X

Sağlıklı insanların yıktıkları 10 kural

Bu yazı, aslında tanınmış bir sağlık sitesinin Twitter’da paylaştığı gerçek bir tweet’ten yola çıkılarak yazılmıştır:

“Şeker yok, kek yok, beyaz ekmek yok, cips yok, fast food yok, dondurma yok. 21 günde sonuca ulaşın.”

Tamam, peki 22. günde ne yapacağız?

Sağlıklı insanlar, bizim sürekli uymaya çalıştığımız sağlık kurallarına uymuyorlar

İnsanların gerçekten bütün bir hayatları boyunca 21 günlük sıkı diyet programlarına uyabileceğini düşünüyor musunuz? Hepimiz çoğu zaman bu mantığın esiri olabiliyoruz ve şu an etrafınızdaki birçok insanda bunu görebilirsiniz. Bu insanlar, diyet kurallarını yıktıklarında kendilerini suçlu, takıntılı ve utanmış hissediyorlar.

Önemli olan hayatın devam ettiğinin farkında olmak ve anı yaşamak. Kendinize biraz müsaade edin ve düşünceli davranın.

Aşağıda tamamen sağlıklı insanlardan bazılarının birkaç tanesini, bazılarının ise hepsini yıktığı 10 sağlık kuralını listeledik:

1. Şeker tüketiyorlar

İnanabiliyor musunuz New York Times dergisinin en çok okunan “Kan şekeri çözümünde 10 detoks uygulaması”  makalesinin yazarı ‘Şeker yiyin’ diyor. Peki bu sizce de kulağa hoş gelmiyor mu? Elbette, Doktor Mark Hyman şeker tüketiyor ve hatta ona göre şeker yemek tekila içmek gibi eğlenceli bir bağımlılık. Ona göre herkes şekeri sever; çünkü bu durum bizim içimize programlanmıştır. Bu yüzden şeker yemek istediğiniz zamanlarda endişelenmeyin. Bu çok normal. Şekeri tamamen hayatınızdan çıkarmak yerine ara sıra kendinize izin verin.

2. Genelde günde 8-10 saat uyku kuralına uymuyorlar

Birkaç yıl önce uyku bir takıntı haline gelmişti. Eğer geceleri iyi uyuyamazsam ertesi sabah kendimi çok kötü, mahvolmuş hissederdim ve kafamın içinde dolaşan “bugün çok yorgunum, kendimi üretken hissetmiyorum, metabolizmam çok yavaş” gibi sorularla uğraşıp dururdum.

Sonra bir gün az uyumayı kabul eden C. Christopher Winter adında bir uyku uzmanı buldum. Kendisi iyi uyuyamadığım zamanlarda eğer mümkünse gün içerisinde kestirmemi tavsiye etti. Bu durum kısa kestirmeleri çok abartmadığımız sürece gün içerisindeki enerjimizi tazelememiz açısından bize yardımcı oluyor.

İşte bu rahatlatıcı.

3. Alkol ve kafein tüketiyorlar

En çok satılanlar listesindeki “The Hormone Cure” kitabının yazarı Doktor Sarah Gottfried arada sırada alkol ve kafein tükettiğini söylüyor.

Peki siz gün içerisinde sudan çok kafeinli ürünler mi tüketiyorsunuz ya da hafta sonları fazla alkol mü tüketiyorsunuz? Eğer öyle ise, lütfen bu durumunuzu tekrar gözden geçirin ve bunu azaltmayı deneyin; fakat arada bir alkol kaçamağı yapmak ve günlük olarak belirli bir miktarda kafein tüketmek, tabi ki uzmanların da yaptığı bir şey.

4. Karbonhidratlı gıdalar tüketiyorlar

Paleo akımı ve gluten duyarlılığıyla birlikte herkes karbonhidratları şeytan gibi göstermeye başladı. Peki Paleo akımının önderi, süper atletik Robb Wolf’un özellikle sporcular için karbonhidratın da alınması gerektiğini söylemesini bilmek güzel değil mi? Hatta kendisi bu duruma karşı çıkıyor.

Hemen hemen bütün sağlık uzmanları arada sırada da olsa karbonhidrat yemek için kendilerine izin verdiklerini söylüyorlar. Eğer doğum gününüzde biraz pasta ve ekmek yemek isterseniz kendinize izin verin ve anın tadını çıkarın.

İlgili yazı: Sağlıklı insanların her sabah yaptığı 7 şey

5. Yoğun egzersizlerde mola veriyorlar

Hızlı koşu egzersizleri can yakıcıdır. Bu yüzden her koşu antrenörü, yoğun ağırlık ya da hızlı koşu egzersizleri yaptığınızda bir günden fazla bir dinlenme süresine ihtiyacınız olduğunu bilirler. Bu tam olarak düşündüğünüz gibi değil aslında. Kalan günlerde ise yoğun tempo antrenmanlar yerine planlanmış hafif egzersizlerle devamlılığı sağlamanız gerekiyor. Fakat yine de mola vermek hayatınızın kalanı için daha iyi olabileceğini biliyor muydunuz? Olimpik yüzücüler hakkında Huffington Post’un yaptığı araştırmaya göre yoğun geçen bir sezondan sonra 6 ay dinlenmiş yüzücülerde bile hala yorgunluk belirtileri olduğu gözlenmiştir. Siz olimpik yüzücü değil misiniz? Endişelenmeyin ve kendinizi yorgun hissettiğiniz haftalarda kendinize mola verin.

Kendilerini yorgun hissettikleri anda mola veriyorlar

6. Motivasyon için kendilerine örnek olarak fit olan ünlüleri seçmiyorlar

Herkes çok sıkı egzersiz yapar ve az yerse Jessica Alba veya Brad Pitt gibi olacağını düşünüyor. Gazete ve dergilere üstünde düzenleme yaptıkları fotoğrafları koyuyorlar ve sizi buna inandırıyorlar. Sizi onları taparcasına sevmeye itiyorlar ve fotoğraflarını toplamanızı sağlıyorlar, aslında onlar bu sayede daha çok satış yapmak istiyorlar ve bunun bize yardımdan çok zararı oluyor.

7. Sağlığın doğru beslenmekten ve egzersiz yapmaktan daha önemli olduğunun farkındalar

Eğer sağlığınız konusunda endişeleniyorsanız, dengeli beslenmeye ve egzersiz yapmaya odaklanmak gayet kolaydır. Peki ya diğer faktörler? Zihin ve ruh sağlığınız ya da genetiğiniz hakkında ne yapmanız gerekiyor? Chriss Kresser’in söylediği gibi  “Yemekten daha önemli sağlık, sağlıktan daha önemli hayat vardır”. Sadece bölgesel olarak değil, vücut ve ruh sağlığınızın tamamı önemlidir.

8. Yarışmıyorlar

Onlar sayı ölçekleri altında arkadaşlarıyla ya da televizyondaki ünlülerle yarışmazlar; çünkü sağlıklı insanlar bilirler ki birileriyle yarış halinde olmak, kıyaslanmak mutluluğu ve yaratıcılığı öldürür. Onlar sağlıklı olma yolunda şükrederler ve diğerleriyle empati kurarlar.

9. Kalorileri saymıyorlar

Sağlıklı insanlar besinin kalitesine bakarlar, kalorilerini saymazlar. Tükettiği her besinin kalorisini cep telefonuna kaydeden ve günlük tükettiği kalori miktarını sürekli sayan arkadaşımı gördüğümde çok şaşırmıştım, çünkü onun hayatı, hayattan keyif almakla değil kalori saymakla geçiriyor.

Tükettiğimiz besinlere dikkat etmek elbette gerekli, peki onların kalorilerini sürekli saymak takip etmemiz gereken bir kural mı?

Sağlıklı insanlar sürekli kalori saymazlar

10. 21 günlük diyet programlarını takip etmiyorlar

Sağlıklı insanlar, tamamen sağlıklı olmanın zamanla edinilen küçük alışkanlıklar dizisi olduğunun farkındadırlar ve 21 günlük diyet programlarıyla fit bir vücuda kavuşamayacaklarının da. Bu sürecin bir aydan hatta belki de vücuda göre bir yıldan fazla süreceğini de biliyorlar.

Bir planınız olmasa bile hala sağlıklı, fit ve mutlu olabilirsiniz. Mükemmel olmak için kendinizi zorlamak yerine kendinize biraz müsaade etmeniz yeterli olacaktır. Unutmayın ki, sağlıklı insanlar bu kuralların bazılarını ya da hepsini yıkmışlardır.

Bu arada, bu kuralları asla yıkmamış bir spor ya da diyet uzmanı görürseniz bize de haber verin. Onunla tanışmaktan büyük mutluluk duyarız.

Kaynak:

mindbodygreen.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale