geçtiği yerleri gösteren bir yol oluşturuyor. Böylece yönünü şaşıran veya kaybolan kullanıcıların geldikleri yoldan geri dönebilmelerini sağlıyor. Özellik, ağ bağlantısının olmadığı yerlerde arka planda otomatik olarak etkinleştirilebiliyor. Kullanıcılar Eylem düğmesine bir kez basarak hızlı bir şekilde Pusula Ara Noktası ekleyebiliyor, Backtrack’i başlatabiliyor veya görüntüleyebiliyor. 86 desibel siren, kullanıcıların kaybolmaları veya yaralanmaları halinde bulundukları konuma dikkat çekebilmeleri için acil durumlara yönelik olarak tasarlandı. Benzersiz ses yapısı, dönüşümlü çalınan iki farklı ses modelini içeriyor. Bu ses modelleri birkaç saate kadar süreyle tekrarlanabiliyor. İlk model tehlike sinyali verirken ikinci model de evrensel olarak tanınan SOS sinyalini taklit ediyor. Düşük Güç Modu’nun yanı sıra GPS frekansını ve kalp atış hızı ölçümü sıklığını azaltan ek düşük güç ayarı sayesinde pil ömrü, sırt çantasıyla çıkılan ve bir günden uzun süren yolculuklarda 60 saate kadar ulaşabiliyor.

Bilekte çalışma sıcaklığı, -20° C seviyesindeki dondurucu dağ soğuklarından 55° C seviyesindeki yakıcı çöl sıcaklarına kadar en ekstrem ve uzak yerlerin keşfedilmesine yardımcı olacak biçimde tasarlandı.4 Apple Watch Ultra, askeri ekipman için kullanılan ve dayanıklı ekipman üreticileri arasında popüler olan MIL-STD 810H standardının ilgili özelliklerine göre onaylandı. Testler arasında Düşük Basınç (Yükseklik), Yüksek Sıcaklık, Düşük Sıcaklık, Sıcaklık Şoku, Sıvılara Bağlı Kontaminasyon, Yağmur, Nem, Suya Daldırma, Kum ve Toz, Donma/Çözülme, Buz/Dondurucu Yağış, Darbe, Titreşim ve diğer çeşitli durumlar yer alıyor. Yol Rehberi saat kadranı kullanılırken Digital Crown çevrildiğinde, arayüz karanlıkta daha iyi görülmesi için kırmızıya dönüşerek gece koşullarında optimum görünürlük sağlıyor.

Deniz ve Su Sporları Tutkunları

Apple Watch Ultra, kitesurfing ve wakeboarding gibi ekstrem aktivitelerin yanı sıra yeni Oceanic+ uygulamasıyla hobi amaçlı 40 metreye tüplü dalış dahil olmak üzere su sporları için tasarlandı. Apple Watch Ultra, bu su altı maceralarını desteklemek için WR100 sertifikasına sahip. Apple Watch Ultra, tüm dünyada hobi amaçlı dalgıçların güvendiği derinlik göstergeleri gibi dalış aksesuarları için uluslararası olarak kabul edilen EN 13319 standardı için de sertifika aldı.5

Yeni bir derinlik göstergesinden yararlanan Apple Watch Ultra’da kullanıcı dostu bir arayüzle tasarlanan Derinlik uygulaması bulunuyor. Derinlik uygulaması saati, mevcut derinliği, su sıcaklığını, su altında geçen süreyi ve ulaşılan maksimum derinliği tek bakışta gösteriyor. Kullanıcılar Eylem düğmesini Derinlik uygulamasını anında başlatacak şekilde programlayabiliyor.

Hobi amaçlı dalış aktiviteleri için yenilikçi ve güvenilir ekipmanlar sunmasıyla tanınan Huish Outdoors ile iş birliğiyle geliştirilen yeni Oceanic+ uygulaması, Apple Watch Ultra’yı yetenekli bir dalış bilgisayarına dönüştürüyor. Bu sonbaharın ilerleyen günlerinde App Store’da sunulacak olan uygulama, Bühlmann dekompresyon algoritmasından yararlanıyor. Ayrıca dalış planlama, okunması kolay dalış ölçümleri, görsel ve dokunsal uyarılar, sıfır dekompresyon limiti, çıkış hızı ve emniyet duruşu yönlendirmeleri gibi özellikler sunuyor. Oceanic+’ta kişiselleştirilmiş kullanıcı profili ve hem mevcut hem de yerel dalış koşullarıyla ilgili raporların yanı sıra aile üyeleri ve arkadaşlarla paylaşılabilen, iPhone ile otomatik olarak eşzamanlanan dalış günlüğü özelliği de bulunuyor.

Diğer Özellikler

Apple Watch Ultra, Apple Watch’u dünyanın en çok satan akıllı saati haline getiren tüm bağlantı, aktivite ve sağlık özelliklerini bir araya getiriyor. Bu özellikler arasında kalp atış hızı izleme, EKG ve Kanda Oksijen uygulamaları, Aktivite halkaları ve Farkındalık uygulamasının yanı sıra ek sağlık, güvenlik ve navigasyon özellikleri de yer alıyor.

Apple Watch Ultra çift sensörlü tasarımıyla sıcaklık algılamaya benzersiz bir yaklaşım getiriyor. Sensörlerden biri saatin arka kısmında, tene en yakın bölgede, diğeriyse hemen ekranın altında bulunuyor. Böylece dış ortamdan kaynaklanan sapmalar azaltılıyor. Gece ölçülen bilek sıcaklığı genel vücut sıcaklığı için iyi bir gösterge olabiliyor. Apple Watch Ultra’daki sensörler uyku sırasında bilek sıcaklığını her beş saniyede bir kontrol ediyor ve 0.1 °C kadar küçük değişimleri bile ölçebiliyor. Kullanıcılar egzersiz, uçak yolculuğu sonrası yorgunluk, hatta hastalık gibi etkenlere bağlı olarak referans sıcaklıkta geceden geceye oluşabilecek değişimleri Sağlık uygulamasında görebiliyor.

İki yeni hareket sensörü ve gelişmiş sensör füzyonu algoritmasından yararlanan Apple Watch, Trafik Kazası Algılama özelliğiyle ciddi trafik kazalarını algılayabiliyor. Apple Watch, ciddi bir trafik kazası algıladığında kullanıcıyla iletişim kuruyor ve 10 saniyelik bir geri sayımın ardından kullanıcı tepki vermezse acil çağrı merkezini arıyor. Kullanıcının aygıtının konumu acil durum müdahale ekiplerinin yanı sıra kullanıcının acil durum kişilerine de gönderiliyor.

Apple Watch Ultra ve Çevre

Apple Watch Ultra, gezegenimiz üzerinde minimum etki yaratacak şekilde tasarlandı. Apple Watch için bir ilk olarak, Apple Watch Ultra’nın çok katmanlı baskı devre kartlarındaki kaplamalarda geri dönüştürülmüş altın bulunuyor. Ayrıca tüm mıknatıslarda yüzde 100 geri dönüştürülmüş nadir bulunan toprak elementleri ve Taptic Engine’da yüzde 100 geri dönüştürülmüş tungsten kullanıldı. Ekran camında arsenik bulunmuyor ve Apple Watch Ultra cıva, BFR, PVC ve berilyum içermiyor. Hiçbir Apple Watch ambalajının dış kısmında plastik kaplama kullanılmıyor. Ambalajların yüzde 98’i veya daha fazlasında lif kullanılıyor. Bu da Apple’ı 2025 yılının sonuna kadar ambalajlarda plastik kullanımını tamamen sona erdirme hedefine yakınlaştırıyor.

Apple bugün küresel kurumsal operasyonlarında tamamen karbon nötr olmayı başardı. 2030’a kadar ise üretim tedarik zincirinin tamamı ve bütün ürün yaşam döngüleri dahil tüm çalışmalarında yüzde 100 karbon nötr olmayı planlıyor. Bu da satılan her Apple aygıtının bileşen üretimi, montaj, nakliye, müşteri kullanımı ve şarjdan geri dönüşüm ve malzemelerin geri kazanılmasına kadar her aşamada iklim üzerinde net sıfır etkiye sahip olması demek.

Gizlilik

Gizlilik, Apple’ın tüm özelliklerinin tasarlanmasında ve geliştirilmesinde temel bir öneme sahip. Kullanıcının iPhone’u parola, Touch ID veya Face ID ile kilitli durumdayken, Tıbbi Kimlik’e eklenenler hariç Sağlık uygulamasındaki tüm sağlık ve fitness verileri şifreleniyor. iCloud’da yedeklenen tüm Sağlık verileri hem aktarılırken hem de Apple sunucularında saklanırken aynı şifreleme işleminden geçiyor. iOS ve watchOS varsayılan iki faktörlü kimlik doğrulama ve parola ile kullanıldığında, iCloud ile eşzamanlanmış Sağlık uygulaması verileri uçtan uca şifreleniyor. Böylece Apple bu verileri deşifre edecek anahtara sahip olmuyor ve dolayısıyla verileri okuyamıyor.

  1. Apple Watch Ultra’nın pil ömrü normal kullanımda iPhone ile beraberken 36 saate ulaşabilir.
  2. GPS frekansını ve kalp atış hızı ölçümü sıklığını azaltan düşük güç ayarı bu sonbaharın ilerleyen günlerinde kullanıma sunulacak.
  3. Bu yıl ABD’de kullanıma sunulacak.
  4. Aşırı sıcaklıklar bazı özellikleri etkileyebilir. Daha fazla bilgi için kullanım kılavuzunu inceleyin.
  5. Apple Watch Ultra, ISO 22810 standardı kapsamında 100 metre suya dayanıklılık derecesine sahiptir. Apple Watch Ultra, App Store’dan indirilebilecek uyumlu üçüncü taraf uygulamalarıyla birlikte 40 metreye kadar hobi amaçlı dalış ve yüksek hızlı su sporları için kullanılabilir. Apple Watch Ultra 40 metreden derin dalışlarda kullanılmamalıdır. Suya dayanıklılık kalıcı değildir ve zamanla azalabilir. Daha fazla bilgi için support.apple.com/tr-tr/HT205000 adresini ziyaret edin.
  6. Sıcaklık algılama özelliği tıbbi bir araç değildir ve tıbbi tanı veya tedavi amacıyla ya da başka herhangi bir tıbbi amaçla kullanıma yönelik olarak tasarlanmamıştır.

İlginizi çekebilir: Yeni nesil AirPods Pro ile rakipsiz ses kalitesi, Aktif Gürültü Engelleme özelliği ve daha fazla kolaylık

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Hayatın küçük tatlı sürprizlerini L’Occitane Almond Shower Oil ile yakalayın

Hayat, beklenmeyen güzelliklerle dolu bir dans gibi; eğer görmeyi, fark etmeyi bilirsek hayatın şaşırtıcı güzellikteki tatlı anlarını sık sık yakalayabiliriz. Bazen uzun zamandır görmediğimiz bir arkadaşımızla yolda karşılaştığımız, bazense tatlı bir yağmurun ardından çıkan gökkuşağını gördüğümüz o ‘an’da gizli olabilir mutluluk. Bu, beklenmedik ama her zaman iyi hissetmemizi sağlayan hoş sürprizler, hayatın şaşırtıcı güzellikteki anlarından yalnızca birkaçı olsa da tüm gün yüzümüzü güldürmeye yetebilir.



Yakalamak için istekli olursak hayatın monoton akışına biraz olsun ara vermemizi sağlayan ve yaşamın ne kadar büyüleyici olduğunu hatırlatan pek çok tatlı sürpriz bulabiliriz. Tıpkı L’Occitane Almond Shower Oil’in su ile buluştuğunda yağ kıvamından köpüğe dönüşen sürprizli formu gibi.

Sürprizlerle dolu keyif veren bir deneyim

Mutluluk veren, keyif dolu ve sürprizli anlar dediğimizde şüphesiz ki kendimize ayırdığımız zamanların önemi ve yeri çok büyük. Çünkü, günlük hayatın koşturması içerisinde kendimizi şımartabildiğimiz, bedenimizin ve zihnimizin ihtiyaçlarını karşılayabildiğimiz bu özel anlar, monotonluğun içinden bize göz kırpan küçük sürprizler gibi. Özellikle de kişisel bakım ritüellerini taçlandıran L’Occitane Almond Shower Oil ile sürprizlerin hiç sonu yok. Bu özel duş bakım yağı, suyla buluştuğu anda değişen formu ile bize sıradan görünen anları bile özel kılan küçük sürprizler sunuyor.

Almond Shower Oil’in içeriğindeki badem yağı, su ile birleştiğinde anında yoğun keyif verici bir köpüğe dönüşüyor, bize de tatlı küçük sürprizlerle dolu dokunuşların cildimizde bıraktığı o yumuşacık etkinin keyfini sürmek kalıyor. Tabii, o tatlı ve küçük sürprizler Badem Duş Yağı’nın yalnızca köpüren özel formülünde saklı değil, kokusu da bambaşka bir heyecan.

Kokuların duyuları harekete geçiren büyülü dünyası

Bazen sizin de bir kokunun esintisiyle geçmişe doğru kısa bir yolculuğa çıktığınızı hissettiğiniz oluyor mu? Kabul edelim, hayatın içindeki tatlı sürprizli anlarda kokuların da etkisi oldukça büyük. Belki çocukluğunuzdan keyifli bir anı hatırlatan nostaljik bir koku, belki gençliğinizde kullandığınız eski bir parfümün rüzgarla karışmış hali, belki de taze biçilmiş çimlerin havada dağılan dansı… Kokular da sürprizli anların başrol oyuncusu olabiliyor.



Tıpkı, Almond Shower Oil’in tatlı bademin mis kokusunu cildimizde bırakması gibi. Üstelik vegan içeriği ile tüm cilt tiplerine de uygun olan bu bakım yağı, duyuları harekete geçiren büyülü bir dünyanın da kapısını aralıyor. Hayatın bitmeyen telaş ve karmaşasında her şeyden biraz da olsa uzaklaşıp, o büyülü dünyaları keşfetmek hepimizin ihtiyacı değil mi? Daha fark edilmeyi bekleyen onca tatlı sürpriz varken…

Şaşırtıcı üçlü etki

Köpüren özel formül, büyülü dünyalara açılan mis badem kokusu, tabii bir de şaşırtıcı üçlü etki. L’Occitane Almond Shower Oil ile hayatın sürprizlerle dolu anlarını yakalamak çok kolay. Özel vegan formülü, cildi hem temizliyor hem nemlendiriyor hem de onarıyor. Bu üç etkiyi bir arada bulabilmek de en tatlı sürprizlerden biri.

Badem Duş Yağı, özel köpük yapısı ile cildi temizliyor, içeriğindeki omega 6 ve 9 bakımından zengin tatlı badem yağı ve üzüm çekirdeği yağı ile ilk kullanımda nemlendirme etkisi sağlıyor ve cildi besleyerek ışıl ışıl bir görünüme kavuşturuyor.

Elbette, hayatta daha yakalanmayı bekleyen pek çok şaşırtıcı tatlı an var. Bazıları, bir anda karşımıza çıksa da bazen de bu anları biz yaratabiliriz. Bakım rutinlerimize L’Occitane Almond Shower Oil’i eklemek, tanımadığımız birine iltifat etmek ya da sevdiğimiz birine uzun zamandır istediği bir şeyi satın almak, hayatımızda o tatlı sürprizleri artırmaya ve yaşamın keyfini doyasıya çıkarmaya yardımcı olabilir.

Hiç vakit kaybetmeden birinden başlamak istiyorsanız hemen tıklayıp sürprizlerle dolu L’Occitane Almond Shower Oil dünyasını keşfedebilirsiniz.



Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.



Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?



Güne lezzetli bir başlangıç için kahvaltılık tarifler

Ne demiş şair; kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı. Sizce de öyle değil mi? Günün ilk öğününün, bize gün boyu yetecek kadar neşe ve enerji kaynağı olması gerekmiyor mu? İster sabahın çok erken saatlerinde ister öğlene yakın olsun, fark etmez; günün ilk öğünü her zaman çok önemli. Çünkü günün geri kalanını etkileyen, o günün ne kadar kaliteli bir gün olduğunu belirleyen en önemli faktörlerden biri; güne neler yiyerek başladığımız…



Ancak hepimiz biliyoruz ki, klasik kahvaltı tarifleri zamanla sıkıcı hale gelebiliyor. Yumurta, peynir, zeytin güzel bir başlangıç olsa da her gün aynı şeyleri yemek hayatlarımızda monotonluk yaratabiliyor. Dolayısıyla biraz daha yaratıcı alternatiflere ihtiyacımız var. Ama bir yandan da yoğun tempomuza ayak uydurabilmek için pratik ve besleyici olmalı. Tabii lezzetten de ödün vermek olmaz. İşte tam da bu noktada lezzeti ile, pratikliği ile, besleyiciliği ile kahvaltıların yıldızı müsli karşımıza çıkıyor. İşte müsli kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli ve sağlıklı kahvaltılık tarifler:

Müslili Ekmek

Eğer kahvaltıda değişiklik yapmak ve lezzet ile besleyici değeri bir arada sunan bir alternatif arıyorsanız, müslili ekmek tam size göre. Klasik ekmek tariflerine göre çok daha zengin ve doyurucu bir seçenek sunan bu kahvaltılık tarifi, aynı zamanda çok daha lezzetli, çok daha eğlenceli. Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli’nin içeriğindeki kızılcık, kuru üzüm, elma ve marakuyalı özel karışım sayesinde enerjik bir sabaha doyurucu dilimlerle merhaba diyebilirsiniz.

Malzemeler:

Hamuru için:

  • 1 su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 2-3 tatlı kaşığı Dr. Oetker Aktif Maya
  • 0,5 çay bardağı süt
  • 4-4,5 su bardağı un
  • 0,5 çay bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 yumurta
  • 100 gram yumuşak margarin

Üzeri için:

  • 2-3 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 yemek kaşığı su

Hazırlanışı:

  • Mayayı bir kaseye alın ve üzerine yarım çay bardağı ılık sütü ilave edin. Kaşık ile birkaç kez karıştırıp 10-15 dakika bekletin.
  • Unu derin bir kaba eleyin ve üzerine beklettiğiniz mayayı ilave edin. Toz şeker, süt, yumurta ve margarini ilave edip iyice yoğurun. Üzerini kapatıp ılık ortamda 40-45 dakika bekletin.
  • Süre sonunda mayalanan hamura 1 su bardağı meyveli müsliyi ekleyin ve yoğurun. Hamuru yuvarlayıp pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine alın. Üzerine su sürüp meyveli müsli serpin ve 20 dakika bekletin.
  • Fırını belirtilen dereceye ayarlayıp ısınması için önceden açın. (Alt-üst pişirme: 170 °C, Turbo pişirme: 160 °C)
  • Hamurun üzerini keskin bıçak ile 3-4 yerinden 1 cm derinliğinde kesin ve 25-30 dakika pişirin.
  • Fırından çıkarıp soğutun. Dilimleyerek servis yapın.

Çikolatalı Çıtır Smoothie Bowl

Kahvaltıda kendinizi şımartmak ve güne ‘bomba’ gibi başlamak istiyorsanız, tatlı bir kahvaltılık tarifi tam size göre olabilir. Çıtır tahıl ve çikolata parçacıkları içeren Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli ile çok pratik ve çok lezzetli bir kahvaltılık bowl hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli
  • 1 adet olgun muz
  • ½ avokado
  • 1 yemek kaşığı kakao tozu
  • 1 su bardağı badem sütü

Hazırlanışı:

  • Olgun muzu, avokadoyu, kakao tozunu ve badem sütünü blender’a alın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar yüksek hızda karıştırın.
  • Elde ettiğiniz smoothie karışımını bir kaseye aktarın ve kahvaltılık bowl için tabanı hazırlayın.
  • Smoothie tabanın üzerine çıtır çıtır Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli’yi ekleyin. Ve harika kahvaltı kaseniz hazır.

Portakallı Muzlu Müslili İçecek

Kahvaltılarınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazırsanız, Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli ile tanışın. Bu benzersiz müsli, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda sağlık açısından sunduğu faydalarla da kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olmaya aday. Hem lif hem de Vitamin B1, demir ve magnezyum gibi önemli besin öğeleri açısından zengin olan bu müsli ile harika bir kahvaltılık içecek hazırlayabilir, güne başlarken ihtiyacınız olan enerjiyi ve besinleri alabilirsiniz:



Malzemeler:

  • 50 g Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli
  • 1 poşet Dr. Oetker Şekerli Vanilin
  • 2 adet muz
  • 2-3 dilim ayıklanmış ve zarları çıkarılmış portakal dilimleri
  • 2 su bardağı buzdolabında soğutulmuş süt
  • 2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

  • Muzları soyup iri parçalara kesin ve mutfak robotuna alın.
  • Üzerine portakal dilimleri, süt, bal ve şekerli vanilini ilave edip meyveler ezilinceye kadar karıştırın.
  • Hazırladığınız içeceği bardaklara alın. Üzerlerine çıtır müsliyi ekleyip kaşık ile karıştırın.
  • Buzdolabında 30 dakika bekletip servis yapın.

Meyveli Mini Kahvaltılık Muffin

Güne başlarken modunuzu yükseltecek, enerjinizi yerine getirecek ve ihtiyacınız olan besin öğelerini almanızı sağlayacak ve tüm bunları yaparken de eğlenceli bir hale çevirecek muffinlere kim hayır diyebilir ki… Siz de demezseniz, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ile harika bir kahvaltılık hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 paket Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
  • 1 su bardağı tam buğday unu
  • 2 yemek kaşığı bal
  • ½ su bardağı süt
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet mini muffin tepsisi

Hazırlanışı:

  • Fırını 180 derecede önceden ısıtın ve mini muffin tepsisini yağlayın.
  • Bir kasede tam buğday unu, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ve kabartma tozunu karıştırın.
  • Başka bir kapta süt, eritilmiş tereyağı ve yumurtayı çırpın. Islak malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve karıştırın.
  • Hazırladığınız kek harcını mini muffin kalıplarına eşit miktarda bölün. Her bir kalıbı üçte iki oranında doldurmanız yeterli olacaktır, böylece kabardığı zaman da yeteri kadar alan kalacaktır.
  • Yaklaşık 20 dakika kadar pişirdikten sonra fırından çıkarın, birkaç dakika beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

Bonus: Çabasız ve lezzetli kahvaltılar

Eğer daha hızlı bir şekilde lezzetli, pratik ve doyurucu kahvaltılık tarifler hazırlamak istiyorsanız, fazla çaba harcamadan da eğlenceli kahvaltılar yapabilirsiniz. Müslinizi ister sütle ister yoğurtla karıştırın; üzerine meyve, bal, biraz da kuruyemiş ekleyin ve voila! Enfes kahvaltınız hazır… Ama bir dakika; zaten eklenmişi var 🙂 Dr. Oetker Vitalis’in lezzetli, doyurucu ve sağlıklı dünyası ile klasik kahvaltılar yerine daha enerjik tariflerle güne başlayabilirsiniz.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeyi, ‘sıkıcı’ kalıplardan çıkarmak ve her güne büyük bir neşe ile başlamak istiyorsanız Dr. Oetker Vitalis, kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak. Üstelik sadece kahvaltılarınızın da değil; ara öğünlerinizde de lezzetli atıştırmalıklar olarak tüketebilirsiniz. Bu çıtır lezzetler, gününüzün her saatine enerji ve neşe katacak!

Siz de Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’in Multi Meyveli Çıtır Müsli, Bal Bademli Çıtır Müsli ve Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli çeşitlerinden dilediğinizi seçebilir, güne en sevdiğiniz lezzetle harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

*Bu yazı Dr. Oetker katkılarıyla hazırlanmıştır.



İlgili Makale