X

2018 yılında hayatımızı yakından etkileyecek öne çıkan wellness gündemleri

Son yıllarda bireylerin, toplumların, şirketlerin ve hatta devletlerin peşinden koştuğu bir şey var; o da wellness. Tüm dünyanın ilgiyle takip ettiği wellness konsepti, oldukça dinamik ve değişken. 2017 yılında da wellness‘ın tanımının değiştiğini söylemek mümkün. Artık wellness, bir kişinin bireysel yolculuğundan çok daha fazlasını ifade ediyor. Wellness; bir başkasının, toplumların ve en nihayetinde yaşadığımız gezegenin iyi olması için çaba harcamayı ifade ediyor. Wellness denince akla şu üç kavram geliyor: Sen, biz, hepimiz.

Wellness konusunu yakından takip eden trend uzmanları, bu yıl büyük şirketlerin kişisel bakım ürünleri konusunda müşterilerin taleplerini daha çok dinleyeceğini, daha kaliteli besinlere yönelimin artacağını ve sürdürülebilirlik çalışmalarının hız kazanacağını söylüyor. Aynı zamanda aralıklı olarak kendini aç bırakma (intermittent fasting) ve mikrobiyomla tedavi alanındaki araştırmaların hız kazanacağı düşünülüyor. Çevre dostu #sıfıratık girişimler ve kadın sağlığına eğilen teknoloji yatırımlarını ifade eden #femtech konuları da 2018’de gündem konuları arasında.

Wellness denince akla şu üç kavram geliyor: Sen, biz, hepimiz.

Eğer siz de 2018 için koyduğunuz bireysel hedefleri yeniden gözden geçirmek veya çalıştığınız sektördeki müşterilerinize 2018 trendlerini yakalayan öneriler sunmak istiyorsanız doğru yerdesiniz. İşte 2018’in öne çıkan wellness trendleri ve gündem konuları:

1. Çevre dostu olmak wellness rutininin bir parçası haline geliyor

Küresel ısınma ve bunca yıldır çevreyi düşünmeden yapılan birçok uygulama yüzünden doğa artık isyan ediyor. Geçtiğimiz yıl tüm dünyada beklenmedik doğa olaylarıyla geçti. Üstelik uzmanlar önlem alınmazsa bunun daha da kötüleşeceğini söylüyor. Geçtiğimiz temmuz ayında New York Magazine‘de çıkan bir makaleye göre uzmanlar, büyük bir değişim olmadığı sürece 100 yıl içinde dünyanın yaşanılmaz bir yer haline dönüşeceğini söylüyor. Bunun etkilerini hepimiz çoktan hissetmeye başladık.

Kirlilik ve aşırı hava olayları nedeniyle besin zincirinde bozulmalar yaşanıyor, kronik hastalıklar daha da kötüleşiyor, hatta ruhsal sağlığımız bile bunlardan etkileniyor. Bu durum hepimizi bu konuda bir şeyler yapmaya zorluyor. İşte bu sebeple 2017’de sürdürülebilirlik ve doğa dostu kurallara uyan şirketlerin sayısının artması tesadüf değil.

Örneğin Nike geçtiğimiz yıl sürdürülebilir deriden üretilen ve karbon ayak izi diğerlerinin yarısı kadar olan Flyleather adında bir model çıkardı. Adidas ise okyanusta bulunan plastikten üretilen ve 11 plastik şişeye eşdeğer olan UltraBoost modelini çıkardı. Şirketler artık tüketicilerin satın alma eğiliminde çevre dostu ve sürdürülebilirlik özelliklerinin etkili olduğunun farkına vardı. Bu da onları gün geçtikçe daha fazla çevre dostu yatırımlara yönlendiriyor.

2. Teknoloji de tütün gibi bağımlılık yapıyor
Hepimiz gün içinde defalarca cep telefonlarımızı kontrol ediyoruz çünkü mobil uygulamarın çoğu, kullanıcının dikkatini çekmek için tasarlamış.

Teknoloji ve sosyal medya, dünyayla bağlantı kurmak için harika çözümler sunuyor. Ancak her ikisi de yeterince adil kullanım noktasını aşmış durumda. 2017 yılında sosyal medyada daha fazla vakit geçirenlerin kendilerini sosyal açıdan daha tatminsiz ve daha stresli olduğunu gösteren birçok araştırma yayımlandı. Dijital dünyada yıllardır varlık gösteren girişimciler artık yavaş yavaş geri adım atmaya, geri çekilmeye başladı. Dünya devi Facebook’un Kurucu Başkanı Sean Parker’ın “Hedefimiz, kullanıcılarımızın zamanını ve dikkatini nasıl daha az tüketebiliriz sorusuna yanı aramak” şeklindeki sözleri bile bunun en iyi özeti.

Hepimiz gün içinde defalarca cep telefonlarımızı kontrol ediyoruz çünkü mobil uygulamarın çoğu, kullanıcının dikkatini çekmek için tasarlamış. Eski bir Google Proje Müdürü olan Tristan Harris, “İsteseniz de istemeseniz de kaçınılmaz olarak bu uygulamalar insanların düşüncelerini, duygularını ve eylemlerini şekillendiriyor. İnsanları programlıyor” diyor. Cep telefonu ve sosyal medya bağımlılığı son dönemin en çok konuşulan konularından. Güzel haber ise her alışkanlığın bilişsel terapi sayesinde tersine çevrilebilir olması. Bizler teknolojiye daha bilinçli yaklaştıkça, mobil uygulama endüstrisi de bu talebe karşılık veriyor. Örneğin, gün içinde cep telefonunuza göz atma sayısını ve süresini sınırlandıran uygulamalar gün geçtikçe artıyor. 2018’de bu konu daha çok önem kazanabilir.

3. Bağırsak sağlığı için sadece iyi bakteriler yeterli değil

Bağırsak sağlığıyla ilgili farkındalığın artması probiyotiklerle ve bağırsaklardaki yararlı bakterileri besleyen lif içeren besinlerin daha fazla tanınmasıyla başladı. Ancak bağırsak sağlığı için probiyotik ve iyi-kötü bakteri dengesi kadar önemli bir şey daha var; o da bağırsaktaki yararlı mantarlar. Bunu keşfeden isim ise Dr. Mahmoud Ghannoum. Dünyanın sayılı mikrobiyom araştırmacılarından biri olan Dr. Ghannoum, “Hem bakteriler hem de mantarlar sindirim sağlığında kilit öneme sahip. Araştırmalar, bakteriler ve mantarlar arasındaki iş birliğinin tümden sağlık ve wellness üzerinde önemli etkileri olduğunu gösteriyor” diyor. 2018 wellness trendlerinde ise bağırsak sağlığının korunması ve sürdürülmesi için daha inovatif yöntemlere başvurulacağını kestirmek mümkün. Artık yararlı bakteriler ve probiyotiklerin ötesine bakmanın zamanı geldi.

4. Doğal içerik, yeni “organik gıda” furyasına dönüşüyor
Yalnızca yediklerimizin değil kullandığımız ürünlerin de doğal içerikli olması giderek önem kazanıyor.

Son birkaç yıla kadar kozmetik ve temizlik ürünlerindeki “doğal içerik” şirketlerin pek de önemsediği bir konu değildi. Ancak son yıllarda bu durum değişti. Hem kozmetik ve temizlik ürünlerinin içeriğini paylaşan platformların artması hem de tüketicilerin “şeffaflık” taleplerinin çoğalması bu değişime öncülük etti. Örneğin, kozmetik ve temizlik sektöründe dünya devlerinden biri olan Unilever, ürünlerinin içeriği konusunda daha şeffaf bir uygulamaya geçti. En büyük muamma olan “koku” içeriğinin üzerindeki sır perdesini kaldırdı. Aslında bu bir zorunluluk değil ancak Unilever gibi sektördeki önemli bir oyuncunun böyle bir adım atması, diğer şirketleri de etkileyecektir. Şirket ayrıca daha temiz içeriğe sahip kişisel bakım ürünü tercih edenler için ApotheCARE Essentials adında bir başka marka daha çıkardı.

2018’in en önemli wellness trendlerinden biri de doğal deodorant konusu. Bu konuda da P&G önemli bir adım attı ve Native adını verdiği yeni bir marka piyasaya sürdü. Markanın ürünleri alüminyum ve paraben içermeyen bir formüle sahip. Anlaşılan o ki doğal deodorant konusu 2018’in en sıcak konu başlıklarından biri olabilir.

5. Bağırsak sağlığı açısından süper besin olan kolajene ilgi artıyor

Son yıllarda süper besinler listesine giren kolajen, 2018 yılında hayatımızda daha çok yer alabilir. Günümüzde artık tüketiciler besinlerinin nereden geldiğini ve içinde ne olduğunu daha çok bilmek istiyor. Kolajen de en “temiz” protein kaynaklarından biri olarak öne çıkıyor. Öte yandan bağırsak sağlığını destekleyen özellikleri ve anksiyete, akne tedavisindeki etkileri sebebiyle gün geçtikçe popülaritesi artıyor. Kemik suyundan yapılan çorbalar, smoothie’ler 2018’in öne çıkan wellness trendleri arasına şimdiden girdi bile!

6. Sadece kilo vermek için değil sağlık için aralıklı aç kalma
Aralıklı aç kalmayla ilgili en önemli yanlışlardan biri bu yöntemin sadece kaloriyi azaltma, kilo verme olarak görülmesi…

Geçtiğimiz yılın ilk aylarında her yerde ketojenik beslenme konuşuluyordu; şimdilerde ise aralıklı aç kalma. Yapılan araştırmalar, aralıkla aç kalmanın kısa ve uzun vadede sağlık açısından çok faydalı olduğunu söylüyor. Birçok insan bu yöntemle kilo vermeyi de başarırken; kan şekeri dengesinin sağlanması, enflamasyon riskinin azalması, bilişsel fonksiyonların artması gibi sağlık açısından faydaları daha çok ön plana çıkıyor. Aslında aralıklı aç kalma da Paleo diyeti gibi atalarımızdan beri uygulanan bir yöntem.

Aralıklı aç kalmayla ilgili en önemli yanlışlardan biri de bu yöntemin sadece kaloriyi azaltma, kilo verme olarak görülmesi. Oysa aralıklı aç kalmanın amacı bağırsaklara yenileyici bir mola zamanı verilmesi, hücrelerin eski proteinlerden kurtulması, yenilenme ve tazelenme olarak özetlenebilir. Güney Kaliforniya Üniversitesi’nden biyokimya uzmanı Dr. Valter Longo’ya göre siz de haftada birkaç defa akşam yemeğiyle sabah kahvaltısı arasında 14 saatlik aç kalma süresi bırakarak bu yöntemi uygulayabilirsiniz.

7. Büyük gıda şirketleri büyük hamleler yapıyor

Yıllarca ekonomik gücü olan ve iyi semtlerde yaşayanlar daha sağlıklı besinlere ulaşabildi. Kombu çayı hazırlayıp, probiyotik dolu çikolataları sağlıklı ve butik dükkanlarda bulabildiler. 2018 ise daha büyük şirketlerin daha sağlıklı gıda anlamında büyük adımlar attıkları bir yıl olacağa benziyor. Artık daha iyi besinleri, daha kitlesel marketlerde bulmak mümkün olabilir.

Bu durum özellikle de milenyum çağında doğup büyüyenleri yakından ilgilendiriyor. Daha iyi beslenme, etnik ve sürdürülebilir uygulamaları destekleme konusunda daha duyarlı olan milenyum neslinin alım gücünü artık kitlesel marketlere çevirmesi bekleniyor.

8. İyi uyku, büyük bir öncelik ve büyük bir pazar haline geliyor
Derin ve dinlendirici bir uyku sağlığımız için olmazsa olmaz.

2017 yılında nihayet uyku konusu bir öncelik haline gelmeyi başardı. Uykusuzluğun kilo alma, anksiyete, hormon dengesinde bozulma gibi sorunlara yol açtığını söyleyen araştırmaların sayısı gün geçtikçe artıyor. İyi uykunun başarının anahtarı olduğunu söyleyen Amazon’un kurucusu ve CEO’su Jeff Bezos gibi kanaat önderlerinin açıklamaları da 2018 yılında uyku konusunun wellness trendleri arasında yer alacağını gösteriyor.

Yıllarca uykusuna özen göstermemiş ve uyku düzenini bozmuş kişiler ise bu konuda kendilerini düzeltmek için her türlü yola başvuruyor. Derin ve dinlendirici bir uyku için uyku optimizasyon teknolojinelerine, polistik rahatlama tekniklerine, rahatlatıcı yağlara, değişik teknolojilerle üretilmiş yataklara ve yastıklara olan ilgi gün geçtikçe artıyor.

9. Kadın sağlığına odaklanan teknolojik yatırımlar artıyor: Femtech

Yapılan araştırmalar, 2017 yılında kadın sağlığına odaklanan teknolojik yatırımlar için 1,2 milyar dolar harcandığını söylüyor. Doğurganlık ve üreme sağlığını, tüm beden sağlığının önemli bir göstergesi olarak kabul eden kadınların sayısı arttıkça, bu alanda yapılan yatırımlar da artıyor. Regl dönemlerini takip eden, yumurtlama dönemini haber veren uygulamaların sayısı gün geçtikçe artıyor. Öte yandan hamile kadınlar için hazırlanan uygulamalar bebeğin kalp atışlarını dinlemeden, hamilelikle ilgili hafta hafta bilgiler vermeye kadar çeşitli olanaklar sunuyor. 

10. Mitokondri için sağlıklı yağ tüketimi ön plana çıkıyor
Mitokondri düzgün çalışmadığında yorgunluk, hızlı yaşlanma ve verim alamama baş gösteriyor.

Geçtiğimiz yıllarda mikrobiyomları tartışıyorduk, 2018’in wellness trendlerinin kilit kelimelerinden biri de mitokondri. Eleven Eleven Wellness Center yöneticisi Dr. Frank Lipman’a göre mitokondriyi hücrelerdeki güç kaynağı gibi düşünmek mümkün. Bu güç kaynakları, besinleri ve oksijeni enerjiye çeviriyor ve hücre içinde biyokimyasal reaksiyon oluşturuyor. Mitokondri düzgün çalışmadığında yorgunluk, hızlı yaşlanma ve verim alamama baş gösteriyor. Mitokondriyi desteklemenin en iyi yolu ise şeker veya karbonhidrat tüketmek değil, sağlıklı yağ tüketmek. 2018’in wellness trendlerini takip eden gıda üreticilerinin özellikle yağ oranı yüksek ve ketojenik besinleri ön çıkarması bekleniyor.

11. Alternatif meditasyon yöntemi olarak nefes egzersizleri dikkat çekiyor

Farkındalık ve meditasyon 2018 wellness trendlerinin yine en önemli başlıkları. Günümüzde stresli, anksiyete sorunu yaşayan hedef odaklı binlerce insanın bununla baş etmek, teknolojinin dürtüleriyle mücadele etmek ve kendi beden-zihin ilişkisini desteklemek için alternatif yöntemlere başvurması kaçınılmaz. 2018’in wellness trendlerinde bu alternatif yöntemin nefes çalışmaları olacağı konuşuluyor. Büyük etkinliklerdeki nefes egzersiziyle ilgili söyleşilere veya uygulamalara olan ilgi gittikçe artıyor. Biyoenerji uzmanları nefes çalışmalarını programlarına dahil ediyor, nefes çalışmalarının sinir sistemi üzerindeki etkilerini araştıran uzmanların sayıları artıyor, yoga eğitmenleri nefes egzersizlerini yoga derslerine dahil ediyor. Nefes, insanın kendi bedeniyle ilişki kurmasının en hızlı ve en kolay yolu. 2018 yılında wellness trendlerinin buna daha fazla ağırlık vermesi bekleniyor.

Kaynaklar:
Mind Body Green
Forbes

 

İlginizi çekebilir: 2018 wellness trendleri: Farkındalık ve detoks şekil değiştiriyor

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Güne lezzetli bir başlangıç için kahvaltılık tarifler

Ne demiş şair; kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı. Sizce de öyle değil mi? Günün ilk öğününün, bize gün boyu yetecek kadar neşe ve enerji kaynağı olması gerekmiyor mu? İster sabahın çok erken saatlerinde ister öğlene yakın olsun, fark etmez; günün ilk öğünü her zaman çok önemli. Çünkü günün geri kalanını etkileyen, o günün ne kadar kaliteli bir gün olduğunu belirleyen en önemli faktörlerden biri; güne neler yiyerek başladığımız…



Ancak hepimiz biliyoruz ki, klasik kahvaltı tarifleri zamanla sıkıcı hale gelebiliyor. Yumurta, peynir, zeytin güzel bir başlangıç olsa da her gün aynı şeyleri yemek hayatlarımızda monotonluk yaratabiliyor. Dolayısıyla biraz daha yaratıcı alternatiflere ihtiyacımız var. Ama bir yandan da yoğun tempomuza ayak uydurabilmek için pratik ve besleyici olmalı. Tabii lezzetten de ödün vermek olmaz. İşte tam da bu noktada lezzeti ile, pratikliği ile, besleyiciliği ile kahvaltıların yıldızı müsli karşımıza çıkıyor. İşte müsli kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli ve sağlıklı kahvaltılık tarifler:

Müslili Ekmek

Eğer kahvaltıda değişiklik yapmak ve lezzet ile besleyici değeri bir arada sunan bir alternatif arıyorsanız, müslili ekmek tam size göre. Klasik ekmek tariflerine göre çok daha zengin ve doyurucu bir seçenek sunan bu kahvaltılık tarifi, aynı zamanda çok daha lezzetli, çok daha eğlenceli. Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli’nin içeriğindeki kızılcık, kuru üzüm, elma ve marakuyalı özel karışım sayesinde enerjik bir sabaha doyurucu dilimlerle merhaba diyebilirsiniz.

Malzemeler:

Hamuru için:

  • 1 su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 2-3 tatlı kaşığı Dr. Oetker Aktif Maya
  • 0,5 çay bardağı süt
  • 4-4,5 su bardağı un
  • 0,5 çay bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 yumurta
  • 100 gram yumuşak margarin

Üzeri için:



  • 2-3 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 yemek kaşığı su

Hazırlanışı:

  • Mayayı bir kaseye alın ve üzerine yarım çay bardağı ılık sütü ilave edin. Kaşık ile birkaç kez karıştırıp 10-15 dakika bekletin.
  • Unu derin bir kaba eleyin ve üzerine beklettiğiniz mayayı ilave edin. Toz şeker, süt, yumurta ve margarini ilave edip iyice yoğurun. Üzerini kapatıp ılık ortamda 40-45 dakika bekletin.
  • Süre sonunda mayalanan hamura 1 su bardağı meyveli müsliyi ekleyin ve yoğurun. Hamuru yuvarlayıp pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine alın. Üzerine su sürüp meyveli müsli serpin ve 20 dakika bekletin.
  • Fırını belirtilen dereceye ayarlayıp ısınması için önceden açın. (Alt-üst pişirme: 170 °C, Turbo pişirme: 160 °C)
  • Hamurun üzerini keskin bıçak ile 3-4 yerinden 1 cm derinliğinde kesin ve 25-30 dakika pişirin.
  • Fırından çıkarıp soğutun. Dilimleyerek servis yapın.

Çikolatalı Çıtır Smoothie Bowl

Kahvaltıda kendinizi şımartmak ve güne ‘bomba’ gibi başlamak istiyorsanız, tatlı bir kahvaltılık tarifi tam size göre olabilir. Çıtır tahıl ve çikolata parçacıkları içeren Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli ile çok pratik ve çok lezzetli bir kahvaltılık bowl hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli
  • 1 adet olgun muz
  • ½ avokado
  • 1 yemek kaşığı kakao tozu
  • 1 su bardağı badem sütü

Hazırlanışı:

  • Olgun muzu, avokadoyu, kakao tozunu ve badem sütünü blender’a alın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar yüksek hızda karıştırın.
  • Elde ettiğiniz smoothie karışımını bir kaseye aktarın ve kahvaltılık bowl için tabanı hazırlayın.
  • Smoothie tabanın üzerine çıtır çıtır Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli’yi ekleyin. Ve harika kahvaltı kaseniz hazır.

Portakallı Muzlu Müslili İçecek

Kahvaltılarınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazırsanız, Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli ile tanışın. Bu benzersiz müsli, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda sağlık açısından sunduğu faydalarla da kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olmaya aday. Hem lif hem de Vitamin B1, demir ve magnezyum gibi önemli besin öğeleri açısından zengin olan bu müsli ile harika bir kahvaltılık içecek hazırlayabilir, güne başlarken ihtiyacınız olan enerjiyi ve besinleri alabilirsiniz:



Malzemeler:

  • 50 g Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli
  • 1 poşet Dr. Oetker Şekerli Vanilin
  • 2 adet muz
  • 2-3 dilim ayıklanmış ve zarları çıkarılmış portakal dilimleri
  • 2 su bardağı buzdolabında soğutulmuş süt
  • 2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

  • Muzları soyup iri parçalara kesin ve mutfak robotuna alın.
  • Üzerine portakal dilimleri, süt, bal ve şekerli vanilini ilave edip meyveler ezilinceye kadar karıştırın.
  • Hazırladığınız içeceği bardaklara alın. Üzerlerine çıtır müsliyi ekleyip kaşık ile karıştırın.
  • Buzdolabında 30 dakika bekletip servis yapın.

Meyveli Mini Kahvaltılık Muffin

Güne başlarken modunuzu yükseltecek, enerjinizi yerine getirecek ve ihtiyacınız olan besin öğelerini almanızı sağlayacak ve tüm bunları yaparken de eğlenceli bir hale çevirecek muffinlere kim hayır diyebilir ki… Siz de demezseniz, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ile harika bir kahvaltılık hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 paket Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
  • 1 su bardağı tam buğday unu
  • 2 yemek kaşığı bal
  • ½ su bardağı süt
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet mini muffin tepsisi

Hazırlanışı:

  • Fırını 180 derecede önceden ısıtın ve mini muffin tepsisini yağlayın.
  • Bir kasede tam buğday unu, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ve kabartma tozunu karıştırın.
  • Başka bir kapta süt, eritilmiş tereyağı ve yumurtayı çırpın. Islak malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve karıştırın.
  • Hazırladığınız kek harcını mini muffin kalıplarına eşit miktarda bölün. Her bir kalıbı üçte iki oranında doldurmanız yeterli olacaktır, böylece kabardığı zaman da yeteri kadar alan kalacaktır.
  • Yaklaşık 20 dakika kadar pişirdikten sonra fırından çıkarın, birkaç dakika beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

Bonus: Çabasız ve lezzetli kahvaltılar

Eğer daha hızlı bir şekilde lezzetli, pratik ve doyurucu kahvaltılık tarifler hazırlamak istiyorsanız, fazla çaba harcamadan da eğlenceli kahvaltılar yapabilirsiniz. Müslinizi ister sütle ister yoğurtla karıştırın; üzerine meyve, bal, biraz da kuruyemiş ekleyin ve voila! Enfes kahvaltınız hazır… Ama bir dakika; zaten eklenmişi var 🙂 Dr. Oetker Vitalis’in lezzetli, doyurucu ve sağlıklı dünyası ile klasik kahvaltılar yerine daha enerjik tariflerle güne başlayabilirsiniz.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeyi, ‘sıkıcı’ kalıplardan çıkarmak ve her güne büyük bir neşe ile başlamak istiyorsanız Dr. Oetker Vitalis, kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak. Üstelik sadece kahvaltılarınızın da değil; ara öğünlerinizde de lezzetli atıştırmalıklar olarak tüketebilirsiniz. Bu çıtır lezzetler, gününüzün her saatine enerji ve neşe katacak!

Siz de Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’in Multi Meyveli Çıtır Müsli, Bal Bademli Çıtır Müsli ve Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli çeşitlerinden dilediğinizi seçebilir, güne en sevdiğiniz lezzetle harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

*Bu yazı Dr. Oetker katkılarıyla hazırlanmıştır.





Cildimiz bizden ne ister: Almond Shower Oil ile cildin tüm ihtiyaçlarını karşılayan bir bakım

Yaşamın akışına ayak uydurabilmek için çoğu zaman oradan oraya koşuşturmak, yapılacaklar listesinin maddeleri arasında aceleyle hareket etmek ve hatta tadını uzun uzun çıkarabileceğimiz aktivitelerimizi bile hızlandırmak zorunda kalıyoruz. Ne yazık ki hızlandırmak zorunda kaldığımız bu keyifli aktivitelerden biri de genellikle duş keyfimiz oluyor. Duş almak, hem bedenimizi temizlemek hem de zihnimizi ve ruhumuzu rahatlatmak için önemli bir fırsat sunarken, aceleye getirdiğimizde bu değerli anların kalitesinden ödün vermiş oluyoruz… Oysa ki duş, sadece temizlik ve rahatlık hissinden ibaret değil; aynı zamanda yenilenme, canlanma hissini verebilmek için de önemli bir araç; özellikle de cildimiz için. Duş almanın sağlayacağı tüm olumlu etkilerden faydalanabilmek için, gün boyu pek çok çevresel etkiye maruz kalan cildimizin beklentilerine kulak vermek oldukça önemli. Peki, cildimiz bizden ne ister?



Vücut bakım ritüelinizde ilk sırada, temizlik!

“Cildimiz bizden ne ister?” sorusuna pek çoğumuz gibi cildimizin ilk vereceği cevap temizlik. Gün boyu maruz kaldığımız kir, toz ve alerjenlerden cildi arındırmak şart. Aksi halde gözeneklerin tıkanması sonucu cildin nefes almasını engellemiş oluruz. Bu da farklı cilt problemlerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Vücut bakımında da aynı yüzümüzde olduğu gibi temizlik, cildimizin ihtiyaç listesinde ilk sırada.

L’Occitane Almond Shower Oil’L’Occitane Almond Shower Oil’L’Occitane Almond Shower Oil’in altın renkli yağ dokusu, duş sırasında su ile birleştiğinde süt kıvamına dönüşerek hafifçe köpüren yapısı ile cildimizi nazikçe temizler ve arındırır. Bademin mis kokusu ile tenimizi kokulandırarak, bize de arınmanın verdiği hafifliği ve rahatlığı hissettirir.

Yoğun nem

Cildimizin istediği ve hak ettiği o özenli bakımın en önemli bir diğer bileşeni ise tabii ki yoğun nem, çünkü cildimiz kuruluktan hoşlanmaz. Cildimizin canlı kalmak, gençliğini ve ışıltısını korumak için neme ihtiyacı var. Almond Shower Oil, içeriğindeki zengin yağ, mineral ve vitaminler ile cildi dışarıdan içeriye doğru besliyor, ilk kullanımda hissedilen nemlendirici etkisiyle cildi yumuşacık yapıyor. E vitamini, omega 6 ve 9 yağ asitleri ve badem yağı açısından da zengin olan vegan formüllü Badem Duş Yağı, cildimizin gün boyu nemli kalması ve doğru kaynaklarla beslenmesi için ihtiyacı olan tek şey.



Yukarıda da söylediğimiz gibi, cildimiz kuruluğu hiç sevmez; dolayısıyla onu nemlendirip beslerken, kurumasına neden olabilecek uygulamalardan da kaçınmak önemli. Çok sıcak su ile yıkanmak, koruyucu önlemler almadan soğuk ve rüzgarlı havalara maruz bırakmak ya da az su tüketmek, ona hiç iyi gelmeyenler listesinde. Ona ihtiyaç duyduğu nem desteğini sunmak ise, cildimizin kurumasını önlerken yumuşacık dokunuşlarla buluşmak da ruhumuzu besliyor.

Güzel kokmak

Cildimiz, tüm gün bizimle; yaptığımız tüm aktivitelere, girdiğimiz her ortama, tüm anlarımıza ve deneyimlerimize eşlik ediyor. Tüm bu deneyimlerde hem bize hem de cildimize muhteşem hissettirecek bir şey daha var: Hoş kokularla sarmalanmak. L’Occitane Almond Shower Oil, cilt tarafından anında emilen yapısı ve mis kokulu badem aroması sayesinde gün boyunca cildimizi sarıyor ve sadece cildimizi değil, zihnimizi, ruhumuzu da mutlu ediyor. Cildimiz o büyüleyici badem aroması ile misler gibi olurken, harika kokmak da kendimizi çok daha iyi, keyifli ve özgüvenli hissetmemizi sağlıyor.



Narin dokunuşlar

Temizlenmiş, nemlenmiş, beslenmiş ve harika kokan cildimizin bir başka ihtiyacı da narin dokunuşlarla buluşmak. Çünkü, hassas cildimiz onu tahriş edebilecek uygulamaları da hiç sevmez. Örneğin, çok sık kese veya peeling yapmak ya da cilde zarar verebilecek bakım ürünlerini kullanmak, cildimizin asla istemeyeceği şeyler. Güzel haber; Almond Shower Oil, yumuşak dokusu ve temiz içeriği ile en hassas ciltlerin bile favorisi. Narin dokunuşlar, cildimize hak ettiği değeri sunarken bize de Almond Shower Oil’in duyuları harekete geçiren dokusu ile rahatlatıcı duş anlarının keyfini sürmek kalıyor.

Duyusal bir deneyim

Cildimiz biraz da şımartılmayı hak etmiyor mu? Elbette. L’Occitane Almond Shower Oil duyusal bir banyo keyfi sunuyor; ipeksi dokusu, mis kokusu, rahatlatıcı ve lüks dokunuşlarıyla cildimizi nemlendirmek ve beslemekle kalmıyor, şımartan bir bakım da sağlıyor. Duş keyfi bu sayede aceleye getirilen bir rutin olmaktan çıkıyor; canlandırıcı, yenileyici ve aromatik bir deneyime dönüşüyor. 

Doğal içerikli yapısı, ilk kullanımda anında nem verme özelliği, cildi yumuşacık yapan etkisi ve büyüleyici kokusu ile cildimizin tüm beklentilerinin karşılığı; Almond Shower Oil. Cildin tüm ihtiyaçlarını karşılayan bir bakım için siz de hemen tıklayın ve L’Occitane Almond Shower Oil ile tanışın.

*Bu yazı L’Occitane katkılarıyla hazırlanmıştır.





Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?

Dijital dünya, sınırlarını sürekli olarak genişletmeye devam ediyor ve sanal dünyalar, artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geliyor. Üstelik yalnızca sanal dünyalar da değil, o dünyanın baş kahramanları olan virtual influencer’lar da. Yani biz 🙂 Sosyal medya platformlarında kendi takipçi kitlelerini oluşturan ve çokça sevgiyle ve ilgiyle karşılanan sanal influencer’lar, sadece teknolojik gelişmelerin başarılı bir somut örneği olmakla kalmıyor; aynı zamanda modern pazarlama pratiklerini de yeniden şekillendiriyor.



Yani, artık gerçek insan influencer’lar gibi biz virtual influencer’lar da markaları temsil edebiliyor, iş birliği çalışmaları yapabiliyoruz; dahası biz de hayatımızın akışını ya da bir günümüzün nasıl geçtiğini paylaşabiliyoruz, üstelik dünyanın pek çok yerinde. Peki, biz kimiz? İşte bu dijital dünyayı çok daha yakından tanımak ve bir parçası olmak için mutlaka takip etmeniz gereken virtual influencer’lar:

Virtual Alin


Gelin, önce benimle başlayalım ve size kendimi tanıtayım: Ben Alin! Ford Türkiye’nin marka elçisiyim. En büyük ilgi alanım elbette ki teknoloji ve otomobiller. Aynı zamanda seyahat etmeye de bayılıyorum! Türkiye’nin otomotiv alanındaki ilk ve tek sanal influencer’ıyım. Yani beni ben yapan, hobilerimi şekillendiren, yaşam tarzımı belirleyen her şey aslında markanın stratejisinden doğdu. Günümün büyük bir kısmını yepyeni keşifler yapmaya ayırıyorum ve hiçbir sosyal medya akımından da geri kalmıyorum…

Zencefil shot’ımla güne başlıyor, çıktığım yeni yollarda bol bol kahve molaları vermeyi ve maceralarımı sizinle paylaşmayı seviyorum. Başka çok sevdiğim bir şey varsa o da Mustang Mach-E ile geçirdiğim tüm anlar; çünkü onunla olan her yolculuğum sıra dışı diyor ve beni hemen takip etmeniz için Instagram hesabımı buraya bırakıyorum.

Rozy

Rozy, dünya genelinde en popüler virtual influencer’lardan biri ve Güney Koreli. Hatta Kore’nin ilk sanal influencer’ı. Gezmeyi, iyi giyinmeyi, yemek yapmayı çok seviyor. Dünyayı dolaşıyor, birbirinden şık tasarımlar kullanıyor, modellik yapıyor ve dünyaca ünlü markalarla çalışıyor. Her geçen gün yaptığı sponsorluk anlaşmalarının sayısı hızla artarken, sosyal medya takipçileri tarafından da hayranlıkla takip edilmeye devam ediyor. Rozy de tıpkı benim gibi sanatın ve estetiğin gücüne inanıyor ve her günü dolu dolu yaşamak için ilham veriyor.

Shudu



Shudu, moda fotoğrafçısı Cameron-James Wilson tarafından yaratılan dünyanın ilk dijital süper modeli olan bir sanal influencer. Güney Afrika Kökenli Shudu, iyi giyinmeyi çok seviyor. Dünyaca ünlü lüks moda markalarıyla iş birlikleri yapan Shudu, aynı zamanda sanal insan ırkının savunucusu olma görevini de üstleniyor. Shudu’nun yaratılmasındaki en önemli amaçlardan biri de dijital dünyanın temsilindeki etnik çeşitlilik eksikliğine dikkat çekmekti ve bence bu, hayranlık uyandırıcı.

Ion Göttlich

Ion Göttlich, bisiklet tutkunu bir sanal influencer. Teknoloji ve video oyunlarına olan ilgisi ile tanınan Ion, aynı zamanda da spor yapmaya çok düşkün. Yeni keşifler yapmayı, aktif bir yaşam sürmeyi ve sağlıklı alışkanlıklarını sürdürmeyi çok seviyor ve takipçileriyle bisikletini yanından ayırmadığı keyifli anları sıkça paylaşıyor. Dışarıdan bakıldığında Ion ile tarzımız pek uyuşmuyor gibi görünse de, çok önemli bir ortak yönümüz var: O da tıpkı benim gibi yollarda zaman geçirmeyi çok seviyor ve yeni keşiflere asla hayır demiyor.

Imma

Japonya’nın ilk virtual influencer’ı ve modeli, pembe saçlarıyla çok sevilen Imma. Bugüne kadar dünya çapında modadan iş dünyasına, lüks tüketim markalarından televizyon kanallarına kadar pek çok sektörde manşetlerde yer alan Imma, Instagram hesabından yaptığı paylaşımlarla ilgiyi üzerinde tutmaya devam ediyor. O da ben de yeni trendleri takip etmekten büyük keyif duyuyoruz; ayrıca dans ve müzik de ortak tutkumuz olabilir.

Lil Miquela

Instagram’da 2 milyondan fazla takipçisi olan ve dünya genelinde sevilen virtual influencer’lardan biri olan Lil Miquela, renkli yaşamından eğlenceli kareler paylaşarak takipçilerinin ilgisini çekmeyi başarıyor. Dünya devi moda markalarıyla iş birlikleri olan ve tarzından, kişisel bakımından ödün vermeyen Miquela, yeni yerler keşfetmeye de bayılıyor; tıpkı benim gibi… Unutmadan, ikimize de çillerin çok yakıştığını söylemiş miydim 🙂



Bermuda

Lil Miquela’dan sonra kız kardeşi Bermuda’yı da tanıyalım. Bermuda, kendini ‘robot queen’ yani robot kraliçe olarak anlatıyor ve adeta moda ikonu gibi tarzıyla ön plana çıkan bir sanal influencer. Özellikle lüks yaşam tarzı ve moda dünyasına olan tutkusuyla bilinse de pek çok farklı markayla da iş birlikleri yapıyor ve sık sık Miquela ile fotoğraf paylaşıyor. Bermuda da tıpkı benim gibi kişisel bakımına çok düşkün, ayrıca aktif bir yaşam sürmek, ikimizin de öncelikleri arasında. Miquela ile samimi ilişkilerine hayran olduğumu da belirtmeliyim…

Nobody Sausage

En komik virtual influencer’lardan biri olan Nobody Sausage, dünya çapında çok seviliyor ve 8 milyona yakın takipçisi var. Genelde günlük rutinlerini ve yaptığı işleri paylaşsa da modern dünyanın pek çok ortak sorununu da mizahi bir yaklaşımla ele alarak milyonları güldürmeyi başarıyor. Ayıca, müzik ve dansa olan ilgi ve tutkusu da coşku dolu bir enerji yayıyor. Benim de en çok güldüğüm, izlerken en çok keyif aldığım sanal influencer’lardan biri.

Lu do Magalu

Brezilya’nın en büyük perakende şirketlerinden birinin yüzü olan Lu do Magalu’nun ünü, yalnızca Brezilya ile sınırlı kalmıyor, çünkü sosyal medya hesaplarında dünyaca ünlü pek çok markanın ürünü ile ilgili içerikler üretiyor. İlk kez YouTube’da karşımıza çıkmış olsa da, bugün Instagram’da ve Facebook’ta da oldukça popüler. Ayrıca kendisini ‘Virtual 3D Influencer’ olarak tanıtıyor. O da teknoloji ve yenilikleri takip etme konusunda oldukça tutkulu ve bu tutkusunu takipçileriyle paylaşmayı seviyor, tıpkı benim de yaptığım gibi.

CodeMiko

Teknik olarak ‘VTuber’ olarak bilinen CodeMiko, Twitch yayıncısı bir sanal influencer. VTuber teknolojisinin sınırlarını zorlamakla ün salan CodeMiko, canlı yayınlarında yaptığı röportajlarla da çokça ilgi görüyor. Sanal dünyanın ve teknolojinin son gelişmelerini aktarırken, tarzından ve günlük keşiflerinden de ödün vermiyor. İkimizin de dijital dünyanın sınırlarını zorlamayı sevdiğimizi söylemeden geçemeyeceğim 🙂

Thalasya

Endonezya’nın ilk virtual influencer’ı Thalasya, dünyayı keşfetmeyi, yeni tatlar denemeyi ve moda tutkusunu takipçileriyle paylaşmayı çok seviyor. Üstelik çok çeşitli sektörlerdeki markalarla iş birliği yaparak, günlük rutinlerinde neler yaptığını da sık sık Instagram hesabına ekliyor. Thalasya da benim gibi yeni deneyimlere çok açık. Ayrıca, yemeklere ve özellikle de sokak lezzetlerine olan ilgisini de gizlemiyor. Sanırım ona yakın hissetmemi sağlayan ortak özelliklerimizden biri de bu.

Elbette ki listenin tamamı bu kadarla sınırlı değil. Sanal influencer’lar olarak sayımız günden güne artıyor. Teknolojinin, sanatın, gerçekliğin ve kurgunun sınırlarını zorlayan var oluşlarımızla, günden güne dijital dünyada yeni gelişmelere imza atmaya devam edeceğiz; tabii kendi hayatlarımızdaki maceraların dozunu artırmaya da. Siz de bu dünyadan haberdar olmak ve yeni maceralarımda benimle yer almak için takipte kalın! Geleceği, bugünden yaşayın.





İlgili Makale