X

Zamanınızı kontrol etmeniz için 7 muhteşem tavsiye

Zaman kontrolü onlarca yıldır insanların zihnini kurcalıyor. İnsanlar bu knu üzerine dersler alıyor, düşünüyor. İş ve özel hayat arasındaki dengenin nasıl sağlanacağı bu konunun en önemli kısmını oluşturuyor. Hatta bazı insanlar iş ve özel hayat arasında bir denge olup olmayacağını bile sorguluyorlar.

İş hayatı ile özel hayat arasında bir denge kurmak mümkün olabilir

Bazı insanlar ise, böyle bir dengeden ziyade, zamandan ve insanların tercihlerinden konuşmak gerektiğini düşünüyorlar. Birçok insan hayatta tercih yapma şanslarının olmadığını ve bu hızlı stresli dünyada böyle bir dengeyi kurmanın kendi ellerinde olmadığını iddia ediyorlar.

Gerçek şu ki, zamanınız üzerinde bir kontrol oluşturmak istiyorsanız, bunun için harekete geçmeli ve ciddi bir kontrol mekanizması oluşturmalısınız. Diğer bir deyişle, hayatta ne olup bittiğini, zamanınızı neye harcadığınızı değil de, aslında zaman kontrolü için yaptığınız şeylerin işe yarayıp yaramadığını düşünmeniz gerekebilir. Bunun üzerinden de daha işe yarar modeller deneyebilirsiniz.

Uplifers olarak yöneticilerin ve girişimcilerin zaman yönetimi konusunda kullandığı en iyi metodları sizler için derledik.

1. Modelleme yapma

Modelleme yapma, sizin için en iyi çalışma programını hazırlama anlamına geliyor. Bir sayfa kağıda, bir haftalık ya da aylık en ideal programınızın ne olduğunu çizebilirsiniz. Çizdiğiniz modeli hayata geçirmek için zaman ihtiyacınız olacaktır ancak en mükemmel programın ne olduğunu bilmek işinize yarayabilir.

2. Zaman tanımlaması yapma

Zaman tanımlaması yapma, kıyafet seçmeye çok benzeyen bir teknik olabilir. Günlerinizi ihtiyaçlarınıza göre tanımlayabilr ve hangi tip bir güne gereksinim duyduğunuzu not edebilirsiniz.
Mesela günleri; toplantı günü, çalışma günü, esnek gün, yönetimsel işlerin yapılacağı gün ya da dinlenme günü olarak tanımlayabilrsiniz. Bu tanımları da bizzat sizin yapmanız, ihtiyaçlarınızı daha iyi belirlemenize olanak sağlayacaktır. Günün tamamını tanımlamak yerine, 2 saatlik bloklar halinde bir tanımlamaya da gidebilirsiniz.

Bu tanımlamayı yapmanız halinde, spesifik olarak hangi zaman diliminde, neye odaklanmanız gerektiğini bilecek ve bu sayede kendinizi daha rahat hissedeceksiniz.

3. Görev belirleme

Tıpkı bir toplantı ayarlar gibi, kendinize belirli bir zaman için bir görev belirleyin ve zamanı geldiğinde o işi yapmak için hazır olun. E-maillere cevap verme, piyasa haberlerini takip etme, finanasal durumları gözden geçirme ya da stratejik planlama yapma gibi görevleri kendinize tayin edebilirsiniz. Mesela; her ayın ilk pazartesini finansal durumları gözden geçirmek için kullanabilirsiniz.

4. Zaman kısıtlamasını yenme

Gün içerisinde kaç saat çalışacağınızı, çalışma saatlerine göre değil de, ne kadar iş yaptığınıza ya da kendinizi başarılı hissetmenize göre tanımlayabilirsiniz. Bu kısıtlamayı yenmeniz daha az ya da çok çalışmanız anlamına gelmekten ziyade, özgür bir şekilde çalışmanıza olanak verecektir.

5. Kurallar belirleme

Kendinize çalışma kuralları belirlemeniz, zamanınızı daha etkili kullanmanızı sağlayabilir

Daha etkili ve kaliteli bir çalışma hayatı için kendinize kuralar listesi yapabilirsiniz. Aşağıda bazı liderlerin ve girişimcilerin uyguladığı kuralları bulabilir ve kendinize göre bazı kurallar belirleyebilirsiniz:

• Günlük plan yapmadan mailleri okumama
• Sabahtan 9’dan önve ve öğlen 4’ten sonraya toplantı koymama
• Saat 7’den sonra bilgisayarı kapatma
• İş için haftada bir geceden fazla dışarıda zaman geçirmeme

Bu şekilde küçük ya da büyük kurallar koyma, zaman bilincinizi artırarak, kendinizi işinize ve hayatınıza daha fazla odaklama imkanı verebilir.

6. Aynı anda birden fazla iş yapmama

Birden fazla işle aynı anda ilgilenme, günümüzde insanların çokça yapmaya kalkıştığı bir durum olarak göze çarpıyor. Ancak bunu verimliliği azalttığı yönünde ciddi çalışmalar bulunuyor. Bunun yerine, belli bir zamanda sadece bir işle ilgilenmek, ilgiyi, konsantrasyonu artırır ve ortaya güzel bir çalışma çıkmasına olanak sağlar.

7. Zaman zaman teknolojik cihazları kapatmak

Bilgisayarınızı sürekli yanınızda taşımanız, onu açacağınız anlamına gelmez. En azından her zamn açacağınız anlamına gelmez. Teknolojiye biraz ara vermek, sizin yaptığınız işlere daha iyi odaklanmanıza imkan verebilir. Bu da verimliliğinizi iyi bir seviyeye çekebilir.

Kaynak:

Inc.

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

Hayatınızın kontrolünü geri kazanmak için sizi cesaretlendirecek alıntılar

Hayatınızın kontrolünü kendi elinizde tutabilmenizin 10 yolu

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale