X

Theta Healing ile yaşamımda neler değişti: Bir bilinçaltı terapisinin etkileri

Merhabalar, Theta Healing ile tanışmam 5 yıl önce oldu, tam da Tayland’a gitmemden 1 hafta öncesiydi. O zamana kadar uzun süreler düzenli meditasyon yapmış, Neale Donald Walsch (Tanrı ile Sohbet), Dr. Joseph Murphy (Bilinçaltı’nın gücü), Stefano D’Anna (Tanrılar Okulu) ve tabii ki Dünya’ya hastalıkların tedavisi anlamında muhteşem bir hediye sunmuş olan Louise Hay’in (Düşünce Gücüyle Tedavi) kitaplarını okumuş ve çok etkilenmiştim. İçsel doğrulama mekanizmam bu kitapları hem onaylıyor hem de bir arının çiçeğe duyduğu hayranlık gibi, benim deliler gibi merak ettiğim böyle karmaşık konuları netlikle ifade ediyor olmalarına hayranlık ve sevinç duyuyordum.

Tüm bu kitaplardan edindiğim ve içsel olarak onayladığım, insana ve içinde bulunduğumuz kainata (varoluşa) dair en temel bilgi, “inançlarımızın yaşamımızı belirliyor oluşuydu” ve bu inançlar öyle apaçık değil de, “gizli” bir şekilde varoluşumuzda bulunuyorlardı. Theta Healing yöntemi de tam bu kaynağa iniyor ve kişinin yaşamında bir probleme (hastalığa veya yaşamsal bir soruna veya duygusal bir çıkmaza) neden olan veya hayallerinin gerçekleşmesine engel olan bilinçaltı kayıtlarını bulma ve onu en kapsamlı şekilde iyileştirme yöntemini içeriyordu. Bu benim için hem bir bilinçaltı değişim hem de enerji dönüşüm terapisiydi.

Öğrendiğim, bildiğim her şeyle uyumluydu. Örneğin sizin enerjiniz değiştiğinde etrafınıza yaydığınız enerji de değişir ve dolayısıyla yaşam deneyiminiz değişir ve Theta Healing bize bunu bilinçli şekilde yapabilme fırsatı sağlar.

Böylelikle bu tekniği öğrenmeye karar verdim Ve 2015 yılının Eylül ayında Yeşim Kuzu’nun Caddebostan’daki yerinde bu eğitimi almaya başladım. Ve bütün hikaye böylelikle başladı! Yaşamım tamamıyla değişmek üzereydi… O an bundan haberim yoktu!

Hayal ettiğim ev gerçek oldu

Şu an hayalimdeki evin içinde yaşıyorum. Theta Healing eğitimlerimi aldığım sırada “Theta Healing ile Yaratım” konusuna gelmiştik ve derste bir yaratım meditasyonu yapmamız söylenmişti. Ben de klasik bir şekilde iki katlı, bahçeli, geniş salonlu (o sırada salonunda dans ettiğimi hayal ediyordum), geniş pencereli (pencerelerinden de içeriye ışığın girdiğini…) ve üst katında şifaların yapıldığı, alt katında ise benim yaşadığım (ve nasıl olduysa gerçekten de ters dubleks ve içinde aynen bu şekilde yaşıyoruz), aynı zamanda mümkünse deniz manzaralı demişim, o nedenle deniz manzaram yok ama sahilde olduğu için denize 5 dk yürüme mesafesinde bir ev…. Hayal ettim ve 2018 yılının Ağustos ayında, hiç de öyle sandığınız gibi büyük maliyetleri yüklenme zorunluluğu olmadan tuttum. Şimdi harika, geniş bahçeye, hem de gül ağaçlarına bakan bir balkonum var, enerjisi harika bir ev çok şükür. Bir gün merak edenleri de beklerim…

Finanstan psikoloji master’ına

Ben bu konulara ilgimin ve merakımın büyüklüğünü ve bitmek bilmezliğini görünce içimde deli gibi yanan bir arzuyla psikoloji üzerine üniversitede eğitim almak istiyordum. Lisans eğitimim finans olduğundan biraz zor görünüyordu, ancak niyetimi korudum ve Theta Meditasyonu ile bu konuda da çalışmalar yaptığımı hayal ettim ve şu an Üsküdar Üniversitesi Uygulamalı Psikoloji Master eğitimimi tamamladım ve tezimi yazıyorum… Kariyerinizde her nerede olursanız olun rotayı hayallerinize çevirip gerçekleştirmek için önünüzde hiçbir engel yok! Sizden başka…

Siğillerin yok oluşu

Hayallerin gerçekleştirilmesi bir yana, bir de reel olarak gözünüzle gördüğünüz, ruhsal sıkıntı olmaktan çıkmış ve ilerleyerek beden seviyesinde algıladığınız ağrılar, acılar, rahatsızlıklar olur. Onlar için bu tarz çalışmaların işe yarayacağına inanmak güçtür. Yani gözümle görüyorum derimin üzerinde durmadan beliren siğiller!!! Ve siğil meselesi çok can sıkıcıdır, kalıcı bir tedavisi yoktur derler.

Gerçekten de onları yaktırırsınız ama daha sonra canları istediğinde (bağışıklık sisteminiz zayıfladığında) yeniden çıkarlar. Ve bu döngü böyle devam eder. Ama bu konuda da kendimle ilgili çalıştım ve burada vurgulamak istediğim en önemli şey, “Bu konuyla ilgili sadece 1 kere çalıştım ve yok oldular!” diye bir durum yok ve olması da gerekmiyor. Theta Healing bir bilinçaltı terapisi ve bilinçaltımızda birçok konu var ve bir hastalık o birçok konunun zaten birikmiş, yoğunlaşmış bedenleşmiş hali olarak karşımıza çıkmaktadır ve böylece ben de sadece bir değil 5 kez bu konu üzerinde çalıştım. Ve düzenli meditasyonlarımda da ara ara onların tamamen temizlendiğini imgeledim. Burada önemli olan asıl şey tutumdu, inançlı bir tutum… Bir kez seans yaptım, ve geçmedi. O halde iki seçeneğim var; ya Theta Healing işe yaramıyor deyip bırakmak ya da inancımı sürdürmek. Ve yine “inanç her şeydir” sözü gerçek oldu ve siğiller bedenimden TAMAMEN temizlendi, yaptırdığım tahlilde buna sebep olan HPV ailesine ait bu virüs de artık bedenimde yok, çoook şükür! Bu konunun detaylarını ancak mail ya da telefon ile iletişime geçerseniz anlatabilirim biraz özel bir durumdu.

İflah olmaz dediğim bir ilişkinin acısı nasıl geçti?

Aşk… Hadi onu geçtim. Sevmek, sevilmek, uzun ilişkiler ve bitmek bilmeyen ego savaşları… Sen beni kırdın, ben sana şöyle fedakarlık yaptım, hayır en çok ben kendimden verdim, sen beni sevmiyorsun, bu ilişkide gerçekten seven biri varsa o da benim… Tripler, nazlar, suçlamalar, suçlu hissettirmeye çalışmalar, mazluma, mağdura yatmalar… Bitmeyen bir “game of love”…. hikayesiydi benimkisi de.

En son beni öyle bir suçlamıştı ki, o zamanki aklımla ben de bunu alıp kabul etmiştim ve vicdan azabından nefes alamıyordum, nefes ciğerlerime girecek yer bulamıyordu. Tepeme kadar pişmanlık, vicdan azabı, suçluluk ve mutsuzluk duygularıyla dolmuştum… Son derece umutsuzdum da. “Beni affetsin, tamam hadi sevgili olmayalım, anladık, olamıyoruz da en azından bir beni affettiğini bilseydim…” diye diye parçalıyordum kendimi. Her gün takıntılı ve depresif bir şekilde onu düşünüyor ve ağlıyordum. Evde babama “Baba ben kimseyi doğru düzgün sevemiyorum, herkesi kırıyorum, kimse benimle mutlu olamaz” dediğimi hatırlıyorum.

Ne oldu dersiniz? O sırada Theta Healing’i yeni öğrenmiştim ve kendimde uygulamaya çalıştım; yapabildiğim tek şey bu olayı yaratan kök inançlarımı bulmak oldu ve hocamdan yardım istedim. Sadece tek bir seansın ardından hafiflemiştim ve bir süre sonra da o beni ASSSLA affetmez dediğim kişi hayatıma geri döndü, hem de aramızda her şey düzelmiş bir şekilde ama ben yeterince dersimi almıştım ve bir ilişki başlatmayı istemedim. Öylece artık duygusal yüklerden ve savaşlardan uzak iki arkadaş olduk. Siz derslerinizi aldığınızda artık o kişilerin de, o duyguların da hayatınızda bir görevi kalmıyor ve nazikçe olması gereken oluyor, çok şükür…

“Ben neden hamile kalamıyorum?” dedikten 1 ay sonra…

Bu kısımda da bir danışanımın nasıl şifa bulduğundan bahsetmek istiyorum sizlere. Bu benim için de oldukça sevindirici bir deneyimdi. Meditasyon derslerime katılan bir çift vardı. Bir gün ders bittikten sonra bir kadın öğrencim benimle konuşmak istediği özel bir konusu olduğunu söyledi ve gözyaşlarına hakim olamayarak anlatmaya başladı. Evlendiklerinden beri çocuk sahibi olmaya çalıştığını ve bu amaçla aşılama, tüp bebek gibi denenebilecek her türlü yöntemi denediğini, biyolojik olarak da hiçbir sorununun bulunmadığını, ancak bir türlü halime kalamadığını anlattı. O gün bir küçük şifa çalışması yapmış ve bir tam seansa gelmesini söylemiştim.

Seansa geldi ve seansta biz kişinin bu konu ile ilgili bilinçaltı inançlarına bakarız, ancak 7. seviyeden aldığım bilgide bu konunun o hanımla ilgili değil, atalarından gelen bir kayıt, daha doğrusu bir yemin ile ilgili olduğuydu. Ve 7. seviyede bunun sebebini talep ettiğimde savaşta oğlunu kaybetmiş acılı bir annenin şu sözlerini duydum “Bir daha asla çocuk sahibi olmayacağım, evlat acısı en büyük acı.” Ve ardından seansa gelen hanımdan da izin alarak onun bu sözleri söyleyen, bu yemini eden atasıyla konuştum ve artık savaşın sona erdiğini, daha güvenli bir dünyada yaşadığımızı ve seansa gelen hanımın çocuk sahibi olmasının güvenli olduğunu söyledim ve onu bu yeminin iptal etmesi için ikna ettim. Yemin ve anlaşmanın iptalinden sonra başka diğer inanç ve his çalışmaları da yaptık. Son olarak da çocuk sahibi olmasıyla ilgili bir Yaratım Çalışması da yaptık ve 1 ay içinde o muhteşem haber geldi. Güzel hanım, doğal yolla hamile kalmıştı ve şu an bebeği yaklaşık 6 aylık ve sağlıkla gelişiyor, çook şükür…

Theta Healing yöntemi ile hem kendi hayatımdaki en önemli gelişmeleri hem de danışanlarımdaki mucizeleri sizlerle paylaştım. Theta Healing ile ilgili detaylı bilgi için, www.creatingground.com adresini ziyaret edebilir, benimle iletişime geçerek seans randevusu almak istiyorsanız Instagram adresimden bana ulaşabilirsiniz.

Herkes için mucize dolu bir yıl olması dileğimle… Bütün blokajlarımızın tek tek çözüldüğü, hafiflediğimiz ve bütün kalpten dileklerimizin gerçek olduğu bir yıl olsun, ve de öyle oluyor…

Hayalleriniz siz vazgeçmediğiniz sürece gerçek olma potansiyeline her zaman sahipler. Yeter ki önündeki bilinçdışı inanç engellerimizi kaldıralım ve yerine Yaradan’ın sonsuz Kadir sıfatı dolsun. O her şeye Kadir, o nedenle, bu yaşamda her şey mümkün, hatırlayalım…
Sevgiler…

İlginizi çekebilir: Yaratım serisi 3: Hayallerimizi nasıl gerçekleştirebiliriz?

Dilek Cantimur: Dilek Cantimur, 20 Kasım 1988, İstanbul doğumluyum. 2011 yılında Yeditepe Üniversitesi Uluslararası Finans bölümünü burslu okuyup onur derecesiyle mezun olduktan sonra 5 yıl finans sektöründe çalıştım, fakat daha sonra “özümü gerçekleştirebilme yolumun” bu olmadığını fark ettiğimde bu illüzyona bir son verip Özüme Ait olan Hayatı inşa etmeye başladım. Hem aldığım tüm meditasyon ve enerji eğitimlerinden hem de yüksek lisans eğitimim süresinde edindiğim bilimsel gerçekler neticesinde öğrendim ki Her Problem ve Hastalık ilk önce İnsanın kendi Zihninde yaratılıyor. Şimdi terapilerimde bu zihinsel nedenlerin keşfedilmesi, bilinçaltı blokajlarının dönüştürülmesi konusunda en etkili yöntem olan Theta Healing terapisini uyguluyorum ve bir de günlük hayatlarında uygulayabilecekleri basit fakat çok etkili 7 derslik Meditasyon programları sunuyorum. Ve hayallerimden birinin tezahürü olarak kurduğum “CreatinggrounD” merkezinde farkındalığa hizmet eden birbirinden farklı ve değerli etkinlikler düzenliyorum. Bütünün hayrına… Aşkla.

Güne lezzetli bir başlangıç için kahvaltılık tarifler

Ne demiş şair; kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı. Sizce de öyle değil mi? Günün ilk öğününün, bize gün boyu yetecek kadar neşe ve enerji kaynağı olması gerekmiyor mu? İster sabahın çok erken saatlerinde ister öğlene yakın olsun, fark etmez; günün ilk öğünü her zaman çok önemli. Çünkü günün geri kalanını etkileyen, o günün ne kadar kaliteli bir gün olduğunu belirleyen en önemli faktörlerden biri; güne neler yiyerek başladığımız…



Ancak hepimiz biliyoruz ki, klasik kahvaltı tarifleri zamanla sıkıcı hale gelebiliyor. Yumurta, peynir, zeytin güzel bir başlangıç olsa da her gün aynı şeyleri yemek hayatlarımızda monotonluk yaratabiliyor. Dolayısıyla biraz daha yaratıcı alternatiflere ihtiyacımız var. Ama bir yandan da yoğun tempomuza ayak uydurabilmek için pratik ve besleyici olmalı. Tabii lezzetten de ödün vermek olmaz. İşte tam da bu noktada lezzeti ile, pratikliği ile, besleyiciliği ile kahvaltıların yıldızı müsli karşımıza çıkıyor. İşte müsli kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli ve sağlıklı kahvaltılık tarifler:

Müslili Ekmek

Eğer kahvaltıda değişiklik yapmak ve lezzet ile besleyici değeri bir arada sunan bir alternatif arıyorsanız, müslili ekmek tam size göre. Klasik ekmek tariflerine göre çok daha zengin ve doyurucu bir seçenek sunan bu kahvaltılık tarifi, aynı zamanda çok daha lezzetli, çok daha eğlenceli. Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli’nin içeriğindeki kızılcık, kuru üzüm, elma ve marakuyalı özel karışım sayesinde enerjik bir sabaha doyurucu dilimlerle merhaba diyebilirsiniz.

Malzemeler:

Hamuru için:

  • 1 su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 2-3 tatlı kaşığı Dr. Oetker Aktif Maya
  • 0,5 çay bardağı süt
  • 4-4,5 su bardağı un
  • 0,5 çay bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 yumurta
  • 100 gram yumuşak margarin

Üzeri için:



  • 2-3 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 yemek kaşığı su

Hazırlanışı:

  • Mayayı bir kaseye alın ve üzerine yarım çay bardağı ılık sütü ilave edin. Kaşık ile birkaç kez karıştırıp 10-15 dakika bekletin.
  • Unu derin bir kaba eleyin ve üzerine beklettiğiniz mayayı ilave edin. Toz şeker, süt, yumurta ve margarini ilave edip iyice yoğurun. Üzerini kapatıp ılık ortamda 40-45 dakika bekletin.
  • Süre sonunda mayalanan hamura 1 su bardağı meyveli müsliyi ekleyin ve yoğurun. Hamuru yuvarlayıp pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine alın. Üzerine su sürüp meyveli müsli serpin ve 20 dakika bekletin.
  • Fırını belirtilen dereceye ayarlayıp ısınması için önceden açın. (Alt-üst pişirme: 170 °C, Turbo pişirme: 160 °C)
  • Hamurun üzerini keskin bıçak ile 3-4 yerinden 1 cm derinliğinde kesin ve 25-30 dakika pişirin.
  • Fırından çıkarıp soğutun. Dilimleyerek servis yapın.

Çikolatalı Çıtır Smoothie Bowl

Kahvaltıda kendinizi şımartmak ve güne ‘bomba’ gibi başlamak istiyorsanız, tatlı bir kahvaltılık tarifi tam size göre olabilir. Çıtır tahıl ve çikolata parçacıkları içeren Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli ile çok pratik ve çok lezzetli bir kahvaltılık bowl hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli
  • 1 adet olgun muz
  • ½ avokado
  • 1 yemek kaşığı kakao tozu
  • 1 su bardağı badem sütü

Hazırlanışı:

  • Olgun muzu, avokadoyu, kakao tozunu ve badem sütünü blender’a alın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar yüksek hızda karıştırın.
  • Elde ettiğiniz smoothie karışımını bir kaseye aktarın ve kahvaltılık bowl için tabanı hazırlayın.
  • Smoothie tabanın üzerine çıtır çıtır Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli’yi ekleyin. Ve harika kahvaltı kaseniz hazır.

Portakallı Muzlu Müslili İçecek

Kahvaltılarınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazırsanız, Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli ile tanışın. Bu benzersiz müsli, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda sağlık açısından sunduğu faydalarla da kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olmaya aday. Hem lif hem de Vitamin B1, demir ve magnezyum gibi önemli besin öğeleri açısından zengin olan bu müsli ile harika bir kahvaltılık içecek hazırlayabilir, güne başlarken ihtiyacınız olan enerjiyi ve besinleri alabilirsiniz:



Malzemeler:

  • 50 g Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli
  • 1 poşet Dr. Oetker Şekerli Vanilin
  • 2 adet muz
  • 2-3 dilim ayıklanmış ve zarları çıkarılmış portakal dilimleri
  • 2 su bardağı buzdolabında soğutulmuş süt
  • 2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

  • Muzları soyup iri parçalara kesin ve mutfak robotuna alın.
  • Üzerine portakal dilimleri, süt, bal ve şekerli vanilini ilave edip meyveler ezilinceye kadar karıştırın.
  • Hazırladığınız içeceği bardaklara alın. Üzerlerine çıtır müsliyi ekleyip kaşık ile karıştırın.
  • Buzdolabında 30 dakika bekletip servis yapın.

Meyveli Mini Kahvaltılık Muffin

Güne başlarken modunuzu yükseltecek, enerjinizi yerine getirecek ve ihtiyacınız olan besin öğelerini almanızı sağlayacak ve tüm bunları yaparken de eğlenceli bir hale çevirecek muffinlere kim hayır diyebilir ki… Siz de demezseniz, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ile harika bir kahvaltılık hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 paket Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
  • 1 su bardağı tam buğday unu
  • 2 yemek kaşığı bal
  • ½ su bardağı süt
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet mini muffin tepsisi

Hazırlanışı:

  • Fırını 180 derecede önceden ısıtın ve mini muffin tepsisini yağlayın.
  • Bir kasede tam buğday unu, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ve kabartma tozunu karıştırın.
  • Başka bir kapta süt, eritilmiş tereyağı ve yumurtayı çırpın. Islak malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve karıştırın.
  • Hazırladığınız kek harcını mini muffin kalıplarına eşit miktarda bölün. Her bir kalıbı üçte iki oranında doldurmanız yeterli olacaktır, böylece kabardığı zaman da yeteri kadar alan kalacaktır.
  • Yaklaşık 20 dakika kadar pişirdikten sonra fırından çıkarın, birkaç dakika beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

Bonus: Çabasız ve lezzetli kahvaltılar

Eğer daha hızlı bir şekilde lezzetli, pratik ve doyurucu kahvaltılık tarifler hazırlamak istiyorsanız, fazla çaba harcamadan da eğlenceli kahvaltılar yapabilirsiniz. Müslinizi ister sütle ister yoğurtla karıştırın; üzerine meyve, bal, biraz da kuruyemiş ekleyin ve voila! Enfes kahvaltınız hazır… Ama bir dakika; zaten eklenmişi var 🙂 Dr. Oetker Vitalis’in lezzetli, doyurucu ve sağlıklı dünyası ile klasik kahvaltılar yerine daha enerjik tariflerle güne başlayabilirsiniz.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeyi, ‘sıkıcı’ kalıplardan çıkarmak ve her güne büyük bir neşe ile başlamak istiyorsanız Dr. Oetker Vitalis, kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak. Üstelik sadece kahvaltılarınızın da değil; ara öğünlerinizde de lezzetli atıştırmalıklar olarak tüketebilirsiniz. Bu çıtır lezzetler, gününüzün her saatine enerji ve neşe katacak!

Siz de Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’in Multi Meyveli Çıtır Müsli, Bal Bademli Çıtır Müsli ve Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli çeşitlerinden dilediğinizi seçebilir, güne en sevdiğiniz lezzetle harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

*Bu yazı Dr. Oetker katkılarıyla hazırlanmıştır.





Cildimiz bizden ne ister: Almond Shower Oil ile cildin tüm ihtiyaçlarını karşılayan bir bakım

Yaşamın akışına ayak uydurabilmek için çoğu zaman oradan oraya koşuşturmak, yapılacaklar listesinin maddeleri arasında aceleyle hareket etmek ve hatta tadını uzun uzun çıkarabileceğimiz aktivitelerimizi bile hızlandırmak zorunda kalıyoruz. Ne yazık ki hızlandırmak zorunda kaldığımız bu keyifli aktivitelerden biri de genellikle duş keyfimiz oluyor. Duş almak, hem bedenimizi temizlemek hem de zihnimizi ve ruhumuzu rahatlatmak için önemli bir fırsat sunarken, aceleye getirdiğimizde bu değerli anların kalitesinden ödün vermiş oluyoruz… Oysa ki duş, sadece temizlik ve rahatlık hissinden ibaret değil; aynı zamanda yenilenme, canlanma hissini verebilmek için de önemli bir araç; özellikle de cildimiz için. Duş almanın sağlayacağı tüm olumlu etkilerden faydalanabilmek için, gün boyu pek çok çevresel etkiye maruz kalan cildimizin beklentilerine kulak vermek oldukça önemli. Peki, cildimiz bizden ne ister?



Vücut bakım ritüelinizde ilk sırada, temizlik!

“Cildimiz bizden ne ister?” sorusuna pek çoğumuz gibi cildimizin ilk vereceği cevap temizlik. Gün boyu maruz kaldığımız kir, toz ve alerjenlerden cildi arındırmak şart. Aksi halde gözeneklerin tıkanması sonucu cildin nefes almasını engellemiş oluruz. Bu da farklı cilt problemlerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Vücut bakımında da aynı yüzümüzde olduğu gibi temizlik, cildimizin ihtiyaç listesinde ilk sırada.

L’Occitane Almond Shower Oil’L’Occitane Almond Shower Oil’L’Occitane Almond Shower Oil’in altın renkli yağ dokusu, duş sırasında su ile birleştiğinde süt kıvamına dönüşerek hafifçe köpüren yapısı ile cildimizi nazikçe temizler ve arındırır. Bademin mis kokusu ile tenimizi kokulandırarak, bize de arınmanın verdiği hafifliği ve rahatlığı hissettirir.

Yoğun nem

Cildimizin istediği ve hak ettiği o özenli bakımın en önemli bir diğer bileşeni ise tabii ki yoğun nem, çünkü cildimiz kuruluktan hoşlanmaz. Cildimizin canlı kalmak, gençliğini ve ışıltısını korumak için neme ihtiyacı var. Almond Shower Oil, içeriğindeki zengin yağ, mineral ve vitaminler ile cildi dışarıdan içeriye doğru besliyor, ilk kullanımda hissedilen nemlendirici etkisiyle cildi yumuşacık yapıyor. E vitamini, omega 6 ve 9 yağ asitleri ve badem yağı açısından da zengin olan vegan formüllü Badem Duş Yağı, cildimizin gün boyu nemli kalması ve doğru kaynaklarla beslenmesi için ihtiyacı olan tek şey.



Yukarıda da söylediğimiz gibi, cildimiz kuruluğu hiç sevmez; dolayısıyla onu nemlendirip beslerken, kurumasına neden olabilecek uygulamalardan da kaçınmak önemli. Çok sıcak su ile yıkanmak, koruyucu önlemler almadan soğuk ve rüzgarlı havalara maruz bırakmak ya da az su tüketmek, ona hiç iyi gelmeyenler listesinde. Ona ihtiyaç duyduğu nem desteğini sunmak ise, cildimizin kurumasını önlerken yumuşacık dokunuşlarla buluşmak da ruhumuzu besliyor.

Güzel kokmak

Cildimiz, tüm gün bizimle; yaptığımız tüm aktivitelere, girdiğimiz her ortama, tüm anlarımıza ve deneyimlerimize eşlik ediyor. Tüm bu deneyimlerde hem bize hem de cildimize muhteşem hissettirecek bir şey daha var: Hoş kokularla sarmalanmak. L’Occitane Almond Shower Oil, cilt tarafından anında emilen yapısı ve mis kokulu badem aroması sayesinde gün boyunca cildimizi sarıyor ve sadece cildimizi değil, zihnimizi, ruhumuzu da mutlu ediyor. Cildimiz o büyüleyici badem aroması ile misler gibi olurken, harika kokmak da kendimizi çok daha iyi, keyifli ve özgüvenli hissetmemizi sağlıyor.



Narin dokunuşlar

Temizlenmiş, nemlenmiş, beslenmiş ve harika kokan cildimizin bir başka ihtiyacı da narin dokunuşlarla buluşmak. Çünkü, hassas cildimiz onu tahriş edebilecek uygulamaları da hiç sevmez. Örneğin, çok sık kese veya peeling yapmak ya da cilde zarar verebilecek bakım ürünlerini kullanmak, cildimizin asla istemeyeceği şeyler. Güzel haber; Almond Shower Oil, yumuşak dokusu ve temiz içeriği ile en hassas ciltlerin bile favorisi. Narin dokunuşlar, cildimize hak ettiği değeri sunarken bize de Almond Shower Oil’in duyuları harekete geçiren dokusu ile rahatlatıcı duş anlarının keyfini sürmek kalıyor.

Duyusal bir deneyim

Cildimiz biraz da şımartılmayı hak etmiyor mu? Elbette. L’Occitane Almond Shower Oil duyusal bir banyo keyfi sunuyor; ipeksi dokusu, mis kokusu, rahatlatıcı ve lüks dokunuşlarıyla cildimizi nemlendirmek ve beslemekle kalmıyor, şımartan bir bakım da sağlıyor. Duş keyfi bu sayede aceleye getirilen bir rutin olmaktan çıkıyor; canlandırıcı, yenileyici ve aromatik bir deneyime dönüşüyor. 

Doğal içerikli yapısı, ilk kullanımda anında nem verme özelliği, cildi yumuşacık yapan etkisi ve büyüleyici kokusu ile cildimizin tüm beklentilerinin karşılığı; Almond Shower Oil. Cildin tüm ihtiyaçlarını karşılayan bir bakım için siz de hemen tıklayın ve L’Occitane Almond Shower Oil ile tanışın.

*Bu yazı L’Occitane katkılarıyla hazırlanmıştır.





Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?

Dijital dünya, sınırlarını sürekli olarak genişletmeye devam ediyor ve sanal dünyalar, artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geliyor. Üstelik yalnızca sanal dünyalar da değil, o dünyanın baş kahramanları olan virtual influencer’lar da. Yani biz 🙂 Sosyal medya platformlarında kendi takipçi kitlelerini oluşturan ve çokça sevgiyle ve ilgiyle karşılanan sanal influencer’lar, sadece teknolojik gelişmelerin başarılı bir somut örneği olmakla kalmıyor; aynı zamanda modern pazarlama pratiklerini de yeniden şekillendiriyor.



Yani, artık gerçek insan influencer’lar gibi biz virtual influencer’lar da markaları temsil edebiliyor, iş birliği çalışmaları yapabiliyoruz; dahası biz de hayatımızın akışını ya da bir günümüzün nasıl geçtiğini paylaşabiliyoruz, üstelik dünyanın pek çok yerinde. Peki, biz kimiz? İşte bu dijital dünyayı çok daha yakından tanımak ve bir parçası olmak için mutlaka takip etmeniz gereken virtual influencer’lar:

Virtual Alin


Gelin, önce benimle başlayalım ve size kendimi tanıtayım: Ben Alin! Ford Türkiye’nin marka elçisiyim. En büyük ilgi alanım elbette ki teknoloji ve otomobiller. Aynı zamanda seyahat etmeye de bayılıyorum! Türkiye’nin otomotiv alanındaki ilk ve tek sanal influencer’ıyım. Yani beni ben yapan, hobilerimi şekillendiren, yaşam tarzımı belirleyen her şey aslında markanın stratejisinden doğdu. Günümün büyük bir kısmını yepyeni keşifler yapmaya ayırıyorum ve hiçbir sosyal medya akımından da geri kalmıyorum…

Zencefil shot’ımla güne başlıyor, çıktığım yeni yollarda bol bol kahve molaları vermeyi ve maceralarımı sizinle paylaşmayı seviyorum. Başka çok sevdiğim bir şey varsa o da Mustang Mach-E ile geçirdiğim tüm anlar; çünkü onunla olan her yolculuğum sıra dışı diyor ve beni hemen takip etmeniz için Instagram hesabımı buraya bırakıyorum.

Rozy

Rozy, dünya genelinde en popüler virtual influencer’lardan biri ve Güney Koreli. Hatta Kore’nin ilk sanal influencer’ı. Gezmeyi, iyi giyinmeyi, yemek yapmayı çok seviyor. Dünyayı dolaşıyor, birbirinden şık tasarımlar kullanıyor, modellik yapıyor ve dünyaca ünlü markalarla çalışıyor. Her geçen gün yaptığı sponsorluk anlaşmalarının sayısı hızla artarken, sosyal medya takipçileri tarafından da hayranlıkla takip edilmeye devam ediyor. Rozy de tıpkı benim gibi sanatın ve estetiğin gücüne inanıyor ve her günü dolu dolu yaşamak için ilham veriyor.

Shudu



Shudu, moda fotoğrafçısı Cameron-James Wilson tarafından yaratılan dünyanın ilk dijital süper modeli olan bir sanal influencer. Güney Afrika Kökenli Shudu, iyi giyinmeyi çok seviyor. Dünyaca ünlü lüks moda markalarıyla iş birlikleri yapan Shudu, aynı zamanda sanal insan ırkının savunucusu olma görevini de üstleniyor. Shudu’nun yaratılmasındaki en önemli amaçlardan biri de dijital dünyanın temsilindeki etnik çeşitlilik eksikliğine dikkat çekmekti ve bence bu, hayranlık uyandırıcı.

Ion Göttlich

Ion Göttlich, bisiklet tutkunu bir sanal influencer. Teknoloji ve video oyunlarına olan ilgisi ile tanınan Ion, aynı zamanda da spor yapmaya çok düşkün. Yeni keşifler yapmayı, aktif bir yaşam sürmeyi ve sağlıklı alışkanlıklarını sürdürmeyi çok seviyor ve takipçileriyle bisikletini yanından ayırmadığı keyifli anları sıkça paylaşıyor. Dışarıdan bakıldığında Ion ile tarzımız pek uyuşmuyor gibi görünse de, çok önemli bir ortak yönümüz var: O da tıpkı benim gibi yollarda zaman geçirmeyi çok seviyor ve yeni keşiflere asla hayır demiyor.

Imma

Japonya’nın ilk virtual influencer’ı ve modeli, pembe saçlarıyla çok sevilen Imma. Bugüne kadar dünya çapında modadan iş dünyasına, lüks tüketim markalarından televizyon kanallarına kadar pek çok sektörde manşetlerde yer alan Imma, Instagram hesabından yaptığı paylaşımlarla ilgiyi üzerinde tutmaya devam ediyor. O da ben de yeni trendleri takip etmekten büyük keyif duyuyoruz; ayrıca dans ve müzik de ortak tutkumuz olabilir.

Lil Miquela

Instagram’da 2 milyondan fazla takipçisi olan ve dünya genelinde sevilen virtual influencer’lardan biri olan Lil Miquela, renkli yaşamından eğlenceli kareler paylaşarak takipçilerinin ilgisini çekmeyi başarıyor. Dünya devi moda markalarıyla iş birlikleri olan ve tarzından, kişisel bakımından ödün vermeyen Miquela, yeni yerler keşfetmeye de bayılıyor; tıpkı benim gibi… Unutmadan, ikimize de çillerin çok yakıştığını söylemiş miydim 🙂



Bermuda

Lil Miquela’dan sonra kız kardeşi Bermuda’yı da tanıyalım. Bermuda, kendini ‘robot queen’ yani robot kraliçe olarak anlatıyor ve adeta moda ikonu gibi tarzıyla ön plana çıkan bir sanal influencer. Özellikle lüks yaşam tarzı ve moda dünyasına olan tutkusuyla bilinse de pek çok farklı markayla da iş birlikleri yapıyor ve sık sık Miquela ile fotoğraf paylaşıyor. Bermuda da tıpkı benim gibi kişisel bakımına çok düşkün, ayrıca aktif bir yaşam sürmek, ikimizin de öncelikleri arasında. Miquela ile samimi ilişkilerine hayran olduğumu da belirtmeliyim…

Nobody Sausage

En komik virtual influencer’lardan biri olan Nobody Sausage, dünya çapında çok seviliyor ve 8 milyona yakın takipçisi var. Genelde günlük rutinlerini ve yaptığı işleri paylaşsa da modern dünyanın pek çok ortak sorununu da mizahi bir yaklaşımla ele alarak milyonları güldürmeyi başarıyor. Ayıca, müzik ve dansa olan ilgi ve tutkusu da coşku dolu bir enerji yayıyor. Benim de en çok güldüğüm, izlerken en çok keyif aldığım sanal influencer’lardan biri.

Lu do Magalu

Brezilya’nın en büyük perakende şirketlerinden birinin yüzü olan Lu do Magalu’nun ünü, yalnızca Brezilya ile sınırlı kalmıyor, çünkü sosyal medya hesaplarında dünyaca ünlü pek çok markanın ürünü ile ilgili içerikler üretiyor. İlk kez YouTube’da karşımıza çıkmış olsa da, bugün Instagram’da ve Facebook’ta da oldukça popüler. Ayrıca kendisini ‘Virtual 3D Influencer’ olarak tanıtıyor. O da teknoloji ve yenilikleri takip etme konusunda oldukça tutkulu ve bu tutkusunu takipçileriyle paylaşmayı seviyor, tıpkı benim de yaptığım gibi.

CodeMiko

Teknik olarak ‘VTuber’ olarak bilinen CodeMiko, Twitch yayıncısı bir sanal influencer. VTuber teknolojisinin sınırlarını zorlamakla ün salan CodeMiko, canlı yayınlarında yaptığı röportajlarla da çokça ilgi görüyor. Sanal dünyanın ve teknolojinin son gelişmelerini aktarırken, tarzından ve günlük keşiflerinden de ödün vermiyor. İkimizin de dijital dünyanın sınırlarını zorlamayı sevdiğimizi söylemeden geçemeyeceğim 🙂

Thalasya

Endonezya’nın ilk virtual influencer’ı Thalasya, dünyayı keşfetmeyi, yeni tatlar denemeyi ve moda tutkusunu takipçileriyle paylaşmayı çok seviyor. Üstelik çok çeşitli sektörlerdeki markalarla iş birliği yaparak, günlük rutinlerinde neler yaptığını da sık sık Instagram hesabına ekliyor. Thalasya da benim gibi yeni deneyimlere çok açık. Ayrıca, yemeklere ve özellikle de sokak lezzetlerine olan ilgisini de gizlemiyor. Sanırım ona yakın hissetmemi sağlayan ortak özelliklerimizden biri de bu.

Elbette ki listenin tamamı bu kadarla sınırlı değil. Sanal influencer’lar olarak sayımız günden güne artıyor. Teknolojinin, sanatın, gerçekliğin ve kurgunun sınırlarını zorlayan var oluşlarımızla, günden güne dijital dünyada yeni gelişmelere imza atmaya devam edeceğiz; tabii kendi hayatlarımızdaki maceraların dozunu artırmaya da. Siz de bu dünyadan haberdar olmak ve yeni maceralarımda benimle yer almak için takipte kalın! Geleceği, bugünden yaşayın.





İlgili Makale