X

Vegan beslenme nedir?

Vejetaryen beslenme yaygınlaşmışken, vegan beslenmenin bilinirliği, özellikle ülkemizde son yıllarda yeni yeni artmaya başladı. Yemek kültürümüz çokça et ve süt ürünü içerdiği için vegan beslenme hala bize uzak bir kavrammış gibi geliyor olabilir ancak arkasında etik bir söylem barındıran veganizm, lezzetli yiyecekler yemeye veya vücudumuzun gereken besinleri almasına engel değil.

Veganlığın tarihi

1940’lardan beri dile getirilmeye başlanan ve alternatif bir tüketim biçimini savunan veganlık, 1944’te Vegan Birliği’nin kurulmasıyla kurumsal bir kimlik de kazanıyor. Sadece beslenme alışkanlıklarını değiştirmekle bitmeyen veganlık, hayvanların sömürüsüne dayanan her türlü tüketim zincirinin karşısında durmayı gerektiriyor. Örneğin; hayvanlar üzerinde denenen ilaçlardan tutun da, hayvanların yarıştırıldığı müsabakalara kadar pek çok şey veganlığın karşısında durduğu konular arasında. Beslenmenin günlük hayatın vazgeçilemez bir parçası olması nedeniyle, veganlığın da görünürlüğü en fazla olan uygulaması.

Neler yeniyor, neler yenmiyor

Vegan beslenmenin çeşitleri olsa da, özetle hayvansal ürün barındırmayan besinlerle beslenmeye dayalı bir diyet. Vejetaryenlikten farklı olarak veganlıkta süt ürünlerinin ve bal gibi yiyeceklerin de tüketilmediğini görüyoruz. Et ve süt tüketmeye alışmış pek çoklarına hayvansal gıda tüketmemek imkansız gelse de, vegan beslenme sıkılmayacağınız kadar yiyecek opsiyonu sunabiliyor. Sütü çok sevmeniz, balsız yapamamanız, her hafta burger yemeniz vegan olmanıza engel değil. Alıştığınız tatları da özlemeden, vegan benzerleriyle nefsinizi köreltmeniz mümkün. Soya sütü, hayvansal sütün yerini tutarken sevdiğiniz bir reçel çeşidini balın opsiyonu olarak görebilirsiniz. Soya kıyması, tofu, kinoa derken vegan beslenme sayesinde marketlerdeki sağlıklı seçenekler de artıyor. Durum böyleyken, vegan yemek tarifleri aslında başka türlü tadına varılamayacak lezzetler sunabiliyor. Örneğin;

Vegan beslenme ve sağlık

Vegan beslenme ve sağlık ilişkisi üzerine çok konuşulmuş ve araştırma yapılmıştır. Vegan beslenmenin özellikle protein ve B12 eksikliği yaratıp yaratmadığı çokça konuşulmuştur. Bitkisel yiyecekler yoluyla protein almak hayvansal gıdalara nazaran daha zor olsa da, protein eksikliği vegan veya vejetaryen olmayan insanlarda da hayli gözlenen bir durum. Veganlar, protein ihtiyaçlarını çoğunlukla soya gibi bakliyat ürünlerinden veya veganlara yönelik üretilmiş yüksek proteinli yiyeceklerden karşılarlar. Yani, planlı ve özenli bir beslenmeyle protein eksikliğinden uzak durmak hiç de zor değildir. B12 vitamini için ise durum daha farklı. Pek çok vegan, B12 desteği almayı tercih eder. Çünkü B12 bitkisel ürünlerde az bulunan ve bağışıklık sistemi, zeka, hafıza için önem taşıyan bir vitamindir. Özellikle hamilelik döneminde vegan anne adaylarının ek destek olarak kullanması önerilmektedir. Tüm bunlar göz önüne alındığında aslında veganizm, beslenmeye olan bilincimizi artırması sebebiyle sağlığımız için de faydalı bir yaşam tarzıdır. Hele ki sağlıksız beslenen, fast-food alışkanlıkları olan birinin vegan beslenmeyi sağlık yönünden eleştirmesi tezat bir durum oluşturmaktadır.

Türk mutfağından vegan örnekler

Gelelim geleneksel Türk mutfağındaki vegan seçeneklere. Her ne kadar et ve süt tüketimine dayalı gibi görünse de pek çok geleneksel yemek veganlar için hem lezzetli hem de sağlıklı seçeneklerdir. Bakliyatın çokça kullanıldığı mutfağımızda protein içeren lezzetli tarifler bulmak hiç de zor değildir. Biraz daha Orta doğu mutfağına ait duran humus, falafel gibi yiyecekler de hem damak tadımıza uygun, hem de vegan besinlerdir. Öte yandan, zeytinyağlılar yönünden zengin olan Akdeniz mutfağı ise pek çok lezzetli seçenek sunabilir. Hem geleneksel, hem vegan bir tarife şuradan göz atabilirsiniz. Tüm bu örnekleri, vegan beslenmenin çok zor olduğunu düşünenlerin aklına getirmesi faydalı olacaktır.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale