X

Sigarayı azaltarak bırakmak daha mı kolay?

Okumaya başlamadan önce üzerinde biraz düşünmenizi istiyorum:

  • Sizce bağımlılık yapan bir maddeyi az da olsa vücudunuza verdiğiniz sürece bağımlılığın biteceğini düşünebiliyor musunuz?
  • Madde bağımlısı olan bir insanın ihtiyacı olan maddeye daha az ulaşması onu mutlu mu eder yoksa mutsuz mu?
  • Azaltmak sigarayı bırakmak için işe yarasaydı bugüne kadar çoktan bırakmış olurdunuz, farkında mısınız?
  • Sigarayı daha az içtiğiniz günler sık sık yaşamışsınızdır (hastalık, yolculuk, toplantılar vs.). Bu durumlar sonrası içemediklerinizin “acısını çıkarttınız” değil mi?
  • Sizce insanın hayatında isterse hemen çözebileceği bir sorunu varsa, bu çözümü ertelemek sorunun azalmasını sağlar mı?
  • Çevrenizde sigarayı azaltarak bırakmış bir kişi tanıyor musunuz?
Sigarayı azaltmak içenler için bir işkencedir.
Sigarayı azaltmak mı? Aman tuzağa dikkat!

Sigara içen insanların birçoğu sigarayı ya bırakmaya hazırlık olsun diye ya da nikotin bağımlılığını kontrol etmek amacıyla azaltmayı dener. Ayrıca azaltmak maalesef birçok doktor, uzman, dergi ve kitap tarafından da destekleyici bir yöntem olarak önerilir. “Madem bırakamıyorsun o zaman az içmeyi dene… Bırakmak senin için bu kadar zor ise o zaman günde en fazla 3-5 tane iç…”

Ne kadar az sigara içerseniz o kadar iyi. Ancak sigarayı azaltmak içenler için bir işkencedir. Hatta sevmediğiniz bir içici varsa ona azaltmayı önerin derim. Elbette bu bir şaka! Sigarayı azaltma çabaları yaşam boyunca bırakamamanıza neden olur.

Genellikle sigarayı bırakma girişimlerinden biri başarısız olduğu zaman da kişiler daha az sigara içmeye çabalar. Birkaç saat ya da gün sigarasız kaldıktan sonra kendisine, “Tamamen sigarasız yaşamaya daha fazla dayanamayacağım, bundan sonra yalnızca en sevdiğim sigaraları içeceğim veya günde sadece on tane içeceğim” gibi kararlar alırlar ancak birkaç gün içinde yine aynı içme performanslarına dönerler.

Sigarayı bırakmanın ya da azaltmanın en zor yanı kimyasal bağımlılık olduğu sanılır.
Azaltınca feci şeyler olur

Yapabileceğiniz en kötü şeyi yapmış olursunuz çünkü nikotine olan bağımlılığınız devam ederken psikolojik bağımlılığınız artar, yani her geçen gün sigaranın değeri sizin için artar.

Bütün hayatınızı bir sonraki sigarayı düşünerek geçirmeye başlarsınız. Sigarayı azaltmadan önce canınız ne zaman isterse bir sigara yakıyor ve özlemini hiç değilse kısmen gideriyorken, şimdi hayatınızın günlük streslerine ve sıkıntılarına bir de nikotin eksikliğinin verdiği özlem duygusu eklenir. Sinirli ve gergin olmaya başlarsınız, aynı bitmeyen bir açlık duygusu gibidir. İsteğinize her boyun eğdiğiniz zaman, içtiğiniz sigaraların çoğundan zevk almazsınız, çünkü üstüne üstlük bir de suçluluk duygusu eklenir.

Tüm bunlara katlanırken sigarayı bırakmanın ya da azaltmanın en zor yanı kimyasal bağımlılık olduğu sanılır. Halbuki onu atlatmak çok kolaydır. Bütün gece sigarasız mışıl mışıl uyursunuz. Ben binlerce sigara içen insanla çalıştım ama bugüne kadar bana kimse sigarasızlık krizlerinden gece sık sık uyanıyorum demedi. Birçoğu ilk sigarasını yakmadan önce yatak odasından çıkmıştır. Birçoğu önce kahvaltı yapar. Bazısı işe gidene kadar bile bekler. On saat boyunca sigara içmezler ve bu onları rahatsız etmez fakat içmek isteyip de içemeyince işte o zaman durum değişir.

Sorununun kimyasal olmadığını gösteren daha çok örnek sayabilirim. Örneğin; yeni bir araba alınca içinde sigara içmek istemez, halbuki önceki arabasında içerdi, birden hiçbir sorun olmaz. Ya da sigaranın eksikliğini fazla duymadan süpermarketlere, tiyatroya, doktora, hastanelere vs. giderler. Sigara yasakları yüzünden ayaklanma çıkmadı.

Sigarayı bırakmanın en zor yanı nikotinsizlik değildir, beynimize kazınmış yanlış inanışladır! Örneğin, sigaranın bir tür destek veya ödül olduğuna inanmak veya sigarasız yaşamın aynı zevki vermeyeceğini zannetmek veya yemek sonrası sigaralarının tadı güzel olduğuna inanmak gibi…

Sigarayı azaltmak size sigarayı bıraktıracağı yerde özgüveninizin kaybolmasına, perişan bir hale düşmenize ve dünyadaki en değerli şeyin bir süre sonra içeceğiniz sigara olduğuna ve onsuz artık mutlu olamayacağınıza inanmanıza yol açar.

Bir başka sorun ise; daha az sigara içtikleri zaman canlarının sigarayı daha az isteyeceği yanılgısına düşerler. Aslında durum tam tersidir. Daha az sigara içtikleri zaman daha çok sigara özlemi çekerler; sigaradan aldıkları “zevk” artar. Böylece azaltmak,sigarayı hem bıraktırmaz hem de bırakmamızı zorlaştırır, çabaların tümü hem başarısızlıkla sona ermeye mahkumdur hem de büyük bir işkencedir. Söz konusu olan bir alışkanlık değil, bağımlılıktır ve bağımlılığın temelinde giderek daha az değil daha fazla istemek vardır.

İnanın bana bırakmak azaltmaktan çok daha kolaydır! Kişi hiçbir zaman kaç tane içeceğine karar veremez, vücudu kaç tane kaldırıyorsa o kadar içer! Bağımlılıklar böyle işler. Az içenler az içmeyi seçtikleri için az içiyorlar diye düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Az içiyorlar çünkü isteseler de daha fazla içemiyorlar, ancak alkolün uyuşturucu özelliğiyle bazen daha fazla içebilirler o kadar.

Bundan sonra seçim sizin, üç seçeneğiniz var:

  1. Yaşam boyu şu an içtiğinizden daha az sigara içmek. Bu kendi kendinize uyguladığınız bir işkencedir ve asla başarıyla sonuçlanmaz.
  2. Kendinizi giderek daha fazla zehirlemek. Bunun ne anlamı var?
  3. Kendinize iyilik yapıp sigarayı bırakmak (doğru yöntemle).

Bu konuda desteğe ihtiyacınız varsa bana www.ilknurustunucar.com/tr/ adresinden ulaşabilirsiniz. Sağlıkla ve sevgiyle kalın.

 

İlginizi çekebilir: Dünya ikiye ayrılır: Nikotin bağımlısı olanlar ve olmayanlar

Uzman Psikolog İlknur Üstünuçar: Uzman Klinik Psikolog İlknur Üstünuçar Freie Üniversitaet Berlin - Tıp Fakültesi’nde Psikoloji Uzmanlık eğitimini tamamladı. Yıllarca klinik deneyimleri yanı sıra bir çok ülkede çok sayıda eğitim ile hep kendini geliştirmeye devam etti. (Gestalt-terapi, Geliştiren Koçluk, Allen Carr terapisti, Nefes ve Gevşeme Teknikleri uzmanı) 2000 yılı itibariyle kendi Eğitim ve Danışmanlık şirketini kurdu ve binlerce insan ile çalışma imkanı buldu. Halen kendini ve çevresini iyi hissettiren ve geliştiren çalışmalar sürdürmekte. Bu kapsamda stresi yönetme, orta yaş krizlerini anlama ve fırsata çevirme, beynin yapısı ve duygu yönetimi, konularında 60 dakikalık pratiğe yönelik, keyifli ve interaktif seminerler verir. Evli ve iki oğlu var.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale