X

5 adımda eleştirel düşünme yetinizi geliştirin; daha doğru kararlar verin

Hemen her gün karar vermemiz gereken durumlarla karşılaşıyoruz. Bunlardan bazıları ufak tefek ve önemsizken, diğerleri hayatımız üzerinde büyük etkilere sahip olabiliyor. Ve bazen kendimizi her seferinde doğru seçim yapmanın imkansız olduğu kararlarla boğuşurken bulabiliyoruz.

Fakat iyi kararlar verme konusunda şansımızı yükseltmek için birçok yol var ve bunlar arasında özellikle etkili olan bir teknik de eleştirel düşünmek. Bu düşünme tekniğini kısaca sorunlara yaklaşırken durumu dikkatle analiz etmeyi ve onun olası kötü sonuçlarını hesaba katıp en iyi kararı vermeyi sağlayan bir yaklaşım olarak ifade edebiliriz.

Eleştiri kısmı kulağa negatif geliyorsa bunun sebebi, aslında bir bakıma öyle olması. Eleştirel düşünebilen birey, bir seçeneği doğru hissettirdiği için seçmek yerine ulaşılır olan tüm seçenekleri özenle inceleyip eleştiriye tabi tutar ve en kullanışlı ya da en güvenilir olanlar dışında tüm bilgileri eleyerek en iyi sonuca ulaşır.

İlginizi çekebilir: Hayata eleştirel bakmanızı sağlayacak mükemmel öneriler

Eleştirel düşünme tekniği benimsemenin farklı şekilleri mevcut. Ancak aralarında en kullanışlı olanları aşağıdakiler gibi sıralayabiliriz:

Sorunu formüle edin

Diğer bir deyişle, ne aradığınızı bilin. Bu her zaman sandığımız kadar kolay anlaşılır olmayabilir. Örneğin, yeni çıkan bir diyet trendini denemek isteyip istemediğinize karar veriyorsanız, sizi eleştiriye iten sebepler sadece 2 haftada sonuç alma iddiaları gibi diğer faktörlerce engellenebilir. Ama eğer duruma, diyet yapmakla esasen neyi başarmayı amaçladığınızı netleştirerek yaklaşırsanız; amacınız kilo vermek, daha iyi beslenme ya da daha enerjik olmak olsa da bu bilgileri elekten geçirip ne aradığınızı bulabilir ve söz konusu trendin sizin ihtiyaçlarınızı gerçekten karşılayıp karşılamadığına karar verebilirsiniz.

Bilgilerinizi toplayın

Dışarıda bir sürü bilgi var. Bu nedenle sorununuz hakkında net bilgiye sahip olmak kendinize neyin uygun olduğunu seçmenizde yardımcı olacaktır. Eğer iyi bir beslenme için diyete girmeyi deniyorsanız ya da diğer insanların düşüncelerini merak ediyorsanız, tavsiye için bir uzmana başvurabilirsiniz. Bilgi toplamak, sizi hedefinizi tutturacak karara yaklaştırır, ve farklı seçenekleri düşünüp taşınmanızda size yardım eder.

Bilgiyi uygulamaya koyun

Bunu yapmanın en iyi yolu, eleştirel sorular sorabilmektir. Bir kararla karşılaştığınızda, kendinize şunları sorun: “Hangi fikirler geçerli?” “Hangi hipotezler mevcut?” “Edindiğim bilgi hakkındaki değerlendirmem kulağa mantıklı geliyor mu?”

Örneğin, size milyonlar vaat eden bir e-postada şunları göz önünde bulundurmalısınız, “Bu duruma yaklaşımımı şekillendiren ne?” “Gönderenin doğru söylediğini düşünüyor muyum?” “Bu şekilde para kazanacağımı varsaymak mantıklı mı?”

Saklı anlamları göz önünde bulundurun

Bazen ilk bakışta harika görünen fikirler, uzun vadede farklı etkilere sahip olabilir. Örneğin; mutfağınızda plastik bardaklar halinde paketlenmiş suları kullanmak, her ne kadar başta pratik görünse de, uzun vadede çevreye hayli zararı olabilecek bir uygulamadır. Bu nedenle önünüzdeki seçeneklerin kısa ve uzun vadede ifade edebileceklerini düşünün ve kararınızı ona göre vermeye çalışın.

Diğer bakış açılarını keşfedin

Elbette hemen her konuda sizin düşündüğünüzün tam tersini düşünen insanlar mevcut. Kendinize, birçok insanın neden sizin tam tersiniz olacak şekilde düşündüğünü sorun. Bu düşünce, size hiçbir şekilde mantıklı gelmeyecekse bile, bu şekilde diğer insanların nasıl düşündüklerini anlama şansı bulabilirsiniz. Bu sizin tüm seçenekleri keşfetmenizi sağlar ve nihayet daha bilinçli karar vermenize neden olur.

Bu beş adımlı süreç sadece bir araç ve kesin olan bir şey varsa, bunların hiçbirinin zor kararları hayatımızdan silmeyecek olması. Ancak eleştirel düşünce sayesinde olabilecek en iyi kararı verebilir ve aradığımız şeyi bulabiliriz. Eleştirel düşünme teknikleriyle ilgili daha fazlası için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz:

 

İlginizi çekebilir: Her yaşta sorgulamanın gücü: Çocuklar için felsefe neden önemli?

Kaynak
TED-Ed

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale