X

Saçlarınızı kuruturken bu hataları yapıyor musunuz?

Saç kurutmak, günlük bakım rutinin bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle soğuk günlerde evden çıkmadan önce saçımızı düzgün bir şekilde kurutmamız gerekiyor. Her ne kadar saçı yeteri kadar kurutmak yüz felci ve soğuk algınlığı gibi rahatsızlıkların önüne geçse de bu eylem yanlış yapıldığı zaman da çeşitli sorunlara yol açabiliyor. Bu yazımızda, saç kuruturken yapılan yaygın hataları ve doğru kurutma tekniğini sizler için kaleme aldık.

Saç kuruturken en sık yapılan dört hata

Duş aldıktan sonra saçınızı kurutarak parlaklık kazandırabilirsiniz fakat yanlış kurutma yöntemlerini uyguluyorsanız sadece hasar verirsiniz. Şimdi, kurutma esnasında farkında olmadan en sık yapılan hataları sizlerle paylaşmak istiyoruz. Acaba saçınızı kuruturken bu hataları siz de yapıyor olabilir misiniz?

1. Kurutma makinesini çok yakın bir mesafede ve tepeden tutmak

Saç kuruturken yapılan yanlışların başında kurutma makinesini saça çok yakın bir mesafede tutmak geliyor. Bu durum sonucunda saç telleri aşırı ısıya maruz kalıyor ve hasar alıyor. Bu durumun bir alışkanlık haline gelmesi ise saç tellerini ve derisini geri dönülmesi neredeyse imkansız bir yola sokuyor.

Yakın mesafeli kurutmaya ek olarak, kurutma makinesini diplere yakın olacak şekilde tepeden tutmak da bir hata olarak karşımıza çıkıyor. Bu durum, tellere yeteri kadar havanın ve ısının gitmesine izin vermiyor. Bu nedenle, düzgün bir kurutma işlemi gerçekleştirilemiyor.

2. Yüksek ısı kullanmak

Bir diğer yaygın hata ise kurutma makinesini yüksek bir ısı seviyesine alarak kurutma işlemini gerçekleştirmek. Saça yüksek ısı uygulandığı zaman besleyici doğal yağlar kaybediliyor ve nem de azalıyor. Bunun sonucunda da daha kuru ve yıpranmış bir görüntü açığa çıkıyor.

3. Fazla saç bakım ürünü kullanmak

Pek çok insan, saç tellerini beslediğini düşünerek birbirinden farklı bakım ürünlerine yatırım yapıyor. Bu ürünlerden bazıları gerçekten faydalı olsa da bakım ürünlerinin çoğu saçı beslemek yerine hasar veriyor.

Çok yoğun bir şekilde jöle, köpük ve sprey gibi şekillendiriciler uygulandığı zaman mat bir görüntü ve ağırlaşma etkisi doğabiliyor. Ayrıca, pozitif etkilerinden emin olunmayan diğer bakım ürünlerinin de bilinçsiz bir şekilde kullanılması saç tellerini zayıflatıyor.

4. Çok ıslak saçı kurutmaya çalışmak

Çok ıslak saçın makineyle kurutulması da yaygın hatalar arasında bulunuyor. Fazla ıslak teller kurutma esnasında daha fazla ısıya maruz kalıyor çünkü su buharlaşırken ekstra ısıyla karşılaşılıyor. Bu durum sonucunda da ısı hasarı artarken nem kaybı ve kırılma söz konusu oluyor. Ayrıca, çok ıslaklık kurutma işlemini fazlasıyla uzatıyor. Bu uzama da hem zaman kaybına hem de elektrik enerjisinin bilinçsizce tüketilmesine yol açıyor.

Saç nasıl kurutulmalıdır?

Yukarıdaki yanlışlardan kaçınarak saçınızı sağlıklı tutmak adına şimdi bahsedeceğimiz adımları göz önünde bulundurabilirsiniz. Kurutma işlemine başlamadan önce, havluyla saçınızı nazikçe kurulamalısınız. Bu aşamada sertçe ovalamaktan kaçınmalısınız ve nazikçe bastırma hareketiyle tellerdeki fazla suyu almalısınız. Mikrofiber bir havlu veya eski bir pamuklu tişört aracılığıyla bu adımı uygulayarak kırıkları önleyebilirsiniz.

Eğer çok hızlı bir şekilde evden çıkmanız gerekmiyorsa havluyla kurulama aşamasından sonra saçınıza bir süre kendiliğinden kuruma şansı tanıyın. Bu adımda %50-60 oranında doğal bir kuruma sürecine izin verebilirsiniz.

Hızlı bir şekilde saçınızı kurutmanız gerekiyorsa ilk olarak kurutma makinenizin ısı ayarını düşük seviyelere indirmelisiniz. Ilık ya da soğuk hava aracılığıyla kurutma yaparak saç tellerinizin nemini kaybetmesini önleyebilirsiniz. Isı ayarından sonra, makineyi en az 15-20 santimetrelik bir mesafede tutarak kurutma işlemine başlamalısınız. Bu sayede, derinizin ve tellerinizin yanmasını engelleyebilirsiniz. Aynı zamanda, makineyi direkt tepede konumlandırmak yerine daha alçak bir seviyede tutabilirsiniz.

İşinizi kolaylaştırmak adına saçınızı bölümlere ayırarak da kurutabilirsiniz. Bir kısmı kuruttuktan sonra diğer bölüme geçerek eşit bir sonuç alabilirsiniz. Son olarak, uzun süre kurutma makinesiyle etkileşime girmemenizi ve içeriğinin doğallığından emin olduğunuz bir ısı koruyucu kullanmanızı öneriyoruz.

İlginizi çekebilir: Saç bakımı konusunda en sık yapılan hatalar ve doğru saç bakımının püf noktaları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale