X

Stresle boğuşuyor ve uykusuz musunuz: İç mimarların vazgeçemediği 12 Feng Shui ipucu

Feng Shui, yaşam alanlarındaki enerjiyi dengelemeyi amaçlayan köklü bir Çin felsefesi. Mobilyaların yerleşimi, renklerin seçimi, doğal unsurların kullanımı gibi detaylar; kişinin ruh hali, sağlığı ve genel yaşam kalitesi üzerinde etkili oluyor. Bugün birçok iç mimar hala Feng Shui’den ilham alıyor. Çünkü bu yöntem sadece estetik değil, aynı zamanda huzurlu bir yaşam alanı kurmanın da pratik yollarını sunuyor. İşte evinde sakinlik, denge ve iyi bir enerji yaratmak isteyenler için 12 temel Feng Shui kuralı:

Bagua haritasını kullanın

Feng Shui’de evin enerjisini yönlendirmek için Bagua adında sembolik bir harita kullanılıyor. Harita, yaşam alanını dokuz farklı bölgeye ayırıyor; zenginlik, sağlık, kariyer, ilişkiler gibi. Evin krokisini çıkartıp giriş kapısını alt orta noktaya yerleştirerek bu haritayı evinize yerleştirebilirsiniz. Her bölgeye o alanı destekleyen objeler, renkler ve düzenlemeler ekleyerek enerjiyi yönlendirmek mümkün.

Doğal elementleri dahil edin

Feng Shui’nin temelinde beş doğal element var; ahşap, ateş, toprak, metal ve su. Her element farklı bir enerjiyi temsil ediyor.

  • Ahşap: büyüme
  • Su: huzur
  • Ateş: canlılık
  • Toprak: denge
  • Metal: netlik

Evde bu elementleri dengeli şekilde kullanmak, enerjiyi dengeliyor. Örneğin, yeşil bitkiler ahşap elementini, seramik objeler toprak elementini temsil ediyor.

Temiz hava akışını sağlayın

Durgun hava, negatif enerjiyi biriktiriyor. Feng Shui’ye göre camları sık sık açmak ya da havayı filtreleyen bitkiler kullanmak gerekiyor. Temiz hava, evin enerjisini yeniliyor ve daha ferah bir atmosfer yaratıyor.

Yatağın yerini doğru seçin

Yatak odası, enerjiyi en çok etkileyen alanlardan biri. Yatak “komut pozisyonu” denilen bir noktada olmalı: Kapıyı görebilmelisiniz ama tam karşısında olmamalı. Yatak, pencere altında da olmamalı çünkü bu yerleşim huzursuzluk yaratıyor.

Evin girişini düzenli tutun

Chi enerjisi eve giriş kapısından giriyor. Bu alan dağınıksa, enerji içeri giremiyor ya da sıkışıyor. Giriş kısmını sade, temiz ve ferah tutmak önemli. Ayakkabılar, çantalar, fazla eşyalar burada birikmemeli.

Aynaları dengeli yerleştirin

Aynalar, mekandaki ışığı ve enerjiyi çoğaltıyor. Ama yanlış yerleştirildiğinde tam tersi etki yaratıyor. Kapının tam karşısına ya da yatağın ucuna ayna koymaktan kaçının. Aynanın yansıttığı şey dağınıklıksa, bu enerjiye de yansıyor.

Sakinleştirici renkler seçin

Feng Shui’ye göre renkler ruh halini etkiliyor. Yumuşak mavi, yeşil gibi tonlar rahatlatıyor. Bej, beyaz gibi nötr renkler sade ve huzurlu bir ortam yaratıyor. Çok parlak ya da koyu renklerse enerjiyi bozabiliyor.

Bitkileri bilinçli yerleştirin

Bitkiler hem görsel hem enerjik olarak evi canlandırıyor. Özellikle sağlıklı, yeşil yapraklı bitkiler enerjiyi taze tutuyor. Ancak dikenli, bakımsız bitkiler gerilim yaratabiliyor. Bitkileri özellikle zenginlik alanına koymak bolluğu artırıyor.

Sivri köşelerden uzak durun

Feng Shui’de sivri köşeler “zehirli ok” olarak görülüyor. Bu tür hatlar stres ve huzursuzluk yaratıyor. Mümkünse yuvarlatılmış kenarlara sahip mobilyalar kullanın. Özellikle oturma alanlarında yumuşak hatlı eşyalar daha pozitif bir atmosfer oluşturuyor.

Dengeyi gözetin

Eşyaların yerleşimi enerji akışını doğrudan etkiliyor. Yolları tıkayan, aşırı büyük ya da dengesiz yerleştirilmiş mobilyalar enerjiyi bloke ediyor. Simetri ve dengeye dikkat edin. Eşyaları çift olarak yerleştirmek (iki yastık, iki sandalye gibi) ortamı daha dengeli gösteriyor.

Banyo kapısını kapalı tutun

Feng Shui’ye göre banyo, enerjinin dışarı kaçtığı bir alan. Özellikle gece yatarken banyo kapısını kapalı tutmak bu enerjinin diğer odalara yayılmasını önlüyor. Böylece sağlık ve para gibi alanlardaki enerji korunuyor.

Sessizliği kıran sesler ekleyin

Feng Shui’de ses, enerjiyi hareketlendiriyor. Rüzgar çanları, hafif müzik ya da su sesi gibi doğal sesler ortamın enerjisini canlandırıyor. Bu tarz sesler sakinlik ve huzur getiriyor.

Feng Shui, sadece dekorasyonla ilgili değil; evin enerjisini ve insanın iç dengesini doğrudan etkileyen bir yaşam tarzı. Küçük dokunuşlarla daha huzurlu, dengeli ve rahat bir ortam kurmak mümkün. Bu 12 adımı uygulayarak evinizde iyi bir enerji akışı yaratabilir, stresinizi azaltabilir ve daha kaliteli bir uyku uyuyabilirsiniz.

Kaynak: yourlifestylelibrary.com

İlginizi çekebilir: Evdeki enerjiyi dengede tutmak için 10 Feng Shui ipucu

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale