X

Tatil sonrası depresyonunu atlatmanıza ve şehir hayatına adapte olmanıza yardımcı ipuçları

Tatilden döndüğünüzde içinizi garip bir hüzün kaplıyor, yapacaklarınıza ve işlerinize odaklanmakta sıkıntı yaşıyor, şehirdeki hayatınıza adapte olmakta zorlanıyor, sürekli tatil fotoğraflarınıza bakıp bakıp iç geçiriyor olabilirsiniz. Endişelenmeyin, yalnız değilsiniz. Eminiz ki birçoğumuz tatil daha bitmeden bile son günlerine yaklaştıkça ‘Keşke tatil bitmese, şimdi eve gidince ne yapacağım, işte acaba durumlar nasıl, onca birikmiş işi kim halledecek…’ gibi düşüncelerle dertlenmeye başlayabiliyoruz… Üstelik hissettiğimiz bu garip duygunun kendine has bir adı bile var. Özellikle güzel geçen tatillerden sonra kişinin eski rutinine dönmesi ile birlikte hayatının ne kadar sıradan, stresli ve tatmin edici olmadığını hissetmesi durumuna psikolojide tatil sonrası depresyonu deniyor.

Tatilin bol keşifli, özgür, eğlenceli, rahat ve huzurlu atmosferinden sonra şehre ve monotonluğa geri dönüş yapmak kendinizi mutsuz ve üzgün hissetmenize, yaşamın amacını sorgulamanıza, iş hayatında ya da günlük yaşamınızda sahip olduğunuz sorumluluklardan uzaklaşmak istemenize, sürekli fotoğraflara bakıp hüzünlenmenize sebep olabilir. İşe dönmek istemeyebilir, uyumakta ya da uyanmakta zorlanabilir, iştahınızla ilgili problemler yaşayabilirsiniz.

Genelde tatilden döndükten sonra hissedilen umutsuzluk ve mutsuzluk duygularıyla kendini belli eden tatil sonrası depresyonu, aslında kültür şoku yaşamakla eşdeğer. Fiziksel çevrenin, iletişim kurduğumuz insanların, günlük rutinimizin, dolayısıyla kültürümüzün bir anda değişmesi tatilden döndükten sonra depresif bir moda girmemize neden olabiliyor.

Uzun ya da kısa, tatilden döndükten sonra herkesin deneyimleyebileceği tatil sonrası depresyonuyla baş etmek için, ”normal hayata” geçiş sürecini mümkün olabildiğince iyi yönetmeniz gerekiyor. Dinlenme, rahatlama ve eğlenme modundan daha sıradan, daha monoton ve sorumluluklarla dolu eski günlük rutininize dönüşünüzü kolaylaştıracak önerilerimizle tatil sonrası depresyonu yaşamadan şehir hayatına daha kolay adapte olabilirsiniz. İşte işinize yarayacak ipuçları:

1. Kendinize en az 1 haftalık alışma süresi tanıyın

Nereye gitmiş olursanız olun, tatile gitmek doğası gereği rahatlatıcı, ilgi çekici ve sonsuza kadar sürmesini istediğimiz bir deneyim. Ancak her güzel şeyde olduğu gibi tatili de bu kadar özel ve değerli kılan şey sonsuza kadar süremeyecek olduğu gerçeği. Sürekli tatil yollarda olmak, valizle oradan oraya taşınmak ve yerleşik bir düzenimizin olmaması aslında uzun süreli olduğunda yıpratıcı ve yorucu bir durum.

Bu nedenle yerleşik düzeninize geri dönmek ve günlük rutininize tekrar uyum sağlayabilmek için kendinize en az bir haftalık bir geçiş süreci tanımalısınız. Gerekirse valizinizi bile açmadan, evinize ve günlük rutininize geri dönmek, duygularınızı ve hislerinizi fark etmek ve olumsuz da olsa o duygularla kalabilmek için kendinize alan yaratmalısınız. Bu geçiş sürecinde nefes egzersizleriyle kendinizi rahatlatabilir, meditasyona zaman ayırabilir, evcil hayvanınız varsa onunla ya da uzun zamandır görmediğiniz arkadaşlarınızla vakit geçirebilir, Netflix’e yeni gelen dizi ve filmlere göz atabilirsiniz.

2. Sizin için önemi olan şeylere odaklanın

Bir haftalık alışma sürecinin sonunda, duygularınızı kontrol ettikten ve az da olsa regüle olduktan sonra, eviniz ya da işiniz için gerekli olan, uzun zamandır ertelediğiniz bir göreve başlayın ve bu göreve odaklanın. Çiçeklerinizin saksısını değiştirmek, dolabınızı ya da kitaplığınızı düzenlemek, büyük bir temizliğe girişmek, bilgisayarınızı temizlemek, fotoğraflarınızı gruplayıp albümlere yerleştirmek ya da uzun zamandır gerçekleştirmek istediğiniz bir projeye taze bir başlangıç yapmak günlük yaşamınıza daha kolay adapte olmanıza yardımcı olmanın yanı sıra, bir amaç doğrultusunda anlamlı bir şey yaptığınız hissiyatını deneyimlemenizi sağlayacaktır. Daha üretken olduğunuzu hissettiğinizde, hayatınızın sorumluluğunu almak konusunda da daha motive olduğunuzu göreceksiniz.  

3. Kendinizi bir şeylerle meşgul tutun

Tatil dönüşü duygusal boşluğa düşmemek için yapmanız gereken en önemli şeylerden biri de kendinizi sürekli olarak anlamlı şeylerle meşgul tutarak üretmeye ve gelişmeye devam etmek. Tatil süresince her gün bir sürü aktivite yaptıktan, pek çok yeni insanla tanıştıktan, her gün planlama yaptıktan sonra döndüğünüzde yapacak hiçbir şeyinizin olmaması, kendinizi kötü hissetmenize ve duygusal boşluğa düşmenize sebep olabilir.

Yoğun ve dolu dolu bir yaşam tarzına alıştıktan sonra eve gelip bir anda hiçbir şey yapmadığınızda, kendinizi anlamsız bir boşlukta hissedebilirsiniz. Bu boşluk hissine ve beraberinde getireceği olumsuz duygulara teslim olmamak için, döndükten sonra yapacağınız bir işinizin olması, yoksa da kendinize yapılacaklar listesi oluşturup meşgul olmanız oldukça önemli. Spora gitmek, yemek yapmak, yeni bir kitaba başlamak, uzun zamandır görüşmediğiniz arkadaşlarınızla buluşma planlamak, yeni bir dil öğrenmek, şehirdeki kültür ve sanat aktivitelerini araştırıp program oluşturmak, yeni açılan restoranları keşfetmek gibi çeşitli aktivitelerle kendinizi meşgul tutabilirsiniz.

4. Fotoğraflarınızı düzenleyin

Merak etmeyin, yaranıza tuz basmıyoruz :). Tatilden normal hayata geçiş sürecinizi kolaylaştıracak en iyi şeylerden biri de tatil fotoğraflarını elden geçirmek. Tüm güzel anılarınızı tekrar hatırlamak, kendinizi mutlu hissetmek ve güzel deneyimlerinize şükretmek için fotoğraflarınızı düzenleyebilir, hatta mümkünse en beğendiğiniz anları bastırarak keyifli bir albüme yerleştirebilirsiniz. Kolay gibi görünse de oldukça zaman alacak fotoğraf ayıklama ve düzenleme işi, tatil dönüşünde hem güzel anlarınıza tekrar dönmenizi hem de depresif modunuzdan kolaylıkla sıyrılmanızı sağlayabilir.

Bu yıl tatil sezonu önceki yıllara göre daha kısa ve pandemi gölgesinde geçmiş olsa da, hala yeni yerler görmek, yeni insanlarla tanışmak, yeni deneyimler edinmek ve yeni şeyler öğrenmek için fırsatımız var. Bu fırsatlara sahip olduğunuz için şükretmeyi ve yeni tatil planlarınız için heyecanınızı canlı tutmayı ihmal etmeyin.

Bonus: Bir sonraki seyahatinizi planlamaya başlayın

Bir ay da sürmüş olsa, 3 günlüğüne de gitmiş olsanız tatil tatildir ve tatilden dönüyor olmak, evinizden ne kadar uzak kaldığınızdan bağımsız olarak duygusal olarak ağır gelebilir. Ancak bu son tatiliniz değil ve önünüzde tatil planlamak için yepyeni, uzun bir dönem var! Gelecek tatillerinizi planlamak, nereye gidebileceğiniz konusunda ilham veren blogları ve yazıları takip etmek, yeni rotalar hakkında bilgi edinmek ve kendinize gidilecek yerler listesi çıkarmak tatile gitmek kadar olmasa da tekrar iyi hissetmenize ve tatil sonrası depresyonuyla daha kolay baş etmenize yardımcı olabilir. Pinterest’te, Instagram’da ya da seyahat bloglarında gitmek istediğiniz yerlere dair fotoğrafları, yazıları ve ilginç bilgileri toplayabilir, küçük bir seyahat defteri edinerek edindiğiniz bilgilerle yeni tatil planları oluşturabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Tatil rehavetini üzerinizden hızlıca atmanızı sağlayacak 13 fiziksel ve zihinsel detoks önerisi

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale