X

Yetişkinlerde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (ADHD)

ADHD (Attention-deficit/hyperactivity disorder) Türkçe’si ile Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, her ne kadar çocuklarla özdeşleşmiş gibi algılansa da yetişkinlerde de oldukça yaygın. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (ADHD), genellikle çocukluk döneminde teşhis edilen bir nöro-gelişimsel bozukluk olsa da birçok yetişkin de bu bozukluğun etkileriyle karşı karşıya kalmaktadır. Yetişkinlerde ADHD belirtileri, çocuklardakine benzer olsa da, bazı farklılıklar gösterir. Görevleri tamamlamada zorluk, unutkanlık, detaylara dikkat etmeme, sabırsızlık, devamlı hareket etme ihtiyacı gibi belirtiler hem yetişkinlerde hem de çocuklarda ADHD’nin ortak ve yaygın semptomları olsa da yetişkinlerde farklı durumlar da açığa çıkabilir.

Son noktaya kadar ertelemek

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olan bireyler, çoğunlukla beyinde ödül ve zevk duygularına yol açan -ve bu bozukluğu olan kişilerde daha düşük olma eğiliminde olan bir kimyasal olan- dopaminin salgılanmasına neden olacak aktivitelerin peşindedir. Dolayısıyla DEHB’li kişiler, rutin görevler sırasında yeterli dopamini sürdürmekte zorluk yaşadıklarından, kendilerini bunlardan kaçınmak için mümkün olan her şeyi yaparken bulabilirler ve bir işin, görevin son teslim anına kadar yapılmasını erteleyebilirler. Bu nedenle de erteleme alışkanlığı dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşayan bireyler arasında oldukça yaygındır. Ancak, bu durum çeşitli çevresel ve içsel motivasyon değişkenlerine göre de açığa çıkabilir, yani her erteleme davranışı DEHB semptomu olarak düşünülmemelidir.

Aynı görev üzerinde saatlerce odaklanma

Odaklanmak, DEHB’li bireyler için çoğu zaman çok zor olsa da bir kez bir işe başlandığında ‘hyperfocusing’ yani aşırı odaklanma da bu bireylerde görülebilir. Uzmanlara göre hiperfokus, kolayca gözden kaçabilecek ADHD semptomlarından biri olabilir, çünkü gayretçilikle, motivasyonla karıştırılabilir. Oysa ki bu bireyler, görev değişikliği yapmakta zorlanırlar, çünkü uzmanlara göre bir göreve ne kadar kendinizi kaptırırsanız, dopamin artışı da o kadar büyük olur. DEHB’li beyinler de devamlı dopamin avında olduğundan bundan vazgeçmek istemezler ve kendilerini tek bir işe/göreve çok uzun süre kaptırabilirler.

Dürtüsel harcamalar yapmak

Uzmanlara ve araştırmalara göre  DEHB’li yetişkinlerin kötü mali kararlar verme olasılığı daha yüksektir; örneğin, dopamin vuruşu için dürtüselaraştırmalara göre   satın almalar yapmak, fatura ödeme sıkıntısını ertelemek veya bir borcun vadesinin ne zaman geldiğinin farkında olmamak gibi… Duyguları, motivasyonları, hedefleri ve riskleri nasıl değerlendirdiğinizi işleyen, beyindeki bir dizi yapı olan bazal ganglionlardaki eksiklikler bu durumun nedeni olabilir. Mindpath Health’ten psikiyatrist Dr. Zishan Khan, bu durumu şöyle açıklıyor: “Bir bakıma, DEHB’li bir kişide bazal ganglionların, geçen sinyalleri yönetme yeteneği söz konusu olduğunda neredeyse kısa devre yaptığı görülebilir.”

Zaman algısını kaybetmek

“Zaman körlüğü” olarak da bilinen zaman algısının kaybolması, DEHB’li kişilerde oldukça yaygın görülen semptomlardan biridir. Çünkü; zamanı takip etmeyi veya bir aktiviteyi yapmak için ne kadar zamana ihtiyaç duyacaklarını belirlemeyi zorlu bir görev olarak görürler. Araştırmalara ve uzman görüşlerine göre beyinde zaman algısından sorumlu tek bir bölge bulunmasa da, yoğun olarak zaman algısının beyindeki prefrontal korteksle ilgili olduğu kanısı yaygın. DEHB’li bireylerde beynin bu bölümlerinde birtakım bozukluklar olduğundan, zaman yönetimi genellikle başarısızlıkla sonuçlanabilir. Yine bu semptom da genel olarak zaman yönetimi kötü olan bireylerin davranışlarıyla karıştırılmamalıdır.

Duygusal patlamalar yaşamak

Kaygılı ve sinirliden mutlu ve konuşkana, kızgından saldırgana kadar, DEHB’li kişiler duygusal düzensizlik yaşayabilirler. Ve bu da onların genellikle çok güçlü duygusal tepkiler vermelerine neden olur. Dikkati yönetme ve enerjiyi doğru yönlendirebilme konusunda sıkıntılar yaşadıkları için tepkilerini, duygularını ve bunların ifade ediliş şeklini kontrol etmekte zorlanabilirler. Altta yatan soruna değil, yalnızca duygusal bir bozukluğa benzeyen sonuca odaklanmak, kolayca gözden kaçabilen bir başka yetişkin DEHB belirtisi olabilir. Dolayısıyla bu gibi durumların sıklığı ve şiddeti de göz önünde bulundurularak kök nedenlerin araştırılması çok önemlidir. Aksi halde anlık bir duygusal bozukluk olarak geçiştirilebilir -ki bu da tanı ve tedavi sürecinin ötelenmesine neden olabilir.-

Yemek yemeyi unutmak / aşırı yemek

Bilimsel araştırmalar, DEHB ile anormal yeme alışkanlıkları arasında güçlü bir bağlantı olduğunu; DEHB’li bireylerde aşırı yemek yeme ve/veya yemek yemeyi tamamen unutma gibi alışkanlıkların yaygın olduğunu ortaya çıkarıyor. Kesin nedenler henüz belirlenmemiş olsa da uzmanlar, prefrontal korteks ve limbik sistemdeki bozulmuş beyin aktivitesi de dahil olmak üzere birçok faktörün bir kombinasyonu olduğunu öne sürüyor. Prefrontal korteks düzgün çalışması için gereken dopaminden yoksun olduğunda, bu durum sağlıklı yemekleri organize etme, planlama, yürütme ve genel olarak tutarlı yeme alışkanlıklarını sürdürme yeteneğini olumsuz etkileyebiliyor. Dolayısıyla DEHB’li bireyler arasında yeme bozukluklarının oldukça yaygın olduğunu belirtmek mümkün.

Karar vermekte güçlük

Araştırmalara göre DEHB’li kişiler daha yavaş işlem hızına sahip. Yani beynin bir karar vermesiAraştırmalara göre DEHB’ ve bunu işlemesi, oldukça uzun sürebilir. Büyük resmi görmek için gereken detayları bir araya getirmek, her seçeneğin olası sonuçlarını öngörmek, tek bir fikre takılıp kalarak karar vermek için tüm seçenekleri tartmak gibi durumlar dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşayan yetişkinler için oldukça zor bir hal alabilir.

Dağınık ve kopuk konuşmalar

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşayan bireyler, dikkat dağınıklığı ve bilgiyi anlık olarak akılda tutabilme güçlüğü çekmeleri nedeniyle, sağlıklı bir diyalog sürdürmekte güçlük yaşayabilirler. Bir konuşmayı takip etmekte zorlanabilir, karşılarındaki kişilerin ne söylediğini unutabilir, sık sık konuşurken kopukluklar yaşayabilirler.

DEHB ve kadınlar: Yetişkin kadınlarda ADHD nasıl görünüyor?

Tüm bu yukarıdaki semptomlar, ADHD’si olan bireylerde sık görülen ancak çoğu zaman göz ardı edilebilen veya bir sorun teşkil ettiği düşünülmeyen belirtiler arasında. Diğer yandan, araştırmaların dikkat çektiği bir başka ilginç nokta ise; 2020’den 2022’ye kadar geçen sürede kadınlardaki ADHD tanısının iki katına çıktığı. Her ne kadar çocuklarda, ADHD tanısı alan erkekler, kızların 3 katı olsa da bu durum yetişkinlerde böyle değil, son yıllarda özellikle Covid sonrası dönemde ne yazık ki ADHD yetişkin kadınlarda daha fazla görülüyor.

Bu bağlamda bir diğer önemli konu ise DEHB’in kadınlarda ortaya çıkış şekli. DEHB‘i düşündüğünüzde muhtemelen başıboş ve yerinde duramayan birini hayal edersiniz. Bu yanlış olmasa da, DEHB’nin kadınlarda ve kız çocuklarında ortaya çıkma şekli çoğunlukla bu değil. Uzmanlara göre DEHB’nin ortaya çıkışındaki farklılıklarda bir dizi faktör rol oynasa da en önemli faktörlerden biri toplumsal baskılar ve normlar. Dolayısıyla anlaşılması, erkek çocuklarına ve yetişkin erkeklere göre daha zor. Peki, yetişkin kadınlarda ADHD nasıl görünüyor?

Odaklanmakta zorluk, aynı görev üzerinde fazla odaklanma (hiperfokus), dürtüsellik, iletişimde kopukluklar ve duygusal patlamalar, genel olarak yetişkinlerde olduğu gibi kadınlarda da ADHD’in en yaygın semptomları arasında. Bunların yanı sıra; kadınlarda ADHD belirtilerinden biri de arkadaşlıkları tutmada zorluk, yani uzun süre bir arkadaşlığı sürdürememe. Araştırmalara göre dikkat edilmesi gereken bir diğer husus arkadaş edinmede, arkadaşlık kurmakta zorluk yaşamak değil, var olan arkadaşlığı sürdürmekte zorluk yaşama. Yetişkin kadınlarda görülen bir başka ADHD belirtisi ise çok konuşma. Çok konuşmak, karşısındaki konuşurken onun sözünü kesip konuşmaya başlamak, DEHB’in kadınlarda yine yaygın olan semptomlardan biri.

Bunların yanı sıra yine araştırmalara ve uzman görüşlerine göre kadınlardaki ADHD’i ayıran bir başka özellik ise; kadınların DEHB semptomlarını içselleştirme olasılıklarının daha yüksek olması. Erkeklerin ise tam tersine semptomlarını dışsallaştırma olasılıkları daha yüksek. Dolayısıyla özellikle benzer semptomlar yaşadığını düşünen kadınların, mutlaka bir uzmana danışması ve doğru tanı ve teşhis için süreci takip etmeleri kritik öneme sahip.

Kaynak: huffpost

İlginizi çekebilir: Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan yetişkinler için öneriler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale