X

“Şimdi”de kalmak neden önemlidir: Geri dönemeyeceğiniz anları kaçırmayın

Sözlerimi geri alamam,
Yazdığımı yeniden yazamam,
Çaldığımı baştan çalamam,
Bir daha geri dönemem.

Akıyorsa gözyaşım kurumasın,
Coşup seven gönlümse durmasın,
Dost bildik anılarım çağırmasın,
Bir daha geri dönemem.

Bulutsuzluk Özlemi’nin belki de en bilinen şarkısının pek tanıdık ve pek güzel sözleri…

Tanıdık şeyleri severiz, bizlere huzur verir. Bir de böyle klasikleşmiş bir şarkıyı dinlemek çoğumuza iyi geliyordur diye düşünüyorum. Kimimizi alıp bazı anılara götürüyor da olabilir. Ama sözlerdeki bu tanıdıklığın kimi zaman ezberden dinlemek gibi bir etkisi de olabiliyor üzerimizde. Yani biliyoruz ya, üstüne çok da düşünmüyoruz kimi zaman, anlamını irdelemiyoruz.

Hâlbuki pek anlamlıdır bu sözler. Hayatın vazgeçilmezi olan ve geçen yıldan beri belki de en çok gündemimizde olan değişim halini 90’larda çok da sade cümlelerle anlatmışlar işte. Sürekli bir doğum ve ölüm döngüsünde hayat devam ediyor. Her ne oluyorsa bir “an”da yaşanıyor ve o an biricik, bir tekrarı da olmuyor. O an doğuyor, yaşanıyor ve bitiyor. Yaşandıktan sonra da, üstünde düzeltme yapma şansımız yok, çünkü o an bittiğinde bir yenisi başlıyor artık.

Ağızdan çıkan söz geri alınamıyor. Ben istesem de bu cümlenin birebir aynısını yazamıyorum. Cümleyi kopyalamak değil burada bahsi geçen, cümlenin yazıldığı andaki şartların birebir aynısı mümkün olmuyor. Aynı cümleyi yeniden yazsak bile, eskisine benzeyen başka bir cümle oluyor esasen. Aynı nehirde iki kere yıkanamıyoruz işte.

Bu yenilik, bu değişim hali, aslında bizlere umut veriyor. Hep yenisi mümkün, “Biri bitince üzülme, yenisi burada” diyor. Diğer yandan ise, elimizdekinin kıymetini bilmemizi sağlıyor, çünkü “Bitecek, hep burada olmayacak, ona sahip çık” diyor. İşte tam olarak bu nedenle, eğer o anki konu gözyaşının akmasıysa akmalı, gönlün coşmasıysa da coşmalı. Hepsi kıymetli ve hepsi ancak kendi döngüsünde hayat bulabiliyor. Gözyaşının hiç akmamasını beklemek gerçekçi olmaması bir yana, o duygunun hayat bulmasının engellenmesi de demektir. Ve eğer o hayata gelecekse, ötelendiği için zamanından geç gelmesinin de farklı etkileri olacaktır. Coşacakken engellenen gönül ise, belki coşkusundan kaybedecektir. “Şimdi zamanı değil” diye bir cümle yoktur esasen, her şey zamanı geldiğinde bizleri bulur. Bizi bulan şeyle ne yapacağımızı seçmek ise bize düşer ve aslında yapılması gereken izin vermektir. Gelenlere de, gidenlere de, molalara da, son sürat hızlara da, adım adım alınan yollara da izin vermek gerekir.

Bazen bizim telaşımız fazla olur ve isteriz ki, hayat bize hızlı hızlı versin bir şeyleri; bazen de yorgun oluruz ve erteleriz, karşımıza çıkanlar öylece kıpırdamadan bizi beklesin isteriz. Aslında hepimiz biliriz ki bunlar mümkün değildir. Ancak bizler hayatın hızına uyum sağlayabiliriz, tersi söz konusu değildir. O halde, bu farkındalıkla kararlar vermemiz gerekir.

Hazır değilim” dediğimiz bir şeyi erteleyebiliriz pek tabii ancak, bizi olduğu gibi, olduğu yerde beklemeyeceğini de bilerek bunu yapabiliriz. Yani ertelediğimiz bir şey aynı surette karşımıza çıkmayabilir. Ya da vaktinden önce olması için bir şeyleri zorlayabiliriz, ancak o zaman da belki bir şeylerin eksik kalacağını ya da o şeyin aslında aynı şey değil de, bir başka türlüsü olacağını aklımızda tutarak bunu yapabiliriz. Bazen de kendimizi kandırırız. Ne zaman bir şeye tamamen hazır olabiliriz ki? Ya da ne için bu acelemiz? Neden bir şeyleri ötelemek isterken, bir şeyler de hemen olsun isteriz? Bunların altında yatan nedenleri, duyguları keşfetmemiz bize akışta kalma yolunda ilk adımı attırabilir.

Dostça bile olsa, anıların bizleri çağırması da nafiledir mesela. Geçmişe yapılan küçük ziyaretler bize mutluluk getirebilir, ancak orada yaşamaya çalışmak yorucu ve anlamsız olur. Geleceği planlamak da heyecan vericidir, ancak her ne yaşanıyorsa buradadır, bugünde, bu andadır. Akışta kalmak dediğimiz tam da budur aslında. Deneyim saklanamaz, birazı sonra kullanılmak üzere bir kenara kaldırılamaz. Başlar ve biter. Cebimizde kalanlar deneyimden öğrendiklerimizdir, hafızamızda tuttuklarımızdır, ruhumuzda yer edinenlerdir. Ancak deneyimleme hali şimdinin konusudur.

Değişim kaçınılmaz. Bir duygu, bir düşünce, bir durum doğacak, yaşanacak ve bitecek ve bu döngüyle hayat devam edecek. Bu nedenle de, eğer onu kaçırmak istemiyorsak, yaşam süresi içinde bir deneyime, bir duyguya izin vermemiz gerekecek. Telaşa düştüğümüz zamanlarda ya da erteleme döngüsüne girmeye başladığımızı hissettiğimiz durumlarda kendimize bunu hatırlatmamız iyi olabilir. Tüm duyularımızla yaşanan anların içinde kaldığımız sürece en çok faydayı sağlayabileceğiz ve hayatın tadını çıkarabileceğiz. Şimdide oldukça, neyiz ve nerelerdeyiz bilebileceğiz, belki de.

İlginizi çekebilir: Duyularımızı ve duygularımızı harekete geçirme zamanı: Dişil enerjimizi beslemeye ihtiyacımız var

Ceyda Tepret: İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümü mezunudur. Koç Üniversitesi’nde MBA eğitimi alıp, Madrid’deki IE Business School’da International MBA programında eğitimini tamamlamıştır. Pazarlama alanında bir kariyer tercih etmiştir ve bu alandaki çalışmalarına devam etmektedir. İnsan davranışları ve psikolojiye duyduğu ilgi onu koçluk eğitimi almaya yöneltmiştir. ICF sertifikalı profesyonel bir koç olarak, danışanlarına kendi yolculuklarında destek vermektedir. Pazarlama profesyoneli kimliğiyle marka hikayelerinin, profesyonel koç kimliğiyle de insan hikayelerinin peşindedir.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale