X

Rüyalarınızı nasıl analiz edebilirsiniz: 3 rüya, 3 yorum

Bu haftaki yazımda rüyaları nasıl analiz edebileceğimizi, nasıl yorumlayacağımızı paylaşacağım. Sizler de kendi rüyalarınızı değerlendirirken, aynı şekilde sorgulayarak analiz edebilir, size gösterilen yolların farkına varabilirsiniz.

İlk rüyamızla başlayabiliriz. Bana aktarıldığı haliyle paylaşıyorum: “Geçen gün rüyamda kendi mayaladığım yoğurdumu çok güzel, büyük bir sofrada aileme ikram ediyordum.

Öncelikle rüyanın sahibinin yoğurt sevip sevmediğini, yoğurtla ilgili herhangi özel bir duygusu ya da davranışı var mı bilmem gerekiyor. (Rüyalarda gördüğüm nesneleri, yiyecekleri, hayvanları mutlaka sorgulamalıyım, benim onlarla ilgili özel bir deneyimim var mı?) Varsa mutlaka o deneyim ve duyguya yoğunlaşmalıyım. Yoksa o zaman o yoğurdun özelliklerine bakıyorum. Yoğurt bir süt ürünü ve beyaz renkte ve çok faydalı, mayalanarak elde ediliyor. Yani aslında sabır, emek, saflık ve çoğalmayı ifade ediyor. O zaman rüyayı gören kişinin zihninde düşündükleri için olumlu bir işaret olarak algılayabiliriz. Sadece sabır ve emeğe dikkat çekiyor. Sonrasında mükafatını sevdikleriyle paylaşacağını da, ailesine ikram etmesinden anlıyoruz.

İkinci rüyaya gelirsek “Rüyamda ayrılmış olduğum ama hala çok sevdiğim adam ile bize ait evdeyiz. Ev bahçe içinde, her yeri yeşillik, iki katlı, hatta girişte verandası var. Çevrede başka ev yok. Huzurluyum. Sonra akşam günbatımı için verandaya çıkıyorum. Gökyüzünün siyah kızıllığının keyfine varırken, gökyüzündeki karanlık bulutlarda halka şeklinde açılmalar oluyor. O halkalardan günışığı süzülüyor. Sonra da çok sağlıklı ve güçlü görünen erkekler yüzükoyun şeklinde aşağıya doğru indiriliyor. Ancak o arada aşağıya inen erkeklerin ağzından suda çıkan baloncuklar çıkıyor ve bir insan denize atladığında olan hareketlenmeler onlar aşağıya inerken de oluşuyor. O an gökyüzüne bakarken, denizin yüzeyine baktığımı fark ediyorum. ‘O an nasıl olur’ diyorum, ‘Ben gökyüzünü izliyordum, ama adamlar denizden aşağıya doğru süzülüyorlar.’ Onlar nefes alırken baloncuk çıkıyor ama ben normal bir şekilde nefes alabiliyorum. ‘Vay’ diyorum kendime, ‘su altında da yaşayabiliyorum.’ Bu arada bu olayı gören tek kişi benim ve inanılmaz heyecan hissediyorum. Kendime bu özel olayı senin görmen istendi, o yüzden keyfini çıkar diyorum.

Bu rüyada rüya sahibinin sevdiği kişi, onun hayatındaki güç ve sağlık sembolü olabilir, bunu yukarıdan aşağı inen erkek figürlerini tasvir ederken kullandığı kelimelerden çıkartabiliriz. Aslında rüya sahibinin, sevdiği adam tekrar hayatına girerse kendisini güçlü ve sağlıklı hissedeceğini düşündüğünü anlayabiliriz. Verandadan ya da balkondan izlemek ise hayata bakış açımızla, onu nasıl algıladığımızı anlatır.

Gökyüzüne bakarken kendisini denizin yüzeyine bakarken bulması detaycılığını ve özellikle ilişkisinde ayrıntıları düşünme olasılığını anlatıyor. Diğer taraftan erkeklerin ağzından su çıkması (Dikkat ederseniz balık gibi tasvir ediyor. Balık Türk mitolojisinde önemli yer tutuyor. Özellikle tufan ve yaratılışla ilgili konularda ve gök gürültüsünün hayvan şeklindeki biçimi olarak değerlendirilir.) O nedenle kolektif bilinçaltı kayıtlarından bir veri görmekteyiz. Balık bu anlamıyla yeniden doğuştaki bolluk, bereket, huzur sembolüdür. Rüya görenin içsel benliği bunun farkında ve keyfini çıkarması gerektiğini biliyor. Rüya analizini genel olarak yorumlamak gerekirse, rüya görenin sağlıklı ve güçlü hissetmesi için en derine inerek yeniden başlaması gerektiği anlatılıyor.

Son rüyamıza gelirsek… “Dün gece iki tane mavi muhabbet kuşundan büyük kuş gördüm. Rüyamda kendime ‘Bunlar muhabbet kuşu olamaz, biraz büyük’ diyorum.” Rüyayı görene muhabbet kuşu besleyip beslemediğini sordum, muhabbetleri kuşları varmış. Fakat rüyasında gördüklerini biraz daha büyük olarak anlatıyor. Öncelikle hayatında şu an olan şeyden daha büyük ya da daha fazla istediği bir şeyin olduğunu anlayabiliyorum. Bu maddi değeri olan bir eşya vs. olabildiği gibi manevi bir duygu da olabilir.

Bununla beraber rüyada “2” rakamı var. 0-7 arası rakamlar çakralarla ilgilidir. Çakraların temsil ettiği duygularla ilgilidir. O zaman 2. çakranın temsil ettiği duyguları hatırlıyorum. Sakral çakra “Kim olduğunuzu ve ne yaptığınızı, yeterli olduğunu bilmekle, bedensel ihtiyaçlarımızın farkındalık seviyesinden emin olmak, üretmek, yaratıcı olmak” gibi duygularla ilgilidir. Rüyayı görenin maddi ya da manevi bazı alanlarda yetersizlik hissederek daha iyisini, daha fazlasını hedeflediğini anlatıyor.

Rüyalarımız bize özeldir. Parmak izimiz gibi… Lütfen, rüyalarımızı otomatik cevaplar yerine sorgulayarak anlamaya çalışalım. Eğer biz onları sorgularsak, veri ve bilgi akışı daha fazla olacaktır. Kişisel gelişimimiz için sihirli bir değnek beklemeyelim. Rüyalarımız içimizdeki bilgedir. Rüyaların desteğini aldıkça kolaylıkla ve sağlıkla ilerlersiniz.

Farkındalığı bol rüyalar görmenizi dilerken, bir sonraki yazımda buluşmak üzere… Rüyalarınızı yorumlatmak ve rüyalarınızın rehberliğinde ilerlemek konusunda destek almak isterseniz nefesleterapi@hotmail.com mail adresinden detaylı bilgi alabilir, Instagram ve Facebook hesaplarını takip edebilir, sorularınız için benimle iletişime geçebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Metaforları takip edin: Rüyalar, farkındalık için çok önemli aracılardır

Serap Özdağ: 06 Temmuz 1978 tarihinde İstanbul’da doğdu. 2000 yılında Ankara Üniversitesi Kimya Mühendisliğinden mezun oldu. Uzun yıllar ilaç sektöründe çalıştı. İnsanların bedensel sağlığı üzerine çalışırken, diğer taraftan ruh sağlıklarıyla yakından ilgilenmeye başladı. İlgisi önce kişisel gelişim konuları ile ilgili kitap okumakla başlarken, sonraları konuyla ilgili birçok seminere katılmakla devam etti. Merakı artarak devam ettiği için kariyerini bu yönde devam ettirmeye karar verdi. Işık Elçi Akademi’den Spritüel Yaşam Danışmanlığı eğitimi aldı. Aynı zamanda yine aynı kurumdan NLP Uygulayıcılık Eğitimi, Reiki Master, Rüya Analizi Eğitimlerini almış ve aktif olarak danışanlarına uygulamaya başlamıştır. Nefes Okulu’ndan Mustafa Kartal eğitmenliğinde Sertifikalı Nefes Koçluğu, Sertifikalı Holoterapi Eğitmenliği ve Sertifikalı Çocuk Nefes Koçluğu programlarını başarıyla tamamlamıştır. Nefes Okulu bünyesinde bireylere, kurumlara, diğer gruplara Doğru Nefes Alma Eğitimi, Holoterapi Çalışmaları, Nefes Teknikleri Atölyeleri ve çocuklar için Çocuk Nefes Atölyeleri düzenlemektedir. Aynı zamanda Yaşam Koçluğu çalışmalarını kapsayan farkındalık seminerleri, Meditasyonlar içerikli grup ve bireysel çalışmaları düzenlemekte, uzmanlık alanlarında seminerler vermeye devam etmektedir.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale