X

Korona günlerinde kendimizi hatırlamak için 6 öneri

Korona salgını ile beraber bir anda kimliklerimizin karıştığı, bazılarımız için hem ev hem iş ortamlarımızın aynı yerde kesiştiği, birleştiği günler geçiriyoruz. Günlük hayat içinde o kadar çok rolümüz var ki aslında, şimdi bir anda bunların hepsi aynı sepetin içine toplandı… Bu nedenle de kendimizi sıkışmış hissedebiliriz. İyi bir anne, iyi bir eş, iyi bir evlat, iyi bir çalışan… Tüm bu rollerin, neleri iyi yaptığımızın, neleri beceremediğimizin ötesinde önemli bir gerçek var: Senden bu dünyada yalnızca bir tane var ve özelsin. Bu gerçeği unuttuğumuz çok zaman var, ama hatırlamanın da sınırsız yolu… Çoğu zaman, aynanın karşısına geçip, “Of, amma güzelsin!” demeniz bile yetecektir. Bunların dışında neler yapabilirsiniz, aklıma gelenleri sıralıyorum. Uygulaması sizlere kalmış…

Bir hafta boyunca, çevrenizdeki insanlara en çok hangi özelliğinizi sevdiklerini sorun. Hem de her gün, not almayı unutmadan… Sizinle ilgili “en iyi özelliği” içeren her cümleyi bir deftere yazmaya başlayın. Ne kadar canlandırıcı bir etki yaratacağına inanamazsınız. Hepimiz olumsuzu bulmakta daha başarılıyızdır. O yüzden vurguyu iyi yapın, sadece gerçek ve iyi özelliklerinizin altını çizin; pohpohlamalara zaten gerek yok. 

Kendiniz için bir “Aferin” dosyası tutun. Hayatınız boyunca insanlardan aldığınız “aferin” tepkilerini bir düşünün. Annenizden, babanızdan, okulunuzdan, öğretmeninizden, arkadaşlarınızdan, eşinizden… Bunlarla ilgili alınan kısa notlar başlangıç için iyi bir adım. Ayrıca, yazılı her belgeyi toplayın: Küçük bir not, doğum günü kartları, işyerinde aldığınız bir e-mail, size gönderilen mektuplar, vb. Tüm bunları, bu kez sadece saklamış olmak için değil, istediğiniz her anda, dönüp bakabilmek için “aferin kutu”nuza yerleştirin.

Hayatınızı fotoğraf şeridi haline getirin. Hayatınızın önemli zamanlarının fotoğraflarını bir araya getirin ve bu önemli anları güzel kılan şeyleri hatırlamaya çalışın. Bunun için büyük bir boy renkli kartonun tamamına kolaj çalışması yapabilir ya da aynı renkli kartondan kendinize güzel bir albüm hazırlayabilirsiniz. Değişim her zaman korkutucu olmak zorunda değil: Bu kez fotoğraflar arkasına ya da altına tarihler atmak yerine, üşengeçliği bir kenara bırakın ve bu anları anlatan kısa yazılar ekleyin. Ancak, bu çocuğunuz için hazırlanan hatıra albümü değil, sadece sizin için olmalı. Yazacaklarınız “Şu gün şöyle olmuştu” ile kalmasın “Bu resmin en güzel, size en iyi gelen yanı neydi?

Herkesten, her şeyden kaçın ve gidip bir komedi filmi izleyin. Aslında her şey mizah anlayışınızda saklıdır: En komik, en keyifli bulduğunuz şeyler, sizin için gerçek birer hazinedir. İzlediğiniz filmden başlayarak, sonrasında yaşadığınız her anı, yüzünüzü güldüren ayrıntıları takip edin ve mümkünse bir kenara not alın. Hanginizin yüzünde “Hababam Sınıfı” deyince minik bir gülümseme belirmiyor ki? Kendinize, kendiniz olduğunuz ve varolduğunuz için gülümseyin.

Sadece kendiniz için, size özel bir şey yapın. Eşiniz, arkadaşınız ya da çocuğunuz için özel bir gün planlarken ne kadar titiz davranıyorsanız, kendiniz için de aynı titizliği göstererek, keyifle geçirebileceğiniz bir süre planlayın. Soru şu: “Şu anda ne yapıyor olsaydınız, kendinizi gerçekten rahatlamış ve iyi hissederdiniz?” Aklınıza gelen gerçekleşemeyecek seçeneklere odaklanmayı bir kenara bırakın; hangileri biraz zor olsa da ayarlanabilir? Bunları seçin, uygulamaya başlayın ve bu kendiniz için planladığınız özel anın keyfini çıkarın. Kendinize iyi bakın: Bu aslında sevdikleriniz için de yapabileceğiniz en iyi şey. Yaşamak gerçekten şakaya gelmez, ciddiyeti elden bırakmayın…

Yaşayarak öğrendiniz… Yaşadıklarınızı hatırlayın. Kendinizi çok mutlu, huzurlu ve rahat hissettiğiniz zamanları bir düşünün. Hani şu, farklı bir şekilde “bu bana çok iyi geldi” dediğiniz zamanları. İşte bunları dağarcığınızdan alın ve kendinizi iyi hissetmediğiniz her anda, sizi pozitif biçimde tetikleyebilecek duyumlar olarak bir kenarda saklayın. Duyum; bu güzel anlara eşlik eden ve dünyayla tanışıklığımızı sağlayıp, bu bağın devamlılığını pekiştiren yegane araçlarımız: Beş duyumuz.

İyi ya da kötü yaşadığımız her anın zihnimizde kalmasını ve ihtiyaç duyduğumuzda hatırlamamızı sağlayan kodlamalar bu beş duyuya ait. Şimdi o “iyi hissettiren” anları düşünün; hangi duyumlar öncelikle üşüşüyor zihninize? İşte bu duyumlar, hatırladıklarınız, sizin tetikleyicileriniz. Şimdi artık tanıştığınıza göre, sıkıca el sıkışmanın ve bu simaları unutmamanın da zamanı geldi demektir. Unutmayın; olumlu hisler, olumlu tutumlara neden olan olumlu düşünceleri akla getirir ve olumlu sonuçlar doğurur.

Hayatınızın “en”lerini yeniden yapın. Tabii ki yapılabilir olanları. Okuduğunuzda sizi en çok heyecanlandıran ya da mutlu eden kitap hangisiydi? Yeniden okuyun. Şimdiye kadar izlediğiniz ve sevdiğiniz en güzel film hangisiydi? Hemen bir yerlerden bulun ve yeniden izleyin. Şimdiye kadar gittiğiniz en güzel yer neresiydi? İnternetten fotoğraflarına bakın. Ne zaman ve nasıl olduğu önemli değil, yaptığınız en güzel resim hangisiydi? Yeniden yapın. Peki ya şarkılar, insanlar, sokaklar, belki de kaldırımlar…

Yeniden yapın. Evet, aynı an, birkaç saniye sonra bile olsa, yeniden aynı şekilde yaşanmaz. Araya yıllar girdiğinde, farklılık daha da büyük olacaktır. Ama size bir zamanlar iyi geldiğini bildiğiniz her “en”i, en azından bir kez “yeniden” yapmak keyifli olacaktır. 

Üşenmeyin, hayal edin.

Aşağıda sizin için hazırladığımız alıştırmaları düşünmenizi ve bunu yaparken birkaç şeye dikkat etmenizi istiyoruz: Her anı, tüm duyularınızı katarak hatırlamaya çalışın; her bir madde için en azından birkaç dakika düşünün ve bunları düşünürken rahat bir yerde oturmaya, sizi bölecek şeyler olmamasına emin olun ve bu anların keyfine varmaya bakın:

  • En sevdiğiniz çiçeği kokladığınızı hayal edin…
  • Şu anda ne içmek istersiniz? Onu içtiğinizi hayal edin…
  • Sevdiğiniz kişiyle dans ettiğinizi hayal edin…
  • Hayalinizdeki gün batımını izlediğinizi düşünün…
  • Eskiden çok sevdiğiniz bir parçayı dinlediğinizi hayal edin…
  • Hayalinizdeki tatilde olduğunuzu düşünün…

Güncel paylaşımlarım ve yeni günlük bilgiler için Instagram hesabıma bakabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Pozitif bir yaşam için 10 öneri

Deniz Alayat: Ben Deniz, Bütünsel Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Koçu’yum. 2016 yılının sonuna doğru bir anda kendimi çok halsiz hissetmeye başladım. Bir hafta önce günde 30 bin adım yürürken, o kadın gitti, sanki 50 yıldır günde 3 paket sigara içiyormuşum gibi nefessiz kalmaya, kısacık mesafeleri dahi yürüyemeye başladım. Bedenimde böylesine ani bir değişiklik olunca sebebini araştırmaya başladım ve kanser olduğumu öğrendim. Bedenim defalarca bana stresimi azaltmam, durmam, sakinleşmem, kendime şefkatli davranmam gerektiğiyle ilgili sinyaller göstermişti ama ucundan kıyısından üstüme alınmamıştım. Sonunda, lösemiyle büyük bir uyanış yaşadım. Bedenimi tanımam, onun en yakın arkadaşı, kardeşi olmam gerektiğini anladım. Yaşadığım bu tecrübe, bende sağlıkla ilgili daha fazla bilgi edinme isteğini uyandırdı. İlik naklim sonrasında, tedavi görürken, merkezi New York'ta bulunan Institute for Integrative Nutrition okuluna başvurdum ve oradan mezun oldum. 2018’de Miami’de IIN Summit’ine katılarak Deepak Chopra gibi alanında başarılı isimlerden eğitim aldım. Ruh-zihin-beden ilişkisi ve sağlıklı yaşam alanında çalışıyorum. Duygularımız, düşüncelerimiz, bizi oluşturan inançlarımız, duygusal esnekliğimiz, strese karşı bedenimizin verdiği cevaplar ve sağlıklı bedene yolculukta beslenme alışkanlıklarımız keyifle çalıştığım alanlar. Mail adresim: deniz@denizalayat.com

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale