X

Biberiyenin saç bakımındaki mucizevi rolü

Son zamanlarda sosyal medya hesaplarında saç bakımı ile ilgili karşımıza çıkan en yaygın uygulamalardan biri şüphesiz ki biberiye yağı ve biberiye suyu ile yapılan bakımlar. Birçok kişi, özellikle de kadınlar, biberiyenin mucizevi etkisini saç bakım rutinlerini bir üst seviyeye taşımak için kullanıyor. Peki, gerçekten de biberiye saç bakımında etkili bir bitki mi, saçı besliyor mu, saçı uzatıyor mu? Gelin, araştırmalar ve uzman görüşlerinin bu konuda neler söylediklerine bakalım ve biberiye yağı mı yoksa biberiye suyu mu saçlar için daha faydalı onu keşfedelim.

Biberiye ve saç bakımı

Biberiye yağı, antioksidan, antimikrobiyal ve anti-inflamatuar özelliklere sahip uçucu bir yağ. Saç derisine uygulandığında kan dolaşımını artırarak saç köklerinin daha fazla beslenmesini sağlıyor. Aynı zamanda saç dökülmesini azaltıyor ve saçın uzamasını destekliyor.

Araştırmalara göre, biberiye yağı saç foliküllerini güçlendirerek saç dökülmesini azaltıyor. Ayrıca, saç tellerinin daha kalın ve daha güçlü çıkmasını sağlıyor. Öte yandan, kepek ve diğer saç derisi sorunlarını azaltarak sağlıklı bir saç derisi oluşumunu destekliyor.

Saçlara doğal bir parlaklık kazandırarak saçların daha canlı bir görünüme kavuşmasını sağlıyor ve kırılmaları, saç uçlarının çatallaşmasını önlüyor. Ayrıca yapılan bir başka çalışma, biberiyenin saç derisindeki bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde de etkin bir rol oynadığına dikkat çekiyor. Yine de böyle bir durumda önce bir uzmana danışmakta fayda var.

Doğru kullanım ve düzenli uygulama ile siz de biberiyenin saç bakımındaki sayısız olumlu etkisinden faydalanabilirsiniz. Bunun için ihtiyacınız olan tek şey doğal biberiye yağı veya taze biberiye yaprakları…

Biberiye yağı vs. biberiye suyu

@arwaakhu Rosemary Water Do’s & Dont’s for hair growth #haircare@arwaakhu Rosemary Water Do’s & #hair #rosemary #hairgrowth #longhair #hairtok ♬ The Hills x I Was Never There – TikTok Remix – TommyMuzzic & ZeddMusique#hair #rosemary #hairgrowth #longhair #hairtok Biberiye suyu nasıl hazırlanır?

Taze veya kurutuluş biberiye yaprakları ile biberiye suyunu hazırlayabilirsiniz. Eğer taze biberiye kullanıyorsanız, öncesinde yıkamayı unutmayın. Birkaç dal taze biberiyeyi veya 2-3 yemek kaşığı kadar kuru biberiyeyi 2-3 su bardağı ile bir tencereye alın ve kaynatmaya başlayın. Yaklaşık 10-15 dakika kaynatın. Daha sonra suyunu süzün ve bir sprey şişesine veya ağız kısmı tarak aplikatörlü su damlatan bir şişeye alın. Soğuduktan sonra buzdolabında saklamanızda fayda var. Saç köklerinizden başlayarak saçlarınızın geri kalan kısmına yayarak biberiye suyunu kullanabilirsiniz. Dilerseniz her gün saçlarınıza püskürterek kullanabilir, bir süre beklettikten sonra durulayabilirsiniz.

Biberiye yağı saç bakımında nasıl kullanılır?

Eğer tercihiniz biberiye yağını saç bakımında kullanmak ise birkaç farklı yol izleyebilirsiniz.

Hindistan cevizi yağı, jojoba yağı, zeytintağı gibi bir çay kaşığı kadar taşıyıcı yağın içerisine yine birkaç damla biberiye yağı ekleyebilir ve onu saçlarınızı yıkamadan önce kafa derinize masaj yapmak için kullanabilirsiniz. Şampuanınızın içerisine birkaç damla biberiye yağı ekleyerek duş esnasında saçınızı yıkamak için faydalanabilirsiniz veya taşıyıcı bir yağ ile seyrelttiğiniz biberiye yağını haftada bir iki kez saç maskesi olarak kullanabilir, saçınızda 10-15 dakika kadar beklettikten sonra yıkayabilirsiniz. İster biberiye yağını ister biberiye suyunu kullanın, saçlarınızda etkisini ilk kullanımdan itibaren hissetmeye başlayabilirsiniz.

Kaynak: self, mindbodygreen, medicalnewstoday

İlginizi çekebilir: Biberiye çayı ve biberiye yağı ne işe yarar: Biberiyenin faydalarıSon zamanlarda sosyal medya hesaplarında saç bakımı ile ilgili karşımıza çıkan en yaygın uygulamalardan biri şüphesiz ki biberiye yağı ve biberiye suyu ile yapılan bakımlar. Birçok kişi, özellikle de kadınlar, biberiyenin mucizevi etkisini saç bakım rutinlerini bir üst seviyeye taşımak için kullanıyor. Peki, gerçekten de biberiye saç bakımında etkili bir bitki mi, saçı besliyor mu, saçı uzatıyor mu? Gelin, araştırmalar ve uzman görüşlerinin bu konuda neler söylediklerine bakalım ve biberiye yağı mı yoksa biberiye suyu mu saçlar için daha faydalı onu keşfedelim.

Biberiye ve saç bakımı

Biberiye yağı, antioksidan, antimikrobiyal ve anti-inflamatuar özelliklere sahip uçucu bir yağ. Saç derisine uygulandığında kan dolaşımını artırarak saç köklerinin daha fazla beslenmesini sağlıyor. Aynı zamanda saç dökülmesini azaltıyor ve saçın uzamasını destekliyor.

Araştırmalara göre, biberiye yağı saç foliküllerini güçlendirerek saç dökülmesini azaltıyor. Ayrıca, saç tellerinin daha kalın ve daha güçlü çıkmasını sağlıyor. Öte yandan, kepek ve diğer saç derisi sorunlarını azaltarak sağlıklı bir saç derisi oluşumunu destekliyor.

Saçlara doğal bir parlaklık kazandırarak saçların daha canlı bir görünüme kavuşmasını sağlıyor ve kırılmaları, saç uçlarının çatallaşmasını önlüyor. Ayrıca yapılan bir başka çalışma, biberiyenin saç derisindeki bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde de etkin bir rol oynadığına dikkat çekiyor. Yine de böyle bir durumda önce bir uzmana danışmakta fayda var.

Doğru kullanım ve düzenli uygulama ile siz de biberiyenin saç bakımındaki sayısız olumlu etkisinden faydalanabilirsiniz. Bunun için ihtiyacınız olan tek şey doğal biberiye yağı veya taze biberiye yaprakları…

Biberiye yağı vs. biberiye suyu

Saç uzamasını teşvik etme, saç dökülmesini azaltma ve saç derisi sağlığını iyileştirme gibi pek çok faydası bulunan biberiyeyi, saç bakım rutinlerinizde kullanmak için tercih edebileceğiniz iki yöntem var; biberiye yağı ve biberiye suyu. Peki, hangisi daha etkili?

TikTok ve Instagram videolarında muhtemelen biberiye suyu ile yapılan saç bakımlarına rastlamışsınızdır. Hatta bu bakım için özel tarak başlıklı delikli şişeler bile kullanılıyor. Her ne kadar son zamanlarda biberiye suyu daha popüler olsa da biberiye yağının da suyunun da etkisi aynı. Uzman görüşlerine göre ister yağını ister suyunu tercih edin, her iki durumda da biberiyenin saç bakımındaki olumlu etkilerinden faydalanabilirsiniz. Ancak ihtiyacınızı doğru bir şekilde belirlemek için, saç derinizin tipine göre seçim yapabilirsiniz. Eğer, saç deriniz kuru ise biberiye yağını tercih edebilir, eğer yağlı ise biberiye suyu ile bakım yapabilirsiniz. Öte yandan saç derinize uzun uzun masaj yapmak istiyorsanız da biberiye yağını tercih edebilirsiniz, ancak sonrasında saçlarınızı hemen yıkamanız gerektiğini unutmayın. Biberiye suyunu tercih edecekseniz, saçınızda biraz daha yıkamadan bekletebilirsiniz. Yine de tercih sizin! Gelelim biberiye suyunun nasıl hazırlandığına…

Biberiye suyu nasıl hazırlanır?

Taze veya kurutuluş biberiye yaprakları ile biberiye suyunu hazırlayabilirsiniz. Eğer taze biberiye kullanıyorsanız, öncesinde yıkamayı unutmayın. Birkaç dal taze biberiyeyi veya 2-3 yemek kaşığı kadar kuru biberiyeyi 2-3 su bardağı ile bir tencereye alın ve kaynatmaya başlayın. Yaklaşık 10-15 dakika kaynatın. Daha sonra suyunu süzün ve bir sprey şişesine veya ağız kısmı tarak aplikatörlü su damlatan bir şişeye alın. Soğuduktan sonra buzdolabında saklamanızda fayda var. Saç köklerinizden başlayarak saçlarınızın geri kalan kısmına yayarak biberiye suyunu kullanabilirsiniz. Dilerseniz her gün saçlarınıza püskürterek kullanabilir, bir süre beklettikten sonra durulayabilirsiniz.

Biberiye yağı saç bakımında nasıl kullanılır?

Eğer tercihiniz biberiye yağını saç bakımında kullanmak ise birkaç farklı yol izleyebilirsiniz.

Hindistan cevizi yağı, jojoba yağı, zeytintağı gibi bir çay kaşığı kadar taşıyıcı yağın içerisine yine birkaç damla biberiye yağı ekleyebilir ve onu saçlarınızı yıkamadan önce kafa derinize masaj yapmak için kullanabilirsiniz. Şampuanınızın içerisine birkaç damla biberiye yağı ekleyerek duş esnasında saçınızı yıkamak için faydalanabilirsiniz veya taşıyıcı bir yağ ile seyrelttiğiniz biberiye yağını haftada bir iki kez saç maskesi olarak kullanabilir, saçınızda 10-15 dakika kadar beklettikten sonra yıkayabilirsiniz. İster biberiye yağını ister biberiye suyunu kullanın, saçlarınızda etkisini ilk kullanımdan itibaren hissetmeye başlayabilirsiniz.

Kaynak: self, mindbodygreen, medicalnewstoday

İlginizi çekebilir: Biberiye çayı ve biberiye yağı ne işe yarar: Biberiyenin faydaları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale