X

Sadeliğin kokusunu içinize çekin: 12 adımda yaşamınızı sadeleştirin

Dünyanın iyi ya da kötü yönde, aynı anda değişebildiğine, değiştiğine inanıyorum. Olumlu ya da olumsuz yankılanması sizin bakış açınıza ve de sıhhat ile refah durumunuza göre değişir. Bazen bir labirentte kaybolmak için uyanır gibiyiz, bazen de sadece mağdur ettiklerimizi görmek için dışarı adım atıyoruz. Yeteri kadar iyilik kalmamış gibi hissetmekten yoruluyoruz. Böyle ruh hallerinin kıskacındayken, içe dönüşümüzün kaostan uzak olması, dünyanın dayattıklarından biraz huzur çıkarabilmemiz için ihtiyaç duyabileceğimiz tek yol. Bu yolu yürümenin pek çok metodu var. Bunlardan birisi de basitleştirmek…

  • Önce kendimize soralım, en çok neye değer veriyoruz? İşte basitleştirmek bu sorunun cevabını vermekle başlıyor. Bizim için en önemliler neler, hangi konular, kimler, nereler? Çok da uzun bir liste olmasın. İlk 10 her zaman en çok işe yarayandır. Hayatınızda şu an neler oluyor? İş, sorumluluklar, ev, projeler, ilişkiler… Gözden geçirin hepsini. Değerlileriniz için oluşturduğunuz listeye girmeyen şeyleri usulca bırakın.
  • Önem listeniz sizi düşündürsün, zamanı nasıl harcadığınızı göstersin size. Gününüzü yeniden tasarlayın. Ev işleri ile sorumlulukları azaltmak, az eşya ve az ama taze yiyecekleri tüketmekten geçer. Gösterişli yemek saatleri, içtenlikle yapılmayan misafir ağırlamalar, dekorasyon uğruna alınan her eşya eşittir fazla iş; o da eşittir kaybedilen zaman. Sadece vazgeçilmezliklerinize vereceğiniz zamana odaklanın.
  • Ulaşılabilirlik ve ulaşabilmek büyük rahatlık ve aynı zamanda da çağımızın laneti. Sosyal medyadan, mesajlaşma uygulamalarından, haber sitelerinden günün belirli saatlerinde biraz kaçmak, kurtulmak en güzel basitliklerden.
  • Odalarınızı boşaltın, çekmecelerinizi dökün, tüm gereksiz kullanılmayan şeylerden kurtulun. Çantanızı da boşaltın. Ağır, karmaşık çantalar sadece beyninize değil, omuzlarınıza da zarar… Raflarınız, masalarınız, dolaplarınız aslında beyninizin bölmeleri gibi. Düzelttikçe sadeleşeceksiniz.
  • Eğlenmek veya moralinizi düzeltmek için bir şeyler almaktan vazgeçin. Az satın al, az tüket, az harca, işte basitlik!
  • Kendimizle yalnız kalabilecek kadar zihnimizi beslesek, kimseyi aramadan, televizyonu açmadan, telefonla oynamadan kendi kendimizi dinleyebilsek… Ruhumuzun bize sunacağı en derin sadelik budur.
  • Görüştüklerimiz gerçekten sevdiklerimiz olsun. Samimiyetin olmadığı bir ilişki tamamen sadece bizi zehirlemeye yarar.
  • Yavaşlamak… Yerken, konuşurken, yürürken; her şeyde biraz yavaşlamak. Sakinliğe izin vermek. Bunu mindfulness öğrenerek daha da keyifle yaşayabilirsiniz.
  • “Yeter” hissine hep kulak vermek gerek. O sınırı aşmak, basiti kaosa çeviren en büyük tehlikelerden.
  • Bakış açınıza ve sağlığınıza en uygun egzersiz ne ise ona zaman yaratmak, kendinize yeniden ebeveynlik yapmanızı ve daha olumlu bir yaşam tarzı geliştirmenizi sağlayacaktır.
  • Stres kaçılacak, korkulacak bir durum değil, hatta ona ihtiyacımız var ama stresli durumlar sonrasında ne yaptığımız ya da yapmadığımız çok önemli. Bizi rahatlatacak bir şey bulmamız zihnimizi, bedenimizi temizleyecektir.
  • Tüm canlıların yaratıcı olduğu bir konu vardır, kendimizinkini bulmak ve onu yapmaya başlamak, yine kendimize borçlu olduğumuz yegane konulardan.
  • Çoklu görevleri yerine getirmeye çalışmak insanın bir becerisi olmamalıdır. Aynı anda birçok iş yapmaya çalışmak olsa olsa bir ceza olabilir.Uzak durdukça sadeliğin hoş kokusu ortaya çıkar. Bazen hiçbir şey yapmasak… En zor egzersiz ama bir o kadar da özgürleştirici. Hiçbir şey hakkında her şeyin albenisi…

Sonuç olarak tüm bu maddelerden daha önemli olan, dürüstçe şu sorunun cevabının peşinden gitmek: “Hayatımı nasıl sadeleştirebilirim?

Şerife Günaydın Karaköse: Yazar Şerife Günaydın Karaköse, 1980 Adana doğumlu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Çağ Üniversitesi Özel Kamu Hukuku Yüksek Lİsansı'nı bitirmekle hukuk dünyasına girdi ve avukatlık mesleğine de halen devam ediyor. "Three", "The Shadow House","Happiest Hour","Uzaya Kaçan Küpe" ve "Keyfi Yanılsamalar" isimli kitapları hem Amazon hem de Barnes and Noble da online olarak yayımlandı. Yazarın denemelerini aktardığı www.allbyourselves.blogspot.com adlı bir blogu mevcut; aynı zamanda @mind_index Instagram profilinde de sanattan bilime, felsefeden psikolojiye kadar pek çok konu hakkında da içerik üretiyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale