X

İş mülakatlarından gelen olumsuz sonuçları nasıl avantaja çevirebilirsiniz?

Yaptığınız iş mülakatları olumsuz dönüşlerle sonuçlandığı zaman öz güveniniz hasar alıyor olabilir. Her ne kadar olumsuz sonuçlar üzülmenize ve hayal kırıklığı yaşamanıza yol açsa da bu olumsuzlukları bir fırsata dönüştürebilirsiniz. Bu yazımızda, yeni kazanımlar elde etmek ve kendinizi geliştirmek adına iş mülakatlarından gelen olumsuz sonuçları avantaja çevirmenizi sağlayacak pratikleri kaleme aldık.

Öz geçmişinizi ve motivasyon mektubunuzu gözden geçirin

Başta iş mülakatlarının ilk kısmı olmak üzere iş başvurularının herhangi bir aşamasında genellikle olumsuz dönüş alıyorsanız öz geçmişiniz ya da motivasyon mektubunuz yeteri kadar özelleşmiş olmayabilir. Bir başka deyişle, öz geçmişinizi ve motivasyon mektubunuzu başvuracağınız pozisyona ve şirkete göre özelleştirmeye özen göstermelisiniz. Ayrıca, öz geçmişinizi daha somut ve çarpıcı bir hale getirmek için başarılarınızı ve görevlerinizi sayılarla ifade edebilirsiniz. Örneğin, ‘’Bir ekibi yönettim.’’ ifadesini kullanmak yerine ‘’15 kişilik bir ekibi yöneterek X projesinin bütçeyi aşmadan tamamlanmasını sağladım.’’ gibi bir ifade kullanabilirsiniz. Bu tarz somut ifadeler sayesinde hem pozisyonun detaylarına hakim olan hem de pozisyon hakkında yeteri kadar bilgisi bulunmayan insanları etkileyebilirsiniz.

Hayali mülakatlar gerçekleştirin

Eğer insan kaynaklarıyla veya başvurduğunuz pozisyonun dahil olduğu ekibin direktörüyle yaptığınız yüz yüze görüşmelerden sonra olumsuz bir dönüş alıyorsanız daha fazla yüz yüze mülakat pratiği yapabilirsiniz. Bu yöntem için iş mülakatlarında sıklıkla sorulan soruları evde tek başınıza cevaplayabilirsiniz. Cevaplarınızı sesli bir şekilde verirken daha sonra cevaplarınızı dinleyip analiz etmek adına sesinizi kaydedebilirsiniz. Mülakat pratiği yaparken açık ve profesyonel cevaplar vermeye dikkat etmelisiniz. Bu yöntem sayesinde gerçek hayatta gireceğiniz iş mülakatlarına daha hazır bir şekilde gidebilirsiniz.

Eksikliklerinizi fark edin ve yeteneklerinizi geliştirin

Olumsuz sonuçlanan mülakatlar sayesinde kendinizi geliştirmeniz gereken alanları etkili bir şekilde fark edebilirsiniz. Olumsuz bir dönüş aldıktan sonra, mülakat esnasında sorulan sorular ve kurduğunuz cümleler üzerine düşünerek eksikliklerinizin farkına varabilirsiniz. Bu farkındalık doğrultusunda da maddi ve manevi yatırım yapmanız gereken becerilere ve alanlara odaklanabilirsiniz. Ayrıca, ilgilendiğiniz iş ilanlarında en çok talep edilen yetenekleri algılayarak bu yetenekleri geliştirmeye de özen gösterebilirsiniz. Bu noktada, dijital eğitim platformlarından, atölyelerden ve sertifikalı programlardan yararlanabileceğinizi belirtmek istiyoruz.

Şirketleri araştırın

Eğer başvuru yaptığınız şirketleri araştırmadan mülakata giriyorsanız olumsuz dönüş almanız kaçınılmaz olur. İş mülakatlarında başarıya ulaşmak istiyorsanız mülakata gitmeden önce başvurduğunuz şirketi detaylı bir şekilde araştırmalısınız. Bu araştırma esnasında şirketin kültürünü, misyonunu, vizyonunu, değerlerini, hizmetlerini, ürünlerini ve projelerini öğrenmeye dikkat etmelisiniz. Edindiğiniz bilgileri mülakat sırasında cevaplarınıza entegre ederek şirketle uyumlu olduğunuzu somut bir şekilde sergileyebilirsiniz. Örneğin, ‘’Şu projenize X becerimi kullanarak katkı sağlayabileceğimi düşünmekteyim.’’ gibi cümleler kurabilirsiniz.

Bonus: Geri bildirim isteyin

Bir mülakattan negatif dönüş aldıktan sonra, görüşme yaptığınız kişiye/kişilere mail yoluyla neden tercih edilmediğinizi uygun ve kibar bir dille sorabilirsiniz. Karşı taraftan alacağınız geri bildirimi değerlendirerek hem gelişmiş hem de geliştirilmeye açık olan yönlerinizin farkına varabilirsiniz.

Yukarıdaki stratejilere ek olarak, profesyonel ağınızı yani networkünüzü geliştirmek için çabalamalısınız. İlgilendiğiniz alandaki kişilerle bağlantı kurarak yeni iş fırsatlarına daha hızlı bir şekilde ulaşabilirsiniz. Son olarak, her iş mülakatını bir öğrenme fırsatı olarak görüp pozitif düşünmeye özen göstermelisiniz. Pozitif bir bakış açısıyla motivasyonunuzu yükseltebilirsiniz ve daha ulaşılabilir hedefler belirleyebilirsiniz. Bu sayede, yeteri kadar alakalı olmayan iş başvurularından uzak durabilirsiniz ve gereksiz zaman kaybı yaşamazsınız.

İlginizi çekebilir: Online görüşmelerde başarılı olmak için dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale