X

Özgüven ve kıskançlık arasındaki ilişki: İlişkilerde kıskançlık ne anlama gelir?

Kıskançlık, ilişkilerde hissedilen en doğal duygulardan biri olarak kabul edilse de işin iç yüzü aslında o kadar masum değildir maalesef. Özellikle ilişkinin başlarında partner tarafından kıskanılmak ya da partneri kıskanmak sevginin ve o ilişkiye bağlılığın en net göstergesi olarak algılanır. Ancak kıskançlık duygusuyla beraber gösterilen davranışlar zamanla şiddetini artırdığında bunun normal bir durum olmadığı anlaşılır. Kıskanan kişi “Çok sevdiğim için kıskanıyorum, seven insan kıskanır” minvalinde gerekçeler gösterse de kendisine “Ben neden kıskanıyorum?” sorusunu sormayı pek tercih etmez.

Kıskançlık gösteren taraf sorunun kendisiyle ilgili olabileceği fikrini kabul etmez. Tersine karşı tarafın davranışlarından ötürü bu duyguya sahip olduğunu düşünür. “Sen böyle davranmasan, ben kıskanmam” gibi suçlayıcı cümleler, kıskanç kişinin bir nevi savunma mekanizmasıdır.

İlişkilerdeki kıskançlık duygusunun en önemli nedeni özgüven eksikliği ve buna bağlı gelişen kaybetme korkusudur. Özgüven eksikliği, yetersizlik duygusu ve kıskançlık doğru orantılıdır. Bir insanın özgüven eksikliği ne kadar fazlaysa, yetersizlik duygusu ve kıskançlığın yoğunluğu da bir o kadar fazladır. Kendisini partneri ve ilişki için yetersiz hisseden kişi, aynı zamanda kendisini değersiz hisseder.

Kıskançlık gösteren kişi kendisini partnerinden aşağıda görür, onu ve bu ilişkiyi hak etmediği inancını geliştirir. Tüm bu özgüven eksikliği ve ona bağlı gelişen olumsuz inançlar kaybetme korkusunu doğurur. Partnerini kaybetmek istemeyen kişi kıskançlığa bağlı olarak eşini kısıtlayıcı davranışlarda bulunur. Telefonunu, eve giriş-çıkış saatlerini, kimlerle görüştüğünü, nerelere gittiğini devamlı kontrol eder. Kendisini rahatlatıcı bir cevap alamazsa kıskançlığını haklı çıkartacak felaket senaryoları yazar. Bilmediği bir şey vardır ki sorun eşinde değil, kendisindedir.

Aile ve evlilik terapisinde kıskançlık krizi sebebiyle bizlere başvuran çift sayısı oldukça fazladır. Bu sebeple gelmiş çiftlerde çalışmalarımız genelde bireysel ilerler ve özgüven eksikliğinin sebebini anlamaya ve gidermeye yöneliktir. Özgüvenli olmak “çok egolu” olmakla karıştırılmamalıdır. Özgüvenli insanlar ilişkiye ve partnere bağımlı değil, bağlıdırlar. Kaybetme korkusu yaşamazlar, ilişkileri bir gün bitecek olursa üstesinden gelebileceğini bilirler, bu da ilişkide doğru adımlar atmalarını sağlar.

Eğer yoğun kıskançlık davranışları gösteriyorsanız, mutlaka bir uzmandan yardım almalı ve düzenli psikoterapi ile özgüveniniz üzerine çalışmalısınız.

İlginizi çekebilir: Hem seviyor hem nefret mi ediyorsunuz: Ambivalans nedir?

Uzman Psikolog Merve Saraçoğlu: İstanbul Ticaret Üniversitesi Psikoloji Lisans ve Uygulamalı Psikoloji Yüksek Lisans eğitimini tamamladıktan sonra Bristol Üniversitesi’nde Klinik Psikoloji Programı’nı tamamlamıştır. 2010 yılında başladığı Bilişsel ve Davranışçı Terapi eğitimini 2013 yılında bitirerek psikoterapist ünvanını almıştır. Eş zamanlı olarak Pozitif Psikoterapi Enstitüsü’nden onaylı Pozitif Psikoterapi eğitimi ve Pozitif Aile Terapisi eğitimi almıştır. 2012 yılında Avrupa Psikodrama Organizasyonu onaylı psikodrama eğitimini tamamlamıştır. Yüksek lisans ve doktora eğitimi sürecinde, davranış bozukluklarında gevşeme teknikleri konusunda eğitim ve süpervizyonlar almıştır. Bu süreçte birçok danışmanlık merkezinde psikoterapist olarak görev yapmıştır. Halen yetişkinler için bireysel danışmanlık yapmakta ve psikoterapi uygulamaları esnasında Bilişsel-Davranışçı Terapi, Pozitif Psikoterapi, Çözüm Odaklı Terapi ve Motivasyonel Görüşme Tekniklerinden yararlanmaktadır. Kendi oluşturduğu ‘’Ofiste Gevşeme’’ programıyla kurumsal şirketlere iletişim ve gevşeme teknikleri eğitimleri vermektedir.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale