X

Şükür ve teşekkür: Daha çok şükür daha çok teşekkür!

“Şükür etmedikten sonra, dünyaları yesen ne fayda. Şükürle başladıktan sonra, bir kuru ekmek değmez mi dünyalara!..” Şems-i Tebrizi

En son ne zaman gönülden teşekkür ettik? En son ne zaman sahip olduğumuz şeyler konusunda alabildiğimiz nefesten tutun da yediğimiz (ama sağlıkla tadına vara vara yediğimiz) yemeğe kadar en son ne zaman gerçekten “içimizden” akarak teşekkür ettik? En son ne zaman, bizler gerçekten bize bahşedilmiş olanı gözlerimizle değil de kalbimizle görmeyi kabul ettik? En son ne zaman “hiçbir şey” beklemeden birine yardım ettik? Ve bu fırsatı bize vermiş olduğu için ona yine teşekkür etmeyi bildik (öyle küçümsemek azımsamak hor görmek yerine ne zaman gerçekten o yardıma muhtaç olanın elini elimizle değil de kalbimizle tutabildik)!

En son ne zaman hayatımızda ne giydiğimizden çok (yani nasıl göründüğümüzden çok) içimizdeki kocaman altın kalp daha önemli oldu (ama bizler için o diğerleri ne düşünecekler ne söyleyecekler diye değil)… En son ne zaman hayat öyle ellerimizin arasından akıp da gitmedi, en son ne zaman biz zamanı bir iyilikle, bir şükür sözüyle, kalpten bir teşekkürle durdurabildik? En son ne zaman sağlıkla atan kalbimiz için, sağlıkla görebilen gözlerimiz için, bu dünyada ışığı görebilmek şansına eriştiğimiz için, sağlıkla duyabilen kulaklarımız için ve bu dünyada binlerce güzel sesi, denizi, kırları, rüzgarı, özgürlüğü duyabildiğimiz için teşekkür ettik?

Bizler en son ne zaman sağlıkla yataktan doğrulabildiğimiz için, herhangi bir diğer kişiye ihtiyaç duymadan o muhteşem ayaklarımızın, bacaklarımızın, gövdemizin üzerinde denge ile durabildiğimiz için ne zaman bir durup teşekkür ettik? Ne zaman hayatın, evrenin, çalışmanın, emek vermenin ardından önümüze gelen çorbanın, önümüze gelen bir “anne” pilavının, önümüze gelen bir “teyze” aşuresinin, önümüze gelen muhteşem bir balık ziyafetinin en son ne zaman kıymetini gerçekten bildik de teşekkür ettik?

Bizler en son ne zaman bir günün beş dakikasını olsun aldığımız nefesin aslında ne kadar zor ne kadar karmaşık bir şey olduğunu düşünebilmeye ayırdık? En son ne zaman sokakta koşabildiğimizde bunu yapamayan onlarca çocuk, onlarca insan olduğunu hatırlayıp da can-ım bacaklarımıza teşekkür ettik? En son ne zaman bir dostla paylaştığımız kahve kokusuna ve o kokunun sade samimi güzelliğine dalıp da o “anımıza” sonsuz bir teşekkür ettik? Bizler en son ne zaman, ben olmayı bırakıp da elimizdeki bir simidi, bir kurabiyeyi, bir keki, bir ekmeğin yarısını bir diğeri ile paylaşabildik? Ve yine bunu yapabildiğimiz için deli deli şükürle dolduk?

Ben bugün bu yazımda sizlerle birlikte çok teşekkür edelim istiyorum… Öncelikle bu yazıyı “görebildiğimiz” için. Sonra bunca harfi ve kelimeyi bir araya sorunsuzca getirerek “okuyabildiğimiz” için… Sonra bu okuma yeteneğimiz ertesinde sorunsuzca sağlıkla “algılayabildiğimiz” için… Sonra algıladıklarımızı bize “hissettiren” sapasağlam kalbimiz için… Sonra kalbimizin tın tın eden atışlarına kulak kabartabildiğimiz için… Bir teşekkürümüz ise bu seslerden sonra hemen şu anda hayatımıza dönüp de bir dakika olsun “düşünebildiğimiz” için… Düşündüğümüz her şeyin teşekkür ve şükürle bize ulaştığını görebildiğimiz için…

Belki bir yerlerde bizi bekleyen annemize, belki sabah uyandığında bizi özlemiş olan babamıza, belki gün daha bitmeden deli deli bizi arayarak “nasılsın” diye soracak o can dostlarımıza bir teşekkür gönderelim… Gelin sonrasında kalbimizle yol olan tüm “yapmak istediklerimize” yarınlara planlarımıza bir teşekkür yollayalım değil mi? Nasıl olsa bizi bugünden yarına taşıyacak umutlarımızdır güzel olan…

Şimdi paragraflarca teşekkürümüz oldu… İşte hayatımızda neye bakarsak ve nasıl bakarsak o çoğalır… Biz daha çok teşekkür daha çok şükür ile dolduğumuzda sevgili evren o muhteşem elleriyle bize daha fazla “teşekkür” edilecek olandan getirir… Biz daha fazla şükürle doldukça sevgili evren bereketiyle bolluğuyla güzellikleriyle sevgisiyle bizi kucaklar…

Bu yazımda bana eşlik ediyorsanız bu okuduğunuz bir teşekkür yazısıdır… Öncelikle bana bu yazıya bu kelimelere ayırdığınız zamanınız için size çok ama çok teşekkür ederim… Benimle bugüne uyandığınız için, bu güzel hayat gününüzden bir birim bile olsa benimle paylaştığınız için size teşekkür ederim…

Kalbinizi anınızı hayatınızı bana açtığınız için teşekkür ederim… Bugün bu saatte bu hikayeyi, kalbimden akanları buraya dökmeme vesile olduğunuz için orada bir yerde bu kelimelerin bu akışa gelmesine “sebep” olduğunuz için size çok ama çok teşekkür ederim… Işığı paylaşmama kaderimle buluşmama ve hayata gelişime bir anlam katmama yardımcı olduğunuz için size gönülden teşekkür ederim… Bugün bu yazıya dökülebilen, sağlıkla size ulaşabilen her cümle için kocaman kocaman ve kucak dolusu sevgi ve şükürle… İyi ki varsınız…

 

İlginizi çekebilir: Gerçek başarı her şeyden önce kendini aramaktan geçer

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale