X

Değişen beslenme alışkanlıklarından yenilikçi sağlık yaklaşımlarına: 2024 wellness trendleri

Yeni bir yıla büyük umutlar ve hayallerle merhaba dedik! Geçtiğimiz yıl yaşanan toplumsal ve küresel olumsuz gelişmelerin sonrasında güzelliklerle dolu bir yıl geçirmek, pek çoğumuzun hayali… Elbette ki sağlık ve mutlulukla. Bu konuda da bize destek olacak en güçlü araçlar, wellness trendleri olabilir. Beslenmeden egzersize, güzellik ve bakımdan seyahate yaşamın farklı alanlarına dair bu yılın öne çıkan başlıklarını merak ediyorsanız, doğru yerdesiniz. İşte 2024 wellness trendleri:

Beslenmede öne çıkan welness trendleri

1. Sağlıklı yemek, neşe ile yeniden yorumlanıyor

Sağlıklı yemek yeme yaklaşımına, son yıllarda hepimiz aşinayız. Özellikle covid pandemisinden sonra, sağlıklı beslenme dünya genelinde oldukça yaygın bir şekilde benimsenmeye başlanmıştı. 2024 yılında ise, sağlıklı yeme alışkanlıkları daha eğlenceli yaklaşımlarla yeniden tanımlanıyor. Hem sağlıklı içeriklere sahip olan hem de kolayca hazırlanan veya pratik bir şekilde tüketilmeye hazır olan ve iyi hissettiren gıdalar bu yıl çeşitleniyor. Yeme-içme sektöründeki markalar, besleyici malzemelerle daha neşeli yiyecekler sunmaya, basit ama eğlenceli ve sağlıklı ‘comfort food’lar üretmeye hazırlanıyor.

2. Mısırlar, alkali suda pişiyor

Pek çok tarifte görmeye alışık olduğumuz mısır, çok lezzetli olsa da içerdiği selüloz türünden bir çeşit çözünmez lif nedeniyle ham haliyle insan vücudu tarafından sindirilemez. Bu nedenle işlenmiş ve genelde de pek sağlıklı olmayan haliyle tüketiciye sunulur. Ancak, 2024 yılında farklı bir metot ile buluşan mısır, yeni bir gelişmeye imza atıyor. ‘Nixtamalization’ olarak bilinen bu teknikte, ham mısır taneleri alkalize edilmiş suda pişiriliyor ve bu sayede sindirilebilir, yumuşak ve lezzetli hale geliyor. Bu teknikle hazırlanan mısırlardan elde edilecek cipslerin, unların ve bir dizi tüketime hazır gıdanın 2024 yılında raflarda yerini alması bekleniyor.

3. Kafein, şöhretini kaybediyor

Hoşça kal kafein! Bu gelişme, pek çok kahveseveri üzecek olsa da aslında 2023’ün başından beri konuşulan bir konu. Uzmanlar, kafeinsiz kahve tüketiminin bu yıl itibariyle 2027’ye kadar %7’lik bir artış göstereceği kanaatinde. Bunun sebebi ise kahve tüketiminin azalması değil, aksine dünya genelinde insanların son yıllarda çok fazla kahve tüketmesinden olayı, kafeinin olumsuz etkilerinden kaçınmak istemesi. Matcha, bitki çayı veya alternatif kafeinsiz içeceklere geçiş yapmak istemeyen kahveseverlerin, kafeinsiz kahve piyasasını hareketlendireceği öngörülüyor.

İlginizi çekebilir: Kahve içmeden de uyanık hissetmenin ve enerjiyi artırmanın yolları

4. Mocktailler, popüler kalmaya devam ediyor

Son birkaç yılda, alkolsüz içecekler dünya genelinde hızla çeşitlenirken, alkolsüz ikramlar sunan gece kulüpleri ile alkolsüz yaşam tarzı da oldukça yaygınlaştı. 2024 yılına özel bir gelişme olmasa da bu yıl da ‘alcohol free’ yaklaşımı popüler kalmaya devam edecek. 2024 yılında içecek sektöründe alkolsüz içkilerin yanı sıra düşük alkollü içki seçeneklerinin de artacağı tahmin ediliyor. Bunun yanı sıra, sektörün öncüleri mocktail tariflerinin yaygınlaşacağı ve çeşitleneceği konusunda da hemfikir. Üstelik, bu artış yalnızca bireylerin evlerinde yaptıkları tercihleri değil, restoranlardaki menülerin içeriğine de etkileyecek. Sektörün öncüleri, başta ananas ve Hindistancevizi suyu olmak üzere tropik meyvelerle hazırlanan mocktaillerin revaçta olacağı görüşünde.

5. Protein ağırlıklı beslenme ön plana çıkıyor

Son birkaç yılda tüketicilere dünya genelinde vegan, bitkisel ‘et alternatifleri’ konusunda epey çeşitlilik sağlanıyordu. Ancak, bu çeşitlilik karar yorgunluğuna ve yüksek fiyatlardan dolayı, insanların bu protein bazlı alternatiflere soğuk yaklaşmasına neden olmaya başladı. Bu yıl ise protein bazlı beslenme yeniden ön planda, ancak bitki bazlı proteinler yerine balık gibi protein kaynakları daha revaçta.

İlginizi çekebilir: Hayvansal kaynaklı ve bitkisel kaynaklı protein arasındaki fark nedir?

Sağlık konusunda öne çıkan wellness trendleri

1. Kadın sağlığına yönelik çalışmalar artıyor

Başta menstrüel döngü olmak üzere, kadın sağlığını ilgilendiren tüm konularda 2024 yılında yapılacak çalışmaların hızla artması bekleniyor. Teknolojinin ve yapay zekanın yardımıyla kadın üreme sağlığı üzerine yenilikçi uygulamaların ortaya çıkması planlanan gelişmeler arasında. Özellikle giyilebilir teknolojinin, bu konuda büyük değişimlere ev sahipliği yapacağı söyleniyor. Kadın üreme sağlığı, aile planlaması, doğum kontrol, döngülerdeki duygusal dalgalanmalar, bedensel değişimler ve çok daha fazlasına ilişkin pozitif bir yaklaşımın, kadın sağlığını önemseyen bir toplum bilincine zemin hazırlayacak olmasının umut veren bir gelecek planı olduğunu söylemek mümkün.

İlginizi çekebilir: Bilimsel araştırmalara göre enflamasyon kadınlarda daha yaygın

2. Doğum sonrası bakımın önemi büyüyor

Kadın sağlığı üzerine yoğunlaşması beklenen çalışmaların yanı sıra doğum sonrası bakım hizmetlerinin de dünya genelinde iyileştirilmesi için farkındalık yaratılması amaçlanıyor. 2024 yılında, kadınların annelik deneyimi ile birlikte sağlıklarında yaşadıkları düşüşün önlenmesi için bakım hizmetlerinin artırılması gerektiğine vurgu yapılıyor. Yalnızca hamilelik döneminde ve doğum esnasında değil, doğum sonrasında da annelerin sağlıklarını desteklemek için American College of Obstetricians and Gynecologists, Dünya Sağlık Örgütü’ne 2022 yılında çağrıda bulunmuştu. Ve bu yıl, bu çağrıya karşılık veriliyor. Fizik tedavi, emzirme ve doula desteği, akupunktur, doğum sonrası bilgilendirme gibi farklı perinatal hizmetlerin hem yüz yüze hem de online olarak sunulması için hazırlıklar yapılıyor.

3. Sinir sistemi düzenlemesi ve travma terapisi yaygınlaşıyor

2024’te sağlık trendleri, sinir sistemi düzenlemesi ve travma terapisine odaklanarak gelişiyor. Zihinsel ve fiziksel sağlık arasındaki derin bağlantıyı anlamak, bireyleri stresle başa çıkma ve duygusal denge sağlama konusunda yönlendirmek çok daha önemli hale geliyor. Sinir sistemi düzenlemesi ve travma terapisi, farkındalık, nefes çalışması, somatik deneyimleme ve nörobiofeedback gibi çeşitli yöntemleri içeriyor ve bu trend, 2024 yılında iyi oluşu desteklemek için daha fazla ön plana çıkıyor. Bu yıl bireyler, kendilerini iyileştirme ve dengeli bir sinir sistemi oluşturma amacıyla öz bakım ve duygusal iyileşme konularında daha fazla bilince sahip olacağa benziyor.

4. Uzun yaşama yönelik yaklaşımlar önem kazanıyor

Uzun yaşamak, sağlıklı yaş almak için iyi yaşam alışkanlıkları bu yıl yeniden önem kazanıyor. Dengeli beslenme, uyku düzeni, düzenli egzersiz, bağırsak sağlığı, stres yönetimi gibi yaşam kalitesini artıran ve bütüncül sağlığı destekleyen pratikler, uzun ömürlülük açısından bir kez daha ön plana geliyor. Bunların yanı sıra, kırmızı ışık terapisi, sauna, soğuk maruziyeti gibi farklı yaklaşım ve teknikler de revaçta olacak. Ayrıca, dinlenmenin, uzun ve sağlıklı yaş almadaki öneminin de altı bir kez daha çizilecek.

İlginizi çekebilir: ‘5 L’s of Longevity’: Bütüncül Tıp Uzmanı Gladys McGarey’e göre uzun ve sağlıklı yaşamın 5 bileşeni

Bakım & güzellik sektöründe öne çıkan wellness trendleri

1. Anti-aging vücut bakımı yaygınlaşıyor

Cilt bakımı, 2024 yılına özel bir trend olmasa da bu sene bu bakım, yüz ve boyun bölgesinden çok daha geniş bir alana yayılıyor ve tüm vücut bakımı ön plana çıkıyor. Tüm vücuda uygulanabilecek bakım yağları, anti-aging etkili bakım ürünleri, pürüzsüz ve ipeksi bir cilt için revaçta olacağa benziyor.

2. Uzun cilt ömrü kavramı ortaya çıkıyor

Güzellik dünyasında yaşanan gelişmeler, uzun cilt ömrü kavramını ön plana çıkarıyor. Sağlıkla yaş alırken cilt üzerindeki yaşlanma etkilerinin de süresini uzatmak için botoks gibi dışarıdan yapılan kimyasal müdahalelerin yerine beslenme, egzersiz, takviye gibi doğal ve bütüncül bir yaklaşımla cilt sağlığının desteklenmesi hedefleniyor. Kısacası, 2024 yılında estetik yaptırmak yerine, yaş aldıkça oluşacak kırışık ve benzeri cilt üzerindeki olumsuz etkilerin ortaya çıkış süresi uzatılmaya çalışılacak.

3. Saç bakımının önemi artıyor

Cilt bakımı dendiğinde vücut ve yüz gibi bölgeler ön plana çıkıyor olsa da saç bakımı da cilt bakımının önemli bir parçası. Ve 2024 yılında saç bakımı, çok daha önemli bir hale geliyor. Yaşlanmanın yalnızca cilt üzerindeki etkisi değil, dökülme, kopma, beyazlama, yıpranma gibi saç üzerindeki etkisinin de bu yıl altı çiziliyor ve beslenmeden doğru bakım ürünleri kullanmaya saç sağlığı desteklenmeye başlanıyor.

Aktif yaşama dair öne çıkan wellness trendleri

1. Yapay zeka, kişiye özel egzersizler sunuyor

Sağlık alanında kişiselleştirilmiş yaklaşımların yükselişte olduğu bu dönemde, bireyler kendi sağlıklarını kendi ellerine alıyor ve özellikle giyilebilir teknolojiden faydalanarak bu konuda doğru adımları takip ediyor. 2024 yılında ise teknolojinin ve yapay zekanın desteği ile bireysel sağlık yaklaşımının yanı sıra kişiye özel egzersizler de sunulmaya başlanıyor. Herkesin cebinde kişisel spor koçu olacak demek mümkün…

2. Pickleball ve badminton yeniden sahalara dönüyor

Bu yıl, tenise göre daha hafif raket ve top kullanarak oynanan, çevikliği, aktif hareketi teşvik eden, üstelik dengeyi de iyileştiren, pickleball ve badminton egzersizleri revaçta. Pinterest Tahminler Raporu’na göre, internette ‘badminton’ arayışında %45’lik, ‘badminton kıyafeti’ arayışında ise %80’lik bir artış var. Öte yandan, geçen yılın favori egzersizlerinden biri olan pickleball’a olan ilgi de hala sürüyor. Dolayısıyla 2024 yılında hem eğlenceyi hem de egzersizi birleştiren bu iki spor dalı, çok popüler olacak gibi görünüyor.

3. Somatik egzersizler öne çıkıyor

Somatik terapi, iyileşmeyi ve öz farkındalığı teşvik etmek amacıyla zihin ile beden arasındaki bağlantıya odaklanan, bütünsel bir yaklaşım ve son zamanlarda oldukça popüler. Geleneksel terapinin aksine, somatik terapi, travma, stres ve duygusal tıkanıklıklarla başa çıkmak için fiziksel duyumları, hareketleri ve farkındalık tekniklerini içeriyor. Bu bütünleştirici yaklaşım, daha bedensel ve deneyimsel bir iyileşme formu arayanları cezbediyor. Bu yaklaşımdan esinlenen somatik egzersizler de benzer bir şekilde iyi oluşu desteklemek için hızla yaygınlaşıyor. 2024 yılında spor salonlarında, wellness merkezlerinde ve fitness stüdyolarında somatik egzersizlerin ön planda olacağı tahmin ediliyor.

Yaşama dair öne çıkan wellness trendleri

1. Oda kokuları endüstrisi büyüyor

2024’te ev bakımı, taze ve canlandırıcı koku ile lüks bir otel atmosferini yaşamak isteyenler için ön planda olacak. Oda kokuları sektörü, özellikle pandemi sürecinde evde geçirilen zamanın artmasıyla birlikte, ev bakım ürünleri konseptinde sessiz lüks dönemine giriyor. Koku araştırmacısı Pamela Dalton’a göre, evde geçirilen sürenin artması, insanların kokuları evlerine taşıma ve sık sık değiştirme isteğini artırdı. Oda kokuları pazarının 2030’a kadar 19.4 milyar dolara ulaşması öngörülüyor.

2. Yavaş ve wellness odaklı seyahat gelişiyor

Uzmanlar, küresel pandemi, siyasi çatışmalar, iklim sorunları ve diğer stres nedenleriyle yaşanan zorlukların ardından birçok kişinin yakın gelecekte daha sakin tatillere ihtiyaç duyacağını öngörüyor. Seyahat yazarı Karla Walsh, 2024’te daha fazla insanın evde tatiller, meditasyon kaçamakları ve esnek seyahat planları gibi sakin deneyimleri tercih edeceğini söylüyor. “Yavaş seyahat” unsurlarını içeren otellerin, tatil paketlerinin de artacağı tahmin ediliyor. Öte yandan, son yıllarda revaçta olan wellness odaklı seyahatin 2024 yılında da ön planda olacağı düşünülüyor. Retreat merkezlerinin, SPA otellerinin favori destinasyonlar olacağını söylemek mümkün.

3. Sosyal wellness & pet wellness önem kazanıyor

Pandemi ile birlikte evlerimizde daha fazla vakit geçirmeye başladığımızda biraz daha yalnızlığımıza çekilmiştik. Şimdi ise sosyalleşmenin önemi, insan ilişkilerinin sağlık üzerindeki önemli etkileri yeniden ön plana çıkıyor ve wellness kavramının sosyal yönü bir kez daha ön plana çıkıyor. Sosyalleşmenin yeni adresinin ise 2024 yılında spor salonları olması bekleniyor. Öte yandan, evcil hayvanlar için de wellness kavramı önemli bir hal alıyor. İnsanların evcil hayvanları uzun yaşarsa sahiplerinin de uzun yaşayacağı yönünde araştırmalar sürdürülüyor ve evcil hayvan bakımını bir üst düzeye çıkarmak için daha konforlu hizmetlerin sunulması planlanıyor. Buna evcil hayvanlar için spa merkezlerinin kurulması da dahil… Yani hem insanlar hem de evcil hayvanlar için sosyalleşmek, iyi hissetmek önemli olacak. Uzun yaşam için her canlıya imkan sunulmalı, öyle değil mi?

4. Emlak sektörüne wellness odaklı dokunuşlar geliyor

Wellness gayrimenkulları, son birkaç yıldır yükselişe geçmiş ve dünya genelinde önem kazanmaya başlamıştı. Doğru bir ev düzeni ve tasarımının bütüncül sağlığı ve esenliği nasıl desteklediğini açığa çıkaran wellness gayrimenkullarının 2022 yılında bütçesi yaklaşık 400 milyar dolardı. Global Wellness Institute’nin belirttiğine göre, bu rakam bu yıldan itibaren 2027’ye kadar %17,8 oranda büyüme gösterecek.

Sürdürülebilirlik ve çevreye dair öne çıkan wellness trendleri

1. Gıda israfını önleyen tarifler çeşitleniyor

Hem 2023 beslenme trendlerinde hem de 2024 beslenme trendlerinde yer alan bir yaklaşım; gıda israfını önleyen tarifler2023 beslenme trendlerinde hem de 2024 beslenme trendlerinde yer alan bir yaklaşım;. Hem gıda israfını önlemek hem de mutfaklara sürdürülebilir çözümler getirmek için harika bir yol olan artan yemeklerden yeni tarifler oluşturmak, bu yıl çokça karşımıza çıkacak. Gıda israfını önlemenin en sürdürülebilir ve yaratıcı çözümlerinden biri olan bu tariflerde, meyve posalarından tatlılar, kahve posalarından ise doğal temizlik ürünleri var. Elbette ki bu kadarla sınırlı değil. Bu yıl hem bireysel anlamda mutfaklarımızda gıda israfını önlemek için kendi tariflerimizi yapacağız hem de restoranların menülerinde yaratıcı tarifler göreceğiz…

2. Sürdürülebilir spor giyim ürünleri genişliyor

Sürdürülebilirlik, yalnızca yediğimiz yiyeceklerle, gıda israfını önlemekle önemli değil. Kıyafetlerimizde tercih ettiğimiz kumaşların da çevreyi koruma konusundaki önemi oldukça büyük. İklim krizinin etkileriyle git gide zarar gören dünyamızı korumak için yaşamın her alanında tercihlerimize özen göstermek şart. Buna, kıyafetlerimiz de dahil. Tahminlere göre 2024 yılında spor giyimde sürdürülebilirlik rüzgarları esecek ve geri dönüştürülmüş malzemelerden, bambu, pamuk gibi doğal kumaşlardan kıyafetler üretilecek. Ve bu alanda üretim yapan markaların da sayısı artacak… Kısacası sürdürülebilir spor giyim ürünleri 2024 yılında vitrinlerde çeşitlenecek.

3. Eco-fitness yaklaşımı geliyor

Çevreyi koruma anlayışını ve egzersizi birleştiren; eco-fitness yaklaşımı 2024 yılının en gözde wellness trendleri arasında. Bu trend, çevre dostu egzersiz ekipmanları, enerji verimli tesisleri, atık azaltma önlemleri gibi çevre dostu uygulamaları içeriyor. Ve sadece geçici bir moda değil, evrilen fitness endüstrisinin temel bir parçası olarak öne çıkıyor. Eco-fitness yaklaşımını benimseyen spor salonları, sadece fiziksel antrenman değil, aynı zamanda doğayla bağlantıyı teşvik eden tasarımlarıyla daha bütünsel bir wellness deneyimi sunmaya hazırlanıyor.

Bonus: ‘Big Talk’

Beslenme, sağlık, çevre ve yaşam bir yana ilişkilerde de değişimler bizi bekliyor… 2024 yılında Y ve Z jenerasyonları arasındaki ilişkinin, anlamlı konuşmalar aracılığıyla gelişmesi ön görülüyor. ‘Big Talk’ veya Büyük Konuşma, daha yaşlı kişilerin, nasihat vermeye yönelik konuşmaları olarak tanımlansa da uzmanlara göre bu yıl, bu tür konuşmalar, daha derin paylaşımların ve duygusal bağların kurulması için ön ayak olacağa benziyor.

Kaynaklar: wellandgood, cosmopolitan, shape

İlginizi çekebilir: 2023 wellness trendleri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Lezzetli ve eşsiz tatlarla dolu bir deneyim: Macroonline’da keşif dolu bir yolculuk

Şüphesiz ki söz konusu sofralarımız olduğunda hepimiz ‘en iyisi’nin peşindeyiz. Market alışverişlerimizi yaparken de gözümüz, elimiz hep en iyisinde, en kalitelisinde. Her şeyin en iyisini aldığımızdan emin olmak istiyoruz. Ancak, böylesi bir çabanın çok fazla zaman ve enerji gerektirdiği de aşikar. Hele ki büyük şehirlerde yaşıyorsak, iş çıkış saatinde markette olmak; kalabalıklar, trafik, koşturmaca gibi dertleri de beraberinde getirebiliyor. E peki bunca yorgunluk ve zamansızlığın içerisinde mesai bitimine dakikalar kalmışken her gün zihnimizde dönen o ‘Akşam ne pişirsem’ sorularına nasıl yanıt bulacağız? Hele bir de evde hazırlamak istediğimiz tarifin malzemeleri yoksa.



Güzel haber; artık bu soru da zihnimizi kurcalamayacak, yorgun argın market sırasında beklemek zorunda da kalmayacağız. Macroonline ile yorucu market gezileri, ev konforunda keşifler yapabileceğimiz bir fırsata dönüşüyor.

Macrocenter ayrıcalıkları aynı hizmet anlayışıyla Macroonline’da

Macrocenter’ı tercih edenler bilir; Macrocenter’da alışveriş yapmak, eşsiz bir deneyimdir. Ürün çeşitliliği, yeni keşifler, taptaze lezzetler, baş döndüren kokular ve başka yerde olmayan ürünler… Macroonline da tüm bu deneyimi, bizlere online olarak sunuyor. Aynı uzmanlık, aynı lezzet ve aynı hizmet anlayışıyla tüm Macrocenter ayrıcalıkları, artık Macroonline’da. Kısacası, hayatı güzelleştirecek her şey Macroonline’da. Peki siz neredesiniz; yoksa hala kasa sırasında mı? 🙂 Gelin, Macroonline’Macroonline’Macroonline’da neler neler var biraz daha yakından bakalım… (Ne yok ki! demek serbest.)

Ev konforunda kaliteli bir alışveriş deneyimi

Hangimiz istemeyiz ki raflardaki en taze meyve-sebzeler yer alsın mutfak tezgahımızda, kendi ellerimizle seçtiğimiz.. Ama zamanımız ve enerjimiz yoksa ne yapacağız? Merak etmeyin, en iyilerden vazgeçmek zorunda değiliz. Macroonline, her şeyin en iyisini bizim için seçip evimize kadar getiriyor. İhtiyacımız olan her şey, sanki raflardan kendimiz seçiyormuşuz gibi aynı titizlik ve özenle seçilip bize ulaştırılıyor. Ev konforunda kusursuz ve kaliteli bir alışverişi deneyimi, Macroonline ile artık kapımıza geliyor.

Benzersiz tatlar, otantik lezzetler, yeni keşifler



Macroonline’da dilediğimiz ülkenin lezzetlerini bulmak mümkün. Bugün İtalyan, yarın Fransız Mutfağı, haftaya ise Japon, ne dersiniz? Macroonline dünyasında alışveriş yapmak, adeta geniş bir coğrafyada gezintiye çıkmak gibi. Uzak Doğu’nun egzotik sosları, ithal çikolatalar, artizan ürün çeşitliliği, her yerde bulunmayan lezzetli atıştırmalıklar, profesyonellere özgü ürün seçkileri, taptaze deniz ürünleri ve çok daha fazlası… Hepsi, premium hizmet kalitesi, zengin ürün çeşitliliği ve kolay erişim imkanıyla Macroonline’da. Tek yapmamız gereken bir tıkla sepete eklemek.

Şeflerin özgün tarifleriyle hazırlanan Homemade lezzetler

Dünya mutfağının yanı sıra Türkiye’nin özgün tatlarını da sunan Macroconline’da Homemade lezzetler de var. Şeflerin özgün tarifleriyle hazırlanan Homemade lezzetler, Macroonline’ın beklentileri aşan hizmet kalitesini evlerimize taşıyor. Hep ne pişireceğimizi düşünecek değiliz ya bazen de ne yiyeceğimizi düşünelim, öyle değil mi… Sağlıklı, lezzetli ve zahmetsiz alternatifler arayanların en gözde seçimleri, Macroonline Homemade kategorisinde.

Keyifli, pratik ve konforlu bir alışveriş deneyiminin yanı sıra keşiflerle dolu bir yolculuğa da hazırsak; istikamet: Macroonline. Üstelik, Macroonline’dan verdiğimiz siparişler 45 dakikada teslimat seçeneğiyle ve +4 dereceli araçlarla soğuk zincir kırılmadan dilediğimiz saatte bize ulaşıyor. Macrocenter’ın ayrıcalıklı dünyasını ev konforunda keşfetmek ve Macroonline’da ilk alışverişlerinize özel indirimden de faydalanmak için siz de hemen tıklayın.

*Bu yazı Macrocenter katkılarıyla hazırlanmıştır.



Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.



Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?



İlgili Makale